22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

MİYASE İLKNUR’DAN ‘İLHAN ABİ’ VEDAT ARIK ‘Bir yazardan çok ötesiydi’ Solun, yazılı basının ve ülkenin aydın insanlarının yaşamında sarsılmaz bir yeri olan, 21 Haziran 2010’da yitirdiğimiz İlhan Selçuk’un, 10. ölüm yıldönümünde, manevi kızı, gazeteci ve yazar Miyase İlknur ile “İlhan Abi” kitabını konuştuk. GAMZE AKDEMİR gamze.akdemir@cumhuriyet.com.tr n Bu kitapta İlhan Abi’yi tanıyan veya tanımayan herhangi birini nasıl bir yol hikâyesi bekliyor? Bu kitapta tabii İlhan Abi’nin otobiyografisinin yanında Türk solunun ve basın tarihinin özellikle de Cumhuriyet Gazetesi’nin tarihi var. Cumhuriyet kuşağı aydınlarının birbirlerini düşünsel olarak nasıl besledikleri, atlattıkları badireler, tüm o kes, kopyala, yapıştır davaları, tutuklanmalar, işkencelere rağmen hiçbir dönemde ilkelerinden ödün vermemeleri var. ‘YAZARLIKTA DEĞİL DEVRİMCİ MÜCADELEDE HIRSLIYDI’ n Kitabın önemli vurgularından biri de; İlhan abinin yazarlıkta değil ama devrimci mücadelede hırslı olduğunu ifade etmesi. Evet, hem de nasıl! 27 Mayıs’tan sonra başlayan ve 1960’ların ikinci yarısından itibaren Yön ve Devrim dergilerinin öncülüğünü yaptığı basın yoluyla devrimci mücadele, İlhan Abi’nin sadece bu dergilerdeki yazılarına değil Cumhuriyet’teki yazılarına da yansımıştır. Devrimci mücadelede rolünün yazarlıktan daha öncelikli olduğuna yürekten inanmıştır. Bunu Mustafa Kemal’in Saati kitabının önsözünde de açıklıkla ifade eder. n Bir İlhan Abi klasiği de değişen dünyayı, iç ve dış politikaların olumlu olumsuz seyrini doğru öngörmesi. AKP’nin geldiği andan itibaren söyledikleri konusunda da haklıydı. Sonra kumpas davalarını da tüm açıklığıyla yazıyorsun. İlhan Abi’nin en ‘can alıcı’ öngörüleri burada da kendini gösteriyor. Ne dediyse çıktı! İnanılmaz öngörülüydü. İlhan Selçuk mesleğindeki pek çok yazarın yaptığı gibi günü yorumlayan değil geleceği de görüp uyaran biriydi. Yani bir yazardan çok ötesiydi. Öngörüleri arasında benim itiraz ettiklerim de vardı. Örneğin “Sosyal demokrat ve milliyetçi laik kesim bu İslamcı partiye karşı ittifak yapmalıdır” dedi. Ben de dahil hepimiz itiraz ettik. “Biz MHP’nin geçmişini yok mu sayacağız” falan diye itiraz ediyorduk. Bugün Millet Cephesi’nin dağılmamasını umut ediyoruz. Aman İyi Parti öbür tarafa gitmesin diye uğraşılıyor. ‘SANIK OLARAK ÖLMESİNİ İSTEDİLER’ Sadece FETÖ’nün orduyu ve yargıyı tasfiye ederek Amerikancı bir darbeye girişeceği, Kıbrıs’ın ABD, AB ve küresel şirketlerin yeni sahası olacağını değil; siyasal İslam’la iş tutan ve tarikatlara sivil toplum muamelesi yapan sol aydınların bu grubun devleti ele geçirdikten sonraki hedefi olacağını da öngördü. Hepimizi uyarmıştı. Ergenekon ve Balyoz’un kumpas olduğunu bizler de görüyorduk ama biz işin rengini tam anlamıyla biraz zaman geçtikten sonra anlamıştık. İlhan Abi Ergenekon operasyonu kapsamında gözaltına alınıp serbest kalınca, “Abi, ne anladın bu işten, sence, seni neden aldılar?” diye sorduğumda; “Ben ufak bir hedefim. Bizler, büyük hedefi kamuoyuna göstermemek için alındık. Büyük hedef Türk ordusunu tasfiye etmek” dedi. Şimdi o dönemde içeri alınmış bir subay bile yok. “Çok iddialı bir laf bu abi” dedim. “Öyle değil, göreceksin. Emniyet’te onlar akıllarınca beni sorguluyorlar ama o sırada ben de onları sorguluyordum. Oyun çok büyük. ABD’nin bölgedeki hedeflerine taşeronluk yapacaklar. Bunun için Türk ordusunun, yargının, üniversitelerin ve bizim gibi milleti uyandıracak kişilerin tasfiye edilmesi gerekiyor. Çok büyük bir plan var” dedi. Dedikleri bir bir çıktı. ‘ŞEKER ABİLER HİÇ KAYBETMEDİ!’ Savunmalarla ilgili de uyardı hepimizi: “Çocuklar, bize bu savunmayı yaptırmayacaklar. Ben yaşta olanlar bu davanın sonucunu göremeyeceğiz. Sanık olarak ölmemizi istiyorlar. Balbay gibi genç yaşta olanlar ise yıllarını içeride geçirecek. Bu dediklerim aynen çıkacak. Ben büyük bir ihtimalle göremeyeceğim ama siz göreceksiniz.” Onda da haklı çıktı. Erdoğan’ın asıl amacının Çankaya’ya çıkmak ve rejimi değiştirmek olduğunu da 2006’da dile getirmişti. n Cumhuriyet Gazetemiz içindeki bölünmeler ve ayrılmaları nasıl yazdın? Olan biteni aynen yazdım. Nadir Bey’in anılarında yazılmış olanlar, İlhan Abi’nin bizzat anlattıkları, mektupları, bu konuda yazılmış pek çok kitap var ayrıca. Sonra 1992’deki o ‘vazo kırılması’ olayına ilişkin arkadaşlarımızla konuşmalarımız. Sen kafandaki gazeteyi gider dışarıda sıfırdan yaparsan ama artık kökleşmiş, misyonu olan bir gazeteyi dönüştüremezsin. Bu Cumhuriyet’in tarihinde tam dört kez denendi ve dört kez de olmadı. Her seferinde ‘şeker abiler’ kazandı! n Bilmeyenler olur, açalım bu ‘şeker abiler’in anlamını... Nadir Bey’in yayın kurulunda yer alan, İlhan Selçuk, Uğur Mumcu, Oktay Akbal, Ali Sirmen gibi yazarlarımıza Hasan Cemal ve Okay Gönensin’in takılmak için yakıştırdıkları bir niteleme. Ama şeker abiler sadece o dönem için değil aslında o bir geleneğin adı gibi. Baktığında 60’larda da şeker abilerin çizgisi kazandı sonrasında da... Şeker abilerin karşısındaki düşünce yani Cumhuriyet’in çizgisini şöyle biraz kaydıralım diyen düşünce hep duvara toslamışsa demek ki şeker abiler haklıdır! ‘HER SEFERİNDE DE GAULLE GİBİ GERİ DÖNDÜLER’ n Nadir Nadi ile İlhan Selçuk iletişimi, bağı hakkında neler söylersin? Nadir Bey hep sahip çıkmış İlhan Abi’ye. Çok. Ailesine ve de tüm malvarlığına karşı durmuş onun için. Cumhuriyet, Nadir Nadi’nin hayatı. Özellikle iki kız kardeşiyle ve sağcı damatlarla asıl çok sorun yaşıyor Nadir Bey. Gazeteden neredeyse tüm yazarları atıyorlar ama Nadir Bey başta şeker abiler her seferinde De Gaulle gibi dönüyor. Çünkü okur kusuyor, istemiyor ötekileri. n Son olarak bu kitabı yazacağını tahmin ediyordu İlhan Abi değil mi? Aslında o başka bir kitap yazmamı istiyordu. Bana birtakım belgeler vermişti. Aslında elinden tutulsa çok büyük bir şair ve edebiyatçı olabilecek bir kadının İlhan Abi’ye platonik aşkı ve düzenli gönderdiği mektuplardı bunlar. Gerçekten usta işi mektuplar. Sonra o kadın intihar ediyor. Onu yazmamı istemişti, kadının edebi metinleri yok olmasın istemişti. Onu da bir gün yazacağım. n İlhan Abi / Miyase İlknur / Cumhuriyet Kitapları / 676 s. 8 18 Haziran 2020
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear