Catalog

0) "Dergiler edebiyatm mutfagıdır" diye bir söz var. Gerçekten de nice güzel şiiri, öyküyü, incelemeyi daha kitap haline gelmeden önce, sıcağı sıcağına dergi sayfalarında okumuşuzdur. Elbet bütUn dergileri izleme olanağı yok. Aslında buna gerek de yok. Ama edebiyata gönül düşürenlerin "edebiyalın mutfagı"ndan haberli olmalan kendi adlarına bir kazanç sayılmaz mı? Amacımız burada • dergilerin iç sorunlarım tartışmak değil. Bu, geniş boyutlu bir ~ ~ sorun. Zamanı gelince buna da değineceğiz. öncelikle yapmak istediğimiz, dergi okuma alışkanlığını gündeme getirmek. Bunun için de dergilerde yayımlanan kimi şiirleri köşemize almak istiyoruz. Böylece o ay içinde çıkan kimi güzel ürünlerin ortak tadını birlikte paylaşmayı, bir ikincisi günümüz şiirinin hangi izlekleri sürdurdüğunü gözlemeyi amaçlıyoruz. Bu uygulamayı daha sonrakı sayılarımızda da sürdüreceğiz. Dergilerden söz açılmışken bir de hatırlatma yapalım. Kimi genç şairlerimiz bize göndcrdiklcri şiirleri dergüere de gönderiyorlar. 20. sayımızda çıkan "Kasırga" şiiri bftyleydi. Hem bizde, hem bir sanat dergisinde yayımlandı. Önce bizde çıkması kendi adımıza gönendiriciydi belki. Şairlerimizin bu konuda daha duyarlı davranmaları yanlış bir tavır olmayacaktır kanısındayız. Şiirin kimliği kadar şairin kimliği de önemli. MLeah tarihinden Müzik, müzik... FM Kanalı, Dede Efendi dönemlerine ait programlara dönerken, Polis Radyosu ise yeni bir atağa kalkarak.stereo müzik yayınlarıyla gençlere yönelmeye başladı. Si/.e, Polis Radyosu'nun ilk kurulduğu yıllarda yaptığı bir günlük programının yanı sıra müzik üzerine derlediğimiz fıkra, ^iir ve karikatürleri sunuyoruz. UMUTSEVER Tül perdesi guneşin ardına kadar açık Doluyor içeri gözleri kör edercesine bir ışık "Ohhh.,.." diyor içine çekip bu ışığt. Sonra duşııne dalıyor... Sureklı mütebessim haklı ve karmaşık. Derken bir pervane kesiliyor kanatlanıp ve halleniyor sema ederek kendi ışığına öşık. (Broy, Temmuz'86, sayı 9) ERDAL ALOVA UÇARI DİLt HASRETİN Çokıan beri duş Bir karartı çöküyor sevınce ve yağmura Yarim... Işık kokulu gözlerin sabırsıztm ışığa önce kendimi kendi sorgular yer yatağımda Ki akşam efkâr dağttır efkâr sebıldir Hasretım o bildık şarkılara Çoktan beri hasret Uyusam gece uyanmamn seherinde Yarım... Uzaklık ömrüm Uzaklık uçarı dili hasretin Çoktan beri dağ Slasıl da büyüdü çocukluğum o kuytularda Nazar taşı saklardı gelinler çeyiz sandıklannda Yumurlayı sıcak çalar kümes kokardık Yasaklar taşırdık çerçi cüzdanlanna Ülkem mi O göçebe bir kimlik taşıyor daha... YILMAZ ODABAŞ1 Matemdeyim Bir deli piyano çalıyor. Arkadaşı da onu dinliyordu. Bir aralık dinleyen sordu: Niçin yalnız siyah tuşlara basıyorsun? Deli, ciddiyetle cevap verdi: Matemdeyim de ondan.... SES/N DENİZE KA VUŞURKEN Bir şeyler söyle bancı şu insan kalabalığı içinden deniz yeniden mavileşsin anlamını bulsun güneş kâğıt kalem çıplak insan güzelliği cıvıl cıvıl çocuklar seıe serpe insanlar ses güç yetiremez deme insan sesleriyle gelir sabahlar ulkeme bir şeyler söyle bana şu insan kalabalığı içinden onarılnıadan kentin surları yeniden sesin denize ve bana kavuşurken SUAT VARDAL Polîs Radyosu lki senedir, tecrübe yaymları yapmakta olan PoKs Radyosu'nun tecrube safhası sona ermiştir. Bundan sonra her gün 1112, 1617 saatlerı arasında neşriyata devaın edecekür. Gunün programını veriyoruz: 1112 yuymlan 10.50 Açılış (Kanun namına!) 10.59 Karakol saati ayarı 11.00 Konu^ma: Demokrasi ve Polis 11.10 Browning konçerto 11.15 Seyilmiş türkuler: Karakolda Ayna Var, Asmadan Gel Asmadan Mapusane Çeşmesi. 11.30 Emniyet haberlen (tayinler, nakiller) 11.50 Kayıp mektupları 12.00 Teftiş saati TURVNCU Bana bir çiçek veriyorsun Kara bir gecede yıldızlar eline duşmuşcesine Tuttuğun ışık demeti Bana bir çiçek veriyorsun turuncu Bildıın, adını sevgi koydun Ve yüreğinden çaldın sen onu. FlLtZ DOĞAN 1617 ynytnları ÇAĞR1ŞIMLAR Zıpkın mı değmiş, acıltdır kadınlar Dışındalar görüş uzaklığımın Karanlığm yaşandığı bu kentte Ağdalı söyleşiler dostluklar Ruhsatsız aşklar da yaşanır Koltuk degneğimde umutlar Sevgisiz rütbesiz bir emekli Acımasız bir korsanım surgünlüğümün güvertesinde Gözlerimi gezdirsem teninde Kimbilir, örselenir belki de 15.58 16.00 16.05 16.10 16.20 16.15 16.50 16.51 16.55 17.00 Açılış (maynıuncukla) Vali Bey geçiyor! TVafik saati 6. Şube tarafından hafif klakson müzigi Radyofonik temsil Hafız Burhan'dan gazel Sihirli düdükler (Flarmonik Emniyet Orkestrası tarafından) Eller yukarı (Mayk Hammer'den naklen) Günlük vukuat raporu Kapanış ve mühürleme üolmus dergisi /I9S6 HESAP . Renkleri böldum Kendileri oldular Topladım Beyazlandılar Yanyana dizdim Gökkuşaklandılar Şiirlere Resimlere Konulandılar. MUSTAFA GÖĞÜSTEN Zembereği boş, sevdaları yoran yUreğim Batık gemilere mi yüzmeli arlık Neyi tartar şu duyarsız kantanm Ayrılık sonrasının ilk kederi resimler Secde et, vur yUztinü kalbime Sınırı yok umudun Varır sana bir gün Göçebe htiznum Gündelik yaşanan bu kentin öylesine dingin ki yüreğı ŞAHAP ERASLAN tr Son dtfa soruyorum: Kim attı bu notuyı? HAKAN DERMAN 23