26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

ek bir tepe UstUne kurulmuş, görkemli bir knediklen manastırının kapalı dünyasında, lk bakışta, tüm yaşamlan dua etmekle, ernişçe bir sabırla kutsal metinleri kopya etnek, minyatürlerle süslemek, kutsal andaçları onarmak ya da manastırın bakımı, temizliği vb. daha alçak gönüllü görevleri yerine getirmekle geçiyormuş gibi görünen rahiplerin bireysel tutkuları çarpık seviler, tensel düşünsel, inançsal tutkular âyinler, tüm dehşetiyle engizisyon gibi öğelerle Ortaçağ aımosferini başarıyla, çarpıcı bir biçimde yansıtıyor. Genel olarak bütün oyunculaı, özellikle William rolünde Sean Coıuıery, Bernardo Gui'de F. Muıray Abraham başarılı. Christian Slater'in yarattığı Adso, "Gülün Adı"nı okurken, okuyucunun tasarlayabileceği "ideal" Adso'ya en yakın Adso. Filmin atmosfer yaratma, oyunculuk, görüntü ustalığı belirtildikten sonra romanın dünyası ile gerçek dünya başka bir deyişle tarihsel dünya arasındaki ilişki açısından bazı önemli noktalar UstUnde durmak gerektiğinj düşünüyorum. öncelikle sorşulamayı (engizisyon) ele alalım; romanın en ılginç, en önemli bölümlerinden birini oluşturuyor bu sahne. Sorgucunun acımasızlıkla sözde hoşgörü arasında gidiş gelişleriyle belirlenen tutumunu, sorgulamanın ruhsal durumunu, sorgucu sorgulanan ilişkisini çarpıcı bir biçimde ortaya koyuyor: "Umarsız Remigio kendi korkularının pençesindc kıvranırken, Bernardo kurbanlarının korkusunu yılgınlığa dönüştürmenin yollarını biliyordu. Konuşmuyordu; herkes sorguyu başlatmasını beklerken, o ellerini onundeki kâğıtların ustune koymuş, dalgın dalgın onları du/.enliyormus gibi yapıyordu. Gerçekte bakışları sanı*a dikilmişti; (Korkma, senin iyiliginden başka bir şey iv temeyen kardeşçe bir topluluğun ellerindesin dercesine) ikiyüzlü bir hoşgorii, (neyin senin iyiliğin için olduğunu bilmiyorsun, az sonra söyleyeceğim sana bunu' dercesine, buz gibi bir alay, (ne olursa olsun ben senin tek yargıcınım, benim elimdesin) dercesine acımasız bir ciddilik karışımı vardı bu bakışta." Bunlann filmde yeterince iletilmemesi, film ve roman dilinin başka başka olmasından ötürü bir ölçüde anlaşılabi 1473te Kolnde yayımlanan ılk ve en yaygın tarıh kıtaplarından "Fuscıculus Temporum"dakı bir "Nun'un Gemısi" tasvırı Matbaanın ortaya çıkışıyla, e! yazması kıtaplann sıhırlı gucü, dın adamlarının ve soyluların ellerınden akıp gıttı lirse de filmde William'ın yargıç olarak seçilmesi mantığa hem tarihsel hem de romanın mantığına uygun düşmüyor. Romanda sorgulama sırasında, sorgucu Bernardo Gui'nin yanında yer alan yargıçlar, papalık heyetinden yüksek rütbeli iki kişidir, VVilliam değil. Daha önemlisi, Bernardo Gui soruşturmanın sonunda şöyle der: "Soruşturma bitmi^tir. Sanık Reo Conlessc, Avignon'a goturulecek, orada gerçegin ve adaletin titizlikle go/etilmesini sağıamak için son duruşma yapılacak ve ancak bu duruşmadan sonra yakılacaktır (...) Adaletin yerini bulması başka bir yerde olacak." Oysa filmin sonunda suçlular manastırın önunde yakılırlar. Üstelik bu yakma olayı manastır yangınıyla aynı zamana denk getirilir. Böylece yönetmen, köylülerin kargaşadan yararlanarak kızı kurtarmalarını sağlamak istemiş olabilir. Bu kur tarma olayı, vvesternlerinde salt Am«ikan westernlerinde değil, Italyan «esternlerınde de rastlanan, "the fastest gun"ın ateş ederek ipten adam almasını anımsatıyor Bütün bunlar kızın kurtarılması, bunun sağlanabilnıcsi icin manastır yangınıyla sarukların yakılması olayının eş zamanlı kılmması filmin sonunda at ustündeki Adso ile"adını bilebilmediği" sevgilisi arasındaki Hollywoodvari (arabesk bile Matbaa sonrası bir dın kıtabındakı ağaç baskı tasvır (Wılly Knabe) denebılecek) ayrılık sahnesini hazırlamak için tasarlanmış gibi görünüyor. Seyirci, bir an Adso'nun, kendini dine adamış bir papaz çömezı değil de, bir şövalyeymiş gibi, sevgilisini atına atıp kaçırmasını bile bekliyor neredeyse. öte yandan sorgucunun arabasının yuvarlanması, "asıl suçlunun sonunda cezasını bulması" gibi ucuz bir düşünceyi çağrıştırmarun da ötesinde, romanın gerçeği bakımından saptırıcı. *£jti(// Bernardo Gui'nin, tüm tvf; / acımasızlığı, tum görkemiyle manastırdan Avignon'a doğru yola çıkması romanın tarihsel gerçeklikle çakışan gerçeğine uygun olurdu. Çünkü Gui'nin tarihsel rolü henüzbitmemiştir. Romanın özünü oluşturan inançkuşku, bilgi, bilginin gizliliği, scientia gratia scientiae (bilim bilim için) mi, yoksa tüm insanlığın yararına mı olmalı, Papa ve imparator temsilcileri arasında tartışılan lsa'nın daha doğrusu kilisenin yoksul olup olmaması (maddi zenginliği elinde toplayanın siyasal gucü elinde tutması) temaları filmde yeterince gun ışığına çıkmıyor. Böyle olunca, film ister istemez daha çok bir polisiye öykü gibi algılanıyor. Ama ne yazık ki polisiye doku öylesine ustalıkla kurulmuş, yedi günlük bir süreç içinde NVilliam'ın iplik iplik çözdüğu polisiye örgü filmde dağılıp gitmiş. VVillidm'ın üstün zekâsının, eşsiz mantık yürütme yeteneğinin ilk çarpıcı örneğiyle okuyucu, daha kitabın başında karşılaşıyor: VVilliam, Adso ile birlikte manastıra gelırken rastladıkları, başrahibin yitik atı Brunellus'u arayan rahiplerle, yolda gördüğü ipuçlarını (atın toynaklarının kuçük ve yuvarlak olduğunu ve atın duzenli bir dörtnal gittiğini anlatan kardaki duzgun aralıkh izler, dikenli çalılar arasındaki uzun at kılları vb) değerlendirerek Eco'nun göstergebilimsel söyleyişiyle "Dünyanın tıpkı kocaman bir kitap gibi bizimle konuşurken kullandığı işaretleri" tamyarak, atın bulunmasına yardımcı olur. Bu örnek, filmde NVillıam'ın manastıra varır varmaz sıkışan Adso'yu hem sevindirip hem de şaşırtarak, tuvaletin yerini keşfetmesine dönüşmüştür. Seyirci tarafından kolay kavranabilir olmasına ve bir gülme öğesi içermesine karşın, Brunelus örneğiyle karşılaştırıldığında, yetersiz ve kaba biı drnek. William'ın ipuçlarını birbirine bağlayarak duğümü çözmeye doğru adım adım yol ahşı filmde izlenemiyor; bu kopukluk, uç noktalarda VVilliam'ın gizemi, o scğukkanh lngiliz mantığından çok, neredeyse esinlenmelerle çözdüğünü düşündürebilecek boyutlara varabiliyor. Yedi günde yedi ölüm... Oysa bu ölümlerden birine Jorge'nin kitaplığına açılan gizli gcçidin düzeneğini çalıştıran çarkın ipini kopararak başrahibi geçide kapatıp havasızlıktan boğularak ölmesine yol açışına filmde hiç yer verilmemiş. ölüm olayları arasında Albrecht Durer'ın oğretmenı Mıchael VVolgementın ağaç baskı kıtap suslemelerı Matbaa baskısı, donemmın yuksek tıraılı kıtaplarından DrHSchedelsın "Dunya Kronığı'nden ince bağlar kopup gitmiş. Son olarak okuyucu ile «eyirci bakımından, romanla film arasındak: Miemli bir aynma daha değınmek ıstıyorum Film, bir v'irrpıda bir solukta seyredılır: Kesıntısız, aralıksız durup düşünmelere, geri dönuşlere olanak vermeksizin. Oysa roman ne denli kesintisiz okunursa okunsun, kaçınılmaz olarak zaman arahkları söz konusudur. Okuyucunun kişisel yaşamı, yaşantıları, dış dunya girer araya. Ozellikle "Gülün Adı" gibi oylumlu, kendini hemen ele vermeyen, konu ve çağ bakımından dünyasına kolayca girilemeyen bir roman söz konusu olunca. Oysa seyirci f Imin dünyasına bir kez girince, dış dunyadan kopar, yaklaşık iki saat boyunca tumuyle filmin dünyasının içinde yaşar. Bu açıdan, filmin seyircide yarattığı izlenim, ara ara geri gelse de uçucu kaçıcı bir izlenimdir. Romamn yarattığı izlenimse daha kalıcıdır: Roman, okuyucunun elinin altındadır; dilediği anda dilediği kadar başvurabilir ona. Film gibi bir kezlik bir yaşantı değildır. Filmin iki ya da üç kez, hatta daha çok seyredilmesi bu gerçeği değiştirmez. Filme roman açısından bakarken, bu özelliği gözardı etnıemek, bazı roman öğelerinin filmde yitip gidişinin, ya da uçucu bir izlenimin kapsamına giremeyeceği için filmde bunlara bile bile yer verilmeyişinin anlaşılmasını kolaylaştırabilir. Sonuç olarak, etkisi ister geçici, ister daha kalıcı olsun, "Gülun Adı" romanmın da, filminin de salt adları kalacak elimizde (nomina nuda tenemus); tüm nesneler gibi. D Bir 11. yüzyıl labırentı Fransa'nın Caen kentınde, Saınt Nıcolas Kılısesı Umberto Eco ve yönetmen Annaud, fılmdekı manastırı "keşfedebılmek" ıçın tum kuzey Italya'yı ve Fransa'yı dolaşmışlardı 19
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear