23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

C S Aslı GÖKÇORA TUSAM Amerika Araştırmaları Masası agokcora@tusam.net atrina fırtınası, ABD'nin dünyayla ve kendisiyle yüzleşmesi açısından bir dönüm noktası niteliğindedir. Neredeyse aylar önceden geleceği bilinen, dolayısıyla sonuçları açıkça kestirilebilen bir felaketten sonra beş gün boyunca kaderlerine terk edilen insanların ezici çoğunluğunu siyahların oluşturması, tarih boyunca ne kadar üstüne gidilse de Amerikan toplumunun derinliklerinde yer alan ırkçı bakış açısını belirgin biçimde dışa vurmuştur. On binlerce kişinin şehirde mahsur kalması, ülkede hiçbir iktidarın yeterince üzerine eğilmediği gelir dağılımındaki derin eşitsizliğin de acı bir faturasıdır. Nitekim, çevre felaketlerini körükleyen küresel ısınmayla dalga geçerek önceliği küresel savaşa veren ve teröre karşı mücadelede güçlü önlemler almak vaadiyle ikinci kez seçim kazanmayı başaran Bush’un kurduğu İç Güvenlik Bakanlığı, bir doğal afet karşısında başarısız kalmıştır. Böylece Bush’un yaratmak istediği "güvenlik toplumu" kavramının çökmeye elverişli, kırılgan TRATEJİ 5 Katrina’dan geriye ‘ırkçılık’ kaldı K BD’de yüzlerce insanın ölümüne neden olan Katrina kasırgası Amerikan toplumunun derinliklerindeki ırkçı bakış açısının ortaya çıkmasına neden oldu. Bu yaklaşım siyahi Amerikalıların çoğunlukta olduğu ve ABD’nin en yoksul 9. kenti olan New Orleans’taki kasırgadan sonra kente yardımın geç gitmesiyle daha da açığa çıktı. A New O rleans ’ı Boş altma başına düşen gelir açısından ABD’deki en fakir 9. kent sayılan New Orleans’taki mevcut The Independent 8 Eylül durum toplumsal parçalanma yapısı gözler önüne serilmiştir. Bütün tehdidine işaret etmektedir1. dünyaya akseden görüntüler utanç veAyrımcı politika ve davranışlar, rici bir ayrımcılığın damgasını taşıABD’deki devlet yapısını etkilerken, maktadır. Nitekim, Katrina öncesinde ulusal bilincin ve kültürün şekillenmekent nüfusunun üçte sinde ve siyasi, sosyal ve ekonomik ikisini oluşturan siThe Sunday Times 11 Eylül yapının oluşmasında da önemli rol oyyahlar, toplumsal dünamıştır. ABD’de ırkçılığın izlerine zenin en ufak bir sargünlük hayatın her evresinde rastlansıntısında ayaklanan maktadır. Ceza hukukunda ayrımcılık fırsatçı suçlular olarak göze çarparken, işyerlerinde farklı ırksunulmaktadır. Kişi tan olanlar göreli bir iyileşme sağlanmış olsa da bazı konularda ve durumlarda halen dezavantajlı durumdadırlar. Nitekim, ortalama gelirde siyahlara oranla beyazlar daha iyi durumdadır. Hayallerini spor veya rap müzikte yükselmek üzerine kuran birçok siyah genç, bu gerçekleşmeyince uyuşturucu sektörüne, çetelere ve mafyaya yönelmektedir. Nitekim ülkede cezaevlerinde yatanların yarısı siyahtır. ABD’nin Irkçı Tarihi merikalılar ırk ve etnik köken konusunda bağnazca davranarak uzun yıllar "ırkçı ulus" damgasını yemişlerdir. Beyaz Amerikalılar, tarihte, kendilerini Kızılderililerden, siyahlardan, Asyalılardan ve Meksikalılardan kesin biçimde ayırmış, onları Amerikan toplumunun dışında kabul etmişlerdir. Zira Amerikalılar, ırklar arasındaki nitelik farklılıklarının çevreden değil, daha çok doğuştan kaynaklandığına inanmışlardır. Yaygın olarak, insanların dört ana ırktan geldiğini düşünmüş; Beyaz, Moğol, Hint ve Afrika ırklarını kalite sıralamasına koymuşlardır. Ayrıca, anayasada yer almamasına rağmen, ABD başkanlarının hemen hepsinin beyaz Protestanlardan oluşması da, ırkçılığın siyasi sistemdeki ağırlığını göstermektedir. Siyahlar 1808 yılına kadar, ülkeye getirilip köleleştirilmiş ve baskı altına alınmıştır. 1790 yılında ilk yurttaşlığa kabul yasası, sadece "özgür beyaz insanlar"a yurttaşlığın kapılarını açmıştır. O dönem, ço A Katrina’nın yaralarını sarmada çaresiz kalan ABD yönetimi dünyanın her yerinde açılan yardım kampayalarından destek bekliyor. ?
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear