Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
T Ü R K İ YE B E R A T G Ü N Ç I K A N Bir darbenin yıldönümü: 12 Mart Deniz, Mahip, Hüseyin w SİBEL 12 Mart askeri darbesinden bu yana yaklaşık çeyrekyüzyıl geçti. Üstüne 12 Eylülyaşandı. Ama darbe söylentileri hâlâ bitmedi, tükenmedi. ları sorulduğunda "mukadderat" demesi, zamanın parasıyla onar binlira eden iki köpeğin, Panço ile Kurt'un hünerleri anlatıldı durdu. Maltepe Küçükbağlar Sokakbelki de en hummalı dönemini işte o tarihte, Sibel 14' ündeyken yaşadı. Sibel olaydan sonra ne kadar mülki ve askeri erkan varsa o kadar armağan yağmuruna tutuldu. Olay unutulmaya yüz tutmuştu ki Hüseyin Cevahir'i perde arkasından tek kurşunla vuran dünya atış şampiyonu üçüncüsü deniz binbaşı Ahmet Cihangir, Pendik'teki işyerindeöldürüldü. Bundan sonraki yıllarda "12 Mart' ta neler olmuştu" denildiğinde pek az kişi anımsar oldu Sibel'i. Cevahir ve Çayan'ın isimleri Türk siyasi tarihine geçti de Sibel Erkan gazetesayfalarıarasınasıkışıpkaldı. Sahi, şimdi nerelerdedir Sibel? Ellibirbuçuk saatlik rehineliği çocuk kafasına nasıl kazınmıstır? Sibel'i gazete sayfalanndan kurtarmak o kadar kolay değil. O dönemin tanıkları olayı anımsıyorlarda isimler çoktan unutulmuş. Binbaşı Erkan, emekli olmalı artık. Sibel de çoktan çoluk çocuğa kanşmıştır. Ama hangi kentte? Istanbul telefon defterinı kanştırır ya da bilinmeyen numaralara sorarsanız birtek kayıt vardır Sibel Erkan idına. O da telefonu açtığ;nda, "Ben o değilim" diyecektir, "O değilim ama adım ondan alınmış." KURT1UU/ ÇAYflNAÜRY • 60 'lıyıllarumutyıllanydı. Yediiklim dört bucakta ulusal kurtuluş hareketleri.antiemperyalistkalkışmalar kara Afrika 'dan Latin Amerika 'ya, Güneydoğu Asya 'dan Ortadoğu 'ya yeryüzünün hemen heryamm sarmıştı.. Türkiye de bu büyükuyanışın dışında kalmadt. TtP 'in 15 milletvekili ile 1965 'ie TBMM 'egirmesi bunun göstergelerinden biri. 1968'egelindiğindeyeryüzündeesen umut ve başkaldın rüzgarları en eski anakaraya, A vrupa 'ya da ulaşmıştı. Paris, Berlin, Amsterdam, Londra, Roma öğrenci eylemleriyle sarsılıyordu, Paris sokaklarında özgürlük özlemleri "Yasaklamayı yasaklayın" sloganıyla yankılanıyordu. Slbal Erfcan r«hln alındıftında 14 ündaydl. Istanbul Universitesi 'indeki işgaleylemi birkıvılcımoldu.tstanbulveAnkara'da öğrencile* kitle eylemleri tırmandıkça politikleştiler, politikleştikçe kitle eylemleriyükseldi. Aynı dönemdetütun mitingleri, toprakişgalleri ile köylülük, DİSK 'infabrika işgalleri vesendika seçme özgürlüğü mücadelesi ile işçiler bu büyük toplumsal çalkantıyı daha da derinleştiriyorlardı. Türkiye 'de toplumsal uyanış ekonomik gelişmenin sımrlarım aşmıştı. 12 Mart 1971 günügeneraller bir "muhtıra " verdiler. Bu utangaç bir darbeydi. 24Nisan 'da ilan edilen sıkıyönetimle darbe utangaçhğım üstü'nden attı. Darbenin emir ve komuta zincirinin doğal sonucu lideri olan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Memduh Tağmaç 12 Mart Darbesi 'nin gerekçesinipeksade (ve doğru) açıkladı: "Toplumsal uyanış ekonomik gelişmenin önünegeçmişti.Birmüdahalezorunluydu !" Varhğım sürdürmesine göstermelik olarakizin verilen Meclis'in içinden ve dışından "Atatürkçü "birhükümet oluşturuldu. llericilersiyasıpoliste "Söyle lan Mustafa Kemalci misin, Atatürkçü müsün? " sorgulanırken kurulan bu hükümetin Atatürkçülüğünü Başbakan Nihat Erim şöyle özetliyordu: "Buyumrtığu kuvvetli olamn A tatürkçülüğüdür!' erdivenlerde karşılaştılar. Kocamandı çocuğun gözleri, adamlarındaöyle. Olürflene kadar yakın olduklarını kestirmeye çalıştılar birbirlerininbakışlarında. Adamlardan biri su istedi. Çocuk önde, onlararkada içeri girdiler. Tam 51.5 saat sonra adamlardan biri öiü, diğeri yaralı, çocuk ise ilk kezölümügörmüşlUğüyleçıkanldıdışarı... O gün, yani 31 Mayıs 1971 'de ve onu izleyen günlerde gazetclerin manşetlerindeydiler; "Iki gerilla bir kızı rehin tutuyor." "Maltepe'de yaşanan birdram". ölü adam, Hüseyin Cevahir'di. Yaralı adam Mahir Çayan, çocuk ise Sibel Erkan. Titrek bir sesin okuduğu muhtıranın üzerinden ise tam seksen gün geçmişti: "Bizler, Silahlı Kuvvetler olarak ülkede yönetime birsürc l2Martl97l." Binbaşı Dinçer Erkan'ın kızı Sibel büyük ihtimal darbenin adını duymuştu da nedir bilmiyordu. Neden yapıldığını da. Türkiye Halk Kurtuluş PartisiCephe Lideri Mahir Çayan ve Hüseyin Cevahir tarafından rehin alındığında ne kadarını öğrendi bilinmiyor. Sadece, "Bana kötü birşey meçhul. Hiçbir şey için de, zorlamadılar" demekle yetindi kurtarıldığında. Üç gün boyunca hem gazetelerin manşeti hem de radyo ajanslarının ilk haberi oldu Sibel. Onu kurtarmak için kaç polis ve askerin görev yaptığı, babasının duygu M dı. Sokak aralannda bulup okuduğu yansı çamura bulanmış gazete parçalanndan Türkiye'de neler olup bittiğini anlamaya çalışan Müşerrefin aklına kazılı isimler "Deniz, Mahir, Hüseyin, Yusuf, Sinan..."dı. Hiçbirini yakıştıramadı kızkardeşine. Soyadı benzerliğine şaşırdığı Sibel geldi aklına. "Sibel olsun" dedi. öyle deoldu. Müşerref, gazete parçalanndan, "Abdullah Abi"sinin anlattıklanna, oradan kitaplara bıraktı düşüncelerini. O sosyalizmle komünizm arasındaki farkı çözmeye çalışırken Sibel büyüdü. Ablasının Deniz Gezmiş'i, Mahir Çayan'ı yaşatmak için kardeşine isim seçerken pek de alışık olunmadık bir düşünce izlemesini anlayamadı ama "SibeF'liği sorgusuz sualsiz benimsedi. 12 Mart'ı, 68 gençliğini anlatan kitaplan okudukça da ismini duyunca irkilenleri, ikinci yarıyılın sonunda dayanamayıp kendisini bir kenara çeken kimya öğretmeninı anlar oldu. Mrkaç gün sonra ame olacak Ablası Müşerrefin çocukluğunu 12 Mart bölmüştü, Sibel'inkini de 12 Eylül. Şimdi yirmiüçünde Sibel. Tam da Deniz Gezmişler'in, Mahir Çayanlar'ın öldürüldüğü yaşta. Birkaç gün sonra anne olacak. Çocuğunun ismi İcız olursa Tutku, erkek olursa Ata. Sakladığı gazete kupürleriyle çocuğuna ismini ve o dönemi anlatacak. Zarata&bennöyküsü Sibel'in rehin alınmasından kırk gün sonra Sıvas'ın Zara ilçesinde Almanya'da işçi olarak çalışan Durmuş Erkan'ın kansı Kadriye altıncı çocuğunu doğurdu. En büyük çocuğu, onüçündeki Müşerref yeni doğanı kucağına alıp, 'İsmini ben koyacagım" dedi. Halk Partili Durmuş Erkan ses çıkarma Slbel, Ismlni aldıflı kızı v« y«şadıklarını uzerind* taştyor. C U M H U R İ Y E T D E R G İ 1 3 M A R T 1 9 9 4 S A Y I 4 1 6