Catalog

¥ geler üzerine kök saldığı düşünüldüğünde, kukla tiyatrosunun salt bir gösteri biçimi olmadığı, çeşitli teatral kuramların oluşmasında yönlendirici bir işlevi üstlendiği görülür. Kitap, Prof. Jayadeva Tilakasiri’nin ‘Asya Kukla Tiyatrosu’ üzerine araştırmasının ürünü. Cinsiyet Halleri–Türkiye’de Toplumsal Cinsiyetin Kesişim Sınırları/ Derleyen ve Hazırlayan: Nil Mutluer/ Varlık Yayınları/ 256 s. Cinsiyet halleri; cinsiyetin, cinselliğin, bedenin, normun ve yasağın kesiştiği sınırdaki değişik söylem ve performansları ifade eder. Bu derleme de, genel anlamda Türkiye’deki cinsiyet hallerinin değişik boyutlarına dikkat çekiyor. Cinsiyet, din, eğitim, etnisite, hukuk, göç, medya, militarizm, sınıf, siyaset ve tarihin değişik kesişim noktalarına odaklanan makaleler, yerel alandaki sosyal, ekonomik ve siyasi güç ilişkileri hakkında bilgi veriyor. Bu bağlamda, hem toplumsal cinsiyetin hem de birlikte analiz edildiği kriterlerin tek başına bir “kategori” olarak ele alınamayacağına da işaret ediyor. Derleme kapsamındaki çalışmaların ortak noktası, feminist yaklaşım veya toplumsal cinsiyet teorileri ve bakış açısıyla ele alınıyor olmaları. Buluşmalar/ Stefan Zweig/ Çeviren: Ahmet Arpad/ Yordam Kitap/ 286 s. Stefan Zweig’ın denemelerinden bir seçki sunan “Buluşmalar”daki, dört ana kümede toplanıyor. Sanattan siyasete 20. yüzyılın bazı isimlerini ele aldığı “İnsanlarla Buluşmalar”, dünyanın ilginç yerlerine yaptığı yolculukları anlattığı “Kentlerle Buluşmalar” bölümlerinin yanında “Kitaplarla Buluşmalar” ve “Zamanlarla Buluşmalar” bölümleri, yaşadığı çağı kültür birikimiyle sanat ve siyaset açısından nasıl değerlendirdiğini gösteren yazılarından oluşuyor. Stefan Zweig’ın denemeleri 20. yüzyılın ilk yarısında etkili olmuş kişilere, olaylara ve yapıtlara bir tanıklık... Aynı zamanda, yapılan gözlemler ve tahlillerle, geçmişten bugüne uzanan gelişim çizgisini kavramaya yarayacak ipuçlarını da içeriyor. Biz Tanrıyken/ Colin Falconer/ Çeviren: Nazan Tuncer/ İnkılâp Kitabevi/ 574 s. Sınırları Aşağı Mısır’ın yakıcı çöllerinden Akdeniz’in ışıltılı anakenti İskenderiye’ye kadar uzanan dünyanın en gösterişli, en zengin krallığının tahtına geçtiğinde henüz çocuk denecek yaşta olan güzel ve akıllı Mısır kraliçesi Kleopatra VII, her türlü saray komplosunu ve Roma’dan gelecek hainlikleri göze alarak, Mısır’ı tehlikelerden koruyacak tek adam Jül Sezar ile anlaşma yapmanın yollarını arar. Tutkulu bir aşkla sonuçlanan anlaşma, Roma’da büyük öfke yaratırken Kleopatra, Sezar’ın ölümünden sonra da her türlü ölümcül entrikanın döndüğü Roma’da, Romalıları büyülemeye ve kendi çıkarları için kullanmaya devam edeceği parıltılı bir dünya yaratır. Colin Falconer, erkek egemen bir dünyada, başarılara ve zaferlere imza atan kadın Kleopatra’yı anlatıyor. Oyunculuk Sınavlarına Hazırlık Kılavuzu/ Cengiz Toraman/ MitosBoyut Yayınları/ 136 s. Kitap, hem oyunculuk sınavlarına hazırlanan adaylar, hem de onları bu sınavlara hazırlayan eğitmenler için kaynak oluşturuyor. İlk bölümde oyunculuk okullarının tanınması amacıyla CUMHURİYET KİTAP SAYI 959 yapılacak çalışmalar ve bu okullarda uygulanan eğitsel etkinliklerin tanıtılması ağırlıklı olarak yer alıyor. İkinci bölümde oyunculuk sınavı ve sınav içeriği hakkında bilgi verilirken son bölümde ise oyunculuk sınavı asal eksen alınarak parça seçiminden oynamaya kadar giden süreç ayrıntılarla inceleniyor Cengiz Toraman, yaşanmış örneklerle pekiştirilmiş deneyimlerini ve bilgisini birleştirerek oluşturduğu çalışmasında oyunculuk sanatıyla ilgilenen herkese ışık tutmayı amaçlıyor. Sevgili Mimi/ Tim Parks/ Çeviren: Aslı Mertan/ Kanat Kitap/ 256 s. “‘Boğ şu kızı’. Çok tuhaftı, ama bu dehşetengiz düşünceyle bütün bedenini bir anda ateş bastı. Tam da ondan hoşlanmaya başlamışken. Hatta aşkın nasıl bir şey olduğunu sezmeye başlamışken – sahilde kıkır kıkır, kıpır kıpır yürüdükleri gün kız bacağını onunkine sürttüğü zaman hissettiği gibi.” İtalya’da İngilizce öğretmenliği yapan Morris, kıt kanaat geçinmekten bıkmış, tekdüze hayatını değiştirecek bir çözüm yolu arar. Bu amaçla, on yedi yaşındaki öğrencisi Massimina ile yakınlık kuran Morris, titizlikle yürüttüğü planları başarıya ulaşırsa onunla evlenerek zengin ailesinin bir üyesi olmayı amaçlar. Ancak olayların seyri değişir; yakıcı İtalyan güneşinin altında ve kadim binaların gölgesinde yalanlar, aldatmacalar, cinayetler birbirini izler... Kısa Film Senaryosu/ Sergei Eisenstein/ Çeviren: Osman Akınhay/ Agora Kitaplığı/ 74 s. Sergei Eisenstein’ın kendi saptamasıyla, “Sovyet sinemasının önüne daha önce gelmemiş bulunan bu ‘kısa film repertuvarı hazırlama,’ görevi” karşısında Eisenstein, genç öğrencilere düzenli dersler vermekte olduğu Devlet Sinematografi Enstitüsü’nde “büyük bir savaş sırasında” kısa film çekmenin temel özelliklerinin neler olması gerektiğine kafa yorar ve bu çabalarını öğrencileriyle paylaşmaya özen gösterir. Kitap şeklinde sunulan bu çalışmanın kaynağı, Eisenstein’ın Nazilerin 22 Haziran 1941’de Sovyetler Birliği’ni işgal etmelerinden sonraki aylarda verdiği iki derste yaptığı konuşmaların ve somut örneklerin analizi üzerinden öğrencileriyle yaptığı tartışmaların metni. FKF DevGenç Tarihi 19651971 Belgelerle Bir Dönemin Serüveni/ Ali Yıldırım/ Doruk Yay./ 620 s. FKF DevGenç devrimci gençlik hareketinin tarihinde özgün yeri olan bir örgüt, ilk olmanın acemiliklerini taşır. Her şeyi kendi keşfeder. Ulusal yönü ağır basan, antiemperyalist bir çıkış noktasından bilimsel sosyalizme evrilmeyi yaşar. FKF DevGenç, kendi deneyimleriyle demokratik kitle örgütüne ilişkin soruları yanıtlar. İşçi sınıfı partisinin yokluğunun gençlik örgütüne yüklediği işlevler, ‘70’li yılların örgütlenmelerine kaynaklık eden ayrımlar DevGenç oluşumunda şekillenir. Ali yıldırım, bu çalışmasıyla Türkiye’nin yakın tarihinin toplumsal ve siyasal gelişimine tanıklık ediyor. Gelenekle DeneyExperiment mit Tradition/ Haz.: Erhan Altan, Thomas Eder/ Çev.: Erhan Altan, Sara Heigl, Burak Özyalçın, Hayati Yıldız/ Pan Yay./ 216 s. Avusturya ve Türk şiirinden dörder şair 2008 yılının Mart, Haziran aylarında İstanbul ve Viyana’da bir araya gelerek yapıtları üzerine tartıştılar. Şairlerin gelenekle deney konusu üzerine hazırladıkları metinler ve çevrilmiş şiirlerinden oluşan Almanca ve Türkçe olmak üzere iki dilde yayımlanan kitap, Avusturya ve Türk deneysel şiirlerinin bugünkü durumu ve spesifik ilişkilerine ışık tutuyor. Tarihsel Maddecilik Üzerine/ Franz Mehring/ Çev.: Halil Çelik/ Prinkipo Yay./ 112 s. Marksist bir politikacı; tarih, estetik konularında teorisyen ve eleştirmen olan Franz Mehring’in Marksizmi benimsemesi, çetin bir mücadele sonucunda gerçekleşir. Başlangıçta burjuva radikal bir gazeteci olan Mehring, uzun süre kararlı bir sosyalizm karşıtı olarak kalır. Radikal demokrat Mehring’in burjuvaziden koparak işçi sınıfına ve Marksizme yönelmesini sağlayan şey, Bismarck’ın Sosyalizm Karşıtı Yasa’sı ve burjuvazinin Prusya devleti karşısındaki teslimiyetçi tavrı olur. 1970’li ve 80’li yıllarda burjuvazinin tarihsel durumunu gören Mehring, 1981 yılında Alman Sosyal Demokrat Partisi’ne katıldığında, kendisiyle birlikte, Marksist harekete katkı sağlayacak olan kültürel birikimini ve yöntemini de getirir... Modern Ortadoğu Tarihi/ William L. Cleveland/ Çev.: Mehmet Harmancı/ Agora Kitaplığı/ 634 s. William L. Cleveland, okuru İslamiyet’in doğuşuyla ve 7. yüzyılda gelişen serüveniyle tanıştırdıktan sonra, son iki yüzyılın derin ve genellikle dramatik nitelikteki dönüşümlerine odaklanır. Siyasal tarih ekseninde bir çerçeve oluşturduktan sonra, geniş bir yelpazede ortaya koyduğu toplumsal, kültürel ve ekonomik gelişmeleri, bütün Ortadoğu hikâyesinde birleştiren tek bir anlatıda yoğunlaştırır. Dolayısıyla William L. Cleveland’ın bu çalışması, Osmanlı İmparatorluğu’nda ve Mısır’da gerçekleştirilen reformlardan Batı emperyalizminin egemenliğine, İran Devrimi’ne ve Körfez Savaşı’na uzanan Ortadoğu’nun modern tarihine bir bakış sunuyor. Agatha Christie’nin On Bir Kayıp Günü/ Jared Cade/ Çeviren: Çiğdem Öztekin/ Altın Kitaplar/ 320 s. 1926 yılının Aralık ayında Agatha Christie ismi, İngiltere’de tüm gazetelerin baş sayfasını süsler. Polisiye yazarı Agatha Christie, İngiltere’nin güneyindeki evinden bir gece esrarengiz şekilde kaybolur ve on bir gün sonra Yorkshire, Harrogate’de bir otelde bulunduğu zaman yazar, hafıza kaybına uğradığını iddia eder. Bu kitabın yayımlanmasına kadar biyografisini kaleme alan çeşitli yazarlar, Agatha’nın gerçekten amnezi geçirdiğine dair somut bir kanıt ortaya koyamazlar. Yazarın yakınlarının açıklamalarından derlenen kitapta yazara ait fotoğraflar da yer alıyor. Yapraklar/ Andreas Flourakis/ Çeviren: Kemal Başar/ MitosBoyut Tiyatro Yayınları/ 64 s. Yunanistan’ın şairlerinden ve oyun yazarlarından Andreas Flourakis, bu tek kişilik kadın oyununda, orta yaştaki bir kadının yaşamında çektiği acıları, karşılaştığı zorlukları şiirsel bir dille anlatıyor. Kadın, gözlerini kapadığı anda, tüm oyun boyunca geçmişini sorgulamaya başlar; çocukluğunu, aşklarını ve özlemlerini dile getirir. Oyundaki kadın kahraman, yaşadığı küçük dünyasında, gizlice yetiştirdiği güllerle birlikte yazarın sözcülüğünü de yapıyor. ? SAYFA 37