27 Kasım 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

D U NY A İ SL E R İ Eşcinsellik doğuştan şcinsel ve heteroseksüellcrin beyin yapılannı karşılaştıran araştırmacılar, farklılıklarla karşılaşıyor.Bunun sonucunda da eşcinselliğin u/un /amandır tartışıldıği gibi içinde bulunulan ortam ya da yctişmc tarzı ycrine doğuştan varolan bir durum olduğunu ortaya koyuyorlar. Los Angeles'taki California (înivcrsitcsi Tıp Fakültesi'nden iki araştırmacı, beynin sol ve sağ bölümlerini birleştiren sinir yumağıntn hctcroseksüellere göre, cşcınsellerde daha büyük olduğunu saptamısjar. Bu konuda bir başka çalışma da yinc California'da Salk Enistütüsü'nde gerçekleştirilmiş ve sonunda beyindeki dış hipotalamusun çekirdcğini oluuşturan sinir yumağının eşcinsellerde daha küçük olduğu ortaya çıkmış. Bunun doğal bir sonııcu olarak, eşcinsellere hukuk, polıtıka ve hatla ışe alınma konularında solaklara davramldığından daha t'arklı davranılmaması çulışmularının resmıleştirilmesi , Ratı'da son hı/ıyla devam edıyor. ^ E F *; i I Sophia Loren de kervana katıldı E •y Pveyeı r ılııiMİfflB^^M] Kullan ve at 1992 yılının moda tasanrnları arasında ekolojik yanı oldukça ağır basan bu çizme de var. Kâğıt ve kartondan yapılan bu çizmcnin üç haftalık ömrü var. Yırtılınca atıyorsunu/ vc ycnısinı alıyorsunuz Üstclık ycnidcn ka/.anılmış kâğıttan yapılmış. Bu çiııneyi yapan Julian Hcrsey, 1992'nin ycni tasanmcısı secilmiş.. mekli sanatçılann kendilerini politika ya da "hayırlı" ışlere adamalannın sonu gelecek gibi değil. Şimdi de kervana Sophia Loren katıldı. Onun derdi de arkeolojik kalıntılarla. Kendi doğum yeri olan Napoli yakınlanndaki Poz/uoli'deki Roma harabelerinın içleracısı haline bir son verilmesini ve restorasyon çalışmalarına başlanmasını istiyor. Nıtekim bu amaçla ve biraz da fırça atmak niyetiyle Kültür Bakanı Alberto Ronchey'den bir randevu isteyerek görüşmcye gitti. Ancak Bakan devletin yardım edemeyecek kadar f'akir olduğunu söyleyince, bu konuda bir fon oluşturmak ü/crc kollarını sıvadı. Kendini bir amaca adayan yıldızlann sonuncusu Sophia Loren şimdi tüm mesaisini roma kalıntıların kurtarma projesine adamış durumda. ^ Mc Cartneyfnin dikenli tel savaşı C e\ıe dostu ve ö/cllikle de koyu bir lıayvansever olan Paul McCartney S İngıltere'nin geleneksel sporu olan avcılığa ve avcılara karşı savaş açtı. Karısı Lında'yla bırlikte 10() bin sterlin ödcyerek 87 hektar arazi satın aldıl.n A maçlan avcılardan kaçan geyıklerc bir sığmak sağlamaktı.Ve bir nıüddet içinde bu yöntem etkili oldu. Ne var ki avcılar da b < durmadılar tabii. Ormanın o> belirli yerlerini dikenli tellerle çevirerek, ucviklerin kaçış yollannı kapatılar. Bir anlamda ölüm tuzağı kurmuş oldular. Bu işe çok sinirlenen Paul McCartney açtı ağzını yumdu gö/ünü. Ancak McCartney'nin karşısındaki grupta yalnız avcılar değil çiftçiler de var. Onlar da geyiklerin ekinlerine zarar verdiğini iddia ediyorlar. Mc Cartney ise şunlan söylüyor, "O zaman bu dikenli telleri kcndi ekin alanlarının çevrcsine gersinlcr. Bu Rcyik düşmanlıgı yalnı/ca barbarlık. İçindc yabanıl vc doğal hiçbir şeyin kalmadığı bir dünyayay nıahkum ctıntk ü/eri'yi/ kendimm. İnsanoğlu hcr zaman çevresini kcndi kontrolii altında tutmak istiyor ama yakında çevrcde kontrol cdccck hiçbir canlı kalmayacak kcndindcn baijka". ^ Kimîn casusu daha iyi ünyadaki casus örgütlerin son siyasi durumlar karşısında tarz değiştırmesi ve de oldukça yumuşaması birçok tartışmanın açıktan yapılabilmesine yol açtı. Geçtiğimiz yıllarda tüm ülkelcnn hedefı KGB'ye sızabilmek ve SSCB hakkında bilgi ede edebilmekti. KGB'nin eski istihbarat şefi Lconid Shebarshin gecenlerde yaptığı bir açıklamayla tüm ülkelerin gizli servislerinı bir başarı sıralamasına soktu. Ona göre en başanlı casusluk çalışınalarını Amerikallılar, Fransızlar, Almanlar (hem doğu hem de batı) ve beklenmedik bir bi D çimde Iraklılar gerçekleştirmişler. Ingilizlerin ünlü MI6'sını bahse değer bile görmüyor. KGB' nin en en hassas yerinde çalışmış olan Shebanshin'den öğrenilenler'CIA ve M16'nın değerlendirmelerine taban tabana zıt. Onlara göre örneğin, Fransızlann doğu blokundaki istihbaratlan oldukça zayıfmış. Almanlann BND'si ise o kadar güvenilmezmiş ki batının sırlannı paylaşmaya bile çekinirlermiş bu örgütle. Gerçeklerin yavaş yavaş günışığına çıkmaya başladığı bugünlerde casusluk tarihinin de yeniden yazılması gerekecek bu gidişle. < DEROİ 9 A Û U S T O S 1 9 9 2 SAYI 333 CUMHURİYET
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear