27 Kasım 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

S A H A L İ L A T T U R H A N L I Dünyamn ucunu apayan adam 20. yüzyılyazınımn karanlıkyazarı William Burroughs, okurlannı tekinsiz bir evrene davet ediyor. yimlerini yansıttığı, dahası yer yer Wilhelm ile özdeşleştiği anlaşılıyor. WlLUAM BURROUGHS LJUNC WHIiamTellnumarası Burroughs da, 1951 yılında Mexico City'de karısı Joan Vollmer'i tabancasından çıkan ve hedefıni şaşıran bir kurşunla öldürmüştü. Arkadaşlannın birinin evindeki davette biraz içki içtikten sonra kansına dönerek "Haydi Joan, gel şu NVilliam Tell numaramızı gösterelim" demişti. Burroughs'un iyi birnişancı olduğunu bilen Joan Vollmer başının üzerine bir viski bardağı koyarak kocasına ateş edebileceğini söylemişti Ancak, Burroughs'untabancasından çıkan kurşun bardak yerine, biraz aşağıya, Joan' ın alnına isabet etmişti. Burroughs aynı zamanda, bu olayı Ingiliz yazar Denton Welch'in gençliğinde başından geçen ve yan felçli kalmasına neden olan kazayla kıyaslar. Denton Welch, ılık bir bahar günü sayfıyedeki teyzesini ziyaret ettikten sonra bisikletle eve dönerken birdenbire karşısına çıkan ve yaşlı bir kadının kullandığı arabayla çarpışmıştı. Bu kaza onun hayatında bir dönüm noktası oldu. Henüz "hayatın üzerinde bir güneş gibi parladığı bir dönemde" çok genç yaşta başına gelen bu kazanın yarattığı ruhsal ve bedensel travmaları anlatabilmek (Burroughs'un sözleriyle "egzorsize edebilmek") için yazmayabaşladı. B lack Rider (Kara Süvari) günümüz avangard sanatının üç büyük isminin işbirliği sonucu, ilkkezüç yıl önce Hamburg'da sahnelenmişti. Üç "maverick" sanatçıyı bir araya getiren bir rocktrajedyası (kimilerine göre bir rockkomedisi). 20. yüzyıl yazınımn karanlık yazarıWilliam Burroughs'un libretto'su, rock müziğinde "hobosürrealizmi"nin sözcüsü Tom VVaits'in müziği, deneysel tiyatronun önde gelen yönetmeni Robert VVilson'ın prodüksiyonu. Kuraldışı üç sanat adamının oluşturduklan mükemmel bir kimya. Burroughs'un tekinsiz evrenine nüfuz eden Robert Wilson ve evrenin insanlarına sempati duyan Tom Waits. zel bir kıza aşık olan Wilhelm adlı çaresiz bir gencin şeytan ile yaptığı anlaşmanın öyküsü. Burroughs, bu öyküde şeytana Peg Leg (Tahta Bacak) adını vermiş. Ayağı aksayarak yürüyen ve benzi marazi bir solgunlukta olan Peg Leg. öykünün genç kahramanının yazgısını ellerine alarak yönlendirecek, ona acı bir oyun oynayacak olan, seramonilerin ustası Peg Leg. Tahmetedipgeldintz.' Robert Wilson, The Black Rider'ın bu fınalini sahnede yavaş çekim tekniğiyle vermiş. Daha da ilginç olan, kurşunun yörüngesinden çıkarak güzel kızın göğsüne "Th* Nak«d Lunch" kltabının kapaftı. 0n Ikl saatük üyatro oyunu Robert Wilson, Einstein on the Beach (Einstein Kumsalda), The CIVIL WarS) (lç Savaşlar) ve Heiner Müller'in yazmış olduğu Hamletmachine (Hamletmakine) başta olmak üzere sahnelediği olağanüstü yapıtlarla genç ve sofıstike izleyiciyi galvanize eden, heyecanlandıran ikonkırıcı bir yönetmen. Avangard tiyatronun bu büyük yaratıcısının sahnelediği yapıtlardan bazılarının süresi on saati aşıyor; faMekslka'dankaçtı kat izleyicinin ilgi ve heyecanı her an canlı kalıyor. On iki saBurroughs, Mexico City'de atük The CI VIL WarS operasıbir süre tutuklu kaldıktan sonra nın başarısıyla Pulitzer Ödüliı işbilir bir avukat sayesinde ve kazanmasına ramak kalmıştı. yüklü bir kefalet ve rüşvet karLa Scala'da (Milano) Straşılığında serbest bırakıldı. Tuuss'un Salome'sini sahneleditukluluğu kaldınlmakla berağinde, başvurduğu imgeler orber, Meksika yasaları uyarınca todoks opera izleyicisini ol 196S'ta LOtfü özkök'ün çaktlği Hfllllam S. Burrough* fotoftrafı. polisin gözetimi altında bulundukça rahatsız etmişti. Beyaz duruluyordu. Fakat yine de, bir tavşan, hereket eden dağlar, bedeni pörsaplanışını işitsel (aural) düzeyde canlan Burroughs bir gün gizlice Meksika'dan aysümüş bir bilge... Çağdaş tiyatronun "vizdırmış; bunu izleyiciye ses olarak duyur rılmayı başardı. "Interzone" adını verdıği yoner"i Robert VVilson sahnede bazen bu(Paul Bowles'ın tanımlamâsiyla "sahte şemaya özen göstermiş. Kurşun ıslık çalarak zul çağı görüntüleri, kimi zaman da geniş hir"), oğlanlara ve uyuşturuculara rahatlıktiyatro salonunu baştan başa kat ettikten ve ıssızalanlaryaratıyor. Şelale gibi çağlasonra ormancının kızının göğsüne saplanı la ulaşabildiği Tanca'ya yerleşti. Bugün bir yan ışık gösterileri ve stilize koreografıyle yor. Kızın ölümüyle rockoperası (ya da yeraltı klasiği sayılan Naked Lunch'ı yazdaha da görkem kazanan bu manzaralar maya burada başladı. Tanca, böylesine ürrocktrajedyası) birdenbire BrechtWeill (Burroughs'un 'cutup' tekniğiyle yazdığı çalışmalarını anımsatan bir kabareye dö kütücü ve tekinsiz bir romanı için mükemfragmanları çağrıştıran) bölünmüş metinnüşüyor. Perde kapanmadan önce, hilekar mel bir "mekan" idi. Çıkışı olmayan bir lerle sahneye çivileniyor. Robert VVilson, Peg Leg yüzünde alaycı bir anlatımla tünel gibiydi bu şehir. Insana "işte dünyasözü edilen bu çalışmalanndan bazılarında "zahmet edip geldikleri için" izleyicile mn ucu denilen yer burası olmalı" duyPhilip Glass, Laurie Anderson, David gusuveriyordu... reteşekkür ediyor. Byrne gibi avangardist müzisyenlerle işTom NVaits'in The Black Rider, 'vigÖyküdeki özyaşamsal öğeleri seçebilbirliği yaptı. mek hiç de güç değil. Burroughs'un, Wil nette'lerden oluşan elektrik bir albüm. Black Rider, Faustiarşbirpazarlığın, gühelm'in trajedisini yazarken kendi dene Parçalardan bazılan kısa enstrümantal korhpozisyonlar. Diğerleri ise, "sürrealist hobo" NVaits'in havai ve dünyaya kayıtsız bir üslupla söylediği şarkılar (ya da anlattığı öyküler). Waits aslında, bu şarkılan yazarken Burroughs'un metnine sıkı sıkıya bağlı kalmamış. Sahne yapıtmdaki BrechtVVeill etkileri albüme de yansımış. Tom NVaits'in lakonikvokaliniduyduğunuzdagözlerinizinönünde 1930'ların Berlin'i ve kabareleri canlanıyor. Yine tıpkı Robert Wilson'ın prodüksiyonu gibi, Waits'in albümü de yoğun olarak fıziksel ve atmosferik. Dahası var: Gospel Train adlı parçada gece yarısı sularında kasabadan geçen buharh trenin ıslık ve uğultusunu duyuyorsunuz. November'da ise ses ve renk tonlan birleşiyor. Parçayı dinlerken pencereden göğe bakın. Yağmur habercisi telaşlı bulutlar göreRobart Wllaon ceksiniz. Gri renkli bir kasım günü bütün kasvet ve soğukluğuyla üzerinize çökecek. The Black Rider, Burroughs'un rock ile ilk buluşması değil. Yeraltı kültürünün bu büyük yazarı rock ile uzun yıllardır flört ediyor. Daha doğru bir deyişle, rock dünyası Burroughs'dan çok etkilendi. Onu bir "guru" olarakbenimsedi ve yüceltti. Rock dünyasının pek çok aykın müzisyeni Burroughs da esin buldu. Sadece esin mi? Yıllarca en sert "drug"larla içli dışlı yaşamış olmasına karşın yine de sapasağlam ayakta kalmayı başarmış yaşlı ve deneyimli "junkie"demoraldebuldular. ^ DERGİ 6 Ş U B A T 1 9 9 4 SAYI 411 16 C U M H U H I Y E T
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear