Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Kurtuluş Savaşı Mustafa Kemal Samsun’da nadolu’da halk düşman işgaline karşı direniş ve savunma amaçlı hareketlere girişmişken, belli başlı şehirlerde terhis edilmemiş ordu birliklerinin komutanları da galip devletlerin denetimi altına girmemek için çözüm yolları arıyorlardı. Aslında tek başına ne ordu yeterliydi, ne de sivil örgütlenmeler; yapılması gereken, memleketin ayakta kalan bu iki gücünü birleştirecek bir çözüm üretmekti. İstanbul’daki milliyetçi askerlerin niyeti, resmi bir görevle Anadolu’ya dönmek ve önemli birliklerin komutasını ele geçirmekti. Bunun için girişimde bulunan isimlerden Ali Fuat (Cebesoy) Ankara’ya, Kâzım Karabekir Erzurum’a ve Refet (Bele) Sivas’a atandı. İçlerinden sadece deniz subayı Rauf (Orbay) görevinden istifa etmiş olduğundan kendi inisiyatifiyle Anadolu’ya gitti. Sarayla ve hükümetle ilgili umudu kalmayan Mustafa Kemal Paşa ise nihai olarak A Anadolu’ya gitmeyi hedeflemekle birlikte, bunun için uygun zamanı kolladığından böyle bir fikri yokmuş gibi İstanbul’da görüşmelerine devam ediyordu. Öncelikle kararının doğruluğundan emin olması gerekiyordu; bunun için de her yönüyle düşünmeli, eksik bir yan bırakmamalıydı. Bu işe beraber kalkışacağı insanların, çözüm yolunun doğruluğundan emin olması da bir o kadar önemliydi; karşısındaki herkesi samimiyetine inandırmalıydı. Bu fikri hazırlık süreci ise zaman alıyor ve adımların dikkatli atılmasını gerektiriyordu. Mustafa Kemal bu aşamadayken, büyük devletlerin İstanbul’daki temsilcileri kendisiyle görüşmeler talep etmeye başladı. Bu kişilerin amacı, ülkede genele yayılacak bir örgütlenme potansiyelinin olup olmadığını, eğer var ise bunun kimlerin önderliğinde yürüdüğünü kavramaya çalışmaktı. Mustafa Kemal ise bu görüşmelerdeki soruları belirsiz cevaplarla geçiştiriyor, kendisine yöneltilen iltifatlardan, koruma önerilerinden uzak duruyor, bu Mustafa Kemal’in İstanbul’dan ayrılmadan önce Yıldız Sarayı’nda ziyaret ettiği padişah Vahdeddin. Mustafa Kemal’in 16 Mayıs’a kadar İstanbul’da hazırlık çalışmalarını yürüttüğü Harbiye Nezareti binası. Sağda Trakya Paşaeli Cemiyeti’nde görev alan öğretmenler. Solda Trakya Paşaeli Cemiyeti Ankara Şubesi yönetici ve üyeleri. 66