Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
V TR NDEK LER ¥ Jane’e yazdığı mektuplara döküyor içini. “Pemberley’den Mektuplar”, “Aşk ve Gurur”un bir nevi devamı olma özelliğiyle okuyucularla buluşuyor. Kapitalizm Küreselleşirken Dünya Ahvali/ Meryem Koray/ Ayrıntı Yay./ 512 s. “Dünya Ahvali”nde Meryem Koray, bu dünyadan kaygı duyan birçok araştırmacıya ve farklı bir dünya adına sunulan önerilere değinerek, Türkiye’den gelecek tartışmalara da çağrı yapıyor. Yazar, küresel bir toplumun, enternasyonal bir dayanışmanın ve kozmopolit bir dünyanın gerçekleşmesi için, Batı’dan başka dünyaların, Batı’dan başka dillerin, Batı’dan farklı kaygı ve yaklaşımların bu evrene dökülmesine duyulan ihtiyacı vurguluyor. Kitap, sol düşünceden kaynaklanan bir duyarlılıkla, küreselleşen kapitalizmin şekillendirdiği dünya ahvalini gözler önüne seriyor. Gravürlerle Osmanlı Sarayı – Padişah Kadınları, Harem/ Nurer Uğurlu/ Örgün Yayınevi/ 154 s., 162 s. Padişahların, Türk kızlarıyla evlenmeleri II. Bayezıt döneminin ortasından başlayarak kalkmış, cariyelerle evlenmesi, ilişki kurması gelenek olmuştur. Nasıl devşirilen erkek çocukları, orduda ve yönetim aşamalarında yükselmek olanaklarını elde etmişlerse, hareme alınan cariyeler de güzellik ve zekâlarına göre usta, kalfa, ikbal, kadın efendi ve valide sultan olmuşlardır. Osmanlı hareminin ve hanedanının temelini 15. yy.’dan sonra cariyeler oluşturmuştur. “Gravürlerle Osmanlı Sarayı – Padişah Kadınları” da saraydaki bu kadınları ele alıyor. Onlarla ilgili önemli bilgilere kısaca değindikten sonra, gravürlerle bu anlatımı pekiştiriyor. “Gravürlerle Osmanlı Sarayı – Harem” de birçok söylentiye konu olan harem dünyasını gravürler aracılığyla meraklılara aktarıyor. Lacivert Bir Oyundu kimiz Arasında/ Selahattin Yolgiden/ Kırmızı Kedi Yayınları/ 64 s. “gece, ışıkları yandığı zaman/ her gemi bir ülkedir/ gündüz hep telaşsız, sakin/ öyle gemiler arasından geçtin” Yakın zaman önce aramızdan ayrılan Arif Damar adına verilen şiir ödülünü kazanan isim olan Selahattin Yolgiden, ödüllü kitabını şiirseverlerin beğenisine sunuyor. Şiirleri çeşitli edebiyat dergilerinde ve daha önce yayımlanan üç kitabından bilinen Yolgiden, dünyasını insanın kendisinden besliyor. Gereksiz Taramalardan Kaçınamadım/ Cihan Demirci/ Pia Yay./ 168 s. mizah ekinde yazıpçizen Demirci’nin bu kitabında, otuz üç yıllık çizgi macerasından seçilmiş, kimi daha önce yayımlanmış, kimi ise ilk kez bu kitapla ortaya çıkan; keskin bir gözlem gücü taşıyan ince bir mizahla örülü, içinde bu ülkenin ve bu ülke insanının sorunlarını, sıkıntılarını barındıran yüz kırk karikatür yer alıyor. Demirci, kitabını Oğuz Aral’ın anısına adıyor. Hanımların Dikkatine/ Seray Şahiner/ Can Yayınları/ 218 s. Seray Şahiner henüz yolun başında olan genç bir öykücü. Ancak buna karşın ilk öykü kitabı “Gelin Başı”yla olumlu eleştiriler almış; çarpıcı gözlemleri, yaratıcı ve canlı diliyle okuyucular tarafından da sevilmişti. Şahiner şimdi “Hanımların Dikkatine” adına verdiği yeni öykü kitabıyla çıkıyor okuyucularının karşısına. Kitapta, aynı günde geçen dokuz öykü yer alıyor. Kadın dıyarlılığının nitelikli yansımaları ve yaşamın içinden fırlayıp çıkmış, modern hayatın kıyıda kalmış açmazlarından beslenen öyküler bunlar. Batı Edebiyatında Oryantalizm III/ Onur Bilge Kula/ Türkiye ş Bankası Kültür Yayınları/ 712 s., 614 s. Doğu’nun dilleri ve dinlerini, gelenekleri ve yaşam biçimlerini öğrenip inceleme isteği Batı’da çok eskilere dayanır. Bu tutku günümüze kadar da sürdü ve Batı yazınının başlıca uğraş alanlarından biri oldu. Bu irdelemelerin içeriğinde ise en çok Türkler yer aldı. Onur Bilge Kula, “Batı Edebiyatında Oryantalizm” adlı kitabında Türkleri farklı bakış açılarıyla değişik biçimlerde betimleyen Batı yazınından örnekleri titiz bir araştırma ve incelemeyle meraklıların gözleri önüne seriyor. İki ciltten oluşan çalışma okuyucularla buluşuyor. Yıldız zi/ Zeynep Altıok Akatlı/ Doğan Kitap/ 176 s. Sivas katliamı kurbanlarından şairyazarressam Metin Altıok ile eleştirmendenemecifelsefeci Füsun Akatlı’nın kızı Zeynep Altıok Akatlı, annesiyle babasını ve tanıdığı başka kültürsanat insanlarını anlatıyor bu kitapta: Bilge Karasu, Tomris Uyar, Ruhi Su, Fazıl Say, Nezihe Meriç, Salâh Birsel, GüzinAbidin Dino, Selim İleri, Turgut Uyar, Hilmi Yavuz, Leylâ Erbil, Hırant Dink... ve daha niceleri Zeynep Altıok Akatlı’nın dünyasından anlatılıyor. Yokuş Yukarı/ Rıfat Ilgaz/ Çınar Yayınları/ 224 s. Pek çok roman ve öykü kitabıyla bir mizah ustası olarak tanınan Rıfat Ilgaz, bu yapıtında, yazarlık yaşamının birbirinden ilginç anılarını anlatıyor. “Yokuş Yukarı”da Cağaloğlu çevresi, gazetecilik dünyası, Babıa li’nin unutulmaz patronları, ünlü yazarlar, ünlü meyhaneler, Orhan Veli’den Cahit Irgat’a, Arif Dino’dan Orhan Kemal’e kadar birçok sanatçı, tatlı bir mizah havası içinde anılıyor. Her yönüyle gerçek bir hazine olan Ilgaz, bu anılarıyla kültür birikimini bir kez daha gözler önüne seriyor. Şiir Defteri 2011/ Hazırlayan: Şeref Bilsel, Cenk Gündoğdu/ karos Yayınları/ 384 s. Şeref Bilsel ile Cenk Gündoğdu tarafından bu yıl yedincisi okuyuculara sunulan, “Şiir Defteri” yıl boyunca çeşitli edebiyat dergilerinde yayımlanmış şiirlerden seçilen nitelikli bir toplamdan oluşuyor. Genç şairlere özellikle geniş yer açarken şiirde belli bir düzeyi yakalamış yeni eğilimleri ve arayışları da içine alıyor. “Şiir Defteri”, kendini sadece şiirle tamamlayan bir çalışma da değil ayrıca. Kültürsanat ortamlarındaki gelişmeleri, etkinlikleri, tartışmaları odağına alan, yer verdiği soruşturmalarda da bu alanlara dair düşünceleri, yorumları da kayıt altına alan bir kitap. Bu kolektif çalışma içerisinde, şiir kitaplarının yanı sıra şiir üzerine kitaplar, dergiler, çeviri faaliyetleri, şiiri merkezine alan internet ve fanzin kültürüne dair yazılar; yıl içinde yayımlanmış kitapların neredeyse eksiksiz bir listesi ve edebiyatsanat ortamından göç edenlerin biyografileri de yer alıyor. Lâle Zamanında syan/ Ahmet Aziz/ Yalçın Yayınları/ 160 s. “Çarşı ve bedestende ticaret durmuş, bakkallarda ve attarlarda ve bezzazlardaki hiçbir mal yerinden kıpırdamaz olmuştu. Beyler, paşalar ve vükela ve vüzera haricinde kalan herkes, san’at, zanaat ve dahi ticaret erbabı işsizdi. Kalyonlar limandan çıkmıyordu. Sene 1730 tarihine gelmiş idi, boş laflar bir yana, mühim tespit şudur ki, nice Müslümanın da cebinde para kalmamış idi, ziyade zaruretleri var idi, kendilerini idareden aciz idiler, onlar da dilenecek hâle gelmişlerdi. Gerçek bu mudur? Evet, gerçek tamamen budur.” Ahmet Aziz, “Triumvira” ve “Aşkale Yolcusu Kalmasın” adlı romanlarıyla dikkat çekmişti. Merak edilen tarihi arka planlarda romanlarını kaleme alan yazar, yeni romanı “Lâle Zamanında İsyan”da da bir tarihi olayı romanlaştırıyor. Lâle Devri hakkında yazılan roman, yazarın dil hassasiyetiyle öne çıkıyor. Lâle Devri/ M. Turhan Tan/ Kapı Yayınları/ 276 s. “Bu işler yapılırken bir gece daha geçmişti, isyanın üçüncü gününe girilmişti. Padişah, Patrona notasına henüz ne müsbet ne menfi cevap verdiği gibi, Patrona da sarayı muhasara etmiş değildi. İbrahim Paşa bu vaziyetten istifade ile bostancıları, içoğlanlarını silahlandırmak istedi. Namert heriflerin hepsi bir deliğe saklandığından, eline silah verilecek yirmi otuz kişi bile bulunamadı. Patrona, külfetsizce muzaffer olmak üzereydi ve koca bir padişah, çorapsız bir tellalın önünde sukut ediyordu.” Turhan Tan’ın Yedigün dergisinde tefrika edilen bu romanı, yıllar sonra ilk defa kitap olarak yayımlanıyor. Roman; Osmanlı tarihinin en ilgi çekici dönemlerinden Lâle Devri’ni, saray yaşamıyla, lale bahçeleriyle, Sadabad gezmeleri ve tüm bunları takip eden kanlı isyanla birlikte okuma fırsatı sunuyor. Romana, Münif Fehim’in çizimleri de eşlik ediyor. 19 MAYIS 2011 SAYFA 37 Mizah dünyasında, hem yazar hem de çizer olarak kendine özgü çizgisini yaratmış bir isim Cihan Demirci. Ünlü çizer, karikatür yaşamının otuz üçüncü yılında ilk kez bir karikatür albümüyle meraklıların karşısına çıkıyor: “Gereksiz Taramalardan Kaçınamadım”. Bugüne dek pek çok gazete, mizah dergisi ve CUMHURİYET KİTAP SAYI 1109