28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

29 TEMMUZ 2012 / SAYI 1375 3 TEOMAN müziğe geri dönmeyecek Bundan sonra çalışmayı düşünmüyorum CENK ERDEM Müziği bırakma kararınıza rağmen dinlemeyi bırakamadığınız müzisyenler kimler? CDçalarımda Leonard Cohen’in “Old Ideas”, Tom Waits’in “Bone Machine”, Erik Satie’nin “After the Rain” albümleriyle Drive filminin soundtrack’i var. Herkesin “işte müziğe geri dönüyor” dediği Kurtalan Ekspres kaydı ve remiksler daha önceden yapılmış projelermiş. “Sadece benim müziği bırakma kararımdan sonra yayımlandılar” diyor Teoman. Müzik sektörüne yönelik ağır eleştirilerini sürdürüyor, o nedenle verdiği karardan dolayı mutlu. Kendisiyle ve etrafıyla profesyonel düzeyde olmayan ilişkiler kurduğunu, dünyayı dolaştığını söylüyor. Ama içinde kalan projeler de olmuş; “Aysel Gürel ve Orhan Gencebay tribute albüm projelerinde yer almak isterdim.” Bu kararınızı verdiğinizde medya ve hayranlarınızın fazla üstünüze gittiğini düşünmüştüm; hatta ortalıklarda sizin de çekip gideceğiniz, Arjantin’de yaşayacağınız, dünya turuna çıkacağınız spekülasyonları dolaşıyordu; medya bu kararınızı didiklerken siz neler yaptınız? Birkaç kez yurtdışına gittim, dünya turu sayılmasa da... İstanbul’da olduğum zamanlarda da pek insan içine çıkmadım, hâlâ da öyle yapmaya çalışıyorum. Önümüzdeki ayları mümkün olduğunca yurtdışında geçireceğim. Bu arada müziği bırakmaktan dolayı oluşan boşluk duygumu doldurmak için bir şeylerle ilgilendim ama tam anlamıyla da doyuramadım kendimi. Aslında hayat tarzımı değiştirmeye çalışıyorum. Kendimle, etrafımla profesyonel düzeyde olmayan ilişkiler kuruyorum. Geçen yıl, sadece bir albüme prodüktörlük yaptım, ekim ayında çıkacak albüm. Önümüzdeki yıl bir albümle daha ilgileneceğim prodüktör olarak. Bunlar benim için amatörce çalışmalar, zaten yakınım olan müzisyenlerle çalışıyorum. Genel olarak bundan sonra çalışmayı düşünmediğimi, herhangi başka bir işle ilgilenmeyeceğimi söyleyebilirim. Bu kararınıza rağmen bir yandan Kurtalan Ekspres albümündeki kaydınız; bir yandan son olarak yayınlanan remiks albümünüzle yine şarkılarınızla raflardasınız; kısa bir soluk aldıktan sonra yeniden müziğe geri dönüş hikâyeniz başlıyor diyebilir miyiz? Kurtalan Ekspres kaydı ve remiksler daha önceden yapılmış projelerdi, benim müziği bırakma kararımdan sonra yayınlandılar sadece. Mesela remiks albümü bir senelik. Müziği bırakma kararımın hemen ertesinde yayınlamak istememiştik içinde reklam kokusu olmasın diye. Aslında içimde kalan projeler de oldu; Aysel Gürel ve Orhan Gencebay tribute albüm projelerinde de yer almak isterdim. Müziğe geri dönüş meselesine gelirsek de; ben müzikal üretimimi tamamen bitirmeye kararlıyım. Artık yeni şarkılar yazmayacak, bu şarkılardan yeni albümler filan yapmayacağım. Uzun bir süredir müzikal üretimde zorlanıyorum, kendimi bu konuda azat etmeye karar verdim, böylece rahatladım. Belki ara sıra konserler veririm diye kendi kendime konuşuyorum ama daha kesin bir kararım yok bu konuda. Müziği bırakacağınızı bir mektup yazarak açıkladığınızda etrafta yazılıp çizilenlerle de size uğrayan ilham perileri oldu mu? Bu yeni duygularınıza eşlik eden şiirler, şarkılar da ortaya çıktı mı? Müziği bıraktığımı açıkladıktan sonra benimle ilgili yazılı hiçbir şeyi okumadım, TV vs. seyretmedim. Çünkü tersi durumlarda insan cevap verme ihtiyacı duyuyor. Bu yüzden de yeni şarkılar çıkmadı onlarla ilgili. O mektuplarla bir şeyler açıklamaya çalıştım ama insanların kafası biraz karıştı galiba. Çok da kolay açıklanacak bir neden değil çünkü bu. Açıkçası keyifsiz ve yorgundum. Kariyerimi bundan sonra nasıl sürdüreceğimle ilgili de Baştarafı 1. sayfada Sizi müziği bırakma kararına götüren neler oldu herkes çok merak etmişti ancak yıllar önce sizinle ilk kez sohbet ettiğimizde de; “Keyfimi bozan her şeyi hayatımdan çıkarırım “demiştiniz; peki keyfinizi neler bozdu? Birçok parametre bir araya geldi. Önce kendi içimdekiler; artık yaptığım işten eski tatminimi alamıyordum. Eskiden problem yapmadığım şeyleri kafama takıyor, eskiden mutlu ayrılacağım konserlerden mutsuz ve keyifsiz ayrılıyordum. Özellikle konser kalitesi açısından bu böyle. Ayrıca, müzik sektörü bizim yaratıcılığımızı yaralayan bir pozisyona geldi geçen yıllarla. Albümler, yaz ayları için üretilmeye başladı; risksiz, tekdüze, özensiz konserler takip ediyor bu üretimi. Bense, uzun yıllardır bu işle uğraşmama rağmen, konser kalitemi bir türlü istediğim düzeye getiremedim. Yılda 3050 konser veriyorsam, 35 tanesi istediğim düzeyde oluyor. İstediğim düzey, dünya standartları, Türkiye standartları değil çünkü. Ben Türkiye’de seyrettiğim birçok konseri acınacak seviyede görüyorum ama herkes bundan benim kadar şikâyetçi değil. Düşük standartlarda konser verdiğinizde, işinizi iyi yapamadığınız için kahroluyorsunuz. Sadece para kazanmak için yapılacak bir iş değil bu. Kendimi beğenmiyordum, hatta bu koşulları düzeltemediğim için de kendimi beceriksiz buluyordum. Türkiye koşullarında konser miktarını yükselttiğiniz anda kalite düşüyor. Az miktarda konser hedeflediğinizde ise kurduğunuz ekibi devam ettirecek gücünüz olmuyor. Benim durumumda 25 kişilik bir ekibin maddi manevi sorumluluğu üzerimdeydi. Müziği niye bıraktınız sorusunun cevabı çok kolay değil benim için. Ne söylesem, unuttuğum çok şey olacak. Yine de bir girizgâh yapmış oldum galiba. Bıraksanız yukarıdakilerden çok daha fazla sayabilirim. Bir arkadaşım bana, “eskiden inanıyordun, artık inanmıyorsun” diyor. Ne yazık ki haklı galiba. Bunca yıldan sonra her şey istediğim gibi yürüsün ve olsun istiyorum ama aksi halde işimde eski tatminimi alamıyorum. Halbuki eski yıllarda konser verelim de nasıl olursa olsun diyordum. Sinemada maddi zarara uğradım Artık sinema ile daha çok ilgileneceğiniz söylentilerini de çok duyduk; peki sinemayla işiniz henüz bitmedi diyebilir miyiz? Sinema ile de ilgilenmiyorum. müziği bıraktıktan sonra acaba sinemayla ilgilenir miyim diye kendime sordum; yanıt negatif. 56 senelik bir senaryom var ama onu da çekmekle ilgili bir hevesim yok. Daha önce çektiğim filmde maddi ve manevi olarak yeterince zarara uğradım, sonuçta harcadığım emeğin karşılığını alamadım. Bundan sonra da bu tip işlere girmemeye kararlıyım. bir fikrim yoktu. Geleceği düşününce korkuyordum; ya artık yeni şarkılar yazamazsam, ya verdiğim konserler iyiye doğru değil de kötüye doğru giderse diye keyfim kaçıyordu. Çelişkili duygular içerisindeydim, bir taraftan gelecekle ilgili kaygılıyken, bir taraftan gelecekte müzik yapıyor olmak istemiyordum. Aslında 2008 döneminde de verdiğiniz bir röportajda, “anlatacak hikâyem kalmadı, zorlama şarkılar yapamam” diyordunuz; tüm bu dönemlerden sonra anlatacak yepyeni hikâyeler birikti mi? Şarkı yazarken eskiden konuları daha kolay buluyordum, artık aklıma pek bir şey gelmiyor. Soruya gelecek olursak, yepyeni hikâyeler biriktiremedim yani. Yukarıda da söylediğim gibi, artık yeni şarkılar yapmayacağım için yeni hikâyeler biriktirmiyorum belki de. Gerçekten de kendimi zorlamak istemiyorum şarkı yazımı konusunda. Dinleyicilerime eski şarkılarımı önerebilirim; az değil, 9 albüm yaptım bugüne kadar, içlerinde şimdiye kadar fark etmedikleri yeni hikâyeler bulabilirler. Müzisyenlerle profesyonel ilişki kurmuyorum Hâlâ bir doğum günü partisine bile gitseniz haber oluyor, peki sosyal hayatınızda eskiye oranla müzisyenlerle daha az görüştüğünüz de söylenebilir mi? Müzikle hemen hemen hiç uğraşmıyorum, o yüzden de müzisyenlerle profesyonel ilişki kurmama gerek kalmıyor. Sadece zaten arkadaşım