Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
29F.YLÜL2002.SAYI862 11 konulukonferansa, lü'uaşkınülkedenuzmanlardavetliydL.Çagrılan tek müzik topluluğuysa, Los Paşaros Sefeıadis'ti. Zaten topluluk yurtdışına daha başka yolculuklar da yaptı, KültiirBakanlığı'nmönerisi ya dadavetiyle de pek çok ctkinlikteyeraldı... Yurtdışına çıktıktan sonra, yurtiçindekendılerineyöneliktavırların dadeğişmeyebaşladığınısöylüyor topluluk üyeleri. K.Sarhonilkbaşta ne kadar yadırgandıklarından söz ediyor: "Bu işe ilk başladığımızda Yahudi cemaati bizi son derece küçümsedi... Başka işinizmi yok,geçtibunlarınzamanı,dediler. Cemaatte şöyle bir kanı vardı ayrıca: (,'ocııklarımızbudiliöğrenirse,Türkçeleri bozulur. Bunu silmek için çok çaba harcadık." Selim ise, "Cemaatin bizi tutması Amerika'ya gidip geldikten sonra oldıı. Biz ondan sonra kıyınetebindik," diye açıkça sitem ediyor. Ounım biraz değişmiş olmalı ki, son üç çalışma cemaatin yakından tanıdığı Gözlem GazetecilikBasınve Yayın A.Ş.'ııiııdesteğiylegerçekleştirildi.Grupsonalbümle de, Yahudi ilahilerini ilk kez notaya dökmüş oldıı, ayrıca gelenekteolmadığıhalde.ilahilerdekadın sesi de kullandı. Bunu din adamlarının oluruyla yapmışlar, ama tersi olsa da gene de yapacaklannıbelirtiyorlar. Ancak, yirmi beş yılın birikimi albümlere sığacak gibi değil; bir enstitü, bir müze, bir arşiv oluşturmak mümkün eldeki malzemeyle. ~l Y. Hubeş de,S. Hubeş debukonuda aynı şeyi düşünüyorlar: Böyle boyutlu çalışmalara cemaatin de gücü yetmez, bunu ancak birdevlet kurumubaşarabilir. Bir üniversitenin Ispanyol Dili ve Edebiyatı Bölümü ya dabirkonservatuvar...Osmanlıarşivlerineinilmeli.Madrid'de,lbledo'da, Fransa'da, Israil'de, AnıeriYavuz Hubeş, Yoko Igual, Karen Şarhon ve Selim Hubeş... ka'da JudeoEspanyol dili vc kültürından olan Selim Hubeş ise, bir özetliyor: "Öykü bittiğinde şarkı da rü üzerindeçalışan kurumlar.enstioyunun sonunda nasıl olup da bir bitiyor. Ara nağme yok, başı sonu tüler var; kültürün kaynağı olan müzik grubunun çıktığım açıklığa belli bir öykü var." Bu gelenek, Is Türkiye'de ise kurumsal tetnelde kavuşturuyor: "Osemtteki şarkılar panyol panayırlarında gezinen herhangi bir çaba gözükmüyor. K. çok hoşumuza gitti, biz de onları ozanlara, "hoglares" denilen hok Şarhon bu dili öğretmeye yönelik, kullanarak birmüzikal yazdık. Za kabazlaradekuzanıyordu.Grubun 200 000 dolar bütçel i bir eğitim pamanla tzzet'le (lzzet Bana) Karen bütün üyeleri, şarkı larda müzikler keti hazırlıyor, ve bu konııda yurtibazı toplantılarda söylemeye başla den çok sözlerin önemli olduğu gö, çinde sponsor aramayı hiç düşünrüşünde. "Müzik altyapılannın ba mediğinisöylemekleyetiniyor. dılar." Sözünüettiklerizorluklarakarşın Şarkıları derlerken de, söylerken zı lan kopyazaten. Kültürü yansıtan deamaçlarıhepbelliydi: Kül bütün öğelersözlcrde. Şarkılaryö Los Paşaros, konusunda dünyanın lürel birikime sahip çıkmak. relerle ilgili; Unkapanı'yla ilgili, en büyük arşivlerinden birini topla"Kğlencelişarkılarsöyleseler Balat'la ilgili; aşklarla ilgili. Bu mayı başarmış durumda. Ispanya'dan yola çıkan ve gittiği her yere de, hiçbir zamaıı eğlence için yüzden.sözlermutlakaanlaşılırşemüzik yapmadılar." Bu ne kilde okunmalı. Los Paşaros'un di köksalarakçevresindekileredesandenlehepbelli ilkelerçerçeve li, aile içinde, annedenbabadan na nan bu kültür sarmaşığının varolusinde harekel ettiler. "Örneğin sı 1 gcldiyse öy le," diye anlatıyor Ya şunu, içinde "karşısındakiniıı yanlış yemekli toplantılarda bu mü vuz Hubeş. S. Hubeş de müzikleri olduğunııdüşünmeyi"debarındıran zik kayboluyor," diye anlatı şöyle tarifediyor: "Bazılarınabakı "hoşgörü" sözcüğü değil, Selim Huyor Karen. "Hskiden de, bu yorsunuz Ispanyol işi, birmadrigali beş'inşusözleri anlatıyor belkide: şarkıları annelerimiz yemek andırıyor, sonra anidenkıvrılıp ni "Müziğimizcfe Türk etkisi yoğun. ten sonra söylerlerdi, biri udu havende döniiyor. Kim yaptı bunu, Bu topraklarda yaşayıp da, Tiirk nu alırdı, biri darbukayı... Te anııem mi yaplı, baştan beri böyle müziğindeıı etkilenmenıek mümkün değil. Sabah ezanı saba makalevizyonun, radyonunolınadı miydi?" gı zamanlarda. Bi/, bizi çağıLos Paşaros, dili kullanırken gös mındaokunur. BenTokat'taaskerlik ran herkesten bir konser dü/e terdiğiözeninmeyvelerinidetoplu yaparken, bir keresinde okunan sanı kıırmalarını istedik. Yaptı yor. Geçen aylarda Paris'te UNFS bah ezanıyla ağlamaya başladım. ğımız işi çok akadenıik bir CO'nun çatısı altında düzeıılenen Olacak iş mi, oldu işte! Bir Yahudi çerçeveyeoturttıık.Konferans "Kaybolmakta Olan Dil ve Kültür olarak makam içime işledi.. ."^ benzeribirşeyhazırladık." leri Korunıa Çalışması ÇerçevesinY. Igual, şarkıları şöyle de JudeoEspanyol Dili ve Kültürü" www.sephardicmusic.com Sezen Aksu'nun Türkiye Şarkılan adı altında verdiği konserlerde tanıdık Los Paşaros Seferadis grubunu ve şarkılarını. Oysa onlar 25 yıl önce kurmuşlar gruplannı. Şarkıları ise bir albüme sığmayacak kadar çok. Büyük kemancılar hep Yahudi. Neden? SAADET ÖZEN "Dünyanın en büyük kemancıları neden Yahudilerden çıkmıştır, biliyor musunuz? (,'ünkii kaçarken en kolay taşınan nıüzik aleti kenumdır... Yahudi, gittiği hcryere müziğini de götürür..." diyor Los Paşaros Seferadis'ten Selim Hubeş. (iünümüzden yaklaşık 500 yıl önce, Kastilya Kraliçesi Isabelle'le Aragon Kralı Ferdinand'ın evlenmesiyle,bııgiinkülspanya'nıntopraklarında yaşayan, Kalolik olmayan halklara göç yolları görünmüşlü; hüküındarlar güçlü bir Kalolik devleteyönelmişlerdıçünkü. Böylece rengârenk kültürler farklı eoğrafyalara yayıldılar. 'tspanya'dan çıkan Yahııdilere, tbranice Sefarad denildi.Osmanlıtopraklarmadağılan,Selanik'te, Balkanlar'da, Trakya 'da, lstanbul 'da büyük cemaatler oluşturan bu Yahııdiler bugün hâlâ aynı adı taşıyorlar. Yakıntarihimizde VarlıkVergisi, 6 7 Eylül gibi etkenler,pekçoğunun başka ülkclere yerleşmesineyolaçtı, Türkiye'den ayrılmayanlarsa genellikle Istanbul'a demir attılar. Sayıları 200 000'den yaklaşık 20 000'e düştüyse de, gene de I ürkiye'deki cn büyük Yalnıdi cemaati onlarınki, SefaradlarOsmanlı lopraklarına yayılırken,600yılöncesininlspanyolcasını koııuşuyorlaıdı. Geldikleriheryerdenbirşeylerekledilerdillerine, dillerinin dönmediğini de kendi tbnetiklerinegöresöylediler. örneğin, Los Paşaıos'tan Karen Şarhon'un annesi "şeftali demezdi, 'şot\ili'derdi."Buaradalspanyolca Ispanya'dadeğişirken, Sefarad Yahudilerinindilindeaynıkaldı.yani 600 yıl öncesindeki gibi. Akadenıik olarak da JudeoEspanyol dili üzerine çalışmalar yapan K. Şarhon, bu dilinenönemlisığınaklarındanolan şarkıları kaydageçirmeye nasılgiriştiklerini şöyleözetliyor: "Biz bu dili konuşan son kuşağız. Çok büyük bir arşiv oluşturduk. Yirmi beş sene önce dışarıdan araştırmacılar gelmişti, araştırmanın tekniğini onlardan öğrendik; o zamanki bütün yaşlılara tek tek gidildi.kimininbirsatırhatırladığmıkinıi iki satır hatırladı." Selim Hubeş konunıın düşündürücü tarafına değiniyor: "25 sene önce, bursu alan buraya geldi. 6 ay bizimle kaldılar, şarkıları öğrendiler.notayaaldılar. Buarada Türkiye'den kimseilgilenmiyordıı. Oysamalzemebizde." Kısa süre sonra LÜS Paşaros Seferadis'ikuracakolanlar, osıralardaha çok tiyatroyla ilgileniyorlardı. "Kula" adlı bir oyun yazmışlardı. '"Kula','kule'demektir,yaniGalataKuIesi,Kule'nindibindekisemt," diyor Yako Igual. Oyunun yazarla