Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ATTÎL Muharriri: Marcel Brion Mütercimi: Mustafa Namtk r Cumhuriyet Mayıs ^ ~~ 12 Hün milletinin başıbozukları Attilâ küçük yaşında cen» gâverler içinde.. Boş zamanlarda ayı ve kurt avı Amca Mahkumlarm Buîgaristalarının kararı: bir tasla iki kuş.. na iadesine karar veriîdi Amelî ve şenî düşünüş Türkiye'ye kaçtılar, tevkif edildiler Sehir ve memlekef haberleri İki Bulgar siyaslsi Kubilây abidesi İktisadî vaziyet Teberruat Iıstesi \i Siyasî icmal Fransa'da Reisicumhur intihabı İşte, bu surette, insanî kuvvet Ieri de tabiat kuvvetleri gibi kullanmağa ahşır. Bir kum fırtınası ve yahut bir çiğ ile mücadele edilemez. Fakat, bütün meyvaları tükenmeden, bir bostanı kim bırakıp gider. Mantık ve maddî düşünüş buna muhaliftir. Tabiatin unsurları gibi insanları da istifade edebilecek bir şekle sekmak: İşte (göçebe) hükümdarların takip ettikleri iptidaî ve fakat çok hakimane siyaset bu idi. Attilâ'nın pek derin hesaplarında, en hayalperestane hulyalarında. bu amelî ve şenî vasfı daima göreceğiz. Bu öyle bir haleti ruhi yedir ki, insana, her hangi bir işe ve harekete başlamadan evvel en münasip zamanı bekletir, bir maniayı yıkmak maksadile vakit kaybettirmekten ise onu yandan çevirmeği tercih ettirir. Fatih ordu, dörtnala ileri atılıp giderken, gayrimuharip sivil halk, mıntakanın bütün mahsullerini istihlâk ettikten sonra onu ara baları içinde takibe koyuluyordu. Başıbozukları himaye etmek için ordu, arkada, her zaman mühim bir kuvvet bırakıyordu. Hün kabüelerinin, askerlerinin. her hangi bir yerden geçişi, mahallî ahali üzerinde o kadar büyük bir korku ve hasvet bıra kıyordu ki Hün'lerin ar'^adan gelen silâhsız efradma karşı bile ihtiyaten büyük bir hürmet bes lenmesine sebep ©luyordu. Mil • letin bir kısmı, fetholunan mem leketin menabii ile mütenasip olmak üzere, zaptedilmiş havalide bırakılıyordu. Diğer kısmı yü rüyüşüne devam ediyordu. Ara baların üstü derilerle örtülü idi. (Hün) kabilelerî küçük merhaleler katederek ilerilerlerdi. Arabalarda, çocuklar, kadınlar, yağmalarda elde edilmiş muhtelif ve karmakarışık kıymetli eşya yığın halinde yüklü idi. Arabalarm yürüyüşü, geçitlerde kısılan ve vadilerde uzanıp yükselen kulak yırtıcı bir şamata ile ortalığı velvele içinde bırakırdı. Irmakların geçişi haftalarca sürerdi. Yürüyüşler ve duruşlar, birbirine müsavi bir vezin ve ahenk ile tevali ederdi. Bu yeknasak seyahatlere, sonu gelmez türküller karışır, sabrü sebat ile cansıkıntısı memzuç olarak bu hareketlere hususî bir üslup verirdi. Türkülerin boğazdan pek sert çıkan perdeleri, kamçı lann şaklamasına, atların kişne mesine karışırdı. Attilâ küçük yaşında at üstünde Küçük Attilâ, bacakları bir atın büğürlerini sıkıştırıp üzerinde duracak kadar kuvvetlenince, ka rafmdan bir aileye ait olduğunu ve gayrimeşru olarak doğan bu yav ruyu, ailenin namusunu kurtarmak için büyütmek üzere aldığını söy lemiştir. Hafize Suzan H., bunu şimdiye kadar niçin söylemediği hakkında bir muharririmiz taraf ından vaki olan suale şu cevabı vermiştir: « Bu ailenin namusunu kurtarmak için bu hakikati söylemek istemiyordum. Fakat şimdi, bu yüzden felâketc sürüklendiğimi görünce her şeyi anlatmağa mecbur oldum.» dınların meskeni olan arabaları terkederek muharip saflara ka rıştı. Cengâverlere çırağ oldu. Erkekler gibi at üstünde yaşamağa başladı. Ok çekmekte, kement atmakta, mızrak ve kılıç kullan makta herkesten fazla meharet kazandı. Bu serbest ve ateşin hayat onu adeta sermest ediyordu. Sonu gelmez ovalarda, dağ yolIarında seyahatler yapmağı, şehirlede ve köylerde ganimet al mağı öğrendi. Hele atların gıda sını teşkil eden ota hürmet etmeği bir faziiet olmak üzere belledi. Çünkü, bir insan atından mahrum olursa, kendi kuvvetinin en değerli olan yarısını kaybetmiş addo Iunurdu. (Hün) lerin kovalıyıp süpür dükleri ve yerlerini zaptettikleri halkın korku ve haşyeti ona, kuvvetin bahşettiği gururu öğrettiği gibi âciz ve zayıflara da istihkar nazarile bakmak itiyadını verdi. Hün'ler, karşılarında hasım ol • mıyıp sulh halinde yaşamağa mecbur kaldıkları vakit yırtıcı hayvan avule vakit geçirirlerdi. Attilâ, seri ve çalâk süvarileri en tehlikeli av seferlerinde takip ederdi. Ağ atmak suretile yakaladığı ayıları ve kurtları öldürür ve göğüslerini kısa bir hançerle a çardı. Attilâ'mn amcalarımn kararı Babası ölünce, amcaları (Attilâ) yı Roma'ya rehine olarak gönderdiler. (Attilâ) yı Hün payıtahtından uzaklaştumak için bu vesileden istifade ettiler. Çünkü, bu çocuğun varlığında bir rakip hissediyorlardı. Attilâ, he nüz küçük yaşında iken, Hün Krallarının hareketlerini, kararlarını muhakeme ve tenkit edi yordu. Yabancıları kolaylıkla mağlup etmeğe muktedir iken, ecnebi hizmetine girdiklerinden dolayı, Hün hükümdarlarına, çocukluğa has bir inat ve sebat ile itap ediyordu. Amcaları, mülâ yim huylu, büyük emellerden mahrum olan kardeşi Bleda'yı, Attilâ'ya tercih etmişlerdi. On lar düşünüyorlardı ki, bu, vak tinden evvel kemale ermiş çocu ğun gururunu Roma sarayı kıracak, haşin huyunu yumuşata caktır. Ayni zamanda (Mund zuk) un asıl oğlunu rehine olarak Roma'ya göndermekle Impara toru da memnun edecekler, bir taşla iki kuş vurmuş olacaklar • dı. Mütemadi tenkitlerile amcalarını rahatsız eden (Attilâ) nın uzaklaşması onları açıkgöz bir müşahitten de kurtarılmış bulunacaktı. Mdbadi var tstanbul birinci ceza mahkemesî, Bulgaristan'dan kaçarak şehrimize gelen ve burada zabıta nezareti altında bulunan iki Bulgar recülü siyasisini muhakeme etmiştir. Maznunlardan biri Blugar çiftçi fırkası kâtibi umumisi M. Angel Mihailof Yotsof'tur, diğeri ds bu fırkanm ileri gelen azasından Kino Petro Paleski'dir. Bulgaristan'da çiftçi fır kasının ve İstanboliski kabinesinin mevkii iktidarda bulunduğu esnada bir çok sui istimaller yapılmış ve bu kabine düştükten sonra çiftçi fırkasının ileri gelen erkânı tahtı muhakemeye ahnmıslardır. Bu maznunlar da Sofya mahkemesince tahtı muhakemeye alınıp üçer seneye mahkum olanlardandır, mahkumi yet kararı üzerine bir kolayını bularak Bulgaristan'dan kaçarak pasaportsuz olarak Türkiye'ye gelmeğe muva^fak olmuR'ar, fakat bilâ hare Bulgar zabıtasımn vaki olan iş'arı üzerine burada zabıta nezareti altına ahnmıslardır. Maznunlar, kendilerinin sîyasî bir cürümden dolayı Bulgar mah kemesince mahkum olduklarını i • Ieri sürerek memleketlerine iade edilmemeleri lâzım geldiğini beyan etmişlerdir. Mahkeme huzuruna çıkarılan maznunlar, ayni iddiayi mahkemede de tekrar etmişlerdir. Fakat yapılan tetkikat ve Bulgar zabıtasın dan ve mahkemesinden gelen hü • küm sureti bunların siyasî maznun olmayıp ceraimi adiye maznunu olduklarını göstermiş, bunun üze • rine Bulgaristan'la aramızda mün'akit iadei mücrimin muahedesi mu cibince her iki maznunun da Bul • garistan'a iade edilmelerine mah kemece karar verilerek kendileri zabıtaya teslim edilmişlerdir. Bir kaç gün evvel Burgaz adasında boyacıların dikkatsilizği yüzünden bir yangın çıktı. Koca bir villâ üç saat zarfında tamamen yandı. Daha yangının bidayetinde villâmn ya nıbasındaki îtfaiye onu derakap söndürebilirdi. Fakat motör bir türlü işlemedi. Çünkü motör deniz üstündeki bir salaş üzerinde iki senedenberi durmakta ve tecrübesi bile yapılmamakta idi. Bir çok kimseler tarafından ve müteaddit defalar vaki olan ihtara kimse ehemmiyet vermediği için makineler paslanmış ve bittabi işlememistir. Yangının sön dürülmesine yakın makine mmkü lâtla işletilebildi. Bu sefer de hor tumların delik olmasından su ateş yerine kadar gidemedi, sular hep yol lara aktı. Bütün köy halkı büyük telâş içinde çırpınırken yalnız oda sında oturmaktan başka işi olmıyan nahiye müdürü bey ycirden bile kınvldanmak zahmetini ihtiyar etmedi. Burgaz itfaiyesi Sâit B. cinayetinin muhakemesi Beyoğlu'nda Bayram sokağında Beykoz kulübü kaptanı Sâit Beyi öldüren bahriyeli Cemal ve arka daşlarının muhakemelerine dün A ğırcezada devam edilmiştir. Dünkü celsede Eleni isminde Bayram so kağı sakinlerinden bir şahit din lenmiş, bu kadm Kasımpaşa'hlarla Beykoz'lular arasındaki kavgayı gördüğünü ve maznunlardan Re şad'ın bıçakla Sâit Beye iki defa vurduğunu, bilâhare bahriyeli Cemal'in kendisine: Bana bahiryeli Cemal derîer. Kimseye bir şey söyîeme, seni de öldürürüm, dediğini ifade etmiştir. Bahriyeli Cemal'm vekili, bu şahidin yalancı şahit olduğunu ileri sürmüş ve şehadetten evvel tevki faneye girerek Cemal ile görüştüğünü söylemistir. Bazı şahitlerin celbi için muhakeme 3 hazirana talik edilmiştir. İdman şeniiği 3500 genç bugün Taksim'de bayram yapacak Bugün saat 10 da Taksim stadyomund? dördüncü jimnastik şenIikleri yapılacaktır. Bu seferki şenlik diğer senelere nazaran daha zengin programla icra edilecektir. Senliğe saat onda Maarif Emini Mtızaffer Beyin bir nu^kile baslanacaktır. Muzaffer B. nutkunda Türkiye'de idman hareketlerinden bahsederek bugünkü ve yarınki neslin idmana olan ihtiyacını izah edecektir. Muzaffer Beyden sonra evvelâ 1500 kız talebe muallim Saadet Hanımın kumandasında ve müteakiben 2000 erkek talebe muallim Niza mettin Beyin kumandasile muhtelif bedenî hareketler yapacaklardır. Fransa'da ahvali adiyede yedi senede Reisicumhur intihap edilmektedir. Şimdiki Reisicumhur M. Doupılacak Kubilây abidesi için mergue'in müddeti bir ay sonra bi# aziz vatandaşlarm gönderdiği teceğindetı evvelki gün Versay'da teberruatı li»te halinde neşre yeni intihap yapıldı. Fransa'da â yan ve meb'usan büyük meclis o devam ediyoruz. Birinci umumî \ î larak mezkur sarayda toplanıp Reîmüfettişlik memurları; Müfettstanbul Ticaret Müdiriyeti son sicumhuru intihap ederler. Binaenhl tişi Umumî İbrahim Tali Beyealtı aylık iktisadî hâdiseler hakkınaleyh ârayi umumiye ile Reisicumfendinin vesatetleri üzerine hur intihabı yapılan Amerika'daki da mühim bir rapor hazırlamıştır. yüksek bir hamiyet göstermişve Almanya'daki umumî heyecan vc Raporda deniîiyor ki: ler ve 3 ayda maaşlarından kealâka Fransa'daki intihapta yok • «İstanbul'daki kahve tüccarları tur. silmek üzere 207 lira taahhüt nın aldıkları malların evsaf ve şe Zaten Fransa'da reisicumhurların etmişîerdir. Paranın ilk taksiti raiti teslimi hakkında çıkan ihti salâhiyeti dahi son derecede maholan 68 lira 97 kuruş matbaalâflarda satıcıların bulunduğu Haduttur. Filvaki Reisicumhur kanunu ver ve Londra ve Hamburg'un hâ mıza gönderilmiştir. esasî mucibince nazarî olarak muhkim bir rol oynaması tüccarı ciddî L. K. teşem ve azim kuvvet ve salâhiyetDünkü yekun 592 99 surette düşündürmeğe sebep olmuşlere maliktir. Meselâ Reisicumhur Kartal ilk mektebi Baştur. Kahveciler birliği bu düşünce • umum mülkî ve askerî büyük me muallimi Lutfi B. murları tayin eder, milletin umum nin bir neticesidir. Bu birlik eks Muaalim Ayse H. kuvvayi müseliehasını idare eder, pertiz muamelâtının hak ve adil daiMuallim Huriye H. muahedeleri tasdik ettiği gibi harp Muallim Mediha H. resinde intacı için faaliyette buluniiân eder ve sulh akteyler. Fakat Muallim Mihriban H mağı ilk vazife olarak deruhte etMuallim Sabiha H. hakikatte bunların hiç birini kendi mektedir. Asgarî bir milyon liralık Muallim Cemile H. başına yapamaz. Nüzzarm sıkı bir bir muamelei ticariyenin selâmetini Muallim Mustafa B. kontrolu altında bulunur. tsdar eytemin etmek için tüccarımızın bir Birinci umumt müfet lediği emirnamelerde imzası ya tislik memurini kuvvet teşkil etmeleri şayani mem nında nazır imzası bulunmak mecnuniyet görülmek lâzım gelir. Di • buridir. Fransa'da Reisicumhurun Yekun 669 ğer tröstler de aşağı yukarı buna başlıca işi millî merasime riyaset ten ibaret bulunuyor. yakın maksatlarla teşekkül etmişMaahaza Reisicumhur şahsiyet lerdir.» sahibi ve iradeli olup siyasî tecrü • Raporda damping hakkında da beleri de kemale ermiş olursa şöyle denilmektedir: memleketin idaresi ve siyaseti üze • «Bilhassa iktisadî rejimlerinin hu rinde bilvasıta tesîr icra eylemeai susiyeti itibarile emtia maliyet fi mümkündür. Meselâ kabineler geatlan üzerinde bir rüçhan temin elip geçtiği halde Reisicumhur, maHazirandan itibaren Diyanet işkamında kaldığından ve idarî teferleri kadrosunda çalışan îmam, hatip, den Rus'ların ihraç harekâtının devrüat ile iştigalden vareste bulun müezzin ve kayyum maaşlarının Ev let elinde bulunması ve arzu ettikduğundan haricî ve dahilî siyaseti kaftan verileceği haber alınmıştır. Ieri piyasalara kesif tarzda emtia daha ziyade huzur içinde ve geniş Bunlar tstanbul'da 2500, bütün mem arzedebilme kabîliyetleri mevcut nazarla takip etmektedir. Bahusus lekette 6000 kadardır ve maaşları istihsal fazlalığı buhranını teşdit ekabine buhranlarında reisi nüzzarı 800 bin lira tutmaktadır. Ayni za decek bir âmil gibi gergin ve hasintihapta son derecede mühim rolü manda Divanet islerî levazım dairesi sas piyasalar üzerinde tesir etmekvardır. Filvaki istediği recülü reisi ile müftilik kalemleri de Evkafa ten hali kalmamaktadır. Bizim fiknüzzar yapamaz. Fakat istemedi • devredUecektir. Dinî müesse^at mürimizce Rus zimamdaranının bazığini de bu makamdan uzak tutabilir. dürlüğünün müstakbel vaziyeti helarının iktisadî siyasetleri hakkında nüz malum değildir. Bu teşkilât muŞimdiki Reisicumhur M. Dou vazenei umumiyeye dahil olduğu için zaman zaman vaki olan beyanatları mergue Fransa'nın en muvaffa • Evkafa raptı icin Meclisten karar ile anlaşılan beş senelik iktisadî kiyetli ve riyasetinin tabiî müdde • tini ikmal eden bir kaç Reisicum • programlarının Türkiye'yi istihdaf eden nukatı olup olmadığı hakkın ! hurundan biridir. Son derecede bitaraflığı, ciddiyet ve vakan, ayni V3ÜI da şîmdiden bir fikir vermek im • zamanda sevimli bir zat olması itikânı yoktur. Çünkü bu siyasetin Satılan evrak barile tekrar Riyaseticumhura in • Türkiye'de vazih ve kat'î tecrübeHazinei evrakta mevcut kıymettihap edilmeğe elyak bir zatttr. Katar ve tarihî bazı evrakm satılmakta leri yapıldığına delâlet edecek kuvnunu esaside tekrar intihabına bir oluğuna dair bîr müddettenberi vaki vet li hâdiselere şahit değiliz.^ mâni yoktur. Lâkin müddetini ikmal neşriyat hakkında tahkikat icra et • eden Reisicumhurun tekrar intihap Raporda kredi azlığından zlyade tik. Aldığımız malumata nazaran edilmesi an'aneden olmadığından satılan bu evrak Maliye Vekâleti ta faiz miktarının çokluğunun nazari ve 67 yaşında bulunan mumaileyhin rafından tayin ve izam edilmiş odikkati celbettiği ve bunun da malî maskatı re'si bulunan yerde istira • lan bir heyet tarafmdan tefrik ve müesseselerin vaziyeti umumiye icahate çekilmek istediğinden namzettetkik edildikten sonra satılmasına bı çekingen davranmalarından müm liğini vazetmemiştir. müsaade edilmiştir. bais olduğu, maamafih millî ban Reisicumhurluğa başlıca namzet kalarımızın imkân nisbetinde faiz olarak Hariciye Nazırı M. Briyan ile Âyan reisi M. Doumer çıkmıs ve miktarını indirmeğe meyyal oldukİnhisar müdürleri Ankara'ya mübareze bunlara münhasır kalmışIarının müşahede edildiği, küçük tir. gidiyor esnafa kredi temini hususunda son Âyan reisinin Reisicumhur inti Tütün înhisar müdürü Behçet, zamanlarda iş Bankasının mühim habı ötedenberi âdet olduŞundan M. muhasebei umumiye müdürü Nazmi bir hatve attığı zikrolunmaktadır. Doumer'in kazanacağı bekleniyor • Beyler bugün yeni İnhisar bütçesi du. Fakat M. Briand gibi Fransa'nın ve baremin tatbikatı hakkında Veen kuvvetli bir sahsiyeti namzetli kâletle temas etmek üzere Anka • ğini vazettikten sonra mes'ele değişra'ya gidecektir. Behçet Bey VekâÂdil B. bugün Ankara'ya gidiyor misti. Şu kadar ki sol cenah daha letle stok tütünlerin mubayaası Maliye heyeti teftişiye reisi Âdil doğrusu eski sol Kartel fırkalarının mes'elesi hakkında da görüşerek iHariciye Nazırının namzetliğini ilBey bugün Ankara'ya gidecektir. zahat verecektir. Müskirat tnhisarı tizamda son derecede ileri gitmiş olTahmin edildiğine göre heyeti tefmüdürü Asım Bey de pazar günü ması sağ ve sağ merkez fırkalarını Ankara'ya giderek Maliye Vekâletile tişiye reisi Maliye müfettişlerinin süpheye düsürmüştü. Hakikaten M yeni bütçe hakkında temas edecek İstanbul'daki faaliyet raporları, iki Briand'm Reisicumhur olması 1924 tir. müfettis tarafından ve neticeleri tes senesindenberi ilk defa sol Kartel ibît edilen Himmetzadenin Düyunu çin bir zafer teşkil edecekti. tşte Fransız sef iri degişiyor mu? umumiyeye ait iddialarını birlikte bu endişe Âyan reisinin mevkiini kuvvetlendirmiştir. Fransız gazetelerinin verdiği hagötürmektedir. Maahaza ilk cem'i ârada M. habere göre Fransız sefiri M. Kont Âdil Bey diğer taraftan bu ay niBriand rakibininkine yakın rey al • Dö Şambrön Vaşington sefaretine hayetinde müddeti hitam bulacak mıştır. Ancak ücüncü cem'i âra'da tayin edilecektir. Ankara sefaretine olan bankalar konsorsiyomu mes'eÂyan reisi mühim ekseriyet kazan Prag sefiri M.Şarl Ru'nun tayini mıstır. M. Briand Hariciye Nazırı muhtemeldir. lesile de alâkadar o'acaktır. kaldığmdan yeni Reisicumhurun intihabı Fransa'nın haricî siyasetine tesir etmiyecektir. Tîcaret Müdiriyeti \* Gaztemizin teşebbüsile ya (A bir rapor hazırladı Raporda damping ve tröstler tahlil ediliyor i i Din memurları Hazirandan itibaren Evkafa devredilecek MUHARREM FEYZI Aşkm kerrat cetveli yok nıudur ? Bir kısım âlimler cinayetlerin, katillerin, cinnet eseri, dimağî bo zukluklar neticesi olduğunu söyler ler.. Aşkın da bir cinnet olduğuna süphe yok.Fakat daha âşık olmadan, ilk görüşte delirenlerin cinneti de aşk diye kabul etmek, aşkı sui istimal olmaz mı? Istanbul'da Meliha imzalı bir kız yazıyor. Henüz çocuk denecek bir yaşta iken evlendim. Sekiz ay zevcimle beraber yaşadıktan sonra ailevî bir mes'eleden dolayı ayrıldık. Hayattan bizar, nevmit yaşarken karsıma bir genç çıktı. Kırık hayatım, saf sevgîlilerile yenî bir hayat aşıladı. Onu seviyorum, o da beni sevdiğini söylüyor. Âli mektebi bi • tirmek için bir senelik tahsili var. Dyor ki, mektebimi ikmal edeceğim, vaziyetim düzelecek o zaman se ninle evleneceğim. Fakat bana şimdiye kadar nisanlanmağı teklif et medi, ben de soramıyorum. Bu gencin seni seviyorum, bir sene sonra evleneceğim, dediğine inanayım mı?» Görüyorsunuz ya?... Bu kız bu adamla yeni tanışıyor. Eski kocasının ıztıraplarını unutmak mecburiyetinde bir kadm... Karşısındaki genç ona sözle vadediyor... Fakat türkçede bir darbımesel var söz toıba*T* ^irmez... Aşkın hesabı, hendesesi yoktur biliriz. Fakat kerrat cetveli her halde vardır. Eğer evlenmek istiyen bi rerkek, beklemek icap etse dahi, kızın ailesinin müsaadesini almağa teşebbüs etmez, bu macerayı gizli tutarsa evlenmek niyeti yoktur. Bu askın kerrat cetveünde iki kere iki dört eder. Dul bir kadmdan bir gencin istîfade etmek istemesi de 1fl2 dir. Meliha Hanım aş kın kerrat cetvel'nde bu ad°t!«ır; okuduktan sonra bu sırrı kendi de halldebilir. Sofya telefonu Dünkü netice muvafık netice verdi İstanbul Sofya telefonunun ilk tecrübe muhaberesi dün heyeti fenniye tarafından yapılmış ve ses tabiî olarak işidilmiştir. Bulgar he yeti fenniyesi ilk muhaberede Türk fen memulrarını, gösterdikleri muvaffakiyet ve faaliyetten dolayı tebrik etmişlerdir. Yarından itibaren telefonun u • mumî muhaberata açılması muhtemeldir. Her iki taraf fen heyetleri bu hususu temin için bugün de ça Iışacaklardır. M. Gi'nin telgrafı tzmir 13 Hariciye Vekâletinden Vilâyete gelen bir telgrafta, son hâdiseye rağmen M. Gi'nin Hafize Suzan Hanımı zevciyeti altından bırakmıyacağını bildirdiği yazılmak ta ve hanımın tzmir Fransız konsolosluğu vasıtasile Fas'ta M. Gi'nin yanına gönderilmek üzere teshilât gösterilmesi bildirilmektedir. izmir 13 Hafize Suzan H. hâdisesi münasebetile Nazmiye ve Hidayet Hanımlarla diğer iki kadm müddeiumumiliket istintak edil mişlerdir. tfadeleri Suzan Hanımın aleyhindedir. Halı hırsızları Halı tüccarı Ali Ekber Efendinin dükkânından 12000 lîra kıymetinde yirmi parça kıymetli halı çalan îbrahim, Haydar, Mihran, Veli, Kurban, Yorgi, Mirza Haydar ve Hü seyin ismindeki maznunlar üçünDün muhakemelerine başlanmış, ilk. mahkemesine gönderilmişlerdir. dün muhakemelerine başlanmış, ilk isticvapları yapılmış, muhakemenin devamı başka bir güne kalmıştır. lzmir'de istintaklar 3 aylıklar Zat işleri muhasibi mes'ullüğü üç aylıkların tevziine haziran bidayetinde başlıyacaktır. Bordrolar tan • zim edilmiştir. CİCt ANNE 18 mayıs pazartesi akşamı Hu kuk Fakültesi son sınıf taİebesi müderrisler şerefine Turkuvaz'da bir çay ziyafeti tertip etmişlerdir. Zi yafete bütün Fakülte müderrisleri ve talebeler davet edilecektir. Hukuk talebesinin çayt