05 Kasım 2024 Salı Türkçe Subscribe Login

Catalog

İçimizdeki ışık! İnsanlığın, bilmem kaç milyar yıllık şu gezegende, hiç de uzun olmayan ömrüne sığdırdığı her anlatının bir gerçekliğe yaslanmasının ötesinde, “her ne ararsak kendimizde olduğu” gerçeğinin de altını incecik bir suyla ve zarafetle ayrı ayrı çiziyor “Kaf Dağı’nda Bir Gün”ün kahramanları... Yüzümüzü gündelik yaşamımıza çevirip kendi ellerimizle dayattıklarımıza, içinde boğulduğumuz küçücük dünyalara yeniden bakmamızı salık veriyor aynı incelikle... arada kitap oku- ya Hanım, Kaf Dağı’nı çok beğenmiş, Dağı’nda Bir Gün’ün kahramanları... yup kanepesin- görmeyi aklına koymuştur. Yüzümüzü gündelik yaşamımıza çe- de uyuklayarak Atıl, ansızın hem de gecenin bir vak- virip kendi ellerimizle dayattıklarımıza, bir de çiçeklere ti yola düşmeye kalkan büyükanneyi içinde boğulduğumuz küçücük dün- su vererek geçi- akıllıca davranıp başarıyla yönetecektir. yalara yeniden bakmamızı salık veri- ren yaşlı bir ka- “Ne zamandır ablasını, çocukluğunu, yor aynı incelikle... dınla ne yapılabi- birlikte geçirdikleri güzel günleri özle- lir ki üç koca sa- yen, gittiği hiçbir yerde çocukluğunun DUVARLAR AŞILMALI at boyunca? küçücük bahçesi kadar mutlu” olama- Doksan beş yaşındaki babaanneyi, “Falanca yan gezgin kız kardeş Akasya Hanım da unuttuklarını bir kıyıya bırakıp anımsa- Efendi’nin Filan- katılınca ekip tamamlanmıştır. dıklarıyla değerlendirebilsek... ca Parkı”na doğ- On yaş küçük kardeşini, babaan- Çocuklar, gençler için deneme / sı- ru çizer rotayı bü- nenin olağanüstü akıllıca sürdürdüğü nama-yanılma fırsatlarını olmadık ba- yükanne. Yol bo- telefon konuşması ikna etmiştir. Ha- hane ve gerekçelerle ötelemesek... Desen: MURTEZA ALBAYRAK yunca da soka- zırlıklar çabucak tamamlanır ve Kaf Çocukların iyiyi-kötüyü, kaliteliyi-ka- ğın, mahallenin, Dağı’na doğru büyük yolculuk başlar. litesizi ayırt edebildiklerini dikkate ala- parkların yıllar bilsek... Onların yerine, onlar için yap- Y. BEKİR YURDAKUL önceki sakin hallerinden açar sözü. ALIŞKANLIKLAR... malardan, etmelerden vaz- Gelin görün ki Papatya Hanım’ın ne ALIŞKANLIKLAR... geçebilsek... bastonu yanındadır ne omuz atkısı ne Ortaya koyduğu yapıtla- Alışkanlıklarımızın çe- aman akıp giderken ve ar- de gözlükleri... Her biri için bir koşu eve rıyla günümüz çocuk ede- peçevre duvar ördüğü dı ardına değişirken kuşaklar, gidip gelir Atıl. Enfes pastayı (Sahiden biyatının başarılı adları ara- “konforlu” bahçelerimiz- galiba değişmeyen bir şeyler “enfes” midir pasta, yoksa?) düşünerek sında haklı bir yer edinen den hiç değilse ara sı- Z de var: Alışkanlıklar üzerine her şeye burnundan solusa da katlanır. Koray Avcı Çakman, Kaf ra çıkabilsek... Hayalleri- kurulan hayatlar. Dağı’nda Bir Gün’de de mizin önüne aklımızdan, Doğru kabul edilmiş yanlışların ağır HER ŞEY BİR HEDİYEYLE bir yolculuk öyküsünden korkularımızdan, cesa- bastığı, örselediği, sıkıntılara soktuğu BAŞLADI çok daha fazlasını sunu- retsizliğimizden mürek- insanlar ille de çocuklar... Sürpriz yaş günü partisi başlar. yor okuruna. kep setler çekmesek, du- Kahramanımız Atıl’ın ailesiyle yaşadığı Üç de konuk vardır salonda Papatya Hayat her an, her gün kü- varlar yükseltmesek... Ve da o neredeyse her halini bildiğimiz ev- Hanım’ın hiç görmediği, nereden çık- çük büyük yolculuklar ba- unutmasak onları bir kö- lerden biri işte. İki çocuklu çekirdek ai- tıklarını bilmediği. Hadi, biz de söyle- rındırır. Arabamızın direk- şe başında... Yeni anıla- leye büyükanne Papatya Hanım ve evin meyelim kim olduklarını! siyonunu ya da ayakları- ra, gülümsemelere farkın- kedisi Üşütük de katılıvermiş. Sıra hediyelere gelir. Koca koca pa- mızın kontrolünü/ rotamı- da bile olmadan kapatı- ketler ardı ardına sökün eder. Atıl’ın zı alışkanlıklarımıza teslim verdiğimiz zihinlerimizde DOKSAN BEŞİNCİ YAŞ GÜNÜ hediyesi nerededir? ettiğimiz noktada vardığımızı sandığı- ara ara bahar temizlikleri yapabilsek... Günler birbiri ardınca ve sanki bir- Aklına bile gelmemiştir büyükanneye mız hiçbir yer yeni bir şey sunmaz bize. İşte bütün bunları ve çok daha faz- birini tekrarlar biçimde akıp giderken bir şey almak. Bir koşu “anne baba zev- Sahi Kaf Dağı yalnız ve ancak ma- lasını; yalın, sahici, yer yer gülümse- Papatya Hanım’ın doksan beşinci yaş kiyle döşenmiş oda”sında alır soluğu. sallarda “çıkılacak” bir yer midir? ten, abartıdan uzak anlatımıyla sunu- günü kutlaması Atıl için heyecandan Okumayı çok seven Papatya Hanım Ya Zümrüdüanka? O da olsa olsa bir yor bize Koray Avcı Çakman. Ve hepi- çok yeni bir sıkıntının habercisi olur. için en güzel hediye kitaptır. O mu- masal kuşu mudur? Sözün burasında mizi çoğu zaman varlığını bile unuttu- Sürpriz hazırlıklar süresince büyü- dur, bu mudur derken kitaplıktan “ye- Simurg için de diyecekleriniz vardır belki! ğumuz içimizdeki ışığı, kendi özgücü- kannenin ev dışında oyalanması göre- ni” gibi duran birini seçer. Bulup bu- İnsanlığın, bilmem kaç milyar yıl- müzü yeniden keşfe çağırıyor. vi Atıl’a düşer. luşturup bir güzel de paketlenince... lık şu gezegende, hiç de uzun ol- Son bir not: Oyunun finalini de be- Tek “suç”u, ablası Ayda’dan beş yıl Durumu kurtarır Atıl. mayan ömrüne sığdırdığı her anlatı- ğeneceksiniz! n sonra doğmak olan, dolayısıyla evin Papatya Hanım, Atıl’ın armağa- nın bir gerçekliğe yaslanmasının öte- bütün ayak işlerine koşulan Atıl için nı Kaf Dağı’nda Bir Gün’e bayılacak, sinde, “her ne ararsak kendimizde ol- Kaf Dağı’nda Bir Gün / Koray bu hiç de sürpriz değildir. üç günde okuyup bitirecektir. İşte ne duğu” gerçeğinin de altını incecik bir Avcı Çakman / Kırmızı Kedi Çocuk Ama günlerini Üşütük’ü severek, olduysa o zaman olmuştur: Papat- suyla ve zarafetle ayrı ayrı çiziyor Kaf / 126 s. / 9+ / 2022. 24 Şubat 2022 16
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear