Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
18 TEMMUZ 2008 CUMA 1. Öğrenci dinletisi katılımcıları Datça’dan Yükselen Müzik Sesleri Yansımalar Şefik KAHRAMANKAPTAN sefik@kahramankaptan.com Şölen Dikener ve Erol Karakullukçu B u satırları Datça’dan yazıyorum sizlere... Sanmayın ki tatildeyim; Akademi Datça – 3.Uluslararası Yaz Müzik Akademisi çalışmalarını izliyorum. Datça Belediyesi’nin arsasını kiraya vererek hiç harcama yapmadan elde ettiği yeni kültür merkezinde sabahtan akşama kadar kesintisiz ders yapılıyor. Yaylı çalgı ve piyano sesleri, pencerelerden Datça sokaklarına yayılıyor. Akademi’nin girişimcisi ve sanat yönetmeni ABD’deki Marshall Üniversitesi viyolonsel profesörü Şölen Dikener’le, bu etkinliğe evsahipliği yapan Datça Belediye Başkanı Erol Karakullukçu’yu ziyaret ediyoruz. Başkanı kültür etkinliklerine verdiği önemden ötürü kutluyorum. Alçakgönüllü bir biçimde tebessüm ederek, “Binlerce yıl önce bir kültür merkezi olan yarımadamızı, günümüzde de bir kültürsanat merkezi yapmak için çalışıyoruz” diyor. Çağdaş mimari anlayışla tasarımlanmış belediye binası tertemiz, huzurlu bir çalışma ve başvuru ortamı var... Görevliler de vatandaşlar da memnun. Datça’ya yıllardır gelmemiştim. Her yerde olduğu gibi biraz yapılaşma artmış ama kanalizasyon sorunu çözümlenmiş, sahil boyu güzel bir yürüyüş yolu yapılmış. Törenlerindüğünlerin yapıldığı meydanın mermer döşenmesine tanıklık ettim. Akademi Datça, hem müzik öğrencilerine eğitim veriyor hem de öğrenci ve hoca dinletileri, genç yıldızlar yarışması ve sonunda açıkhava tiyatrosunda düzenlenen oda müziği konseriyle Datça’da ikamet edenlere ücretsiz bir klasik müzik festivali sunuyor. Zaten akademinin altbaşlığı da “Ustalık Kursları ve Oda Müziği Festivali... ” Keman sınıfının hocaları, Maxim Vengerov’un asistanı, çalışmalarını Almanya merkezli olarak sürdüren ve yıldızı giderek parlayan kemancımız Özcan 2. Öğrenci dinletisi katılımcıları Ulucan ile Kanada McGill Üniversitesi’nden Ellen Jewet. Ayrıca hem keman hem viyolada Amerikalı kemancı Ian Jesse, görev yapıyor. Viyolada ise esas ağırlığı İzmir 9 Eylül Üniversitesi hocalarından, oda müziğinde etkin isim Çetin Aydar taşıyor... Viyana Müzik Akademisi’nde yıllarca hocalık yaptıktan sonra bu dönem Ankara’da Başkent Üniversitesi Konservatuvarı öğretim kadrosuna katılan Kamerhan Turan ile uluslararası piyano solistimiz Özgür Aydın, piyano öğrencilerini çalıştırıyorlar. Viyolonsel sınıfını Şölen Dikener ile Almanya Münster Müzik Okulu hocalarından Frieder Lenz üstlenmiş. Eşlikçilik konusunda Marshall Üniversitesi’nden piyanist Yeşim Dikener hem hocalık hem dinletilerde eşlik görevi yapıyor. Derslerin ortak özelliği tüm hocaların sözle anlatımın yanı sıra, bizzat çalarak gösterme yeteneğine sahip olmaları... En işlevsel hoca ise Almanya’dan gelen, Stutgart’ta çalgı yapım ve restorasyon atölyesi bulunan luthiye Selim San... Öğrencilerin yaylı sazlarını büyük bir özenle inceliyor, dinliyor, onlara bakım yöntemleri öneriyor, verimli teller konusunda bilgi veriyor ve kü çük onarımları, düzeltmeleri gerçekleştiriyor. Bulunmaz bir nimet... Akademide 9 32 yaş arası elliyi aşkın öğrenci var. Aralarında genç birer “hoca” olmalarına karşın, burada daha ilerlemek, yeni ayrıntılar öğrenmek isteyenler de bulunuyor. Kaldığım Club Datça’nın odalarından, derse ve dinletiye hazırlanan her yaştaki öğrencinin yaylı sazlarından gelen ezgiler dışarı taşıyor. Öğrencilerini bizzat Akademi çalışmalarına getirmiş hocalar da var. Örneğin günümüzde Türkiye’deki en iyi keman öğretmenlerinden biri olan Mersin Konservatuvarı’ndan Lili Çumburidze’ye Özcan Ulucan’ın keman sınıfında rastlıyorum. Başta kendi kızı Verico olmak üzere, dersleri dikkatle izliyor, notlar alıyor. İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya, Adana, Edirne, Üsküp gibi kentlerden gelen öğrenciler, kendi yaş gruplarında tam bir kaynaşma içinde... Uzaktan esmer, atletik bir genci, uluslararası kariyerini giderek geliştiren Mersin Operası mensubu tenorumuz Bülent Bezdüz’e benzetiyorum. Biraz yaklaşınca yanılmadığımı görüyorum, kucaklaşıyoruz. “Tatilde miyiz” diye soruyorum, “Reyhan’la çocukları akademi çalışmalarına getirdik” diyor. Küçük oğlan Doğaç piyano öğreniyor, 11 yaşındaki Sesim ise keman öğrencisi... Yaylı çalgıcıların ilk öğrenci konseri, derslerin de yapıldığı “Bülent Ecevit Kültür Merkezi”nin 170 kişilik salonunda Yeşim Dikener’in piyano eşliğinde veriliyor. Bilkent’te keman öğrencisi olarak minik bir çocukken tanıdığım, şimdi 13’ündeki Katre Bozoğlu’nu, İstanbul Kadıköy’den viyola öğrencisi Deniz Çağlarcan’ı ve diğerlerini dinlerken, “Seslerin salona iyi yansıması için biraz akustik tedbir almak lazım” diye düşünüyorum. Keşke kültür merkezi projelendirilirken, bir müzik danışmanına başvurulsaymış... O zaman çokamaçlı bu küçük salon müziğe daha elverişli tasarımlanabilirmiş... Bakıyorum ikinci konserde bir tedbir alınmış, alt kattan sergi panoları getirilerek sahnenin arkasına yerleştirilmiş. Nitekim panolar yansıtıcı görevi yapıyor ve yaylılar salondan daha iyi duyuluyor. İkinci konserin ilginç yanı, tam oniki kızın peşpeşe sahneye çıkması. Çoğu eşlikleri de piyano sınıfının kız öğrencileri yapıyor. Bilkent’ten, 23 Nisan konserinden anımsadığım Ceren Şatana, yaşına göre hayli ileri, piyanoda bir Rahmaninof etüdle zihnimde iz bırakıyor. Siz bu satırları okurken ben Ankara’ya dönmüş olacağım. Haftaya, genç yıldızlar yarışması, öğrenci ve hocaların oda müziği dinletileri, ardından seçilecek genç yıldızların solo çalacağı kapanış konseriyle Datça’ya devam edeceğiz. 18