28 Eylül 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

C SPOR FUTBOL MAYIS SALI Sezonun ilk maçında Ç.Rize’ye gol atan Lincoln, sakatlanarak oyundan çıkmıştı. G.Saray evindeki ilk 5 maçı seyircisiz oynadı. Sessiz ama derinden N E V Z A T D İ N D A R Y eni bir takım baştan yaratılıyor… 26 futbolcu gönderiliyor, 12 oyuncu alınıyordu. Bu mutlu sonu bekleyen ya da hayal edenlerin sayısı fazla değildi. Üstelik ezeli rakibi dünya çapında Roberto Carlos’u transfer ediyordu. Ancak G.Saray yeniden yapılanma adına takımın başına 74 yaşında sağlık sorunlarıyla boğuşan ve tanıdık bir isim olan Karl Heinz Feldkamp’ı getiriyordu. G.Saray, 200708 sezonunda adeta küllerinden doğdu ve mucize bir şampiyonluğa imza attı. Geride bıraktığımız sezonda çalkantılı günler geçiren Sarı Kırmızılılarda yabancı futbolcuların katkısı da yok denecek kadar azdı. Schalke 04’ten büyük umutlarla alınan Lincoln hep sakatlıklarla boğuştu durdu. Yediği tekmeler yüzünden bir türlü tam verim alınamayan Brezilyalı düş kırıklığı yaratırken, ‘biyonik adam’ Linderoth da sakatlık engeline takılıyordu. Kopenhag’dan transfer edilen İsveçli orta saha oyuncusu üst düzey bir performans sergilemesine karşın sakatlığından dolayı sezonu erken kapadı. Diğerlerini değerlendirmeye bile gerek yok sanırız!.. Evet, ‘yerli malı G.Saray’ 17. şampiyonluğu getirdi. Temeller yaşlı kurt Kalli tarafından atıldı. Son 6 haftaya girilirken takım, kondisyoner Cevat Güler’e teslim edildi. Kadroyu kimin yaptığı hep tartışıldı durdu. Ancak bir gerçek var ki G.Saray kazanıyordu. Birbirine kenetlenen, her maça final havasında çıkan futbolcular birlik ve beraberlikle aşamayacakları engel olmadığını gösterdi. Kolay değildi şüphesiz bu şampiyonluk... G.Saray’da G.Saray ilk derbide Beşiktaş’ı devirdi. yapılan kapsamlı değişiklik nedeniyle başarıdan çok bir sistemin temellerinin atılması asıl hedefti. Seyircisiz oynanan 5 maça karşın sezona ‘süper’ bir başlangıç yapıldı. Ligin açılış maçında rakip Ç.Rizespor’du. Olimpiyat Stadı’ndaki sessiz galada ortaya konulan futbol ve atılan goller başarıya giden yolda ilk kıvılcımlardı. 40 kazanılan bu karşılaşmada en çok merak edilen noktalardan biri de Cassio Lincoln’ün performansıydı. Sambacı takımı adına sezonun ilk golünü atıyordu. Diğer goller ise Antalya’dan gelen Volkan ve Hakan Şükür (2)’den geliyordu. Evet, bu sonuç önemliydi. Çünkü akıllarda soru işaretleri vardı ve üstelik de seyircisiz mücadele ediliyordu. Ardından 10’lık skorlarla alınan Bursaspor ve Ankaragücü galibiyetlerine tanıklık ediyorduk. Bursa’da başrolde Ümit Karan; Ankaragücü karşısında ise Lincoln vardı. Galibiyet serisi Manisa’da son buluyordu. 22 biten maçın dikkat çeken noktası ise 1 gol atan Hakan Şükür’ün Türkiye liglerinde 241 gole ulaşarak Tanju Çolak’a ait olan ‘en çok gol atan’ futbolcu rekorunu kırmasıydı. Kalli’nin hücumu düşenen oyun felsefesi meyvelerini Konyaspor maçında verecekti. Yarım düzine gol atılırken Nonda (2) siftah yapıyordu. Vizyondaki G.Saray fırtınası dinmiyordu. Kasımpaşa maçında her ne kadar kötü futbol oynansa da sahneye Ümit Karan çıkıyordu ve galibiyeti getiriyordu. Kimi çevreler G.Saray’ın kolay rakiplerle oynadığını ve bu yüzden havaya girmek için erken olduğu yorumlarını yapıyordu. Bu yüzden Beşiktaş maçı ciddi bir sınavdı. Ancak Feldkamp disiplin adına aldığı kararla maçın önüne geçiyordu. Takımın iki önemli oyuncusu Hakan Şükür ve Lincoln’ü kadro dışı bırakan Alman teknik adamın bu kararı sonraki haftalarda sık sık gündeme gelecekti. Bu önemli gelişmeye karşın sahadan 21 galibiyetle ayrılması, takımın kendine olan inancını ve güvenini ortaya koyuyordu. Nitekim de öyle oldu. Kayserispor ve Ankaraspor beraberlikleri sonrası ilk eleştiriler de geliyordu. Üstelik Galatasaray 9. haftaya dek oturduğu liderlik koltuğundan da iniyordu. 2
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear