26 Haziran 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

>> “Serviler! Predrag Matvejevic, Akdeniz’in Kitabı’nda Akdeniz’de gömütlükler ve tapınakların servili olduklarını yazar: ‘Mezarlıklar gibi ibadethanelerin de kenarlarında tek tek ya da öbek öbek, düzenli ya da düzensiz dikilmiş serviler ve çamlar vardır. Dağılımları ve düzenleri kendilerine özgü bir nedensellik gösterir, ne var ki bunu belli bir kurala oturtmak güçtür. Serviler çevrelerine huzur ve bir ölçüde hüzün veren ağaçlardır.’ Yahya Kemal’in nevYunanîliği, onun şeylere bakarkenki konumunu imler. Servilerin onda bir eskatolojik anlam (uhreviyet; ruhaniyet) kazanışı da bundan dolayı olsa gerektir. Matvejevic’in ‘huzur ve hüzün veren ağaçlar’ nitelemesi de bu eskatolojiyi gösterir.” 3866 Rahmetli babam Fahamettin Altun, ülkesine 36 yıl boyunca kaymakam ve vali olarak hizmet etti. O yüzden mi meslektaşı şairlere; kaymakam, vali yardımcısı veya vali oğlu yazarlara, yayıncılara özel bir sempatim vardır. Aklıma bir çırpıda gelenler: Attila İlhan (vali oğlu), Hilmi Yavuz (vali yardımcısı oğlu), Tuncel Kurtiz (vali yardımcısı oğlu), Ece Ayhan (müstafi kaymakam), Nüzhet Erman (vali), Tuğrul Paşaoğlu (vali oğlu)… 3867 Radyoda hava durumu raporu sunulurken ne zaman “soba zehirlenmesine dikkat” çekilse Anadolu’daki sobalı günlerimin sefasını (19551967) özlerim. 3868 Kitap önerileri: Portakal’ın Yüz Yılı – Enis Batur, Doğan Kitap / Hayatım – Marc Chagall, Jaguar / Bizanslılar – Averil Cameron (Çev. Özkan Akpınar), İş Kültür / Echo’nun Kemikleri – Samuel Beckett (Çev. Süha Sertabiboğlu), Ayrıntı / Yürü Dur Boya – Gültekin Emre, YKY / Fakir Kene – Birhan Keskin, Metis… 3869 25.02.2016 tarihli New York Review of Books’ta bir makaleye göz atıyordum. Birden irkildim! Yazar, bir kitabına atıfta bulunduğu Selim Berker’e “filozof” diyordu. Filozof mertebesine layık görülen ve adı bir Oğuz Atay kahramanını çağrıştıran Selim Berker de kim mi diyerek Google’a başvurdum. Berker’in Harvard Üniversitesi Felsefe Bölümü’nde, etik ve epistemoloji profesörü olduğu ve bir fotoğrafı dışında, doğum yılı hakkında bile bir bilgi yoktu. (Bu yaklaşımı bir filozofa yakıştırdım.) Google’da Berker soyadlı üç profesör daha vardı; Prof. Nihat Berker (Selim’in babası ve Sabancı Üniversitesi rektörü), Prof. Bedia Berker (annesi, İTÜ’de kimya profesörü) ve dedesi efsanevi Prof. Ratip Berker (19091997). Ratip Bey önemli bir matematikçi ve mekanik profesörüydü ve öğrencilik yıllarımda, Boğaziçi Üniversitesi’nin en saygın akademisyenlerindendi. Nihat Berker’in 1949 doğumlu olduğunu göz önünde bulundurursak Selim Berker, kırk yaşından gün almamış olmalıdır. İlerde onunla gururlanacağız beklentisiyle adını hafızama kaydettim. 3870 “Antisosyal medyanın tüm mensupları, birleşin!” diyeceğim de bunu nasıl başaracağız? 3871 Pop müzik ikonlarından David Bowie’yi (19472016) yitirdik. Spotify veya Youtube’dan Pat Metheny bestesi bir melodi önerisi: “This is not America.” 3872 Istanbul Art News Şubat özel ekinin konusu “Çağdaş Sanatın Yüzleri”ydi. Amaç, “Türkiye çağdaş sanatının 100 etkili ismini ortaya çıkarmak”mış. Bir sanatsever ve koleksiyoner olarak listeyi inceledim, kimlerin girdiği değil de kimlerin girmediğinin peşindeydim. İki çok önemli eksik saptadım; Raffi Portakal ve Ahmet Merey. Raffi Portakal’ın listede yer almaması, Orhan Pamuk’un Türkiye’nin önemli yazarları arasında sayılmaması denli vahimdir. 3873 “Sanat kıskanç bir metrestir.” Ralph Waldo Emerson (18031882) 3874 Yazar, şair, eleştirmen ve Yayıncılar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Metin Celâl, ülkemizde okuma alışkanlığı ve yayım dünyası üzerine istatistikler içeren yazılar yazar her yıl. Bu konuya onun dışında pek eğilen yoktur. 13.01.2016 günkü Cumhuriyet’teki köşe yazısından bazı rakamlar: 2015’te kişi başına 8 kitap düştü. Kişiler yılda 7 kitap okudu. Geniş kapsamlı bir ankete göre görüşülenlerin yüzde 33’ü hiç kitap okumuyor. En çok kitap okuyanlar 714 yaş grubuna ait. (Demek ki çocuklarımıza bol bol kitap alıp günah çıkarıyoruz.) Türkiye’de giderek daha çok kitap yayımlanıyor ve daha çok kitap okunuyor. İşin “nitelik” yönünden bakarsak en çok çalakalem yazılan ve duygu sömürüsü (genellikle din) yapan kitaplar tüketiliyor. 3875 KİTAP İÇİN’e bir polisiye madde ile başladık, bir polisiye fıkrayla bitirelim: Sherlock Holmes ile Doktor Watson kamp yapıyorlardır. Lezzetli bir akşam yemeği ve bir şişe şarabı bitirip sızarlar. Birkaç saat sonra Holmes sıçrayarak uyanır ve arkadaşını dürterken “Watson, lütfen gökyüzüne bak ve bana ne gördüğünü söyle” der. “Milyonlarca yıldız görüyorum” der Dr. Watson. “Ve bu gördüğün sana ne anlatıyor?” Watson bir süre düşündükten sonra yanıtlamaya başlar: “Astronomi açısından milyonlarca galaksi ve milyarlarca gezegen var demektir. Astrolojikman Satürn’ün Aslan burcuyla kenetlendiği söylenebilir. Saat dersen, iki buçuk dolayında olmalı. Teolojik açıdan Tanrı çok büyük, biz çok küçüğüz. Meteoroloji boyutuna göre yarın güzel bir gün olacak. Şey, peki sana göre Holmes?” “Geri zekâlı Watson! Farkında değil misin, üzerimizdeki çadırı çalmışlar!” n Prof. Selim Berker KITAP 7 Nisan 2016 9
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear