Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
6 6. Ege Bölgesi’nde, Bafa Gölü’nün güneyinde yer alan bir dağ... Gevişgetiren hayvanlarda dört bölümlü midenin dördüncü bölümü... Yasa, kural ve mantık ölçülerine dayanmayan. 7. Dingil... Eski Çin felsefesinde evrenin birliğini yapan düzen ilkesi... “Coştukça böyle gibi bağrında hisleri/Bir gün başında kalmayacaktır seyisleri” (F. N. Çamlıbel)... Trabzon’un Maçka ilçesinde bir yayla. 8. Eski dilde su... Hititlerin Anadolu’da yerleştikleri ilk kent olan ve günümüzde “Kültepe” diye adlandırılan yer... Tacikistan’ın başkenti... Fiat otomobilinin bir modeli. 9. Tüysüz bir şeftali cinsi... Çıkar yol, çare... Eski dilde akciğer... Vilayet. 10. Türk müziğinde bir makam... Üzüntü, dert... Yüz metrekare tutarında yüzey ölçüsü birimi. 11. Demiryolu... Hint mitolojisinde aşk tanrısı... Kuzeydoğu Sibirya’da yaşayan ve “Dolganlar” da denilen halk... Göçebelerin konak yeri. 12. Çin müziğinde iki telli çalgıların genel adı... Adın durum eklerinden biri... Peru’nun başkenti... Çabuk kurumasını sağlamak için boyaya katılan madde. Bu haftaki 13. Bilgisiz kimselerin bulmaca inandığı saçma fikirler ödülünüz ve bu fikirlerin yazıldığı sanılan kitap... “Hortlaklar”, “Bir Halk Düşmanı”, “Yaban Ördeği” gibi oyunlarıyla tanınmış Norveçli yazar... Bir nota. 14. Dünyanın tek kuyruksuz kedi cinsinin adı... İzmir’in bir ilçesi... Yunan mitolojisinde, güzel sanatların dokuz perisinden biri. 15. Bir işi yerine getirme... Kütahya’nın bir ilçesi... BosnaHersek’in plaka imi. 16. Rubidyum elementinin simgesi... İstenen sonuca göre düzenleme... Halkın sadakalarıyla geçinen gezici Katolik tarikatların üyelerine verilen ad. 17. Bir tür sert çikolata... Bir toplulukta çalışan insanların her biri. 18. Büyük erkek kardeş... Büveleğin neden olduğu, başta sığır olmak üzere çeşitli memeli hayvanlarda görülen bir hastalık... Metal eşya üzerine vurulan bir cins cila. 19. Sarhoş ya da külhanbeyi bağırması... Bir nota... Hint edebiyatına özgü bir çeşit epik dram. 20. Hayvanların beğenmeyerek yemedikleri iri saman... Herhangi bir biçimde edinilen deneyimlerin ve bilgilerin toplamı. YUKARIDAN AŞAĞIYA 1. Dilimize de çevrilen “Ölü Ordunun Generali” , “Taş Kentin Günlüğü” gibi romanlarıyla tanınmış Arnavut yazar... Böğürtlen. 2. Angola’nın başkenti... Dört köşe ve iki başlı taşçı çekici... Ayı yavrusu. 3. Ekin biçilirken sıralanan işçilerin, tarlanın sonuna kadar açtıkları yer... “Kimine bir vermez giyesi / Kiminin atına atlas çul eyler” (Yunus Emre)... Arap abecesiyle yazılan bir yazı türü... Pazar ya da panayır kurulan gün. 4. Erişilmek istenen sonuç... Osmanlı ordusunda yüksek rütbeli subayların çadırlarını kurup kaldıran görevli... Öğütülmüş tahıl... Geleceği öğrenmek amacıyla kimi nesnelere bakıp anlam çıkarma... En kısa zaman süresi. 5. Cariye... Çenenin altı... Bir meslekte kıdemce başta gelen kimse. 6. Halk dilinde sütlaça verilen ad... Amonyak tuzu... Toplumda ya da bireyde, ölçü ve değerlerin çökmesi sonucunda oluşan dengesizlik durumu. 7. Parklı bir halkı ya da kültürel grubu belirtmekte kullanılan sözcük... Gürcülerin önemli bir bölümüne verilen ad... İlgi eki. 8. Pasta hamuru... Çanakkale yöresine özgü, çeşitli sebzelerle hazırlanan türlü yemeği... Şöhret... “Aba var, post var, meydanda yok” (Y.K.Beyatlı). 9. Erden çavuşa kadar olan askerlere verilen ad... Bir nota... Anadolu halklarının en eski ana tanrıçası... Lantan elementinin simgesi... Karabük’ün bir ilçesi. 10. Karagöz oyununda kullanılan kamış düdük... Bir sıvının yoğunluğunu doğrudan ölçmeye yarayan aygıt... “ ü namus şişesini taşa çaldım kime ne” (Nesimi). 11. Sodyum elementinin simgesi... Öğe, eleman... Türlü bitkilerin yaprak ve kabuklarıyla 16 EYLÜL 2012 / SAYI 1382 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 İsim:.......................................................................................................................................... Adres:....................................................................................................................................... .................................................................................................................................................. Tel:............................................................................................................................................ kokulandırılmış acımtırak bir içki... Halk dilinde babanın kız kardeşine verilen ad. 12. Bebek ilk diş çıkardığında kaynatılıp üzerine tozşeker ve dövülmüş ceviz ekilerek yakınlara dağıtılan buğday... Hayat arkadaşı... Ukrayna mutfağına özgü bir tür çorba... Deniz taşıtlarını yönetmek. 13. Güney Amerika’da yaşayan yerli bir halk... İtici neden, güdü... Çok güzel, zarif, ince. 14. İtalya’da bir ova... Bir göz rengi... Kuantum fiziğinin gelişmesinde 50 yıla yakın bir süre öncü rol oynamış ünlü Danimarkalı fizikçi... Tropikal bölgelerde yetişen ve nişastaca zengin yumru kökleri yiyecek olarak kullanılan bir bitki. 15. Muğla ilinde antik bir kent... “Gargantua” ve “Pantagruel” adlı yergili yapıtlarıyla ünlü Fransız yazar. 16. Bir sözü hem gerçek hem de mecaz anlama gelecek biçimde kullanma sanatı... Enerji. 17. Açığa vurulmuş, ortaya dökülmüş... Kurnaz, açıkgöz... Anlamlı iz... Güzellik, alımlılık. 18. İçinde yağ, peynir gibi yiyeceklerin saklandığı mağaralara Anadolu’da verilen ad... “Ala gözlü benli dilber/ söyle söz ederler” (Karacaoğlan)... Argoda esrar. 19. “Al sazını sen sevdiceğim şen hevesinle” , “Ne gülün rengini sevdim ne de bülbül sesini” , “Yüzüm şen, hatıram şen, meclisim şen, mevkiim gülşen” gibi şarkılarıyla tanınmış Ermeni asıllı Türk besteci... Okyanusların çok derin kesimlerine verilen ad. 20. Bir peygamber... Ahşap yüzeyi dağlayarak yapılan resim. SEDAT YAŞAYAN SOLDAN SAĞA 1. Resimde gördüğünüz, “Neler Oluyor Bize”, “Ellerimde Çiçekler”, “Sensiz Olmaz” gibi parçalarıyla tanınmış şarkıcımız... Dokunulmaktan duyulan korku. 2. Finlandiya’nın resmi adı... 1960’larda ortaya çıkan yöresellik anlayışının ilk temsilcilerinden biri olan, renkçi ve duygulu bir anlatımın egemen olduğu yapıtlarıyla tanınan ressamımız... Eski Mısır’da boğa tanrı. 3. Karaman’ın Taşkale beldesinde, dik bir kaya kütlesine kat kat odacıklar biçiminde oyulmuş mağaralara verilen ad... Behçet Necatigil’in bir şiir kitabı... Denizli yöresinde kına gecesinde gelin için okunan mâniye verilen ad. 4. İki tarla arasındaki sınır... Tuzla terbiye edilmiş yeşil zeytin... Güneydoğu Anadolu’da yetiştirilen bir koyun ırkı... Bir soru sözü. 5. Kaz Dağı’nın antik dönemlerdeki adı... Kanatların bağlı bulunduğu kapı ya da pencere çerçevesi... Eski Dünya’nın bütün tropikal bölgelerinde yaşayan bir cins guguk kuşu... Neon elementinin simgesi... Nepal’in uluslararası teleks kodu. 1380 sayılı armağanlı bulmacanın çözümü ve kazananlar 02.09.2012 tarihli bulmacayı doğru yanıtlayarak çekiliş sonucu “Dieter Duhm / Kapitalizmde Korku” (Kırmızı Yayınları) kitabını kazananlar: ADANA’DAN: Şükrü Kıysüren AMASYA’DAN: Hüseyin Candan ANKARA’DAN: Tuncay Alaybeyoğlu ANTALYA’DAN: Yiğit Efe İren BALIKESİR’DEN: Enver Pakiş BOLU’DAN: İsmail Tanık BURSA’DAN: Melih Ertav ÇANAKKALE’DEN: Begüm Celep ELAZIĞ’DAN: Dündar Uyanık ESKİŞEHİR’DEN: Şermin Aktan GAZİANTEP’TEN: İ. Muzaffer Baloğlu İZMİR’DEN: Yüksel Gezen, Aygün T. Demiray KARAMAN’DAN: Musa Duygu KAYSERİ’DEN: Bülent Çelikbilek, Dursun Yiğit KIRKLARELİ’DEN: Beyazıt Kösten KIRŞEHİR’DEN: Ayhan Aydın KOCAELİ’DEN: Mustafa Urkun ORDU’DAN: Ekrem Karabatak SAMSUN’DAN: Emine Şimşek SİNOP’TAN: Yetiş Kayık SİVAS’TAN: Ahmet Mazlum TRABZON’DAN: Hamza Şahin ZONGULDAK’TAN: Akın Çamcı. 1 İ L H A N M İ M A R O Ğ L U G Ö C E K 2 O O A P A R T O T E L O A Y V A D A N A 3 A L P A F A T R A K A İ M G E L E M A R 4 N E N Y E Z İ D İ L E R N A C E M N F A 5 N O D A N A H O N A T E B R İ N N T İ N 6 A N O M İ A A Ğ I M A M A A H O N A A L 7 K U L A K A T A R K H İ R A A S A N R I 8 U R A U Ö Z U N A V A R U F A U R U O K 9 Ç İ M A Ğ I L Ç K A R Ç K E L E T E R Ç 10 U S A R E U U K U S İ K A T İ F U L O Ş 11 R R N O R A L A B A C A K R K E M İ R U 12 13 14 A D İ T İ M F A M A A A N A R A K U O A N O L İ N E L O M E N A R A P P I B O R U L A İ Z U U V S T A T Ü N A R A 15 16 S O K M A A T Ç N N A L T A N V A N S T E A N R A 17 Ö R N H O T O Z A A B A T 18 V A K E T A K A E K K K İ 19 E S İ N U B A R D A C I K 20 N İ N A B E R B E R O V A 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 FAİK FALAY GM SUAT ATALIK Sevgili Salvador Assael 1970’li yılların sonuydu, kardeşim Fikri bana “Abi bir partnerim var epey iyi bir oyuncu” dedi, dur bir bakayım kimmiş bu dedim, kardeşim 1952’li , briçte partneri olan 1954’lü Salvo idi! Baktım Salvo çok keyifli bir oyuncuydu, ama bana göre çok özel bir becerisi vardı, inanılmaz bir beyin hafızası, oynanan elleri kardeşim hatırlayamıyor ama Salvo markalara kadar sayabiliyordu, muazzam bir hafıza yeteneği vardı. Salvo’yu benim yakın briççi dostum, Türkiye ve Avrupa satranç şampiyonu İlhan Onat ağabeyim kısa süre sonra devraldı. Salvo onunla birlikte çok kısa bir sürede hemen yükseldi. 1980’li yıllarda Salvo hemen o kadar yükseldi ki Nafiz bir süre içinde Salvo’yu sahiplendi, briç partneri oldular. 1980 yılları sonundan itibaren Türkiye’nin en üst düzeyi SalvoNafiz’in oldu. Briççiler arasında sevilenler sevilemeyenler olmasına rağmen Salvo herkesin sevdiği bir kişi idi. İzmir’e geldiğimde Salvo ile çok keyifli yemekler, sohbetler, briç tartışmaları, bazen özel bir turnuvada oynamak bazen de rakip olmayı yaşardım. Salvo’nun anormal şişmanlaması aramızda laf haline geliyordu, ben, briçte de kiloda da benden çok yukarıdasın Salvo diyordum, kilo da zayıflamaya çalışıyorum diyordu gülüşüyorduk. Fransa’da ki 2. Dünya akıl oyunlarına gitmeden önceki gece Mehmet Çopur’u aradı. Ben oradaydım “İyi yolculuk güzel bir derece getirin, ben de mix takımlara geleceğim görüşürüz” dedi. FransaLille de perşembe günü elendik, akşam yemek ve dolaşma yaparken yolda Salvo’yu gördüm gelmişti, yanağını okşadım iyi kilo vermişsin, devam dedim, “14 kilo oldu devam ediyorum” dedi. Ertesi gün Cuma sabahı Salvo’nun kalp krizi ile vefat haberi geldi. Bu, briç camiasına çok üzüntü veren bir olay, Türkiye’nin 1 numarasını kaybettik. Benim inancım, insanın ölmesi toplumda isminin unutulmasıyla olur, yani Salvo ölmedi, ruhu bedenini bırakıp dünyamızı terk etti ama Salvo yaşıyor, briç dünyamızda Salvo’yu anacak pek çok düzen yapılacağına inanıyorum. Allah rahmet eylesin Salvo’cum, gittiğin yerde keyifli yaşa!! Kurallar 19 Temmuz 2012 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Bağımsız Spor Federasyonlarının Çalışma ve Usul ve Esasları hakkındaki Yönetmelik genel kurul delegeleri için yeni bir şart getirmekte: Ancak 1 yıl evvel aktif sporculuğu bırakmış olanlar oy hakkı kazanabilirler! Bütün teşkilatı hayatında spor yapmamış insanların üzerine kurarsanız sonunda bu da olur! Ayrıca kulüp yöneticileri sınıfından veteranlar, hobi olarak spor yapmak için lisans almış olanlar da haktan muaf edilirken, devlet oyları kisvesi altında komitelere sokulmuş kişilere oy hakkı tanınıp bağımsızlık ilkesi çiğnenmekte. Hakemlerde de aynı şart aranırken, zamanında yönetimin görev vermediği hakemler, faal olmayan duruma düşmesine rağmen hakem her dem faaldir prensibiyle delege yapılmamıştı. Satranç hayatın aynasıdır! Ne güzeldir ki oyunumuzda her şey mantığa uygun kurallar çerçevesine alınmış. Lakin bu kuralları iyi bilmek gerek. Satrancın en önemli iki kuralı, 3 pozisyon tekrarı, başka bir deyişle fotoğraf ve 50 hamle kurallarıdır. Taraflardan birinin diğerine işkence etmesini sınırlandırmak için konulmuş kurallardan her ikisi de bilhassa zayıf tarafa oyunu beraberlikle bitirebilme imkânı tanımakta. (Bakınız diyagram sağda) Konumumuz İstanbul Olimpiyatının 4. turundaki TürkiyeEkvador bayanlar karşılaşmasının 1. masasından. Son kırışmanın olduğu 42... Kg2 hamlesinden sonra başka taş değişimi olmayıp 50 hamle müddetince er de sürülmeyince beyazlarla oynayan WGM Kübra Öztürk, 93. Fc1 ile berabere ilan edebilirdi. 105. d6 ile bu imkânı yitiren kayıp durumdaki beyazlar, rakibin bir türlü kazancı becerememesi üzerine bir 12 hamle daha boyunca berabere ilan etme hakkını kullanamayıp hem oyunu kaybettiler, hem de ulusal takım uygulanan puantajda, Ekvador’a yenilip, bu turda sıfır çekti. Kamplarda neler yapıldığını sorgulayacak gerçek, git gide bilimsellikten uzaklaşıp batıl itikatlerin hâkim olduğu topluma dönüştürülen camialarda beyazın kazanca oynadığı şeklinde yorumlandı! Bilmemek değil öğrenmemek ayıp, son yıllarda cahil olup cehaletiyle övünen kesim, en sevmediğim taşlara puan veren öğretme metodunun bazı kişiler için tek çare olacağını gösterdi: Kale 5, fil ise 3 puan. Ayrımcılığın üst noktaya çıktığı organizasyon, yerlilere giriş bedava, yabancıya paralı. Yandaş ülke federasyonu hakemleri in, FIDE’yi mahkemeye verenler out ve eleştiren gazeteciye sokakta bile fotoğraf çekme yasağıyla herkesi dehşete düşürürken, inanılmaz derecede güzel oyunlara da sahne olmakta: GM Cumabayev (2525) GM So (2652), KazakistanFilipinler, Grünfeld Savunması 1. d4 Af6 2. c4 g6 3. Ac3 d5 4. Ff4 Fg7 5. e3 00 6. Kc1 Fe6 7. c5?! c6 8. h3 b6 9. b4 Ae4 10. Fd3 a5 11. Aa4? (11. a3 daha sağlam.) Ad7! 12. f3 b5 13. fe4 ba4 14.b5 de4 15. Fe4 cb5 16. Af3! Fa2 17. Ve2 Fc4 18. Kc4 bc4 19. Vc4! Ka7?! (19...e5 20. Fg5 Vb8 daha iyi.) 20. 00 e5 21. Fg5 Ff6 22. Fh6 Fg7 23. Fg5 Ff6 24. h4!? (24. Fh6 sadece 2. tekrar olduğundan siyah hamleyi değiştirebilirdi. Beyazların hamlesi bir kazanç denemesi olmayabilir. 24. Fh6 a3!?) Ve7 25. Fd5 Fg5 26. Ag5 Af6 27. Ff7! Kf7 28. d5 Vb7 29. Af7 Vf7 30. e4 Şg7 31. Va4 Vd7 32. Va1 Vc7 33.Kc1 Ve7 34. d6 Ve6 35. Va3 Ae4 36. Ve3 Af6 (36...Ad6 37. cd6 Kd7 38. Kc7 Vd6 39. Kd7 Vd7 40. Ve5a5 eşitlik verir.) 37. c6 Kf7 38. c7 Kf8 39. d7 (39. h5!?) Vd7 40. Ve5 Kc8 (Taşı hemen geri verip vezir finalini deneyecek 40...a4 41. c8V Kc8 42. Kc8 Vc8 43. Ve7 Şg8 44. Vf6 Vc5 siyah için teknik kazanç olabilir.) 41. Kf1 Vf7 42. h5 (42. g4!?) a4 (42...gh5 43. Vg5 Vg6 44. Va5 h4 45. Ve5! ve açmaz rahatsız edici.) 43. hg6 hg6 44. g4 Vc7! 45. Vf6 Şh7 46. Şg2 Vc6 47. Vc6 Kc6 48. Kf7 Şh6 49. Ka7 Kc4 50. Şg3! (50. Şf3? Şg5 51. Ka5 Şh4! Kazanır.) Kc3 51. Şf4 g5 52. Şe5 Ke3 53. Şd5 (53. Şf5? Kf3 54. Şe5 Kf4 hem eri hem de oyunu kazanır.) a3 54. Şd4!? Kf3 55. Ka6 Şg7 56. Şe4 (56. Şe5 de aynı kapıya çıkar.) Kf4 57. Şe5?? (57. Şe3! Kg4 58. Şf3 Kh4 59. Şg3 ve erlerden biri düşünce beraberlik gelir.) Kg4 58. Ka3 Şg6 (Taymanov’un Larsen’e karşı Palma de Mallorca Enterzonali’ndeki kazancını hatırlatan 4. yataydan kesik siyaha oyunu kolayca kazandırıyor.) 59. Ka8 Kb4 60. Kh8 g4 61. Kg8 Şh5 62. Şf5 Şh4 63. Ka8 Şg3 Beyaz terk eder, çünkü 63. Ka3 Şh2 64. Ka2 Şh3 ve g eri sonucu belirler. 01 Öğrenmek ancak analiz yapabilen, sebepsonuç ilişkisini objektif olarak doğru kurabilen bilgili insanlara özgüdür! KART TEKNİĞİ 1 ¦ KJ7 ¦A ¦ A632 ¦ 107532 ¦ A986 ¦ K107 ¦ 875 ¦ KQ9 K 1¦ 2¦ D P P G B 1. Trefl ası ikili J üçlü ise küçük trefl oynarsak, trefl ası üçlü, J ikili ise K trefl oynarsak faydalı ama hangisi? Ayrıca ya trefl AJx ise? Demek yere geçip yerden tekrar trefl oynamamız lazım. Peki yere neyle geçelim? Karodan bir as var pik empası geçmiyorsa batabiliriz o zaman ruva ile mi geçelim? Pikle geçip trefl oynarsak Doğu trefl asını alıp karo K oynarsa yer antremiz gider ve batarız. Yere karo ile geçin Doğu 1 trefle 1 karo demedi en fazla 4’lü karosu vardır üç karo bir trefl alsın oyun olacaktır! Batı ¦ 532 ¦ Q9854 ¦ 104 ¦ J95 Doğu ¦ Q104 ¦ J632 ¦ KQJ9 ¦ A4 P 1¦ 3 SA Herkes P Oyun: 3 SA Atak: ¦ 5 Körü aldık, trefl 2,4Q5. Nasıl devam edelim? DEFANS 2 ¦ KQ3 ¦ QJ4 ¦ K52 ¦ 10863 ¦ AJ64 ¦ A62 ¦ 9864 ¦ 92 G 1 SA B P K 3 SA D Herkes P 2. Yerde 11 bizde 9 puan var demek ortakta 345 p olabilir. Ortakta kör ruva var mı? Olabilir veya olmayabilir ama Güneyde pik puan yok kör puan da yoksa 1SA açar mıydı, açmazdı! O zaman kör ruva Güneyde olmalı peki köre devam edersek oyun nasıl batacak? Muhtemel ortak treflden el tutacak ve körü sağlayacak ama 3 trefl 4 karo 2 kör ile oyun piklerle ilgi olmadan 9 löveye gelecek! Kör asını alıp pik oynayalım ortak 10 koyabilir ve el tuttuğu zaman pik gelirse oyunu batırabiliriz! Batı ¦ 1072 ¦ 109873 ¦ 103 ¦ K54 Güney ¦ 985 ¦ K5 ¦ AQJ7 ¦ AQJ7 Yerden J kondu defansı nasıl yapalım? Dilek, öneri ve şikâyetleriniz için eposta adresim: faikfalay@gmail.com / http://faikfalay.blogspot.com C M Y B C MY B Oyun: 3 SA Atak: ¦ 10