Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
30 AGUSTOS 1998. SAYI 649 gın olmadığı bir dinsel ortamda hat, resmin estetiğinidcyansıtmayabaşladı.Buyazıda, dengc, zcrafet ve uyuşum birlikte yürüyordu. Başlangıçta,açılarveköşeleryapan"kufi" yazısınınyerini,dahasonra 1 l12.yy'da kıvrımlı hat türleri aldı. Her sanatçı, kendi yaratıcılığındanbazı biçemlerekledi. Kimileri artık harflcri yükseltiyor, kimileri de genişletiyordu. 19 PAZARIN PENCERESINDEN Ben de Selaniksizim! (*) SELÇUK EREZ 1648'de Izmirli hahamlardan Sabetay Zevi, kendisinin, Israiloğullannı kurtaracak mesih olduğunu ilan ettı. Kutsal kitaplar, bir gün böyle bir kurtancının geleceğini bildirmişlerdi. Zevi, kendinden önce gelmiş ve aynı iddiada bulunmuşlardan daha fazla yankılar uyandırdı: Kudüs'ten Amsterdam'a kadar dalgalanmalara yol açtı; o sıralarda mesela Lıvorno'da dünyaya gelen Musevi çocukları arasında Sabetay adı verilenlerin çokluğu bu etkiyi yansıtır Sabetay'ın, Musevî inanç ve ibadet sisteminde bazı önemli değişiklikler yapmaya kalkması, bu dinde oturmuş uygulama ve yorumları yeğleyen Osmanlı Yahudilerini rahatsız etmiş, Devlet büyüklerine başvurarak onun Çanakkale'ye sürülmesine yol açmışlardı. Bu sürgünden sonra da hahambaşılıktan gelmeye devam eden şikayetler üzerine Sabetay, Islami kabul etmekle idam edilmek arasında bir tercih yapmak zorunda bırakıldı. Müslümanhğı seçmesi, ona inanmışların çoğunda umut sönüşüne yol açtı; ancak az sayıda izleyicisi, "O gerçekten bir peygamberdir; ardından gıtmeliyiz!" deyip Müslüman oldular. Sabetay'ın ve ardıllannın din değiştirdikten belge ve bilgi biriktirme amaçlıgörüşmeler bu konuda yeterli bir düzeye ulaşılmasına yol açmıştır. Konu, "Sabetaycıhk ve Yahudilik", "Sabetaycılık ve Osmanlı Mistisizmi", "Üç Sabetaycı Cemaat", "Türkiye Sabetaycılan" gibi başlıklar altında irdelenmiştir. Zorlu, kitabında Selaniklilere yönelik gerici yayınlardan yeterince söz eder. Köktendinciler, Selaniklileri neden sevmezler? Osmanlı toplumunda, bunca dinden ır.' dönmüş insan var iken, (mesela, I. Murad'ın, Bayezid'in, IV. Murad'ın anaları Rum değil miydı? III. Osman'ın anası Rus, III. Selım'ın anası da Gürcü'den dönme değil miydi?) Gürcü'den, Grek'den, Slav'dan dönme kabul edilir de Yahudi'den dönme neden kınanır? Bir kere "Yahudi düşmanlığı" Arap kimliğinin önemli dayanıklarındandır ve Islam köktendinciliği Iran'dan Endonezya'ya kadar kıpırdadığı her yerde dın maskesi altında ulusal kimlikleri törpüleyip yerine Arap kimliğini ve hegemonyasını egemen kılmak ister, Yahudilikle ilgili her şey bu açıdan değerlendirilir de ondan. Mesela, bu cemaat üyelerinin Islam'a döndükten sonra da bir süre eski "TannsalgeometrT lstanbul, 1453'tealınmasından sonra kaligrafinin de Islam dünyasındaki başkenti oldu. Anadolu, Ortadoğu ya da Rumeli 'ndeki "tanrısal geometri"yi daima lstanbul'daki hat ustaları yönlendirdi. Bir anlamda yazı modasınınbaşkentiydi lstanbul. Elyazması Kur'an'lar, fermanlar,beratlar,hilyelerustalan; ustalar daultın harfleri yarattı. Dönemin ustalannınbaşınagelenŞeyhHamdullah'ın bireserinindesergilendiğikolcksiyonda,aynı yıllardan Şehzade Korkut ve 16. yy 'da AhmetKarahisari'ninKur'an'landagözeçarpıyor. MET, ciltlisi 50, ciltsizi 30dolarolan ve Hasan Riza Efendi (hilye) 1905. sadece bu koleksiyonu anlatan "Letters in Gold" adıilebirtngilizcekatalogyayımladı. Türk kal igrafi sunatı uzmanı M. U ğur Derman'ın yazdığı ve şimdilik ABD'de satışaçıkan bu katalogda hat ustaları da tanıtılıyor. Bu arada Batılılar'ın "mermcr süslemesi" dedikleriveresimlerinçerçevesindekullanılan "ebru sanatı" da sanatseverlere anlatı 11yor. 19. yy'da Padisah Ikinci Mahmud'un kut Hafız Yusuf Efendi (kıt'a) IS.yy. sal binalarda du vara asılan (54x87 cm) boy udığı "The Sabancı Art Collection Sabancı tundabirlevhasıdasanatseverleribüyüleyeSanat Koleksiyonu"adlıbirkatalogdadağıcek. Günümüzün "patenf'i karşılığı olan tılacak. Bunda, Kmirgan'daki Atlı Köşk ve "menşur"lardan biri 1883'te Nasih Efendi içindeki eserler (hat, resim, heykel vc porsetarafından Ikinci Abdülhamid için yazılmış. len) olarak dörtbölümdekonuklara tanıtılıZiyaretçilerin ilgisini çekmesi beklenen yor. "tuğra"larhakkındadaayrıntılıbilgilerveriliyor. Bundan önce Amerika'daki çeşitli Osİklnci durak Los Angeles manli Sanatı sergilerindedeyeralantuğraKoleksıyon daha sonra Atlantik'ten Pasilardaki altın, lapis mavisi ve siyah renklerin fik'egidecek,LosAngeles'teCounty Museustaca içiçeliği, Batılı gözlereçok değişik bir um of Art'ta 25 Şubat 17 Mayıs 1<M9 tarihsanat biçimi olarak yansımıştı. Bu kez de leri arasında sergilenecek. Sakıp Sabanbenzeri biretkilenme bekleniyor. cı'nın sergi hakkındaki şu sözlerine de yaGünümüzdebüyükelçiler.görevlendirilytmlarda dikkat çekiliyor: dikleri yabancı devlet başkanlarına güven "Amacımız, y urtdışında genelde eski uymektuplannı sunarlar. Genelde bazı ülkeler, garlıkların üzerine oturup sahiplenmiş olabu güven mektuplarının elle ve estetik ölçülere göre yazılmasına özen gösterirler, Kim rak yanlış tanınan Türk imajını silmektir. Emirgan'agelip Atlı Köşk'ü gezen yabancı bilirOsmanlılmparatorlannınbaşkaülkeleijadamlarıoradagürdükleriilekafalarındare atadıkları büyükelçilerinin güven mckki Türk kavramı arasındaki farktan dolayı tupları nasıldı? Doğrusu yabancı devlet arşaşkınlığa uğramışlardır. Ulusal mirasımızın şivlerinde araştırmaya değer. Sergiyi, MET'in tslam sanatı uzmanlann bu ender en güzel ömeklerini bu sergi ile dan Stefano Carboni, müzenin sergileme ta göstcrip varolan yanlış imajı sileccğiz." Sabancı 'nın koleksiyonunda aynca bu hat sanmcısı, grafikçisi ve ışık uzmanları ile işbirliğiyaparakdüzenledi. Açılışgecesi,koyazılarındakullanılançeşitlieskikalemler, nuklaraAkbank'ınlngilizce olarak yayımla hokkalar vc makaslar da bulunuyor.^ Iki din arasında Selanik... sonra eski inançlarına da bağlı kaldıklan ve günümüze kadar her iki inancı bağdaştırmaya çalıştıkları bilinır. 1924'teki TürkYunan nüfus değişimi ile Selanik'ten çok sayıda Sabetaycının gelmesı nedeniyle "Selanikli", başka bir dinden Islam'a dönmeleri nedeniyle de "dönme" olarak anılan bu topluluktan, Türk toplumuna bilım alemınde, ticarette ve ' sanayide, gazetecilikte önemli hizmetlerde bulunmuş, çok sayıda insan yetışmıştir. Buna ragmen, 1942'de Varlık Vergisi olayında bu topluluktan olanlara fazla vergi ödetilmiş, sağcı basında sık sık "siyonist, mason, vatan haini" olarak damgalanmış, Ahmet Emin Yalman gibi ön planda bulunanları hedef gösterilerek sağcı suikastlere uğratılmıştır. Bu baskılar, kimliklerini gizlemelerine, giderek Sabetaycıların, Sabetaycılıklarını çocuklarına bile söylememelerine neden olmuştur. Bu gizlilik, yobazca saldırılar, bu cemaatin tarihinin, sosyolojisinin bu inancın doğup geliştiği yerde, yani ülkemizde gereğince incelenmesini engellemiştir. llk defa llgaz Zorlu, bu konuyu bilimsel ve objektif bir açıdan ele almış ve çeşitli nıtelikleri ile incelemiştir. Kudüs'te, sabetaycıhğın önemli kaynaklarının korunduğu Ben Zewi Enstitüsü'nde yaptığı araştırmalar ve Sabetaycı aileleıie yaptığı • inançlarına bağlılıklannı sürdüimüş olmalarıysa bu onları neden hain kılsın? Bir dine girenin eski dininden kaç yılda koptuğunu, eski dinin izlerini kaç kuşak taşıdığını kim yeterince bilebilir? Bugün Anadolu Aleviliği'nde, Orta Asya Şamanizmi'nin Anadolu'daki Hıristiyanlık dışı bazı mezheplerin izleri yok mudur? Iran'da Humeyni sonrası evrede bile eski, ateşe tapılan devreden kalma birçok davranış hâlâ sürdürülmemekte midir? Osmanlı Sadrazamı Sokollu Mehmet Paşa'nın geç piskoposluğunu, başpiskoposluğa yükselrtirip bu mevkiye kardeşini ataması akraba kayınmak kadar eski bağlarıyla kopmadığını da yansıtmaz mı? llgaz Zorlu, kitabının adına, "Evet, ben Selanikliyim" (Belge Uluslararası Yayıncılık, Ist. 1988), demiş. Rahmetli halam şakaseverdi. O kadar çok Selanikli dostumuz vardı ki bildiklerimızın "Selanikli" ve "Selaniksiz" olarak ikiye aynlabileceğini söyler ve gülerdi. Ben de Selanikli değilim; yani Selaniksizim ama bu memlekete anlamlı ve olumlu katkıda bulunmuş olan bu cemaatin ülkeme hizmet etmişlerini Zorlu'nun bu değerli yapıtı vesilesıyle saygı ile anıyorum.^ * Sevgili Ergin Telci'nin anısına. Hacı NazifBey (murakka) 1920. yy.