olan müzisyenlerle görüşüyorum. Birçoğunun abisiyim, kafaları karışınca ya da yeni bir proje vs. yapınca bana danışmak, fikrimi almak istiyorlar bazen. Ben de elimden geldiğince yardım ediyorum onlara. Birdenbire sıradan biri olmayacağım Türkiye’nin en başarılı aranjörlerinden Ozan Çolakoğlu’nun projesinde de yer alacakken yaptığı remikslerle tanınan ünlü Fred Falke’nin de remiksleri yer alıyor; peki bu proje nasıl ortaya çıktı? Ben elektronik müziği seviyorum, hatta şarkıların remikslerle desteklenmesi gerektiğini düşünüyorum. O yüzden de daha albümü yaparken bu ilişkileri kurmuştum. Remiks albümü ise ben daha müziği bırakmadan evvel hazırdı zaten. Albümün prodüktörü Orkun Tunç. Kendisinin de bir remiksi yer alıyor albümde. Albümde dünya çapında isimlere yer vermek istedim, Chew Fu ve Fred Falke remikslerini beğendiğim sanatçılardandı, o yüzden de onlarla çalıştım. Kurtalan Ekspres’in albümü için yorumladığınız Barış Manço’nun Dönence şarkısına çekilecek klipte oynamayı reddettiniz, özel hayatınızda da ikna etmesi oldukça zor biri sayılabilir misiniz? Dönence, benim çok sevdiğim bir şarkıydı. Garip kaçmayacak olsa o klipte oynamak isterdim. Şarkı albümde en öne çıkan şarkı olduğu için ona klip çekmek istediler, ben oynayamayınca da bir tür dublör yer aldı klipte benim yerime. İkna edilmesi zor birisi olup olmadığıma gelince işler biraz karışık. O anki ruh halime göre karar veririm bu tip durumlarda. Poll Production şirketi çareyi sizden izin alıp set ekibinde görev yapan ve size benzeyen bir kişiye rol vermekte bulmuş; sizce de elinizi ayağınızı çekseniz bile yine şöhret bir yol bulup peşinizi bırakmıyor sayılabilir mi? Müziği bırakınca birdenbire ünsüz biri olmayacağımın farkındayım. Medya ile ilişkilerimi çok dikkatli kurmak, seyrek olarak yer almak istiyorum. İleride sahneye dönsem bile, bunu çok uzun tutmamak, en fazla birkaç yıl daha yapmak taraftarıyım. Yani tadında bırakmanın daha iyi olacağını düşünüyorum. Hayatımın geri kalanını ise daha basit ve spotlar altında olmadan geçirme niyetindeyim. Bazen arkadaşlarım benim bir süre dinleneceğimi, sonra da bomba gibi bir albümle (!) döneceğimi düşündüklerini söylüyorlar. Onları hayal kırıklığına uğratmak istemem ama öyle bir şey olmayacak. Şu sıralar küçük şeylerle ilgileniyorum Sizinle ilk tanıştığımızda hiçbir zaman cıvıl cıvıl biri olmadığınızı da itiraf ediyordunuz, peki hayatta sizi en çok neler heyecanlandırıyor ve mutlu ediyor? Şu sıralar küçük şeylerle ilgileniyorum, onlarda heyecan arıyorum. Uzun süredir ara vermiştim, kendimi okuma konusunda zorluyorum biraz. Yeni yeni tekrar eski zevkimi almaya başladığımı söyleyebilirim. Geçen gün tüple dalış yaptım, beni eğlendirebilecek bir şey gibi duruyor, biraz deneyeceğim. Yaz mevsimini seviyorum, bol bol deniz kıyısındayım. Beni mutlu eden şeyler şimdilik bunlar. Çolakoğlu’nun istediği gibi bir düzenleme olmayınca yarım kalmış; bu durumda yeni bir stüdyo albümü olmadan sadece proje albümleriyle mi müziğe devam edeceksiniz? Sadece eski çalışmalarım toplama albümler olarak yer alıyor raflarda. Bundan sonra da eğer olursa, yine eski şarkılardan oluşan albümler olabilir ancak. Arada bizim kulağımıza hiç gelmeyen reddettiğiniz projeler de oluyor mu? Müziği ilk bıraktığım aylarda dört adet reklam teklifi aldım, çok erken olacağını düşündüğümden yapmamayı seçtim. Bir filmde de başrolü reddettim. Oyuncu olarak kendime güvenmediğim gibi, bu konuda büyük heveslerim yok. Eğer iyi bir oyuncu olduğuma inansaydım teklifi kabul ederdim ama. Henüz piyasaya çıkan Aşk ve Gurur remix albümünüzde özellikle Lady Gaga’nın Bad Romance şarkısına yaptığı remikslerle meşhur olan Chew Fu ve Katy Perry ve Kesha gibi pop yıldızlarına C M Y B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear