Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Zeynep Altıok Akatlı’dan Sivas katliamının 20. yılında ‘Gölgesi Yıldız DoluMetin Altıok Kitabı’ ‘Taş’ ile ‘dostun gülü’nün karıştığı yerdeyiz!’ 2 Temmuz 1993 Sivas katliamında yitirdiğimiz şairyazarressam Metin Altıok’un kızı Zeynep Altıok Akatlı’nın Metin Altıok’u tüm yönleri ile anlatmak için ilk baskıyı katliamın 10. yılında hazırladığı “Gölgesi Yıldız DoluMetin Altıok Kitabı” katliamın 20. yılında genişletilmiş basımıyla raflarda. Kitap Metin Altıok’un yaşamı koşutunda yakın tarihin bir belgeseli niteliğinde aynı zamanda. ‘Yirmi Yıldan Başlıklar’ ve ‘Sivas’ı Unutturmamak İçin’ ise kitabın yeni bölümleri. Açık hukuksuzluklar eşliğinde azimle unutturulmak istenen Sivas katliamının anılmasına getirilen çeşitli itirazlardan Metin Altıok Oratoryosu’na, zamanaşımından Sivas mahkumlarının eve dönüşüne, bir türlü yapılamayan Utanç Müzesi’nden Metin Altıok Şiir Ödülü’ne, Sivas ’93 oyununa, Menekşe’den Önce belgeseline varıncaya kadar, 20 yıl boyunca yaşanılanlar da yeni basımda satır satır anlatılıyor. Zeynep Altıok Akatlı ile kitabı konuştuk. r Gamze AKDEMİR u cümlenle ki kitabın en önemli cümlesi olsa gerekbaşlamak istiyorum söyleşiye: “Metin Altıok’un şiiri ve durduğu yer, Sivas katliamından bağımsızdır; ancak Metin Altıok, Sivas katliamından bağımsız düşünülemez.” Burada da anlat lütfen diyeceğim ne saatler yetecek ne sayfalar! Metin Altıok koskoca bir dünya… Salt sanatı değil, insanlığa referansıyla da öyle… Birbirine çok aykırı düşünülebilecek kimseleri kendisine saygıda ortak potada buluşturabilmiş bir babayiğit söz konusu. Onun için özetin özetini sorduğumu farzet. Çok yerinde bir tespit. Bu soruyla yüreğime su serptin doğrusu. Demek ki anlatmak istediğimi doğru aktarabilmişim. Metin Altıok’un ardından geçen 20 koca yıl elbette katliamın ve hukuk sürecinin baş takipçilerinden oldum. Bunu kendim için, babam için değil ona ve yaşadığım ülkeye geleceğe bir borç, bir görev olarak gördüm.Ancak benim için hassas bir denge unsuru Metin Altıok’un katliamdan bağımsız olarak çok yönlü sanatçı kimliğini de yaşatmam gerekliydi. Onun bir edebiyatçı en çok da şair kimliğiyle tanıtma2 0 1 3 ertelediğimiz Metin Altıok Şiir Ödülü gecesinde sahneliyoruz. Zamanında radyo oyunu olarak TRT’de yayınlanmış “Su Damlası” adlı oyun kayıp. Ona ve varsa yayınlanmış başka oyunlara ulaşmayı umuyorum. 20’inci yıl için bir proje de babamın şiirlerinden bestelenen tüm şarkıları topladığımız bir Metin Altıok şarkıları albümü. Bu çalışmada aynı yöne baktığımız, meselesi olan birbirinden özel birçok sanatçı O’nun için yan yana geliyor. Senin de bahsettiğin gibi Metin Altıok öyle çok yönlü bir derya ki bana heyecan veren daha neler neler var. Arşivimin en zayıf halkası tabloları, desenleri... Zamanında Orhan Taylan, Çetin Sipahi ve Fahir Aksoy’la ortak açtığı üç sergi ve birkaç da kişisel sergiden geriye çok az örnek kalmış. Babam desenleriyle Abidin Dino’ya yakınlığı ile bilinir. Elimde bunlara ait örnekler biraz var ama suluboya ve pastel dönemlerine ait bir iki tablo dışında ya sergide satılmış ya hediye edilmiş her şey. Yeterli seçkiye ulaşırsam bir gün sergi de açmayı düşlüyorum. Ş yı önemsedim, Metin Altı“KALSIN BENİM DAVAM ok Şiir Ödülü’nü de bu TARİHE (!) VE TAKDİRE yüzden çok istedim. Onu KALSIN!” sözüyle ve sanatla anabil Sivas Katliamı’nın anılmasına mek için. O, bir ideolojigelen çeşitli itirazlar konusu… nin, bir dünya görüşünün Bu konuda hayal kırıklığının şairi değil; kendi ideolojisi ötesinde duygular içindesin elbet. ve duruşuyla biçimlenen Gerekçeleriyle neydi bu itirazlar? bir dışa vurumun şairi. Zeynep Altıok Akatlı, annesi Sivas’ı anmaya itirazı olanlara Onu iyi şair yapan da bu. Füsun Akatlı ve babası neler diyorsun bu kitapta da? Metin Altıok ile... (üstte) Doğmalara, formlara, sabit bakışlara değil bir Katliamın hesabının sorulfelsefeci olarak aklına ve insan olarak da mamasından rahatsız olmayıp da bizim yüreğine kulak veriyor. Hayatı bir açık anmamızdan rahatsız olabileni anlamam yara gibi yaşıyor. Öyle adım gibi açık, mümkün olmaz, olamaz. Bu temayül İzle diye sen beni” demesi bundan. genel olarak katliamın arka perdesinde Herkesin kendinden bir şey bulafiilen rolü olan ya da fikren destekleyenbileceği derin ve yaşayan şiiriyle her lere ait. Burada incitici olan bu itirazın kesimden insanın benimsediği bir şair insanın katliamın aydınlatılması için sesini olması da bundan. Onun şiirini ve şiire sözünü ve mevkîini önemsediği kişilerce bakışını kendi kaleminden çıkmış haliykabul görebilmiş olmasıdır. Saldırgan le “Şiirin İlk Atlası” kitabından okumak ya da onun avukatlığıyla görevlendirilip en doğrusu. Kitaba Metin Altıok’un sonra siyaseten mevki sahibi olmuş, ölümünden hemen önce dönemin Ayya da katliamın ardındaki gerçeklerin dınlık gazetesinde yer alan “Kara Kutu” çarpıtılmasından medet uman çıkar sahipbaşlıklı köşesinde yazdığı yazıların lerinden gelen taş ile “dostun gülü”nün tamamını, çeşitli dergilerde yayımlanan karıştığı yerdir bu. Ne kadar iyi niyetle yazılarını ve elime sevgili Refik Durbaş olduğunu düşünmek istesek de sözün sesayesinde yakın zamanda geçen tiyatro çimi, kalemin ağırlığı ve yazılanın nerelere oyunlarını da ekleyerek bir güncel baskı gidebileceği, kimler tarafından kullanıhazırlayacağız. Yayımlanmış başka labileceği açıktır ve düşünülmelidir. Ben oyunlar da olduğunu sanıyorum. Bir bu kitapta sadece “bu da oldu” diyorum. arşiv çalışması yapma gayretindeyim. Sözümü zamanında söylemiştim. “Kalsın 1963’te Evrim dergisinde yayımlanan benim davam tarihe (!) ve takdire kalsın”. “Duygusuz Yenilgi” isimli oyunu bu yıl Ancak 20 yıl sonra bugün bir not düşmek 1 Haziran’da Gezi direnişi nedeni ile isterim. Geçmişte bir grup STK esnaf ve C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I 1229 S A Y F A 1 2 n 5 E Y L Ü L