Catalog
                    Publication
                
                - Anneler Günü
 - Atatürk Kitapları
 - Babalar Günü
 - Bilgisayar
 - Bilim Teknik
 - Cumhuriyet
 - Cumhuriyet 19 Mayıs
 - Cumhuriyet 23 Nisan
 - Cumhuriyet Akademi
 - Cumhuriyet Akdeniz
 - Cumhuriyet Alışveriş
 - Cumhuriyet Almanya
 - Cumhuriyet Anadolu
 - Cumhuriyet Ankara
 - Cumhuriyet Büyük Taaruz
 - Cumhuriyet Cumartesi
 - Cumhuriyet Çevre
 - Cumhuriyet Ege
 - Cumhuriyet Eğitim
 - Cumhuriyet Emlak
 - Cumhuriyet Enerji
 - Cumhuriyet Festival
 - Cumhuriyet Gezi
 - Cumhuriyet Gurme
 - Cumhuriyet Haftasonu
 - Cumhuriyet İzmir
 - Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
 - Cumhuriyet Marmara
 - Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
 - Cumhuriyet Oto
 - Cumhuriyet Özel Ekler
 - Cumhuriyet Pazar
 - Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
 - Cumhuriyet Sokak
 - Cumhuriyet Spor
 - Cumhuriyet Strateji
 - Cumhuriyet Tarım
 - Cumhuriyet Yılbaşı
 - Çerçeve Eki
 - Çocuk Kitap
 - Dergi Eki
 - Ekonomi Eki
 - Eskişehir
 - Evleniyoruz
 - Güney Dogu
 - Kitap Eki
 - Özel Ekler
 - Özel Okullar
 - Sevgililer Günü
 - Siyaset Eki
 - Sürdürülebilir yaşam
 - Turizm Eki
 - Yerel Yönetimler
 
                        Years
                    
                    
                
                    Our Subscribers Can Login And Read Original Page
                    I Want To Register And Read The Whole Archive
                    I Want To Buy The Page
                
            
                Ufuk açıcı bir yapıt
Çocuk yazının hem yaşça hem yolda büyük adlarından Feridun Oral’ın, ormandaki 
tanıklıkları, şiirsel yazın yapısı ve kısa öykücüklere bölerek anlattığı Ormanda Dört Mevsim 
kendisinin usta resimleriyle ufuk açıcı kitaplar rafında yerini aldı.
dun Oral, giriş paragrafının ardından her si kısmı. Doğduğum yıl, güzel sanatlar-
EMEK YURDAKUL
ayın başlığı altında yapısal olarak böldü- dan mezun olmuş bir ustanın, Feridun 
ğü ama anlatı akışında bölmediği bir dizi Oral’ın, ancak kendi alanında kendi üre-
KISA ÖYKÜ KISA SÖZ
kısa öykü anlatmış. Üstelik genelde şiirde timine muhalifliği onu kuşaklar arası ak-
İroniyle gülmeye ihtiyaç duyduğunda Tho-
gördüğümüz bir yapıda kurgulamış: “Şu- tarır sanıyorum. Çocukken bana oku-
mas Bernard’a ve hüzünlendiğinde Sina 
bat - İki tavşan/ karların üstünde/ sıçrayıp nan bir yazarın bugün de aynı taleple 
Akyol’a sarılan bir okur olarak, kısa an-
koşuyordu./ Bir kurt/ ağaçların arkasına/ okunması hele de çocuk edebiyatı ala-
latımın düşkünüyüm. Kısa anlatım kadar 
gizlenmiş,/ onları izliyordu.” nında ve son yirmi yılda değişen dünya 
sevdiğim bir başka ve becermesi zor şey 
hızında, önemli bir sınanma olsa gerek. 
de metnin yapısında yeni kurgular. İkisi de 
NEYİN NASIL YAZILDIĞI Önceki kuşaklarda, üretenler daha mı 
edebiyatta ustalık gerektiren basamaklar. 
Soru sormaya kapı açan her kitap gibi şanslıydı acaba?
Bir şeyi kısa anlatabilmek de yapısını 
Ormanda Dört Mevsim’i de ilk etapta bu Klasikler ya da yapıtaşı olarak yer al-
ezber dışına taşımak da metafor okuma-
nedenle sevdim. “Şiir neydi? Nasıl yazılı- dılar alanlarının tarihçelerinde. Bugün-
da iyi bir birikim gerektiriyor. Ve de metni 
yordu? Kısa öykü neydi? Ve en önemlisi kü koşullar da daha mı zor yoksa şaha-
işitebilmeyi. Dilin bir tınısı var çünkü. Bir 
tüm bunlara kim karar veriyordu?” ne bir ters köşeyle daha mı özgürlük-
dili, anadili gibi bilmek demek o dilin tını-
Bir grup insanın toplanıp bir şeylere kö- çü? Yanıtı bilmiyorum ama sanat-ede-
sını işitmek demek. 
şeler çizmesini, kalanların bunlara uymasını, biyat üreticisinin yaptığı şeyin süregelir-
Yapıbozumcu bir yaklaşımda met-
uymayanların taşlanmasını ya da yok olup liğinin onun tutarlılığının değil eskidiği-
ni oluşturan sözcükleri yerleştirebilmek, 
gitmesini çok yorucu buluyorum. nin göstergesi olduğunu biliyorum, hem 
metni dinleyebilmekle mümkün. Eğer ki 
Edebiyat incelemelerine karşıyım gibi de hâlâ hayattayken.
yazar metnin önündeyse, ona hükmet-
bir yere varmamışımdır umarım. Editörlük Böğürtlen Cini ve Sarı Gaga’yla 93’te ta-
Desen: FERIDUN ORAL
meye çalışıyorsa o metin sadece bozu-
yapan biri olarak yazmanın metodolojisi- nıştığım Feridun Oral’ın o kitabını da oku-
ma uğruyor. Söylediğini duyabildiği nok-
ne dair okumak, izlemek, öğrenmek hem yun. Ormanda Dört Mevsim’le karşılaştı-
tada ise doğaçlama bir şekilde, ken- işim gereği hem de severek yaptığım bir ğımda, o ilk kitaba dönüp sarıldım, edebi- Ormanda Dört Mevsim / Feridun 
di tarzında yerleştiriyor anlatısını istedi- Oral / YKY Doğan Kardeş Kitaplığı / 
şey. Sıkıldığım ise, zamanı dolmuş ba- yatın tam da yapması gereken şeyi yapıp 
ği kalıba. Ormanda Dört Mevsim’de Feri- kış açılarının bir türlü eskiyip yitmeme- kalbimizdeki ince kası güçlendirdiği için… n 32 s. / 4+ / 2022.
Hakkımız yok mu?
Çocuk Olmaya Hakkım Var’dan sonra her çocuğun sağlıklı çevre koşullarına da hakkı 
olduğu fikrinden yola çıkan Alain Serres’in yenisini Türkçeye Korkut Erdur kazandırmış. 
Aurelia Fronty’nin resimlerinin yapıta kazandırdığı zenginlik ise yadsınamaz.
dayanır mı? Cüret edebilir miyiz beda- düşünce sisteminin temelini attı. yıkıldı insanlık tarihinde…
va yapmaya? Kapitalist sistemin her Batı tıbbının yaptığı gibi semptom te-
yerimize kazıdığı “Parayla her şey satın davisi de önemlidir. Yani her konuda GERÇEĞİ BİLMEK
alınır!” algısı içinde yüzerken insanlık, özeleştiriye gidip elimizden geleni yap- Gerçeği bilmeye hakkım var diyor 
bedavaya su dağıtmak… maya çalışmak, bazı şeyleri durdurmak… Serres: “Niçin gezegenimizin her yer-
İşte gezegeni kurtarma hakkımız bi- Ancak taze bilinçlere doğru tohumları ek- inde sıcaklık gitgide artıyor? Niçin or-
EMEK YURDAKUL
zi tam da Aşil’in topuğundan yakalıyor: meyi es geçtiğimizde pek de bir şeyin manlar yanıyor? Ya da tam tersine niçin 
Kaybettiğimiz bilincimizden. Bilinmeze değişeceğini öngöremiyorum. aşırı yağmur yağıyor? Gerçeği bilm-
MİRAS DEĞİL EMANET
duyduğumuz korkuyla tetiklenen, kon- Amerika, cam kuleler ısıyı artırdığı için eye hakkım var: Güneş ya da gökyüzü 
Yıllar önce Datça’da Can Yücel 
trol etme/ üstün gelme dürtülerimizle çatılara ellişer kiloluk topraklarla bahçel- değil aklını yitiren, insanlar.” Ve ekliyor: 
Şenlikleri zamanında kaldığımız, Can 
tahakküm altına almaya çalıştığımız er yapmaya çabalarken Türkiye’de “Dünyadaki üç milyar çocuk üç milyar 
Baba’nın da arkadaşı olduğunu işittiğimiz 
doğayı, bize miras kalmış, istediğimiz her yer cam kule doldu. Betonun da muhteşem fikir bulsa gezegenimiz gün-
Komünist Ahmet diye anılan Ahmet 
gibi kullanabileceğimiz sınırsız bir ısı çoğaltmada ondan aşağı kalır yanı den güne güzelleşir!” n 
Bey’in çadır kampını hatırlattı kitap bana 
kaynak belledik. Parasını ödediğimiz her yok. Bilinç sizi bu kulelerde oturmak-
ilk cümleden: “Burada her şey bedava! 
şeyi de alabileceğimizi… tan korur. Düşünsenize kimsenin Gezegenimi Kurtarmaya Hakkım 
Güneş, ışık, aydınlık ve karahindibaların 
Öyle ki bu bilinç kaybı çocuk satın al- oturmadığını. “Mümkün değil!” yankısı Var / Alain Serres / Resimleyen: Au-
altın sarısı rengi bedava…” Su, kamptaki 
maktan, organ kaçakçılığına, başlık sistemin yıkılamaz olduğu fikrinin hep- relia Fronty / Çeviren: Korkut Erdur / 
kuyudan çıktığı için bedavaydı!
parasından, betonlaşmaya kadar imize çok iyi belletildiğinin nasıl da tatlı YKY Doğan Kardeş Kitaplığı / 40 s. / 
Şimdi su bedava olsa, insanlığa neredeyse her şeyin yolunu açan(!) bir göstergesi. Halbuki ne sistemler 4+ / 2022.
14 Temmuz 2022
16
            
    
