27 Kasım 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

f UMHURİYET DERGİ lediyesi Imar Müdürü olan mimar Ibrahim San'yı evinden arıyorum. Dışan çıkmış. Az sonra obeniarıyor: "Hayrola, çokönemli demişsin..." " Agnidis Konağı'nı yıkıyorlar. Bu olanaksız. Son kurallara göre yıkmadan restore etmeleri gerek. Lütfen müdahale edip, durdurabilirmisin?" " Hemcn ilgileniyorum..." Beklemeye başlıyoruz. Güzel Istanbul' un, bazen insanı çileden çıkartan zorl uk ları bu işte. Adalar' a hemen ulaşmamız olanaksız. Neyse kı Ibrahim Sarı fazlabekletmeden yeniden anyor: " Polisler de gelmişler. Yıkımı durdurduk. Fakat mal sahiplerinin elinde 1991 ve 1992 y ıllanna ait eski mimari şekl iy le y apı mına izın vcrilmiş. Ama, durdurduk. Yann (Pazartesi)dosyası incelenipgereği yapılacak..." Yinedeendışelenmiziaktarıyorum: " Eskiden yıkım izni olsabile bu artık geçerli sayılamaz. Çünkü 1995'ten sonra, bu türbinaların yıkılmadan restore edilmeleri genel ilkekararlarınabağlandı. Koruma Kurulu'ndan buna göre yeniden karar istemek gerek..." O pazar günü akşamı, hem yıkım durdurulduğu için biraz huzurlu gibiyiz; hem de şu "eski Kurul kararlarTyüzündenkaygılıyız. Ya, Belediye de konuyu yeniden Koruma Kurulu'nasormagereğini duymazsa?.. Belediye Başkanı Can Esen'le hemen konuşmak lazım. Olanı biteni izleyen ve bi/.im gibi "birşeyleryapmaya"çalışan Prof. Dr. Afife Batur başkanı sürekl i arıyor; ama o gün ulaijamıyor... ı Acı veren birfotoğraf. D'Aranco'nun konağmdan arta kalanyıkıntılar... (Fotoğraflar: ERZADE ERTEM) Mlmar D'Aranco'nun yapıtıydı... Abdülhamıd'ın bankcrlcrinden Davut Efendi tarafından bundan " 100 yıl önce" ünlü ltalyan mimar D'Aranco'ya yaptırılan, içindeki Osmanlı hamamının yanı sıra, kalemişi tavan süslemelerıyle ve ic duvarbezemeleriyle dc mimarlık ve sanat tarihimızde önemli bir yeri bulunan, Büyükada Malul Gazi caddesi, 18 pafta, 86 ada, 4 parsel, 22 kapı numaralı yerdeki "tescilli kültür varlı* ğı" bina, işte bu girişimlerin üzerinden bir hafta bile geçmeden y ıkılarak yok edıldı Yıkım haberinibu kez Ada Do.stları Derneği'ndenressamTırajeDikmcnçaresizbir ses tonuyla bildirirken, aynı bina için 1991 yılınaaitbazıbelgeleridefaxlailetiyordu. Ahşap konak, o yıllarda "2. grup" eski cser olarak tescil edilmış. Yıne o yıllardaki "2. grup uygulama" adı verilen tarihe ve sanata saygısız sözde "restorasyon" (!) inşaatı için de tümüyle yok edilerek, yeniden eski görünümünde"betonarmebirtaklit"şeklındeyapımınaizinverılmış... Nevarki Ada Dostlan Derneği'ninyoğun çabaları vc girişimleri sonucunda bu karar uygulanmadığı gibi, örneğın dönemın Belediye Başkanı Recep Koç'un Türkiye Tarihi Evlerı Koruma Derneği'ne gönderdiği 11 Kasım 1991 tarih ve91/1970sayılıyazıdada şubilgi veriliyordu: "...yapınıntarafımızdankontrolüsırasındaiçduvarsüslemeleriüzerinekireçbadana çekilmeksuretıylekapatıldığıtespitedilmiş (...) ve yapı ilgilisi M. Ercan Akyıldız hakkında Cumhuriyet Savcı 1 ığı'na suç duy urusunda bulunulmuş olup, konu hakkında Istanbul III numaralı KültürvcTabiat Varlıklan'nı Koruma Kurulu'na da bilgi verilmıştir..." Bundan 56 yıl kadar önce sadece süslemeleri badanayla örtüldüğü için sorumlusu savcılığabıle verilen böylesibirbina.acaba şimdi nasıl da sorumsuzca yıkılabiliyor? Hatta bu kez y ıkanlar hakkında soruşturma açmak bir yana, binanın kalıntılannıgörüntülemek isteyen fotoğrafçı arkadaşımız Erzade Erdem'in arsaya girmesi bile engellenebılıyor. Bütün bu olan bitenin ve koruma konusundaki "geriye gidişin" nedenlerini merak edcn Prof. Dr. Afife Batur ise Belediye Başkanı Can Esen'le yaptığı konuşmada yine aynı Bir Davut Efendi gerek bir de D'Aranco . . . OKTAY EKİNCİ Y ine bir pazar günü..." Yıne" diyorum, çünkü özellikle şu son yıllarda bu tür haberleri hep pazar y a da diğer tatil günlerinde alıyoruz. Imardenetiminden sorumlu kamu görevlilerinin işbaşında olmadıkları günlerde... Bu kez tclefon Adalar'dan geliyor. Tarih 2 Mart l997,öğlensuları.Büyükada'nınduyarlısakinlerindenAmelieEdgü, Belediyc vckarakolabildirdikten sonra "ilgili"gördüğühcrkesi aramayabaşlamış: " Malul Gazi caddesi 22 numaradaki ünlü ahşap yapılardan Agnidis Konağı' nı y ıkmayabaşladılar. Bizekomşubina. Korumaaltındaydı, bir şeyler yapmak lazım..." Konağın adını sanki o gün "ikinci kez" duyar gibıy im. Hayret; oysa ki hıç konuşulmamıştı. Birden gözüm masadaki Istanbul Dergisi 'ne takılıyor. Ocak (1997) sayısı. Içinde, Ada Dostları Derneği'nin Adalar'daki sorunlarla ilgili genel bir dcğerlendirme yazısı var.lşte, 125. sayfadabırarabaşhk: "Agnidis Konağı". Daha birkaç gün önce göz atmıştım;hızlaokuyorum "(AdaDostlarıDerneği'nin)yıkımdankurtarılmasıylaönemlibir örnek oluşturan bırdiğergirişimi ise Agnidis Konağı için yapılandır. 1991 y ılında, Malul Gazi caddesi 22 numarada, Art Nouvcau'nıın ahijaba uygulaıunış en güzel örneklcrindcn olan Agnidis Konağı 'nın müteahhit tarafından y ıktırılmak ıstenmcsı üzerinc girişimlerde bulunulur." Yazı, konağın yıkımdan nasıl kurtarıldığı nı özetledikten sonra şu cümley le noktalanıyor: "Son günlerde yeniden satıldığı duyulan bina ıçin aynı yıkım endişeleri yeniden gündemegelmiştir..." Demek ki Ada Dostlan Derneği daha birkaç ay önce yetkilileri uyarmış. Binanın "yenisahibinin"böylesibirkültürmirasınıyok edebileceğini anımsatmış. Dahası, tstanbul Dergisi de bu uyarıyı yayın konusu yapmış. I şte şimdi dc Derneğin "korktuğu," tüm ül kenin hatta insanlığın"başına geliyor". Ulusalbirdeğerveevrenselbirmimarlıkyapıtı daha "yetkililerin tatilde olduğu gün" y ıkıl ıyor... Aslındabelediyecilik, yani "kentin sahibi" olmak tatil falan dinlemez. Yıllar önce Muğla Belediyesi'ndc görev yaparken, bu gerçeği soluk soluğa yaşamıştık... Bunedenle fazladüşünmeden, AdalarBe Istanbul Dergisi kısa bir süre önce bu tarihiyapıyu dikkat çekmişti ama...
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear