23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

22 ıllardır yapılmaya çalışılan ama türlü gerekçelerle yapıl(a)mayan, yürürlükteki 1982 Anayasa’mızın değiştirilme denemelerinin sonuçsuzluğu, değiştirilse bile daha özgürlükçü mü, yoksa bir darbe ürünü olan bu metnin daha da tutucu bir hâl mi alacağı endişeleri, sürekli gündemde. Türkiye’deki tartışmalar süredursun, bu konuda Küba Anayasası’na ilişkin bir değerlendirme farkıl bir örnek olabilir. İdeoloji, kültür, coğrafya, ırk, millet, dil, din ayırımları olmaksızın bütün insanlığın hakettikleri var; Sağlık, eğitim, barınma, beslenme, kısaca yaşama dair haklarını içinde bulundukları sistemden bir şekilde sağlıyor olmaları gerekiyor. Belli başlıklar altında Küba Anayasa’sında bu haklar nasıl ve nekadarı garanti altında? Bu soruların yanıtlarını ararken, Anayasa’mızda bunların karşılıkları var mı, varsa nasıl düzenlenmiş bunlara da göz attık. Mevcut Küba Anayasa’sı 24 Şubat 1976’da referandumla yürürlüğe girmiştir fakat geçmişi daha da eskilere dayanmakta. İlk Anayasa, 10 Ocak 1869’da Kübaİspanyol Savaşı’ndan hemen önce kabul edilmiş ve köleliğin yürürlükten kaldırıldığını ilan etmişti. Bu Anayasa İspanya’ya karşı verilen savaşta, otuz yıl boyunca üç kere değişiklik görmüş. ABD’nin Küba’yı işgali sonrasında tarihe “Platt Zeyilnamesi” olarak geçen sekiz maddenin kabul edilip Anayasa’ya yerleştirilmesiyle bu işgal karşılık bulmuş. Platt Zeyilnamesi, ABD’nin çıkarları için gerekli gördüğünde Küba’ya müdahale hakkı ve üs kurmak için ABD’ye toprak tahsisi hakkı veriyordu. Günümüze kadar gelen Guantanamo sorununun temeli bu maddeye dayanmaktadır. 1959’da Fidel ve diğer yurtseverlerin yaptıkları Devrim sonrasında kurulan Küba Cumhuriyeti bu maddeleri çıkartmıştır fakat ABD’nin Küba topraklarındaki “kanunsuz” işgali günümüzde devam etmektedir. Y Cüneyt GÖKSU cuneyt.goksu@gmail.com Anayasa tartışması Türkiye ve Küba’nın temel metinlerinin karşılaştırılması... ST R A T E J İ c Cumhuriyet Strateji 29 Eylül 2008/222 Türkiye’de kabul edilmesinin ardından 1982 Anayasası üzerinde SOSYAL İLKELER tartışmalar sürüyor. ‘Darbe “Devlet, halk için halk iktidarı olarak, sadece Küba vatandaşlarının değil, anayasasının’ değiştirilmesi “insanoğlunun” özgürlüğünü ve saygınlığını altına alır, ulusal ekonomiyi planlı girişimlerine zaman zaman ‘daha güvence bir şekilde yönlendirir; çalışabilir durumdaki erkek ve kadının bir iş olanağına sahip gerici nitelik yükleneceği’ eleştirileri her olmasını, hiçbir engelli insanın yeterli geçim mahrum bırakılmamasını, eşlik ediyor. Tartışmalar arasında kaynaklarından hiçbir hasta insanın sağlık hizmetlerinden mahrum bırakılmamasını, hiçbir çocuğun Sosyalist bir ülke olan Küba okul, yiyecek ve giysi ihtiyaçlarından bırakılmamasını, hiçbir gencin Anayasası’nın siyasi, sosyal ilkeleri, mahrum eğitim olanağından mahrum bırakılmamasını hiçbir insanın eğitim, kültür ve spor yurttaşlara yaklaşımı farklı bir örnek ve etkinliklerinden mahrum bırakılmamasını güvence altına alır. Hiç bir ailenin rahatlık oluşturabilir. içinde yaşayacak bir konuttan mahrum fikirlerinin takipçisi olan Küba Komünist Partisi toplumun liderliğini temsil eder. Devlet din özgürlüğünü tanır, saygı gösterir, dini kurumlar devletten ayrılır. Küba’nın öncü gençliğinin örgütü Komünist Gençler Birliği, sosyalizmin geliştirilmesi görevi için devletçe tanınır ve teşvik edilir.” Küba Anayasa’sına, 2002 yılında eklenen bir maddeyle “Devrimin sosyalist karakterinden geri dönülmeyeceği” ilkesi, kendi Anayasa’mızdaki 4. Madde gibi değiştirilemez hüküm olarak sabitlenmiştir. Ülkemiz; Atatürk milliyetçiliğine bağlı, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olarak tanımlanır. Egemenlik, kayıtsız şartsız Fidel Castro Milletindir. Anayasa, bu maddelerin değiştirilmesini dahi teklif etmemek şartıyla korunmaktadır. Sadece 1982 değil, hiç bir Anayasa’mızda, Küba’dakine benzer, açık bir şekilde, tüm vatandaşları gerektiğinde “Silahlı Mücadele”ye çağıran bir madde olmamasına rağmen, üç kere silahlı darbe yapılması ve bu hakkın Anayasa’ya dayandırılması oldukça ilginçtir. Eğer “Kemalizm” resmi ideolojiyse, Küba Anayasa’sında olduğu gibi, bu ideoloji açık olarak yer almamaktadır. Anayasa’mızda “Genç” kelimesi sadece Gençlik ve Spor bölümünde geçip, devletin gençleri nasıl yetiştireceği ile sınırlanmıştır. Küba Anayasa’sındaki, “gençlere görev verilmesinin” eşdeğeri olabilecek “Atatürk’ün Gençliğe Hitabesi” ne yazık ki Anayasa’da hiç yer bulamamıştır, bunlar düşündürücüdür. SİYASİ İLKELER “Küba bağımsız, egemen, demokratik ve sosyalist bir işçi devletidir. Egemenlik halkındır Marti ve devletin tüm gücü halktan doğar. Başka bir yol kalmadığında, tüm vatandaşlar bu Anayasa’da belirtilen siyasi, sosyal ve iktisadi düzeni devirmeye çalışan herhangi bir kimseye karşı silahlı mücadele dahil olmak üzere her türlü araçla mücadele hakkına sahiptirler. Ulusu dönüştürmek, bütünüyle yeni ve adil bir toplum yaratmak konusundaki yeteneğini ispatlamış olan sosyalizm geri alınamaz: Küba asla kapitalizme geri dönmeyecektir. MarksizmLeninizm ve Marti’nin kalmamasını başarmak için çalışır. Devlet din özgürlüğünü tanır, saygı gösterir ve güvence altına alır; her yurttaşın din değiştirme ya da dini inanca sahip olmama özgürlüğünü tanır. Küba Cumhuriyeti’nde dini kurumlar devletten ayrılır, farklı inanç ve dinler aynı saygıyı görürler” Bu maddelere göre, iş, sağlık, eğitim ve barınma gibi temel haklar Anayasa’yla güvence altına alınmıştır. Anayasa’mızda ki 56. Madde Genel Sağlığa ait hükümleri barındırmakta, devletin planlama, düzenleme ve denetleme görevleri öne çıkmaktadır. 42. Madde, İlköğretim’in zorunlu ve “Devlet” okullarında parasız olmasını güvence altına alır fakat bütün vatandaşların “eğitim ve Raul Castro öğretim hakkından yoksun bırakılamayacağı” çok açık yer alırken, bunun “isteyen bütün vatandaşlar için”, devlet tarafından güvence altına alınıp alınmadığı net değildir. 57. Madde dışında Anayasa’mızda konutun bahsi geçmemektedir. Devletin rolü tedbir almak ve teşebbüsleri desteklemekle sınırlıdır. Din ve inanç özgürlüğü her iki Anayasa’da da güvence altındadır tek fark, Anayasa’mızda ki 24. Madde’de yer bulan “Din kültürü ve ahlâk öğretimi ilk ve ortaöğretim kurumlarında okutulan zorunlu dersler arasında yer alır” tümcesidir.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear