Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
14 OCAK 2001. SAYI773 kime hazırlandın sen bir yıldır, estr ettiğin adamı tekrar esarct altına alıyorsun, neden gerekli tedbiri almadın? Adalet Bakanlığı'nm bütçe içindeki yeri bindc yedidir, isim söylemiyorum, 5yle fuzuli bakanlıklar var ki, beş bakanhgın bütçesinedahiL.Yüreğimyanıyor... Gunay A.: Yardımyataklıgıniyegötürüyor aynı cezacvine, 18 yıl almış, o bilinci özümlemiş insanın yanına koyuyor, niye? Kemal A.: Sonra ben oraya giremiyorum, diyor. Senin devlet olarak gircmediğin yere neden benitn çocuğumu koyuyorsun? Günay A.: tsyan için o kadar çok nedenlcrimizvarki... Benimçocuğumelinesilah almamış, ne bir yürüyüşe ne bir eyleme katılmamış, hakkı var mı buna? Kemal A.: Daha ceza almamıştı, tutukluydu... 169. dan yargılanmıştı efendim, çıkacaktı,yüzdeyüzçıkacaktı... Şimdi hayattaolacaktı... Kemal A.: Hocamız vardı, Sahir Erman, dedi ki son derste, şimdi bu fakülteyi bitiriyorsunuz, kiminiz avukat, kiminiz savcı, kiminiz adliye makamı olacaksınız, fakat unutmayınsizdehukukabağlısınız,...Biz böyle bir eğitimden geçmiş, bunu hayatımıza uy gulamış bir kuşağız... Günay A.: Okulu bıraktı, sonra evlendi oğlum. önce alüminyum doğrama işi yaptı... Evlendi, bir kızı oldu, Berfin. Sonra eşiyle birlikte bir market açtı, ikinci bir iş daha yapıyor, bal ambalaj lıyorlardı... Bülent A.: Beraberçahşıyorduk, ortaktık.Çokiyiniyetliydi,işçilerimizinherşeyiyle,sağlıksorunuylailgilenirdi.Birinin guatr ameliyatı olması mı gerekiyor, o koştururdu. Işyerimizde yedi kişi çalışır, ama o 15 kişilik yemek hazırlatırdı, gelene gidene ikramederdi... Çok insalcıldı. Kendisinden büyük insanlar, "Bu adam çok farklı der", onunla sohbet etmekten hoşlanırlardı... Abim kimseyi düşman olarak görmüyordu... Neden bizi buldu, bunu anlayamıyoruz biz... Abim kına yakmadı, hayatı seviyordu abim, insanlan, yaşamayı... 450 kişi içinde altı kişi ölüyor ve biri abim, neden? Bülent A.: 4 Mart'ta askerliğim gelecek, benim yerimde olsaruz ne yaparsınız? Kimden nefret edeyim, kendimden mi, devletten mi, örgütten mi? KemalA.:Birinci aramadapolisiyiarama yapmamış, oysa evine gidip gelen biri silah saklamış. llk alınışında altı ay cezaevinde kaldı. Çıkmasına yakın içerde demışler ki "Sende silah var". Silah orada durdu, bana dese ya alır teslim ederim, ya atar bedeliniöderdim... Bülent A.: Abimin örgüte sempatisi vardı , ama eylem yapmış, eline silah almış değildi. özgürlük istiyordu, adalet jstiyordu, hakça bölüşüm istiyordu. Yoksa kızına, "Senin en çok ellerini sevdim çocuk/ silah yerine şeker tutan ellerini sevdim" yazar mıydı? Kemal A.: Tahliye oldu, bedelli askerlikten istifade etmek için hazırhk yapıyordu. Bir gün gelip o silahı aldılar, polis de alan çocuğu yakalamış... Oğlum, silahı vereyim de huzur içinde askere gidey im diyordu... Günay A.: Iki davayı birleştirdiler, 169. madde uygulanır, iki yıl altı ay, tahliye edilirdi... Niye kurşunluyor benim oğlumu? Bülent A.: Ben savcıyaaynı soruyusordum, neden abimi oraya koydular, savcı "evet" dedi "oraya koymalan bir hatadır"... Kemal A.: Olayın cezai yönüyle uğraşacağız, bu hizmet kusurudur da, bununla da uğraşacağız. Budevletinaczidir, tarihinlekesidir... Benim çocuğum için demiyorum, bütünüyle diyorum... Bülent A.: Almanya televizyonlan yorum yapmıyor, yanan insanlan gösteriyor... Abim hiç birzaman kendisini bir sıfatla tanımlamadı,öyleolsa"bcdeliniödedi"derdim, utanmazdım, yine gurur duyardım onunla, ama neden abim? Günay A.: Dört yüz küsür kişi... Beş kişi ölüyor, biri benim oğlum, neden? tsyan ediyorum, elbette hiç biri ölmeseydi, hepsinin annesi vardır, hepsi insandır, istersekanl olsunlar, onlar da ölmcsindı. Neden beş kişiden biri benim oğlum? Günay A.: ölüm onıçlanmn bu son zamanındaaileler devamlı Taksim'e gidelim, diyorlardı, çocuklanmız için meydanlara dökülelim, bağıralım... Hiçbir gösteriye, yürüyüşe gitmedim. Ben bu devlete, bunca hizmet etmişim... Ben devlet memuruyum, gidemem, hele de bu yaştan sonra. Güveniyordumdaben... Şimdi diyorum"keşkegitseydim"...Nasılanlatalımbunubız,size... Bülent A.: Ben bir kere