25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Türkiye’nin tanıtımında arkeolojik kitaplar... Bu özel sayıyı, kadim dostum, pek çok tarih ve felsefi kitabı dilimize çevirileri ve yayıncılığı ile kazandıran meslektaşım, gazetemizin eski yazıişleri müdürlerinden, kısa bir süre önce yitirdiğimiz Turhan Ilgaz’a adıyorum. Ë Özgen ACAR ter, deniz kıyılarına giderken yol üzerindeki tarihsel, kültürel ve dinsel miras bağlantılı yerlere uğramadan geçilmiyor. İster, deniz kıyısındaki tatilden yararlanılarak günübirliğine arkeolojik turlara katılınıyor. Başta İstanbul olmak üzere, büyük kentlerimizde günlük ya da hafta sonlarında “kültür turları” düzenlemeleri de gittikçe artıyor ve çeşitleniyor. İşte bu olgu, bu alanda yayımlanmış kitaplara istemi arttırıyor. İnsanlar, gidip gördükleri ya da yeni gidecekleri yerler hakkında daha fazla kitap okumak istiyorlar. Öncelikle bu sevindirici gözlemimi paylaşmak istiyorum. İkinci sevinç verici gözlemim… Valiliklerin, yerel belediyelerin, ticaret ve sanayi odalarının bu alanlarda bilimsel toplantı düzenlemelerine ve bunları sonra toplantılara sunulan bildirilere, yayınlara dönüştürmelerinin de bu yıl önemli sayıda arttığını söyleyebilirim. Bu yayınlar da o yöreye olan turistik ve kültürel ziyaret istemini arttırıyor, yerel halka önemli ekonomik geri dönüş sağlıyor. Bazı yayınların aynı kitapta Türkçeİngilizce ve hatta bazı durumlarda Türkçe ve İngilizce ayrı basım yapılmasının, Türkiye’nin tarihsel, kültürel ve dinsel mirasının yurtdışında da tanıtımına yol açtığına eminiz. İnşallah, bu alandaki yayınların çevirileri daha da artar. Kuşkusuz en önemli yayın olayı 2010’da İstanbul’da patladı. “İstanbul2010 Avrupa Kültür Başkenti” kutlamaları canlı kente daha da canlılık katmakla kalmadı, pek çok yeni yayın yapılması ortamını sağladı. Sınırlı sayıda kitapçı dükkânlarında gördüğümüz “İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı”nın çok sayıdaki yayınları elimize ulaşamadığı için ne yazık ki bu kez burada onlara yer veremedik. Daha önceki yıllarda da yazmıştım! Arkeologlarımız ve sanat tarihçilerimiz her nedense yayın yapmaya çekiniyorlar! Oysa piyasada bu konuda gelişen çok önemli bir pazar var. Kaldı ki İstanbul yayınevlerinin dışında, öteki kentlerimizde de bu alanda kitaplar basan yeni yayınevlerinin kurulmaya başladığını görüyoruz. İnsanların, gazetelerin kitap eklerinde ya da bizim geçmişteki bu özel arkeoloji ve sanat tarihi yayın eklerinden oluşturdukları listeyi ellerine alıp o kitapları aradıklarını görür olduk. Türkiye’de kazı yapan yabancı arkeologların, Türkiye’deki yabancı yük doğrultusundaki bu tarih öncesi yerleşmede bulunan, “Bunlar da ne imiş?” deyip belki de çöpe atacağınız, küçük ama olağanüstü buluntular, kaliteli bir baskıyla arkeoloji dünyasına kazandırılıyor. Pişmiş topraktan tutun da çeşitli maddelerden yapılmış buluntular, Anadolu uygarlıklar zincirinin önemli halkasını oluşturuyor. “Neolitik (cilalı taş)” dönemi çalışan Türk ve yabancı arkeologlar için önemli bir yayın. Adı: Yumuktepe Yazarı: Isabella Caneva, Gülgün Köroğlu Yayımlayan: Ege Sayfa: 133 Toros Dağları’nın Akdeniz’e bağlandığı ovanın başlangıç noktasındaki İÖ 7. binyıla inen Yumuktepe bir anlamda yörede doğubatı ve kuzeygüney giriş kapısı konumunda. Hititlerin Akdeniz karakolu görevini de yüklenmiş olan 9 binyıllık oluşum İtalyan kazı heyetinin bulgularını da okura sunuyor. Adı: Eski Mezopotamya Tarihi Yazarı: Kemalettin Köroğlu Yayımlayan: İletişim Sayfa: 229 İnsanlığın uygarlaşmasının temel ülkelerinden biri olan, Fırat ve Dicle nehirleri arasında kalan Mezopotamya, Anadolu tarihi için çok önemlidir. Genelde yabancı yayınların Türkçeye kazandırılması ile Türk okuru bu yöre uygarlığını öğreniyor. Eskiçağlar tarih profesörü olan yazar bu görkemli yörenin başlangıcından Perslere kadar olan binlerce arkeoloji enstitülerinin de benzeri liste uygulamasına başvurduklarını biliyoruz. Buna karşılık Kültür ve Turizm Bakanlığımızın kendi müzelerine bu yayınlardan ne ölçüde toplu alımlar yaptığını bilemiyoruz. Aynı ilgisizlik, hemen hemen her üniversitemizde açılmakta olan arkeoloji ve sanat tarihi bölümlerinin kitaplıkları için de geçerli. Üniversitelerimizin bırakın yabancı kitapları almaları, Türkçelerini bile edinmediklerinin farkındayız. Maliye Bakanlığı’nın ödenek kısıtlamalarını anlamamız güç! Bu yıl yaklaşık olarak 200 kadar yayını bilgilerinize sunuyoruz. Tatile giderken bazılarını yanınızda götürebilirsiniz umarım. ¥ lığında hapı” re değil doğum zenginli Müzesi’ ia bulun ile sunu T ürk okurlarının, aydınlarının her geçen yıl arkeoloji, sanat tarihi, tarih yayınlarına daha çok ilgi duymaya başladıkları gözleniyor. İç turizmin yalnızca deniz, kum, güneş olmadığı ve kültür olduğu da artık yoğun biçimde algılanıyor. İs kitapçık zısı başl ve arşiv loji dün niyor. Arkeoloji ve Eski Diller Yarıya yakını çevri kitapları içeren bu önemli bölümde 30 kadar yayın Anadolu arkeolojisini aydınlatıyor. Dileğimiz Türk arkeologlarının daha fazla bilimsel ya da her düzey için kitap yazmaları ve bu bilim dalının bazılarının söyledikleri gibi “çanakçömlekten” ibaret ya da “mezar kazıcılığı” olmadığını anlatmalarıdır. Adı: Antropoloji Tarihi Yazarı: Thomas H. Eriksen, Finn S. Nielsen Çeviri: Aksu Bora Yayımlayan: İletişim Sayfa: 296 Yunanca kökenli “antropoloji” her ne kadar “insan bilimi” anlamına gelse de insanı “birey” olarak değil “toplumsal” yapısı ile irdeler. Kuzey Avrupalı iki yazarın bu kitabında antropolojinin ortaya çıkışı, gelişimi ve kurumsallaşması, zaman içinde değişik siyasal ve kültürel etkilerle de kıyaslanarak günümüze kadar anlatılıyor. Adı: The Middle Pleistocene Record Of Yarımburgaz Cave Hazırlayanlar: C. Howell, G. Arsebük, S. Kuhn, M. Özbaşaran, M. Stiner Yayımlayan: Ege Sayfa: 329 İstanbul’un Avrupa yakasında Marmara Denizi’ne Küçükçekmece Gölü’ne bakan Yarımburgaz Mağarası’ndaki “insan külSAYFA 10 19 MAYIS yılının kültürünü, dinsel inançlarını anlatıyor. Adı: Atatürk ve Alacahöyük Yazarı: Aykut Çınaroğlu, Duygu Çelik Yayımlayan: Yüksel İnşaat Sayfa: 485 Atatürk’ün Dolmabahçe’de son aylarıdır… Yaverlerine “Çorum’a Alacahöyük kazısını görmeye gideceğini, trenini hazırlamaları” emrini verir. Kaygılı yaverler, durumu doktorlarına iletir ve ağır hasta olan önderin bu yolculuğa çıkması önlenir. Geçmiş kazı başkanlarının anısıyla başlayan, özel baskılı kitabın bugünkü kazı heyeti başkanı ve yardımcısı olan yazarları bu olguyu vurguluyorlar. Alacahöyük genelde yanlış bir bilgi olarak, Hititler ile bağlantılansa da gerçekte öncülleri Hatti, kral, prens ve prenseslerin tapınaksarayı konumundadır. Kitapta Atatürk’ün Anadolu arkeolojisine katkısı, kazı yeri olarak Alacahöyük’ü seçişi ve son bilimsel buluntular Türkçeİngilizce olarak ayrıntılı aktarılıyor. Adı: 101 Soruda Troia Yazarı: Rüstem Aslan Yayımlayan: Çanakkale Valiliği ile Ticaret ve Sanayi Odası Sayfa: 128 Brad Pitt’in başrolde oynadığı “Troia” filmi ABD’de insanların bu tarihsel kente turistik yolculuğa çıkmalarına yol açmıştı. Ne yazık ki bazı Amerikan seyahat acenteleri Troia’yı Yunanistan’da sanarak turistleri Atina’ya gönderme yanlışlığı yapmışlardı. Oysa Anadolu’nun bu bilinen en önemli kentlerinden biri olan Troia hakkında bizlerin de fazla bilgisi yoktur. Yıllarca Troia kazılarında görev yapan yazar, görselleri ile birlikte, 101 soru karşı ¥ türü” ile “biyolojik” buluntular, çeşitli bilimler arası disiplinlerle irdeleniyor. Türkiye’deki “insan” olgusunun en eski yerleşmelerinden olan birkaç yüz bin yıl geriye giden Yarımburgaz Mağarası’nda insan ve hayvan yaşamları ayrıntılı olarak bu alanda çalışanlara bilgiler sunuyor. Adı: Elli Yıllık Bir Arkeoloji Öyküsü: Hacılar Yazarı: Refik Duru Yayımlayan: AKMED Sayfa: 56 Anadolu’da mağara insanın kabuğundan çıkıp su kenarlarında “tarım devrimine” geçişinin Türkiye’de ilk saptandığı yer olan Burdur Hacılar yerleşmesinin öyküsü önemli bir “monografi” olarak ele alınıyor. Yalnızca arkeologlar, öğrenciler için değil tüm aydınlar, kitapta aynı zamanda “ana tanrıça” kavramı konusunda da önemli bilgiler elde ediyorlar. Kısa süreli bilimsel kazıların dışında kaçak kazılara ve ana tanrıçalar ile Türk kilimlerindeki bezemelerin kökenlerine kadar giden heykelciklerin sahtelerinin dünya müzeleri ile özel koleksiyonlarda nasıl boy gösterdiği de çeşitli görseller ile okurlara aktarılıyor. Adı: Canhasan 1 Yazarı: David French Yayımlayan: BIIA Sayfa: 210 Konya Karaman yakınında, ünlü Çatalhö2011 ban Bar üretimi “Demir kitapta geçmişi ğün bu sinin ne olarak s ların tak bilim in yor. Van rede İÖ ları tanı lar, yüze da elden ler, bu u dınlatıy Urartu Dağı’nı destekle baskısın bu kitap CUMHURİYET KİTAP SAYI 1109 CUMH
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear