Catalog
                    Publication
                
                - Anneler Günü
 - Atatürk Kitapları
 - Babalar Günü
 - Bilgisayar
 - Bilim Teknik
 - Cumhuriyet
 - Cumhuriyet 19 Mayıs
 - Cumhuriyet 23 Nisan
 - Cumhuriyet Akademi
 - Cumhuriyet Akdeniz
 - Cumhuriyet Alışveriş
 - Cumhuriyet Almanya
 - Cumhuriyet Anadolu
 - Cumhuriyet Ankara
 - Cumhuriyet Büyük Taaruz
 - Cumhuriyet Cumartesi
 - Cumhuriyet Çevre
 - Cumhuriyet Ege
 - Cumhuriyet Eğitim
 - Cumhuriyet Emlak
 - Cumhuriyet Enerji
 - Cumhuriyet Festival
 - Cumhuriyet Gezi
 - Cumhuriyet Gurme
 - Cumhuriyet Haftasonu
 - Cumhuriyet İzmir
 - Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
 - Cumhuriyet Marmara
 - Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
 - Cumhuriyet Oto
 - Cumhuriyet Özel Ekler
 - Cumhuriyet Pazar
 - Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
 - Cumhuriyet Sokak
 - Cumhuriyet Spor
 - Cumhuriyet Strateji
 - Cumhuriyet Tarım
 - Cumhuriyet Yılbaşı
 - Çerçeve Eki
 - Çocuk Kitap
 - Dergi Eki
 - Ekonomi Eki
 - Eskişehir
 - Evleniyoruz
 - Güney Dogu
 - Kitap Eki
 - Özel Ekler
 - Özel Okullar
 - Sevgililer Günü
 - Siyaset Eki
 - Sürdürülebilir yaşam
 - Turizm Eki
 - Yerel Yönetimler
 
                        Years
                    
                    
                
                    Our Subscribers Can Login And Read Original Page
                    I Want To Register And Read The Whole Archive
                    I Want To Buy The Page
                
            
                FERİDUN ANDAÇ’TAN ‘GENÇ MESLEKTAŞIMA MEKTUPLAR’
‘Yazmak öğretilebilir, 
yaratıcılık asla!’
Niçin yazıyoruz? Nasıl yazmalıyız? “İyi yazar”lar iyi okurlar mıdır? Yazı adası kurabilmek. Biriktirerek yazmak. 
Dindirerek yazmak. Kendi sesini yakalamak... 
Feridun Andaç’ın, tüm bu soruları yanıtladığı ve bağlamları açımladığı, henüz kitap olarak çıkmadan üç, dört yıl 
öncesinden bu yana sanal okuma alanında on binlerce okura da ulaşan Genç Meslektaşıma Mektuplar’ı  
(Eksik Parça Yayınları) özellikle yazmak uğraşında yol alanlara bir çağrı. Yanı sıra yaşama, sinemaya,  
müziğe, felsefeye, kentlere de bir davet.
rılmış Vasiyetler’de, Choderlos de 
HALİL GÖKHAN
Laclos’nun Tehlikeli İlişkiler’inden 
dem vurarak, mektup türünün 20. 
YAZAR-ANLATICI İMGELEMİ
yüzyıl roman sanatı için adeta kaçı-
n Genç Meslektaşıma Mektuplar... 
rılmış bir fırsat olduğunu yazdığını 
Bu yazar gerçekten var mı? Yoksa im-
anımsıyorum. 
geleminizin yaratıcı bir oyunu mu?
Leyla Erbil’in Mektup Aşkları ro-
Bildiğiniz gibi uzun yıllardır yaratıcı 
manı belki de zamanın ruhuyla buna 
yazarlık dersleri vermekte, edebiyat se-
en güzel yanıttı modern dünya ede-
minerleri düzenlemekteyim. Öğrenciler-
biyatı için. Mektubun yanı sıra gün-
de, katılımcılarda gözlediğim şeylerden 
lük türünün de roman adına her za-
biri öncesini bilmemek / bilememek. Ya-
man kaçırılmayacak bir fırsat oldu-
ni her şeyi kendinden başlatmak anlayışı. 
ğunu düşünürüm kişisel olarak. 
Diğer bir şey de yeterli edebiyat bilgi-
sinin olmaması. Hatta gerçekten neye /
‘MEKTUP VAROLUŞU ANLATIR!’
niçin ilgilerinin olabildiğini bilememe... 
n Genç meslektaşlarınıza bu söy-
Kuşkusuz bundan iyi bir edebiyat / sa-
leşi için son olarak kaçırılmama-
nat eğitimi veremediğimiz sonucunu da 
sı gereken fırsatlardan, yararlı - ge-
çıkarabiliriz. İşte o yazar / anlatıcı im-
rekli sabır ve bekleyiş konularına 
gelemi buradan doğdu.
kadar söyleyeceğiniz başkaca neler 
olabilir?
‘SANAT EĞİTİMİ KAÇINILMAZ!’
LÜTFİ ÖZGÜNAYDIN
Mektup, bence, her çağın gelişmiş-
n Kısa bir süre önce ilk romanınız 
liğinin bir göstergesidir kim ne der-
yayımlandı. Bu roman yayımı öncesi ya 
ileride bilebileceği şeyler. 
rak ilişkisi her daim gerekli. Bu siyasette se desin. 
da yazılması sırasında bir genç meslek-
Ama kuşağımızın önemli bir tanıklığı de böyle fırında ekmek yaparken de ber- Bir karşılaşma durumumdan söz ede-
taşınızla yazıştığınızı anlıyoruz. Bu iki 
var, bunu yadsımamalı. Hele kendi açım-
berin koltuğunda da… yim, mektup yazan biri olarak. Madrid’de 
sürecin etkileşimleri oldu mu?
dan, yayıncılık ve edebiyat ortamında çok 
yaşayan dostum Neyyire Gül Işık’a yazdı-
Roman yazma duygusu / düşüncesi işte 
insan tanıdım, birçok şeye tanık oldum. 
‘MEKTUP VE GÜNLÜK, ROMAN ğım bir mektubumu postaneden gönderir-
o başka yazarlara gitme / okuma uğraşımla 
Bunları tek tek yazmak ağır gelir. 
ADINA KAÇIRILMAZ BİR FIRSAT’ ken, görevli memur zarfı alıp hemen oto-
başlayan bir şey. Yani çocukluğumdan ge-
Süzülmüş duygular, düşünceler yazılma-
n 1960-70’ler ile 2020’lerin genç ya-
matik makineye iliştirdi. Durdurdum ken-
len bir arzu. Hep o arzuyu beslediğimi söy-
lı derim. Nicedir Yaşar Kemal okuma gün-
zar tanımlarında ev tiplerinde nasıl ya- disini, “Pul yapıştırın lütfen” dedim. Ga-
leyebiliriz. İlkten öğrenmek için okumalı 
lüğü yazıyorum. Bu, onun 
kınlaşmalar ve kopma- rip biçimde yüzüme baktı, “Pul yok” de-
ve yazmalısınız derim, kendiniz için. Son-
yapıtlarını yeniden okurken 
lar gözlemliyorsunuz? di. Israr edince, ağır yük taşır gibi ye-
rasında ise başkaları için yazacaksınızdır.
hatırlattıkları kadar göste-
Edebiyat, çağını ya- rinden kalkıp pul klasörünü çıkarıp zarfı 
n Yazma sizce eğitsel midir bilişsel mi?
rip öğrettiklerine dönük bir 
kalama ve onu değiştir-
pulladı. Bu ne bir oyun ne de ritüeldi. İle-
Yazmak öğretilebilir bir şey. Yaratı-
yolculuk benim için. 
me - dönüştürme gücüy- tişimde gerekli olanı hatırlatmaktı.
cılık asla öğretilemez. Ama eğitim bunu 
Bir tür yazarın kendini 
le yakın geçmişiyle akıl-
ortaya çıkarır. Neyi / neden / niçin / na-
(nasıl) inşa etme süreçlerini 
lıca hesaplaşıp hayatın “‘TORUNUM LEANDROS’A 
sıl yazmanız gerektiğini de işte bu süreç-
anlatıyor diyebiliriz. Gör-
ve şimdiki zamanın önü- MEKTUPLAR’I YAZIYORUM!”
te öğrenebilirsiniz. O nedenle diyorum ki 
mek / hissetmek ve yaşa-
ne geçebilir mi?
sanat eğitimi kaçınılmaz. Sürdürülebilirlikten kastım bu. Her mek-
mak adına yazının ucuyla 
Değişimi görmek başka tup biraz da varoluşumuzu / var olma biçi-
çıkılan yolculuk. Sanırım 
‘ANILARIMI YAZMIYORUM bir şey, sürdürülebilirliğin mimizi anlatır. İnsanlık tarihi böyle böyle 
bu daha kıymetli.
içinde olmak bambaşka bir inşa edilmiştir. Teknoloji var diye her şeyi 
GÜNLÜK TUTUYORUM!’
n Usta-çırak, sanat-za-
şey. Bugün hâlâ kitapçıdan silkeler atarsanız sonrasında elinizde hiçbir 
n Anılarınızı yazıyorsunuzdur mutla-
naat ayrımları sizce bu-
ka. Onlarda da -gerçi yazınızda anıları- kitap almanın, dergide ga- şey kalmaz, işte asıl hiçleşme orada başlar. 
gün, çağımızda hangi 
zetede çıkan yazınızın izini Yazı bunu anlatır, hatırlatır, gösterir, du-
nız her zaman sıklıkla uğranan duraklar 
aşamalara ve uzaklıkla-
gibidir- yetişen ve gelişen tüm meslek- sürmenin hazzını yaşama yumsatır. Genç Meslektaşıma Mektuplar 
ra geldi, gerildi?
bilincinde misiniz? bunun için yazıldı. Şimdilerde Torunum 
taşlarınıza aktarımlarınız olacaktır…
O nedenle Genç Mes-
İnanın yazmıyorum. Evet, günlük yazdı- Asıl buna bakmalı. Eğer Leandros’a Mektuplar’ı yazıyorum. Daha 
lektaşıma Mektuplar iyi-
ğım doğrudur. “Mahrem günlükler” olmasa bunlardan yoksunsanız, işe iki yaşına girmek üzere, Atina’da yaşıyor. 
cil duygularla yazılan bir 
da orada çok şeyi bulabilirsiniz. Ama bun- oradan başlamalıyız ve şunu sormalıyız eği- Buna da geleceğe yazılan mektuplar diyebi-
kitap. Hatta kendi okumak istediğim bir 
ları yayımlar mıyım? Hiç sanmam! Öyle lip bükülmeden: Buraya nasıl geldik, bun- liriz. İki denizin buluşturduğu bilince, duy-
kitap bile diyebilirim. Tüm bu söyledikle-
da sizin payınız yok mu? guya ve tarihin / kültürün nasıl ortak pay-
yakıp edeceğim gibisinden bir teranem de 
rinizin karşılığı olduğu için. Evet, usta-çı-
yok. Oğlum Barış ile torunum Leandros’un n Milan Kundera’nın, sanırım Saptı- dada bizleri buluşturduğuna... n
8 27 Ocak 2022
            
    
