27 Kasım 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Yl'NllS İNADI ÖDİ I I I Kİ 1 9 9 0 1991 O Y K U SEÇİCİ K I T A B I Yıımıs Nadi Öıh'H/cri'ni bu yıl Öykii Kilahı Dalı'ıulii kazanan Ülkü Tanıcr, 1937 Gaziaıılep doğunilu, 1958tlc Rohcıt Kolej'ılen ım'zıııı olan lamer, İ.Ü. Gazetecilik Enstitüsü'nıle okıulu. Tiirkçc'yc 70'in üzerinde kitcıp çevirdi. "Mitologya" çcvirisi ile 1965'lc Tiirk Dil Kurunıu Çcviri Ödiilii'nii./967'dc "İçimc Çekliğim Hcıvcı Ih'ğil Gökyüzüdür" ilc Ycditcpc Şiir Arnutğanı'm kazandı. Biiliin şiirleıini " Yıınardağm Vzcrindcki Kıtş " adlı kitabmda loplayan Tamcr'in "Alleben Öykiileri" ilk öykii kituhı. K U R U L : l'iisun Akallı. Mclılt Ccvıhl •\ndav. l'rof. l)r. C'cval (,"/"'"• dıinıl Sözvn.Cclal' Üstvr. Alleben Öyküleri: "Macı HüseyiıTden... Ben dcmcdim mi uçabilirsın diye, Hüseyin Amca. llçabilirsin diye. Gâvurdağı'ndan. Oradan bile. Karabıyık mıydı yoksa'.' İşte gidiyoıu/. Ucabilmek. Uç. Hüseyin OlivCUlRl Amca, uç Hüseyin amca. İster Şa/em'le, İster Şa/em'si/. Havadayı/. Aşağıda Fev/ipaşa. Aşağıda Düliik Baba. Yanında Andy Devine. Oğlanm serserisi. Kanat Uikmadan uç. Uç Uçan. Uçan III Dumbo. Sırtında cehennem yolculanyla. Dülük Babu'nınsakalına karı^ıyorbulutlar. Bulutların arasında Fev/ipa^a'dan Oğu/eli'ne telgraftelleri. Balık ya birkeregördüm. ya iki. Resimlcrini gördüm. Ama Buck Jones'in kendisini gördüm, heryerdeydi, Gâvurdağı'nın üstündeydi. Alaman Pınan'na eğiliydrdu. F.ğilip suları topluyor, vah^ilerc sular saçıyordu. Sular yakıyorbcni. Yanıyorum. Herdamla kolumadeğdikçecı// diyebirsescıkıyor. Yoksa osesGcronimo'nunçığlığımı? f Uç, Hüseyin Amca, N"olursun uç. Uçamasan da korknıa. Uçamasan da Talıiyye Karyoka bilegelirsana, Paşanın kı/ı bilegelirsana, Leylâ Murat bilegelir sana, Be^are Vakim bile gelir sana. Hepsi kurtarır seni. Scn Macı Hüscyin'sin çünkü. Gaıy Cooper kurtarır, Hrrol llynn kurtarır, Kane Richmond gelir kurtarır, kimleri kimleri kurtarmamışlardı, seni mi kurtarmayacaklar, uçamazsan da ü/ülme, sana incili bir taht uzatırlar. Bırak kendini onlara, Hüseyin Amca. Yer yaklaşıyor mu, toprak yaklaşıyor mu, Fevzipaşa istasyonu, evlerin damlarımıyakluşıyor? Tyrone Power. Senin gibi birdayım olsun isterdim. Nc bekliyorsundaha'.'Gel. Toprak yaklaşıyor.VValîacc Beery. Ata bilegerek yok. O koca göbeğinle bile koşarsan yetişirsin. Hüseyin Amca, her şeyin Macı Hüseyin'i uçmayı unuttu mu nc?Gel.GeI. Yaklaşıyor. Bela Lugosi.Şandu'sun ama sevcrdik seni. Senölüncedcyalandansevinirdik. Drakula olur, yarasa olur, uçarsın. Uç. Gel. Gel. Tut sakalından, kurtar Hüseyin Amcayı. Uçuronu.Şatonugösterhavadan.Obenim Hüseyinamcam. Utandırma beni. Bak,bak,bak. Yaklaşıro toprak. Uyuyormuyumşimdi?Terliyormuyum?Johnny Mack Brown. Uykudandüşe mi sesleniyorum? Düşten Fev/ipaşa'ya mı? Gâvurdağı'ndan giseye mi? Terden bakırcılara mı, köşkerleremi? Douglas Fairbanks. BirdeJr vardı sonunda. Ne demek? Niye hiç düşünmemişim şimdiye kadar? Şimdiyc. Geleceksen gel şimdi. Yoksa hiç biriniz gelmeyin. Hiç bir zaman. Ama gelirsini/. Fevzipaşa'daki testiyi bilegörüroldum. Yaklaşıyor testi. Yaklaşıyor testi. Siz neredesini/? Ama biliyorum. Elimi uzatıp testiye dokunacağım anda bile korkum yok. Yetişeceksiniz. Yalancı çıkarmayacaksınız beni. Utandırmayacaksınız beni. Korkum yok. Ama korkuyorum. Yedi deryanın korsanları. forsaları, yedi iklim dört bucağın kara bayrakları, şaheser filmleri, kovboyları, kılıçları, otu/. altı kısımların şapkalıları, harikaları, muhteşemleri, eşsizleri, akıllara durgunluk verenleri, tekmili birdenleri.çölaslanları, kaplankadıııları, Morgan'ları, casus kıranları, âşıkları bile, umulsu/ âşıkları bile, piyano başında şarkı söyleyenleri bile, gülmekten katılacaksınızları, deniz ejderleri, görünmeyen adamları, kısmen renklileri, başlamazilleri.tahtaiskemlilcri. Utanmıyor musunuz? Nercdesiniz^ ("îl'kü'lamcr CUMHURİYETDIROİ30HAZİRAN1991SAYI277 Ülkü Tamer: 'Eski Antep'ten bir seyler yaratmak istedim' Çocukluğu Gaziantep'te geçen Ülkü Tamere, bu yörenin, öykülerine bir yansıması olupolmadığınısoruyoruz.. ^ Sadece yakın dostlarım değil, beni birazcık tanıyanlar bile, Antep'in bende bir "tutku" olduğunu bilirler. Genç yaşımda Antep'ten ayrıldım Ama Antep bende hep yaşadı. Sanırım Amado'nun olacak, çok sevdiğim bir söz nim de anayurdum Antep. Nakıp Ali'siyle, Nakıp Sineması'yla. Kahveci Mehmet Efendi'siyle, Camlı Kahve'siyle, Kalealtı'sıyla, dokuma tezgâhlarıyla ve tabii Alleben'i, Kavaklık'ıyla Antep bende hep yaşadı insanın yaşadıklanna bu kadar etkisi olan bir yörenin, yazdıkları nada yansıması kaçınılmaz Kentedebiyat ilişkisini genel olarak nasıl yorumluyorsunuz? var: "Insanın anayurdu çocukluğudur." Be tediklerimin bu çerçevede verilemeyeceğini gördüm; onları öykü biçimınde dile getirdim. Bu şiirden öyküye geçmek değil Bakarsınız, anlatmak istediğim başka şeyler için öykünün sınırları da yetmez, roman yazmaya, oyun yazmaya, deneme yazmaya kalkarım. Başarılı olurum, olmam, o ayrı konu Zaten önemli olan "başarmak" değil bence, "denemek..."özellikleyeni şeyler denemek. "Alleben öyküleri"nin sunduğu dünyayı çlzebllirmislnlz? •• O dünya, öykülerin toplamında çizilebiliyormu, bunu ben bilemem Antep'in, eski Antep'in, düşlerin, gerçeklerin, özlemlerin, hayallerin, dostlukların, arkadaşlıkların, sevgilerin birbirine karıştığı bir şeyler yaratmak istedim. Bu öykülerdeki kişiler de düşle gerçeğin iç içe geçtigi kahramanlar mı? Bu yönde düşle gerçeği tanımlayabilir mlslnlz? •• insan, yaşadığı yörenin etkileriyle biçimleniyor. Sait Faik, Burgaz'ı yaşadı, Burgaz'ı yazdı Yaşar Kemal, Çukurova'yı yaşadı, Çukurova'yı yazdı. Yazarın yaşadığı, edebiyatına tabii ki yansıyacak. Yaşadığı kent de yansıyacak. Bakış açıları, işleme biçimleri değişik olabilir; ama bir yazarın yazdığında, yaşadığı kentigörebilirsiniz. ^ Bir sanatçı, anlatmak istediğini en uygun biçimde vermeye çalışır. Şiirin sınırları vardır, öykünün sınırları vardır, romanın, oyunun, senaryonun sınırları vardır. Başkasanat dallarının, söz gelimi müziğin, kendi içinde bile sınırlprı vardır. Bir sonatın, bir senfoninin sınırları bambaşkadır, değişiktir. Bir senfoniyle aktarmak istediklerinizi bir sonatla veremezsiniz.Ben yazanm. Benim aracım kelimeler. Anlatmak istediklerimi kelimelerle anlatmaya çalışıyorum. Genellikle şiir çerçevesi içinde buluyorumkendimi.Oyüzdenşiiryazıyorum. "Alleben öyküleri"nde anlatmak is * Genellikle şair olarak tanınıyorsunuz. öykii yazarlığına geçiş nasıl başladı? •• Bir Nakıp AN vardı. Sinemacı Benim için bir efsane adam. Kitabımda da bir sinemacı var: Macı Hüseyin. Nakıp Ali'yi tanımasaydım, o öyküyü yazamazdım Ama Macı Hüseyin, kesinlikle Nakıp Ali değil. Kovboy dediğimiz bir gazetecimiz vardı. Kitabımda da öyle biri var Çetelsmail.Kovboy'utanımasaydtm, Çete Ismail'i yazamazdım Ama Kovboy da kesinlikle Çete ismail değil. Kızı bile yoktu. "Alleben öyküleri" bir "Antep belgeseli" değil. Kurmacaöyküler. Belkitemelinde Antepli bazı kişiler var Ama o temelin üstüne kendi düş yapımı kurmaya çahştım Düşle gerçeği edebiyatta neden ayırayım ki1 Bir konuşmamızda, Özdemir Asaf,"Düşle gerçek ancak ahırlardaayrılır'demişti • ı Bildiğim kadarıyla yok. Alleben, Antep'ten geçen bir dere. Kıyısına sahreye (mesireye) giderdik. Suyunda çimerdik. Antep'in sirngelerinden biriydi. ^ Atleben'in efsanevi bir öyküsü var mı? 10
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear