Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet Ankara 222/3 Ekim 2008 Ankara Ankara… ? Prof. Necdet ADABAĞ Çok şey değişti Dikmen’le şdere’den? kadar uğo H ü m ü şt u ü b d z Oysa zaman içinde çok şey değişti Ankara’da; iklimi in u n iç türk ’ya yolu aya ile n iç Çankaya rtık yan yana. Çank başkan adayı… Ata yobile. 70’li yıllarda diz boyu kar yağardı. Şimdi yağmur a Çankaya a h Gökçek? Oğlu d a’nın öteki bağlantı n’le bile yağmıyor. Bahçeli evleri yok artık. Yerlerinde altli e a k M n de Ça y ek istemekte. Dikme ı olraşır İ. yapısız beş katlı binalar yükseldi. Susuz, elektriksiz, yoli d im Ş zdu… ış m virm o e m ç b ç ı e a ş a ’n e k rı lk suz, kaldırımsız bir Ankara. Yollar arabalarla, caddee a a h eşm ’yı Bulv ere’yi bir k bağladılar. Çankaya n yerini modern ge d ş o ler boş boş gezen ya da tüketim sevdalısı insanlarla dolu. H , u n lu rı oldu. Haı köprüyle cekondula Bu koşuşturma boşu boşuna bir koşuşturma. Üretimden Çankaya’y men Vadisi’nde ge gözlemlemek şansım ri’ni yaptı uzak salt tüketime koşullandırılmış insanların ülkedular? Dik aldı artık. Yakından er ve Çankaya Evle ğerleri doe r il la D tt u e i. d sinde bir başkent. On bin tane taksisi olan bir başkent. n te ’n o n ri mo vle cek sarı getirip imdi de Park Vadi E rı yarın Vadi’nin ü rl a v Her yer sapsarı. Önünüzde arkanızda hep sarı. Beku d ır z iyıl önce; ş a dumanla a özenle d lediğiniz yerden bir dakika içinde gelip geçen on taklar beş altı ülen bu evlerin bac recek ve zamanınd e gelen ya y si. Boş olduklarını gösteren korna sesleri ve kamu larlarla ölç na sallana boy gösten gibi, orada gezinti ibi inecek. g a a s ll ri a a s le b e re ra görevi yapıyormuş gibi (!) her konumda önceliğid c a n ü k h e tü r, da kanser mahallele ilin üzerin ni ortaya koymaktan keyif alarak kırmızı ışığa bile kilmiş yeş anların boğazlarına nkara’nın dışında ma”. Alan A p aldırmadan, deyim yerindeyse, “serseri mayın” da spor ya ıt yok. Öte yandan im kime dum du varmış bu K ç gibi sokakları, caddeleri arşınlayan taksiler. LonKimsede rmadan oluşuyor. “ adar çok varsıl insan aman sonz u k ir d e b r N e e . v tl dra’da, Roma’da yok bu sayı. 13 milyon turistin n r m u o n se eren mem larları sayıy nin yan ba gittiği Londra’yı; yılda 50 milyon turistin ziyaret memnun v zlerini kırpmadan do lan Dikmen Vadisi’ m Ankara o ettiği Roma’yı düşünün… Bu kadar taksi yok. Bu ülkede! Gö n eser kalmayacak Çok merak ediyoruler üstüme r. e ne bolluk. Çıkardıkları egzoz dumanından zera yeşilind ın üstüne tünüyorla i’de yürürken bu ev a milletved n n a rı o V la m ? k ü e a z hirlenen Ankaralıyı düşünen yok. iy m ö d a S 0 s sa ne olur a yaptılar. ptılar 253 bir sallanır i. Aynı şeyi Oran’d dev dev binalar ya lmadı mı? o a Hiçkimse ayrıcalığından geliyor gib vlerini yıktılar. Am a zararını düşünen n e rı in la vazgeçmiyor n n a ri le rm kil ye, Oran o hırsıdır? Ankara, Ankara’lığını yitirmek üzere. Merkatlı. Çevre ak bilmeyen rant m kez Bankası da yakında yollara düşecek. Bir Bu ne doy başkentin simgesi… Tüm genel müdürlükler İstanbul’a taşındı. Şimdi sıra Ziraat Bankası’nda. Eski havası kalmadı Ankara’nın. Ankara artık yurttaşın derdine deva , in in ğ değil… Siyasacıları da kendi işlerinde li iz s re ş artık ça umutsuzluta rt güçlerinde… Kimsenin yurttaşla ilgili bir u , u ne biçim düzen! Ardından insanın üstüne çıkan ve tıkının sıkıntısı yok. Ancak ağız dalaşı. Yurttaşın umarsızlığ münü Ankara’da lım tıklım dolu ve “çökün baylar, çökün” uyarıları ara. ü k un çözü n n ü u ç açlığından, yoksulluğundan habersiz… ğ u ld sında kelle götüren dolmuşlar. İnsanların kimileri kızrayamaz o kara AnA r. o ‘Açım’ diyeni, ‘yoksulum’ diyeni dinleıy m n A ara gın, kimileri bir an önce evlerine varacakları düşüncesiyle keağzında “ …” tekerlein yen yok. Yerlerde sürünen yurttaşa karn e s im K a yifli. Kimsede çıt yok. Yalnızca bozuk para sesleri elden ele deel Ankar şın TOKİ’nin evlerinden kapan kapana. kara güz mıyor. Çağdaş, laik, rak geçen. Ve bir de halk otobüsleri… Sırt sırta. Pislik içinde. Başş la la o o Hani, TOKİ evleri yoksullar için, evsizler ti d n i e s şk me kent Ankara. Sokaklar çakur çukur. İki taraflı park eden araülkenin ba erede bu teir b t için yapılıyordu? Ayrıcalık bitmiyor bu ra k o N m balardan ötürü sokaklardan geçilmez oldu; kaldırıma çıkanık. nmiyor art söylendiği yılle ülkede. Kimse ayrıcalığından vazgeçy sö ı d a lar başka… Ne kadar çok araba var bu ülkede! Ne kadar varözlemle ratımiyor… hiçkimse ama hiçkimse… kerlemenin a gelen gideni mi a ık! sıl bu insanlar!.. Ya son model cipler! z s a k o Y Y r. .. o y tı lar? ? Evet, ara yor acaba e l i a y a k Çan ? r o y ı ş a r niye uğ H ilimizde bir tekerleme vardır : “Ankara Ankara güzel Ankara, seni görmek ister her bahtı kara”. Bugünlerde dilimden düşürmediğim bu tekerlemenin zamanında yerinde söylenmiş bir tekerleme olduğunu düşünüyorum. Ankara eskilerde çok önemliydi. Önemli olması için de nedenleri vardı. Bir kere, Cumhuriyetin başkentiydi. Atatürk ilke ve devrimlerinin tasarlandığı, ve uygulamaya koyulduğu köyden kente dönüşmüş bir kentti ve Cumhuriyet Türkiyesi’nin övüncüydü. Sanatsal ve ekinsel etkinliklerin İstanbul’dan sonra yer aldığı, sahnelendiği, radyonun, daha sonra televizyonun merkezi bir kentti. Kendine özgü bir kent dokusu, bahçe içinde iki katlı evleri, güler yüzlü, birbirine saygılı insanları vardı. Her şeyin ötesinde insanların mutluluğunu ve ülkenin geleceğini düşünen bir TBMM ardında Türk insanının onuruna yaraşır bir dış siyasası vardı. Çocuk ve gençlik yaşlarımızdaki siyasacıları düşündüğümde gözümün önüne tavır ve davranışlarıyla kendini aşmış olduklarını gösteren baba İnönü, daha sonra oğul İnönü, bir Bölükbaşı, Feyzioğlu, Menderes, Bayar, Ecevit, Hasan Esat Işık, İsmail Cem vb. insanlar gelir. Giyim ve kuşamlarında, konuşmalarında bir soyluluk vardı. Fikirsel, siyasal eğilimleri ne olursa olsun Atatürk ve Atatürkçülük çarkından çıktıkları belliydi. Etkin bir aile terbiyesiyle yoğruldukları ve insana insan olduğunu anımsatan; söz ve duruşlarıyla insanı insan yapan kişilerdi. D B Çökünbaylar, . . . k ı z çökün a Y Y 19