27 Kasım 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

O S M A N MEKTUPLARDAN S E N E M O Ğ L U YAKUP KADRİ KARAOSMANOĞLU'NDAN ALİ ÖZÇELEBİ'YE Yakup Kadrl Karaosmanoğlu Türkiye'ye gelen yabancılara gösterdiğimiz ilgi kimi zaman k o nuklarımızı bile şaşkınlığa düşürür Bazı turistler, ister kılıçkalkan ekipleriyle karşılansın, ister kimseye haber vermeden gelsinler, kendilerine yapılan ağırlama ve ikramdaki abartıyı, Türk ulusunun konukseverlik göstergesi olarak değil de kendi "büyüklükleri" karşısında olağan bir davranışmış gibi yorumlayıp teşekkürü bile çok görürler. Bir yabancının, kimliği ve gerekçesi ne olursa olsun, bize göstereceği yakınlıksa çoğumuz için baş döndürücü bir önem taşır. Derginin turizme ayrılan bu özel sayısında, Fransız yazar Claude Farrere'in Türkiye üstüne gözlemlerini yorumlayan romancı, denemeci, diplomat ve siyaset adamı Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nun (18891974) mektubu var. Türk toplumunun Tanzimat'la başlayan "çağdaşlaşma" sürecini ve buna bağlı dönüşümü romanlaştıran Y. K. Karaosmanoğlu, Kurtuluş Savaşı'nı başlangıcından beri destekleyen sanatçılarımız arasında yer alır. Anadolu'ya geçmesiyle yazarlığına yeni bir uğraş, politikacılık da eklenir. Sanat anlayışı da bu doğrultuda evrim geçirir: Sanatın toplumsal bir işlevi olmalıdır, "sanat toplumun malıdır" Kurtuluş savaşına katılamayan bir aydının köylülerle ilişkisini (Yaban); cumhuriyetle başlayan zaman dilimi içinde yüzeysel değişimi ve yeni yaşam koşullarını (Ankara) anlattığı romanları yazarın benimsediği yeni anlayışın çarpıcı örnekleridir. Uludağ Üniversitesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Ali Özçelebi (1943), Claude Ferrere ve Türkiye, Fransız yazın ve düşüncesinde Türkler ve Türkiye konusunda yaptığı çalışmalarla iki ülke arasındaki ilişkilerin değişik bir boyutunu aydınlatan, izleksel eleştiri konusuyla da yakından ilgilenen bir bilim adamı Ankara. 16 Nisan 1970 Sayın Ali Özçelebi, 6 Nisan 1970 tanhlinıektubunuzaancakşimdiccvapverchiliyorum. "CLAUDE FARREREVE TÜRKtYH"adlıbırescıha/ırlamaktaolduğunu/uya/ıyorsunuz. Çokmcmnunoldum.Çünkü. CLAUDE FARRERE.PİERRELOTİçığırındayürüyenbirFransı/edibiıdıvcTiirkiye'yiLolikadaı dcğilsc bile hcr halde samimi olarak scvmişolduğuna inanmak lazımgclir. Nilekinı ıııektubunuzda si/in debelirtmişolduğunu/gibi, Mütarekedevrindelstanburagcli^indebirkaçmakaledeya/mışlım. Fakat.asılCLAUDEFARRERE'isevdirecekolanbirmakalemvardırki.onukolleksiyonda bulamamışolduğunu/u tahminediyorum. Bumcklup,CLAUDEFARRERE'e"AÇIKMEKTUP"tur. IkdamGa/etesrndeçıkmışvcsonra ERGENEKON kitabıma(ErgcnekonRcmzi KitapEvitstanbul)alınmıştır. Bcndet'u/labirnüshası kalmadığı için gönderemedim. CLAUDE FARRERE Mütarcke'delstanbul'agelişindcgençlik vehalk tarafındanbüyükscvgi coşkunluğu içinde karşılandı. GALATASARA Y salonunda verdiği konfcranstan çıkarkcn, sokaklar hıncahınç halkla dolnıui vesevgi gösterileri,Türk milletinin Anadolu'da yoksulluklar içindegirişmii olduğu son ölüm kalım tnücadelesini benimseyen adama karşı, bu mücadelenin zulme karşı ve halkın bağrından koptuğunu da göstcriyordu. O sırada kcndisiyle görüştüm. Ediparkadaşlarımdan rahmclli lzzct MelihDevrim'inkendisiilesıkınıünasebetlerivardı.vebuvesileileevindconun'jerefinebiryemek vermişti. Bu yemekte ben debulundum. Ingiliz, Fransızişgalialtındainleyenlstanbul'ungeçirdiğielemlihayatvehalkın gerek şahsi ve gerek milli ızdırabı,bcnimoaçıkmcktubumda olduğu gibi belirlilmiştir. Akşamezanı ilebirliktcışıksı/. İstanbul'un karanlık cvlerincçckilcn vc ızdırabı ile başbaşa kalan Istanbul Türk halkının derin elemini, Claude Farrere, büıün Türk halkınınelemi olarak yüreğindeduymuşvekcndimilletininkatıldığızulüm cephesinc karşı onu sa vunmuştur. CLAUDE FARRERE,/.arerdensonragencgclmişve ATATÜRK tarafından IZMİT'tekabul edilmiştir. ATATÜRK kendisiniseverdi. Birdahagelişi 1930'lardasanırım, Ankara'yagelmesi olmuştur. Omünascbetle, Ankara'dakendisiilebirkaçdefabuluşupgörüştük. Fakal, Hilatct'inilgası alcyhindcyazdığımakalelerdcnvcHilafet'inkorunmasıiçindoğrudandoğruya Atatürk'eyaptığı müraeaallaryü/ünden.maalesef Atatürk'ün kendisine karşı teveceühükaybolmuşbulunuyordu. Bu sebeplckabulemazharolmadı. Yalnızsiz.cşunusöylemek isterim ki, Gerek PierreLOTİ ve gerek Claude Farrere'in sevdikleri Türkiye. artıkeskiTürkiyedeğildi. Eski âdetlerimizi muhafazaetmemizi,istiyorlarvecanıilerimi/le minarelerımizi veezan seslerini nasıl seviyorlarsa, bugünkü müezzinsiznıekanik e/an faeiasının değilTürkiye'ningüzelliğiniöyleanlamışlardıamma.durumukavrayamamışlaıdı. NitckıınCLAUDE FARRERE Ankara seyahatindensonraneşrettiği Ankara'nındört kadınıl.es QualreFemmes d'AnkaraeserindcDevrınıTürkıyc'sinınadetabirkarikatürünüyapmışiır. Entercsanbirdctay olarak ılavecdeyim ki.sonbirdefadaha Istanbul'agelnıışve Boğaziçi'nde KANDlLLİ'debir Fransı/ailesiolanFransa'nınson Hindistan Büyükelçilerindcn KontOstrorog Yalısrndamisafirkalmışiır. Adetamelluç bir halde, son defadünyagözüyle Türkiye'yı birdaha görmckiçinbuseyahatıyapmıştı, F'ransa'yadöndüktenbırkaçjîünsonra iseölmüştür. Bu vesileile, size ayrıta bir kolaylık olsun diyc kendisiyle sıkı münasebcttc bulunan rahmctlı İzzel Melih Devrim Bey'in rcnkası Fatma Devrim Hanım'dan, bumünasebellcreait, ya/ı ve fotoğrafgibi negibi hatıralarvarsa.birerfolokopisiniçıkartaraksizegöndermesiniricaedeeeğim. Sevgilerımlebaşarılardılerim. Yakup Kadri Karaosmanoğlu mız. ^ All özç*l*bl JL CUMHURİYETDERGİ30HAZİRAN1991SAYI277
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear