Catalog
                    Publication
                
                - Anneler Günü
 - Atatürk Kitapları
 - Babalar Günü
 - Bilgisayar
 - Bilim Teknik
 - Cumhuriyet
 - Cumhuriyet 19 Mayıs
 - Cumhuriyet 23 Nisan
 - Cumhuriyet Akademi
 - Cumhuriyet Akdeniz
 - Cumhuriyet Alışveriş
 - Cumhuriyet Almanya
 - Cumhuriyet Anadolu
 - Cumhuriyet Ankara
 - Cumhuriyet Büyük Taaruz
 - Cumhuriyet Cumartesi
 - Cumhuriyet Çevre
 - Cumhuriyet Ege
 - Cumhuriyet Eğitim
 - Cumhuriyet Emlak
 - Cumhuriyet Enerji
 - Cumhuriyet Festival
 - Cumhuriyet Gezi
 - Cumhuriyet Gurme
 - Cumhuriyet Haftasonu
 - Cumhuriyet İzmir
 - Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
 - Cumhuriyet Marmara
 - Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
 - Cumhuriyet Oto
 - Cumhuriyet Özel Ekler
 - Cumhuriyet Pazar
 - Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
 - Cumhuriyet Sokak
 - Cumhuriyet Spor
 - Cumhuriyet Strateji
 - Cumhuriyet Tarım
 - Cumhuriyet Yılbaşı
 - Çerçeve Eki
 - Çocuk Kitap
 - Dergi Eki
 - Ekonomi Eki
 - Eskişehir
 - Evleniyoruz
 - Güney Dogu
 - Kitap Eki
 - Özel Ekler
 - Özel Okullar
 - Sevgililer Günü
 - Siyaset Eki
 - Sürdürülebilir yaşam
 - Turizm Eki
 - Yerel Yönetimler
 
                        Years
                    
                    
                
                    Our Subscribers Can Login And Read Original Page
                    I Want To Register And Read The Whole Archive
                    I Want To Buy The Page
                
            
                RİFAT DEDEOĞLU VE ŞAZİYE KARLIKLI’DAN ‘METİN SÖZEN’LE SÖYLEŞİ’
Gelecek için bir ‘geçmiş’in 
yolculuğunu sahiplenmek!
niçin olmadı, sorusunu akla geliyor. Erkal Yavi, kent ve çevre dokusu ile tarihsel mekânları 
GÖNÜL ARDA
Kuşkusuz, yerel kimlik adına Sözen’in usta çizgileri ve suluboyası ile resimleyen Metin Keskin bu 
bu kitapta bizlere verdiği mesaj: “Gelecek birlikteliğin gönüllüleri.
YAŞADIĞIMIZ TOPRAKLARDAKİ 
için bir geçmiş”. Rifat Dedeoğlu kitapta, yer alan yazısında Sözen’in bir 
KÜLTÜREL MİRAS SERÜVENİ!
Yani, “Gelecek için bir geçmiş’in anısını aktarmış: 
Budapeşte’de Tuna Nehri’ne bakan 
yolculuğunu sahiplenmek.” “Safranbolu’da, Arasta’da geçen sevimli bir olay okurlar 
anıtsal heykellerle çevrili görkemli eski 
için ilginç bir anı. Çünkü kitaptaki bu alıntının özünde, doğa 
kentte, Magyar Nemzeti Galeria’nın taş TÜRKİYE’YE DÖNÜK, KÖKLERİNİ 
ve kent korumacılığı yanında insan olgusu da vurgulanmış. 
duvarında bir yazı vardır: “Her geçmiş 
UNUTMAYAN BİR BİLİM İNSANI: 
Safranbolu’da, Arasta’da usta Rifat Conkoğlu, Metin 
benim de geçmişimdir.” 
METİN SÖZEN!
Hoca’ya, ‘Dur hele. Şu sesi bi dinle. Saat kaç? On iki. 
Anadolu coğrafyası ise 12 bin yıllık 
Rifat Dedeoğlu ve Şaziye Karlıklı’nın 
Hükümet konağı yakınındaki saat kulesinden çan sesi 
kültürel bir mirasa sahip. Anadolu 
Metin Sözen’le Söyleşi kitabı daha önce 
geliyor.’ Usta, ‘Ben hayatım boyunca bu saatin doğru 
toprağındaki kent kurma ustalığı, doğa, 
yayımlanan kapsamlı Metin Sözen ile 
çalışması için, karşılık almadan çalıştım, durdum. Bugüne 
sanat ve mimari işbirliğinde yaratılan 
Yaşamı Paylaşmak kitabının da bir devamı. 
kadar getirdim. Kimse zamanı şaşırmasın istedim!’”.
görkemli anıtlar başka bir coğrafyada bu 
Şaziye Karlıklı, Metin Sözen’i bu 
Kitaptaki bu not, sanki bizlere son bir göndermeydi. 
denli süregelmiş değil. 
kitabında, “Türkiye’ye dönük, köklerini 
Şaziye Karlıklı, “Metin Sözen’e ‘Kimsiniz’ diye sorsanız, 
Bu büyük olgunun fark edilmediği, hatta 
unutmayan bir bilim insanı olarak” 
‘yalnızca yurttaşım’ yanıtını alırsınız” diyor kitabında. 
n
hırpalandığı bir zaman dilimindeyiz. 
tanımlıyor. 
Rifat Dedeoğlu ve Şaziye Karlıklı’nın 
Sözen’in bilim 
Metin Sözen’le Söyleşi (ÇEKÜL) kitabının 
insanı, yazar, sanatçı, 
da özü bu. Tabii ki kent kimliğini koruma yolculuğu. 
karikatürist, gazeteci, köşe yazarı, 
O nedenle, Magyar Nemzeti Galeria’adaki “Her geçmiş 
eğitmen, doğa ve çevre konusunda 
benim de geçmişim” tanımı evrensel nitelik taşıyor. 
siyaset yapanlarla nasıl bir gönüllü 
Bir anlamda Anadolu coğrafyası adına Prof. Dr. Metin 
ordusu kurduğunu ve 1990’dan 
Sözen’e kent kimliği soruları: Kent ve kentli bilinci. Yaşadı-
başlayarak özverili ve ödünsüz yönetim 
ğımız topraklardaki kültürel miras serüveni de diyebiliriz. 
birimi ve bir genç kuşak yarattıklarını 
Aslında, yayın dünyasında doğa, sanat ve bilim adına, 
vurguluyor. 
az yer alan söyleşi kitapları bulunmaz bir anı ya da bir 
7 BÖLGE 7 KENT!
kilometre taşı. 
35 yılın içinde tüm Anadolu kenti, 
DOĞA, KÜLTÜR, KENT BİRLİĞİ  
kasabası, köyleri ve doğası ile “kendini 
VE GELECEK İÇİN BİR GEÇMİŞ!
koruyan kentler” projesi ve uygulaması 
Dedeoğlu ve Karlıklı’nın Metin Sözen’le Söyleşi kitabının 
bu. 
içeriğinde de doğa, kültür ve kent kimliği vurgulanırken 
Böbürlenmeden, ödün vermeden, yerel 
zorlu, dirençli geçen özverili bir yarım yüzyıldan da 
halktan bürokrasisine dostları ile nasıl bir 
örnekleri, yorumları gündeme getiriyor. 
kimlik mücadelesi verdiğini vurguluyor. 
Geleceğe ilişkin, inatla yola koyulan bir uygulamadan 
Karlıklı, bu kitapta “Bağbozumu” 
örnekler üzerine bir söyleşi. Soru soran, göndermeler de 
başlıklı bölümde; 7 bölge 7 kent. 
bulunan bir kitap. 
Kendini koruyan kentler. Sinan’a 
Kitabın özü bize, “Niçin yazıyorsun? Niçin çiziyorsun? 
saygı ara başlıklı yazıları ile söyleşiyi 
Niçin sahneliyorsun? Niçin besteliyorsun? Niçin toprakaltı 
bütünleyen eklemeler yapmış. 
kazısı yapıyorsun? Niçin taş, toprakta uygarlıkları 
Söyleşi kitabının içinde çizgileri, 
arıyorsun?” gibi soruları hatırlatıyor. 
yazıları ve fotoğraflarıyla kimler yok ki: 
Oysa bu söyleşilerde alacağımız her yanıt, Anadolu coğ-
Semih Balcıoğlu, Tan Oral, Tankut 
rafyasındaki kültürel mirası sahiplenmenin bedeli ve serüve-
Öktem, Nail Güreli, Behçet Necatigil, 
ni… Kuşkusuz, bu ortamda şaire “Niçin şiir yazıyorsunuz” 
Semih Poroy, Gürbüz Doğan Ekşioğlu, 
diye bir soru sorarsanız şair sizi kovalayabilir! 
Erdal İnönü, Necmettin Karaduman, 
Kitabı incelerken bu proje her kent için yerel 
Kral (o zaman Prens) Charles, Kerim 
Safranbolu evleri
yönetimlerin, siyasal kurumların daha kapsamlı ev ödevi 
Ağa Han, Edip Cansever, Ersu Pekin, 
OSMAN İNCİ’DEN ‘HAPSEDİLEN CUMHURİYET’
“Ergenekon kumpası; bilime, bilgiye aydınlanmaya karşı Belediye başkanları, sivil toplum örgütü başkanları, 
acımasızca yapılan çok büyük bir darbedir. köşeyazarları, gazeteciler, medya mensupları sabah erken 
Çağdaş Cumhuriyet hedeflenmiştir. Cumhuriyet yaralar 
saatlerde ev baskınları ile gözaltına alındığına; ileri yaşlarda, 
almıştır ama her şeye karşın ayaktadır. 
birkaç hastalığı olan insanların gözaltı sürecinin son dakikalarına 
Bu yıkım sürecini atlatmamıza yaşamsal katkı veren bilim 
kadar tutulduğuna dikkat çekiyor. 
insanlarına yapılanları ve yaşatılanları, hukuksuzlukları, suçsuz 
“Ne kadar sağlam Cumhuriyetmiş ki tüm bunlara karşın 
insanlara uygun görülen tutum ve davranışları, sorgulama 
yine de onurlu dimdik duruyor. Kim ne yaparsa yapsın, 
yöntemlerini birinci elden sunmak istedim.” 
Cumhuriyetimiz yüz yıllık çınar olarak kuruluş ilke ve 
Prof. Dr. Osman İnci
felsefesiyle yaşamını sürdürecektir. Bu kitap geleceğe  
yazılmış bir mektuptur. Adresine ulaşacağından hiç kuşkum 
umhuriyet Kitapları tarafından yayımlanan Hapsedilen 
yoktur” diyen Osman İnci, tüm bu olumsuzluklara, çürümeye, 
Cumhuriyet adlı kitabının eski YÖK başkanı ve hapsedilen 
saldırıya, hukuksuzluğa karşın temel kurumların ayakta 
Crektör arkadaşlarının değerli katkıları ile hazırlandığını 
olduğunu da vurguluyor. 
belirten Prof. Dr. Osman İnci, son iki yıldır artık yalnızca bilim 
n
insanları, yazarlar, üst düzey bürokratlar  
Hapsedilen Cumhuriyet / Osman İnci / Cumhuriyet 
değil siyasi iktidarı ve uygulamaları eleştiren herkesin hedefte 
olduğuna dikkat çekiyor. Kitapları / 336 s. / 2025.
8 14 Ağustos 2025
            
    
