Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
10 Akademi 8 Mart 2017 Çarşamba İnşaat sektöründe ne oldu? Alper Duman Biz iktisatçıların malzemesi verilerdir. Bu malzemenin içinde üretim ve gelire ilişkin veriler hayatidir. Ülkemizde bu verilerden sorumlu kuruluş, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK). TÜİK 12 Aralık 2016 tarihinde gayri safi yurtiçi hasıla (GSYH) verilerinde revizyona gitti ve olanlar oldu. Yatırımlar ve inşaat artmıştır. Yeni seriye göre 2015 yılı itibarıyla yatırımlar 300 milyar TL daha fazla olup bunun 250 milyar TL’si artan (ve eski seride olmayan) inşaat yatırımlarından kaynaklanmaktadır. TÜİK’ten ya da televizyon ekranlarında gevezelik eden iktisatçı görünümlü şahıslardan boş yere açıklama beklemeyin. Sherlock Holmes’luğumuzu kendimiz yapalım. İlk yapılacak iş GSYH’nin nasıl hesaplandığını bulmak. Gerekli olan GirdiÇıktı tablosudur. Wassily Leontief’in geliştirdiği bu sistemin en yalın halinde, her sektörün diğer sektörlere arz ettiği mal ve hizmetlerin parasal karşılığı, simetrik bir matrisin satırlarını oluşturur. Matrisin sütunlarında ise bir sektörün diğer sektörlerden kullandığı ara girdilerin parasal değerleri yer alır. Bu yalın matrise son talep ve üretim araçları için ödenenler eklenince GirdiÇıktı tablosuna ulaşılır. En üstteki şekilde belirtildiği gibi ArzKullanım (yani GirdiÇıktı) Tablosu kullanılarak Yıllık Milli Gelir (GSYH) tahmin edilmeye çalışılır. Dikkat edilmesi gereken mesele bu GirdiÇıktı Tablosu’nun olabildiğince doğru ve güvenilir olarak hazırlanmasıdır. Elimizde 2002 ve 2012 yıllarına ait iki GirdiÇıktı Tablosu var. Şimdi bu tabloları kullanarak bazı hipotezlere ulaşacağız. 1. 2002 yılında inşaat sektörünün ara girdi arzı sadece 2.6 milyar TL iken toplam ara girdi arzı 330 milyar TL. Oranlarsak, binde sekiz çıkar. Oysa 2012 yılında inşaat sektörünün ara girdi arzı 66.7 milyar TL’dir ve bu 1490 milyar TL olan toplam ara girdi arzının yüzde 4.5’una fırlamıştır. 2. 2002 yılında inşaat sektörünün kendi sektörüne sunduğu arz sadece 0.5 milyar TL’dir. Bu toplam arzı olan 32.4 milyar TL’nin sadece yüzde 1.5’u kadardır. 2012 yılına gelindiğinde ise inşaat sektörünün kendi sektörüne sunduğu arz 47.24 milyar TL’ye çıkmıştır. Bu da toplam inşaat sektörü arzı olan 298.5 milyar TL’nin yüzde 16’sına ulaşmıştır. Özellikle ikinci bulgudan önemli 1.023 TL’dir. Aynı şekilde 2012 yılına ait tablo da bulunabilir. çıkarımlar yapabiliriz. Bu matristen teknik katsayı matrisini ve sonra da Leontief matrisini elde edebiliriz. A (2002), teknik katsayılar matrisi aşağıdaki gibidir: L (2002), Leontief matrisi: İlk dikkat çeken 2002’den 2012’ye inşaat sektörünün diğer sektörlere arz ettiği miktarın artık kendi sektörüne arz ettiği miktardan daha düşük olduğudur. Peki ne oldu da inşaat şirketleri diğer inşaat şirketlerine tüm diğer sektörlerdeki şirketlere sattıklarından daha fazla mal ve hizmet satmaktadırlar? A (2012), teknik katsayı matrisinde bu olgu karşımıza 0.158’lik katsayı olarak çıkar. Yani 2012 yılına gelindiğinde inşaat sektörü toplam arzının neredeyse yüzde16’sını yine inşaat sektörünün kullanımına sunmaktadır. Bu katsayı 2002 yılında 0.015, yani yüzde1.5 kadardır. Bu 2002 yılına ait Leontief (2002) matrisinden inşaat sektöründe yaratılan 1 TL’lik son talebin inşaat sektöründe 1.018’lik bir etkisi ve inşaat dışı tüm sektörlerde 0.005 TL’lik bir etkisi olacağını gösterir. Toplam etki A (2012) WassIly LeontIef kimdir? Rus kökenli olan Leontief 1906 yılında St. Petersburg’da doğdu. 1921 yılında, henüz 15 yaşındayken Leningrad Üniversitesi’ne başladı. Berlin Üniversitesi’nde Sombart ve Bortkiewicz’in öğrencisi olarak doktorasını tamamladı. Sektörler arası iktisadi ilişkiler hakkındaki görüşleri için Marx’ın “dönüşüm prob lemi” bağlamında hayli ünlenmiş olan Bortkiewicz’den ilham almış olabilir. 1932 yılında Harvard Üniversitesi öğretim üyeliğine seçildi. Geliştirdiği GirdiÇıktı analizi ile ünlendi ve 1973 yılında Nobel Ekonomi Ödülü’nü aldı. GirdiÇıktı analizinin temelinde her sektörün üretimi için gerekli ara girdileri diğer sektörler ?KİMDİR Alper Duman, ODTÜ İktisat Bölümü’nü bitirdi. İktisat doktorasını University of Massachusetts, Amherst’den aldı. İzmir Ekonomi Üniversitesi’nde öğretim üyesidir. Türkiye Ekonomisi, Kalkınma Ekonomisi, Sosyal ve Ekonomik Ağlar gibi dersler veriyor. Ekonomi politik, firma teorisi, kurumsal iktisat ve ağ teorisi ilgi alanları arasındadır. L (2012), Leontief matrisi: Bu durumda inşaat sektöründe yaratılan 1 TL’lik son talep (yatırım ya da devlet harcaması biçiminde) yine inşaat sektöründe 1.195 TL’lik bir üretime ve toplamda da 1.22 TL’lik yeni üretime denk gelecektir. Bu durumda 2002 ile karşılaştırıldığında 2012 GirdiÇıktı tablosuna göre her 1 TL’lik inşaat harcaması ekstradan 0.2 TL’lik üretim ortaya çıkarmaktadır. Yazının başında bahsedilen ve nedense ancak TÜİK revizyonundan sonra ölçülebilen inşaat yatırımları patlaması göz önüne alındığında GSYH’nin nasıl bu denli artabildiği biraz da olsa anlaşılabilecektir. Kısaca durum şudur: İnşaat sektörü büyürken yapısal bir değişim de göstermiş ve inşaat sektöründe kullanılan ara girdilerin büyük bir kısmı yine inşaat sektörü şirketlerince sağlanır olmuştur. Bu inşaat sektörünün teknik katsayısını on kattan fazla artırmış ve sektöre harcanılan paranın tetiklediği toplam üretimi gösteren Leontief katsayısını da çok daha yüksek bir düzeye çekmiştir. Bu durumun tersi de geçerlidir. Konut balonu patladığında GSYH büyüme rakamlarında ciddi bir düşüş ve dolayısıyla resesyon beklenmelidir. n den temin ettiği ve ürettiği mal ve hizmetleri de yine diğer sektörlere arz ettiği gerçeği vardır. Toplam talebi (kullanım) toplam arza (üretime) eşitleyerek genel denge analizine de olanak sağlayan bu perspektifin milli gelir hesaplamalarında da kullanılması, Leontief’i iktisat biliminin en önemli kişiliklerinden biri yaptı. The Structure of the American Economy (1941) ve InputOutput Economics (1966) en önemli eserlerindendir.