gittim, operasyonun ikinci günü, Mis Sokak'a... Artıkçaresiz, gitmek zorunda hissettim... O o kadar demokratikbireylemdi ki... tnsanlaroturdu, onabile tahammülleri olmadı, su sıktılar, üzerine saldırdılar, devlet bu ülkedeki insanlan, Atatürkçüler'i bile düşman olarak görüyor... Kemal A.: Ben koğuş sisteminc taraftar değilim, fakat F tipinin ancak ortak alanlann fiziksel koşullan hazırlandıktan sonra kullanılmasını düşünebilirim. F tipine personelin altyapısı ve eğitimi sağlandıktan sonra geçilebilir, dağdaki çobanı getirip bir resmi elbise giydirip birinin karşısına koyarsan o kendisini aslan zanneder... Aynca sivil toplum örgütlerinin kontrolü de yasal zemine oturtulmah, yoksa manevi işkenceden öldürürler, değil ki fizikı işkence... Her gün, sen vatan hainisin, sen teröristsin diye işkence yapar. Oraya girdikten sonra artık terörist falan yoktur, orada sadece cezasını çeken insan vardır. M odern ceza hukukunda da cezanın gayesi öç alma degildir, insanlan toplumakazandırmak, onu ıslah etmektir... Bize hukuk fakültesinde bunun doktirinini böyle verdiler amabunlann amacı cezaevindekilen kişiliksizleştirmek, daha kötü insan olarak topluma sunmaktır... Günay A.: Depremden önce bir arsa aldılar, üzerine bir ev yapacaklardı... Sosyal yaşamlan vardı, hayatıniçindeydiler... Kemal A.: Ben görüşe bir kez avukat olarak gittim, birjest yapıp para verdim, "Herkes avukatına para verir, ben avukatımdan para alıyorum" deyip herkesi güldürdü... Sanldık, gülüştük, öpüştük... Kemal A.: Ben bir daha gitmedim... Kemal A.: Ben tavır koydum, bir daha bu konularla ilgilenmesin diye, gitmedim... Günay A.: "Anne, babam niye gelmiyor" diye sordu, "ölüm var kalım var, gelsin göreyim"dedi... Kemal A.: Keşke gitseydim... Onaaynca üzüntü duyuyorum ve hayatım boyunca duyacağım... Bülent A.: En son ben gittim görüşe, "Eğer bana bir şey olursa kızımın babası sensin" dedi "Hem babası hem amcası olacaksın"... Günay A.: Dedi mi onu, ciddi misin? Bülent A.: Şiir yazmıştı kızına, kurdeleye bağlamış, yıpranmasın diye birnaylona sarmış...banaverdi... Kemal A.: Herkesle güleryüzle konuşan, tertemizbirinsandı... Bülent A.: Herkesle konuşabiliyordu,konuşmaya başladığında insanlar ağzının içinebakıyordu... Günay A.: Kızınca bile gülüyordu, onun her şeyi bambaşkaydı... özel ve güzel DERGİDEN Merhaba, ' Bu haftaki dergimizin kapak konusu Kemal Sunal'ın anısına çekilen Balalayka. Filmin senaryosunda Cumhuriyet'teki köşesinden de tamdığınız Işıl özgentürk'ün imzası var. Kendisine filmin yönetmeni, eski eşi Ali özgentürk ile bir ropörtaj yapar mısın diye sorduk ve "tabii..."yanrtını aldık. Sizepazar keyfi verecek bu özel röportaj için Işıl özgentürk 'e teşekkür ediyoruz. "Duygusal yollanmızın ayrıldığı ama birlikte üretmenin hiç bitmediği eski eşim " notunu • girişine düştüğü söyleşinin gazetecilik yaşamında Ali özgentürk 'le yaptığı ilk röportaj olduğunu da sonradan öğrendik. . .H *** Kaybolan meslekler aklımzı kurcalar mı? Kalaycılar, sokak dondurmacıları, bozacılar, terziler... Geçmişte herkesin bir terzisi olurdu. Hazır giyim çıktı çıkalı terziler başka mesleklere kaydı. Terzilik mesleğini zamana inat sürdüren Ali Ceyhan 'ın öyküsünü ilgiyle okuyacaksınız. * beratguncikan@turk.net *** •«A Tahliye olacakken cezaevinden çocuğunun cenazesini teslim alan Akçayöz ailesiyle tanıştıracağız sizi bu hafta. Belki yazılan acılan paylaşmak daha kolaydır diyoruz. Cezaevindeki "hayata dönüş " operasyonunu yaşayanlann ağzından dinleyemedik. Sonuç olarak mekân cezaeviydi, operasyonu yasayanlar dört Akçayöz ailesi, otopsi raporuna göre davranacak ve dava açacak... duvar arasındaydı. Aileleri ve avukatlan onlara ulaştıkça bilgiler de basına akmaya başladı. Derlediklerimizi size aktanyoruz. ., • önümüzdeki hafta yeni bir dergide buluşmak üzere... CUMHURİYET DERGİ İMTİYAZ SAHİBİ: YEDİ MAYIS HABER AJANSIBASIN VEYAYINCILIK AŞ ADINABERİN NADİ • SORUMLU MÜDÜR: FİKRETİLKİZ • GÖRSEL YÖNETMEN: AYNUR ÇOLAK • BASKI: ÇAĞDAŞ MATBAACILIK LTD. ŞTİ. • İDARE MERKEZİ: TÜRKOCAĞICAD. NO: 3941CAĞALOĞLU, 34334 İSTANBUL TEL: (0212)5120505 IREKLAM: MEDYAC » • . , „..*.