Catalog
                    Publication
                
                - Anneler Günü
 - Atatürk Kitapları
 - Babalar Günü
 - Bilgisayar
 - Bilim Teknik
 - Cumhuriyet
 - Cumhuriyet 19 Mayıs
 - Cumhuriyet 23 Nisan
 - Cumhuriyet Akademi
 - Cumhuriyet Akdeniz
 - Cumhuriyet Alışveriş
 - Cumhuriyet Almanya
 - Cumhuriyet Anadolu
 - Cumhuriyet Ankara
 - Cumhuriyet Büyük Taaruz
 - Cumhuriyet Cumartesi
 - Cumhuriyet Çevre
 - Cumhuriyet Ege
 - Cumhuriyet Eğitim
 - Cumhuriyet Emlak
 - Cumhuriyet Enerji
 - Cumhuriyet Festival
 - Cumhuriyet Gezi
 - Cumhuriyet Gurme
 - Cumhuriyet Haftasonu
 - Cumhuriyet İzmir
 - Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
 - Cumhuriyet Marmara
 - Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
 - Cumhuriyet Oto
 - Cumhuriyet Özel Ekler
 - Cumhuriyet Pazar
 - Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
 - Cumhuriyet Sokak
 - Cumhuriyet Spor
 - Cumhuriyet Strateji
 - Cumhuriyet Tarım
 - Cumhuriyet Yılbaşı
 - Çerçeve Eki
 - Çocuk Kitap
 - Dergi Eki
 - Ekonomi Eki
 - Eskişehir
 - Evleniyoruz
 - Güney Dogu
 - Kitap Eki
 - Özel Ekler
 - Özel Okullar
 - Sevgililer Günü
 - Siyaset Eki
 - Sürdürülebilir yaşam
 - Turizm Eki
 - Yerel Yönetimler
 
                        Years
                    
                    
                
                    Our Subscribers Can Login And Read Original Page
                    I Want To Register And Read The Whole Archive
                    I Want To Buy The Page
                
            
                SVETLANA ALEKSİYEVİÇ İLE YAZINI VE YAPITLARINI KONUŞTUK
‘Kötülük insanın ebedi yoldaşıdır!’
Kızıl medeniyetin tarihini yazan, sürekli yeni tanıklar arayan, sokaktaki insanları dinleyen  
2015 Nobel Edebiyat Ödülü sahibi Rus yazar Svetlana Aleksiyeviç, Kafka Kitap tarafından yayımlanan  
Kadın Yok Savaşın Yüzünde, Son Tanıklar, Çinko Çocuklar, Çernobil Duası, İkinci El Zaman  
gibi yapıtlarında da savaşın acılarını sayısız tanıkla ilk elden ortaya koyuyor.
Türkiye için de “Bu ülke hakkında gazetelerde değil kitaplarda okuduklarımı seviyorum” diyen Svetlana Aleksiyeviç ile 
yazın yaşamı ve kitaplarının oluşum süreçlerini konuştuk.
Bir komünizm ve faşizm ideolojisi var, nıyor. Tanrı bu dengeyi ve dünyaya kar-
DEĞERLER SİSTEMİ...
GÜLÇİN ARAS
ancak savaş söz konusu olduğunda, ideo- şı dostluğunu korusun! Otuz küsur yıldır 
Kitabımın sözde, babalarının başarıları-
lojik düşünceler geride bir yerde kalıyor, 
nı sürdürdüklerini iddia eden çocuklara  “kızıl medeniyet” hakkında ansiklopedik 
‘SAVAŞ, DÜNYA 
bir düelloya dönüşüyor ve kimin insan  
iftira atmakla suçlandığım ve Minsk’te iki bir inceleme yazıyorum: Ütopyanın  
GÖRÜŞÜNÜ DARALTIR!’
olduğu, kimin olmadığı belli oluyor. 
yıl süren duruşmasında da görülmüştür: Sesleri. Ülkeyi kana bulayan fikri araştı-
n Svetlana Aleksiyeviç ne yapıyor, ne 
Bu noktada bunu belirleyen uğruna  
Çeçenistan ve Afganistan’dan sonra sa- rıyorum. Komünizmin 90’larda kolay ve 
yapmaya devam ediyor? 
savaşılan fikirler değil, kişisel deneyim-
vaş zaten bambaşka bir hal alıyor ve ora-
hızlı gittiğini hayal ettik ama gitmedi.  
Sizi, sizden dinlemek isteriz.
ler, çevre ve kimin hangi yöne gittiği...  
da bilmediğimiz, güçlü insanlar görüyo-
Özgürlüğe giden yol uzun oldu...
Geri dönülemez bir biçimde sular altın-
Ve tabii ki insan doğası... Bazı insanlar 
ruz. Kendi içinde, kendisinden saklanan... 
da kalmış kızıl medeniyetin tarihini yazı-
başkalarına zarar vermekten zevk alırlar. 
Hemşirelerden biri, çığlık atan yaralıla-
‘BU YENİ BİR SAVAŞ: ÖNCE 
yorum. Tanık arıyorum. Sokaktaki insan-
Ben savaşa katılmadım, sadece dinledim 
rın paylaştıklarını bana anlatmıştı: 
KADINLAR VE ÇOCUKLAR!’
ları dinliyorum. Her kitap için 400-500 kişi. 
ve bir insanın aşırı durumlarda neler yapabi-
Öldürmeyi seviyorlar, bu onlar için  
n Savaşlarda kadınların ve çocukların 
Bu, bugünlerde daha zor. Koro yok,  
leceğini asla hayal edemediğimi hissettim.  
büyük bir tutku... Sonra âşık oluyorlar, 
da erkekler kadar savaştığını, yara aldı-
koro dağıldı! Herkes farklı bir şey için bağırır  
Nietzsche’nin yazdığı gibi: “Uzun süre 
evleniyorlar, çocukları oluyor ama bu 
ğını çarpıcı bir dille okura aktarıyorsu-
ya da sessiz kalır oldu. Kimse kimseye inan-
uçuruma bakarsan, uçurum da sana  
duyguların üstesinden gelemiyorlar. Bu, 
nuz. Anlatılanları dinlerken, sözcüklere 
mıyor. Vaizler ve doğrular ortadan kaybol-
bakar.” Kötülükten söz ederken kötülük 
yurtseverlik hakkındaki mükemmel edebi-
dökerken siz ne kadar yaralandınız?
du! Bir yerdeler ama duyulmuyorlar. 
yattan toplanandan farklı bir bilgidir. kahraman olmasın ama insanların ona  
Kadınlar ve çocuklar… Bu yeni bir  
Dürüst Sovyet yazarlarımız çok yete-
direnişi kahraman olsun derler, buna inan-
Çernobil Duası da farklı başka bir yapıt, 
savaş dünyası, bu farklı gözlerle görülen 
nekli insanlar fakat zamanla köleleştiril-
mak zor. Kötülüğün ön plana çıkmaması 
yazar sosyal anlayıştan varoluşsal bir anlayı-
bir savaş. Bu dünyaya aşina değiliz, erkek 
dikleri için yapabileceklerini ve yapmak 
benim ustalığımdır diye düşünüyorum. 
şa geçmiştir. Değerler sistemimize, genetik 
savaşına aşinayız. Erkek dünyasında sa-
istediklerini ifade edemediler. 
Kadın Yok Savaşın Yüzünde’yi okuduğu-
hafızadaki kelimelerin ötesine geçen devle-
vaşın meşru amaçları var fakat kadınların 
Savaş, dünya görüşünü daraltır! Bir  
nuzda, kötülüğün sonsuzluğunu veya insan 
te, fikirlere, mitlere odaklanmıştır.
ve özellikle çocukların öyküsünden sonra 
karıncanın süründüğünü duymak ve ağaç-
ruhunun onu yenebileceğini mi düşündünüz?
Fark ettim ki sanat, birey hakkında pek 
hiçbir savaşa adil denilemez. 
ların çiçek açtığını görmek zordur.
bir şey bilmiyor. Sanat, sanatla beslenir 
İşte sadece bir örnek: Naziler, çocukları 
‘ÜLKEYİ KANA BULAYAN 
ve nadiren yeni metinlere yönelir. 
yetimhaneden alıp kamp hastanesine  
‘YOL İNSANLARIYIZ... 
FİKRİ ARAŞTIRIYORUM’
Yaklaşımımda metinlerin her yerde ol-
götürür, orada kanlarını pompalarlar ve 
DEĞİŞİYORUZ!’
n Yazdıklarınızla toplumsal belleğe 
duğu ve sadece kulak vermenizin, sokağa 
onları yürüyen küçük cesetlere dönüştü-
n Yazmaya başladığınız ilk günden  katkıda bulunuyorsunuz. Bu yolda ne 
inanmanızın, köleleştirmeyen bir ideoloji-
rürlerdi. Ama çocuklar bunu bilmiyorlar, 
bugüne yaşamınızda neler değişti?
tür zorluklar yaşadınız?
ye inanmanızın gerekliliği daima öne çıkar.
yabancı askerlere koşuyorlar ve bağırıyor-
Her birimiz yol insanlarıyız. Otuz yıl 
Bana “afet yazarı” dedikleri zaman  
lar: “Babalar geldi! Babalar geliyor!”
önce tamamen farklı bir insandım. bunu kabul etmiyorum. İnsanların korku-
‘KEŞKE KÖTÜLÜK DEĞİL, 
Biz yetişkinler dünyaya uzaktan, görüş-
Kadın Yok Savaşın Yüzünde kitabım hâlâ 
larını değil ruhlarını topluyorum. 
DİRENİŞ KAHRAMAN OLSA!’
lerin, zihniyetin, zamanın ruhunun priz-
insan doğasının güvenilmezliğine ilişkin çok 
n Bir zafer çocuğu olarak yıkımla dolu Kitaplarımın hiçbirinin kolay bir  
masından bakıyoruz. Ama çocuklar temiz. 
zayıf, çekingen bir şüphesi olan, henüz ro-
kaderi yoktu. İlk kitabın seti dağıtıldı, 
anıları toplamaya ve kitap haline getir-
Yaralı bir kuş, öldürülen bir kedi yavrusu 
mantik doğasını kaybetmemiş biri tarafından 
meye nasıl karar verdiniz? ikincisi Gorbaçov iktidara gelene  
görünce dünya onlar için çöküyor. Herkes 
yazılmıştır çünkü şu anda sahip olduğum o 
Kötülük, insanın ebedi yoldaşıdır. An- kadar iki yıl boyunca basılmadı. Çinko 
korkunç bilgilere henüz sahip değildim. Sa- gerçeği çocukların gördüğü gibi görmeli. 
cak 20. yüzyılda yırtıcı ve sofistike hale Çocuklar için yargılandım, Çernobil Dua-
vaş dünyası bana daha anlaşılır görünürdü. n Yeni kitabınızla birlikte sizi ülkemiz-
geldi. Askeri konular en ilgilendiğim ko- sı, Beyaz Rusya’da yayımlanmadı. 
de de görecek miyiz?
Fakat Çinko Çocuklar kitabım tamamen 
nulardır, İkinci Dünya Savaşı hakkında Hem Batı’da hem de Amerika’da  
farklı bir kişi tarafından, Afganistan’daki Türkiye’ye hiç gitmedim. Orhan 
iki, Afganistan hakkında bir kitap yazdım. birçok büyük ödül almış olmama karşın  
savaşın farklı olduğunu anlayan ve bunun Pamuk’tan sonra İstanbul’a âşığım.  
Sayısız röportaj sırasında ne kadar kor- günümüzde dahi devlet yayınevlerinde 
yurtseverlik kavramları ile açıklanmasını kunç şeyler duyduğumu tahmin edemezsi- yayımlanmıyor. Bu ülke hakkında gazetelerde değil kitap-
olanaksız bulan biri tarafından yazılmıştır. niz. Ama beni en çok şaşırtan şey şudur: Benim asıl duygularım içimde yaşa- larda okuduklarımı seviyorum. n
4 22 Temmuz 2021
            
    
