22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

‘MURAT UYURKULAK’TAN ‘MERHUME’ VE ‘HOCA, BABA, AMCA, BEN’ Zor yaşamlar ve anason kokulu öyküler! Salya ve kan ve ter kuşatmasında yaşamlar... Arka sokaklar, ışık girmez evler, batakhaneler... Hep kaybedenler, son gülenler, şahane gülenler... Murat Uyurkulak’tan, odağında ölüme giden kısa yolda “tek başına” ilerleyen genç kadın, “müstakbel mevta” Evren Tunga’nın yaşamının diğer yaşamlarla kesişmeleriyle gelişen bir cinayet romanı; Merhume (Can Yayınları). Uyurkulak, Merhume’den sonra Hoca, Baba, Amca, Ben (Can Yayınları) başlığı ile yayımlanan “anason kokulu” öykülerinde ise “devrimci-alkolik hoca, baba, amca üçgeni”nde üç yaşlı adamı, 12 Eylül’de yaşananları, çocukluk arkadaşı Didem Madak ile yıllar sonra karşılaşmasını, gençliğininin penceresinden anlatıyor. zarın nedense “alelâdeleştirdiği EVREN TUNGA İLE NURSUN EREL YAŞAMLAR ARASINDA sert cinsellik anlatımına” hazır- Derken, romanın Evren dışın- sanız, Evren Tunga’nın yaşam daki önemli diğer kişileri, Hilmi öyküsünü, Merhume’yi bir oku- ‘MÜSTAKBEL MEVTA’NIN Şerbet (Zenginlik hayaliyle yaşa- yun derim... BAŞINA GELENLER yan huysuz hafiye), Davut Vah- “Gerçekten de... “Okunması bunca zor- det (Şerbet’in yakışıklı ortağı) ve ‘HOCA, BABA, AMCA, sa, yazılması kolay mıydı ki acep?” di- Alper Kenan Kaldıran (Evren’in ye düşünmeden edemiyor insan. Bilmem BEN’ abisi veya babası!) ortaya çıkıyor, Murat Uyurkulak’ın yazarlığına aşina mı- Merhume’nin sonrasında Hoca, üçlünün yaşadıkları ile olay örgü- sınız? Değilseniz kendinizi “zor”a hazır- Baba, Amca, Ben (Can Yayınla- sü ilmek ilmek aydınlanıyor. layın. Sunuda “Bir cinayet romanı” di- rı) başlığıyla yayımlanan öyküle- Evren, “küçüklüğünden başla- ye geçen romanda, gerçekten de pek çok rinde ise “devrimci-alkolik hoca, yarak uğradığı taciz olayları”nı, cinayet yer alsa da, en önemlisi “Evren baba, amca üçgeni”nde üç yaş- annesi Gülsüm’ün “bir vakitlerin Tunga”nın, yani, yazarın deyimiyle “müs- lı adamı, 12 Eylül’de yaşananla- namlı fahişesi” oluşuna bağlıyor. takbel mevta”nın başına gelenler... rı, çocukluk arkadaşı Didem Ma- Küçük kız, belki sırf bu yüz- Aslında o genç kadını kimse öldürmü- dak ile yıllar sonra karşılaşması- den, “elleri yumurta kokan, göm- yor ama onun yaşama veda edişinin pek nı, gençliğininin penceresinden lekleri ter kokan, ağızları b.k ko- çok sorumlusu var. anlatıyor Murat Uyurkulak. kan” erkeklerden soğuyor, Romanın ilk sayfalarında ölümden so- Sayfaları çevirirken “buram dansözlük ve falcılıkta mahir rumlu kişileri ipuçlarıyla tek tek anlatan buram anason” kokusu gelip si- bir başka genç kadına, Kader yazar, “eldeki soruyu” şöyle koyuyor or- zi buluyor. Atmaca’ya meylediyor. taya: “Yani, siz, hepiniz?” Hele alkolle örülü yaşamla- Romanın sayfalarını çevir- Murat Uyurkulak’ın Merhume isim- ra aşina iseniz bu öykülerin size dikçe, kimi yerde tarihin ka- li romanının (Can Yayınları) odağındaki “çok tanıdık” geleceği kesin. ranlıklarına gömülmüş genç kadın Evren Tunga, ölüme giden kı- Anason kokulu öyküleri okur- “hesaplaşmalar”la karşılaşıyor, sa yolda “tek başına” ilerlerken çok şey ken, “acaba Murat Uyurkulak, Ermeni mezarlığındaki ölüle- yaşıyor, sona yaklaştığını öğrendiğinde ri, isimleri ve yaşarken yaptıkla- gençliğini, çocukluğunu mu dile ise bu yaşadıklarını “ayyaş yazar” Yusuf rı işlerle tanıyor, yıllar sonra aynı getirmiş?” diye düşünüyorsunuz. Sertoğlu’na anlatmak istiyor, çünkü mezarlığa gömülen, acılı, işkence Bakıyorsunuz ki bu öykülerde istiyor ki herkes başından geçenleri görmüş, tacize uğramış Kürt ka- öğrensin, bir bakıma yaşama böylece geçen kimi olayları yazar zaten ler hisseder?” sorusunun yanıtı, dınlarını görüyorsunuz. bir çentik atmış olsun. Merhume’de de önceden sıkça dile getirmiş. Evren Tunga’nın anlatımıyla romanda Bir bölümde Köşk’te rakı sofralarının şöyle yer alıyor: yanı sıra, sıkça düzenlenen güreş karşılaş- FANTASTİK BİR GEZİ UNUTULMA KORKUSU “Öleceğim için gazeteden ayrıldım, malarından birini heyecanla izliyor. Hatta Roman bir bakıma Evren Tunga’nın ya- Peki, “yazarların unutulma korkusu” kitabına uydurup tazminat vermediler, bir gün Hint sefirinin getirdiği Kaju fıstı- şam öyküsü olmakla birlikte, onun yörün- var mıdır? Yazdıkları ile “sonsuza dek ha- mesai arkadaşlarım son gün adet yerini ğının boğazına takılmasıyla Ata’nın ölüm- gesinde o kadar çok kişiyi anlatıyor ki, bir tırlanmayı” mı hedefe koyarlar? bulsun kabilinden kısa bir veda partisi den dönüşüne tanık oluyorsunuz. dünyadan bir başkasına atlatıyor okuru. Murat Uyurkulak bu olasılığı “Unu- düzenlediler, sevgilim partide onu aldattı- O atlamalar sırasında yazarın kalemiyle tuluyorum” başlığı ile, yazar Yusuf ğımı daha yeni öğrenmiş gibi maraza VE ÖLÜM! bir anlamda farklı zaman boyutlarında da Sertoğlu’nun dilinden “Meftune”nin son- çıkarıp beni terk etti, öleceğim için bir fantastik gezilere çıkıyorsunuz. Gel zaman git zaman, Ankara günün larında şöyle dile getirmiş: sahaf buldum, kitaplarımı gösterdim, birinde büyük depremde yerle bir oluyor, Tabii Uyurkulak’ın diline alışkın olma- “Yaşlandığıma, kocadığıma, en kötüsü binlerce kitaba üç kuruş teklif etti, yanlar açısından, o boyutları sorgulamak öykü bu ya, “Aksultan” da ortadan de, unutulmaya başladığıma dair bir işa- küfrettim, satmadım, öleceğim için son yok oluyor, saray enkazının altında bile çoğu kez sonuçsuz kalıyor, farkediyorsu- ret daha. ‘Bir an önce yeni kitap yaz lan,’ kez temizliğe çağırdığım kadına kitap- nuz ki “o zamanlar” ve “o dünyalar” as- bulunamıyor. diyorum içimden, (...) Bir zamanlar koca ları kolilettim, kargo şirketini kafalayıp lında gerçek değil, birer fanteziden ibaret... Fanteziler sürerken, Osmanlı Sarayı- bir dili yerle yeksan etmek gayesiyle, ha- Gökkuşağı Derneğine bedavaya gönder- na gittiğiniz de oluyor, Nazilerin gaz oda- Bir bakıyorsunuz Cemil Meriç var dim, öleceğim için kira vermeyeyim de- valeler geçirerek yazdığım kitaplar, şim- karşınızda, ama o sizin bildiğiniz larından esinlenilip Haydarpaşa Garına dim, evimi öylece bırakıp küçük bir bavul- di ucundan azar azar kopararak yediğim monte edilen, onlarca insanın yok edilme- Cemil Meriç değil, pek çok felaketi la Bahar’a taşındım…” bayat ekmeklere benziyor. Vaktiyle bizzat önceden haber veren, hatta “sırf felaket sini kolaylaştıran özel bir hela düzeneği de karşınıza çıkıyor. Sözün özü Merhume, yeni dönem ro- var ettiğim, harflerden müteşekkil ilahlar, olacak diye” Varna’da getirtilen beyaz kumla Haliç’in doldurulup, kurutulmasını Zaman zaman pek çoğumuzun aklın- manına farklı bir soluk getiriyor, eğer her küçük hesapların, ucuz hovardalıkların sağlayan bir kahin. dan geçen, “öleceğini öğrenen birisi, ne- sayfada bolca rastlanan küfürlere ve ya- tellalı artık…” n 10 22 Temmuz 2021
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear