22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

O K U R L A R A Bursa TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen Bursa 6. Kitap Fuarı, Tüyap Bursa Fuarcılık A.Ş ve Türkiye Yayıncılar Birliği işbirliği ile, 19 Mart 2008 tarihleri arasında gerçekleştirilecek. Yaklaşık 200 yayınevi ve sivil toplum kuruluşunun katılımıyla düzenlenecek olan fuarda, geniş bir konu yelpazesi içinde gerçekleştirilecek konferans, söyleşi, panel, şiir dinletisi ve okuma saati gibi 81 kültür ve edebiyat etkinliğinde 300 yazar, sanatçı, bilim adamı, gazeteci ve politikacı konuşmacı olarak yer alacak; yaklaşık 500 yazar okurlarıyla buluşup, kitaplarını imzalayacak. TÜYAP Çocuk Kulübü kapsamında, yazarlarla söyleşi, okuma saati ve çocuk tiyatrosu gibi 15 çocuk etkinliği yapılacak. Etkinlik programı sayfalarımız arasında… Girişin ücretsiz olduğu fuar, 18 Mart 2008 aralığında 11:00–20:00, kapanış günü olan 9 Mart 2008 Pazar günü 11:00–19:00 saatleri arasında ziyaret edilebilir. Bu yıl Bursa’da üç fuar aynı zamanda bir araya geliyor. Dileyen Bursa 6. Kitap Fuarı ziyaretçileri, 15 Mart 2008 tarihleri arasında, TÜYAP Bursa Fuarcılık A.Ş. tarafından BTSO Bursa Sanayi ve Ticaret Odası, Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Uludağ Üniversitesi işbirliği ile düzenlenen Bursa Eğitim Fuarı’nı ve TİFAŞ TÜYAP–Interpro Fuarcılık A.Ş. tarafından gerçekleştirilen Bursa Bilişim 2008Bursa Bilişim Fuarı’nı da ziyaret edebilirler. Bol Kitaplı günler… Ve şimdi, Kabul Edilmiş Dualar Truman Capote’nin son romanı “Kabul Edilmiş Dualar”, kendisi öldüğünde henüz bitmemişse de, var olan bölümleri zamanın sosyetesinden ve alt tabakasından, yüz kızartıcı bir grup portre sunuyor. Erotik zevkin her türlüsünü tadan öksüz bir yazarın kariyerinin anlatıldığı roman, Tanca’nın adı kötüye çıkmış bir barından La Cote Basque’daki mükellef bir sofraya, edebiyat salonlarından pahalı genelevlere doğru salınım yapıyor. belki, ama berrak ve serin. “Başsız Şahin” (1946) Manhattan’da geçer ve belki de kendisinde gördüğü bir yazarın portresini sunar. “Sandığı kadar yakışıklı değildi ama yakışıklıydı yine de. Çünkü orta boyuna karşın vücudunun oranları mükemmeldi; saçları koyu sarıydı ve güzel, oldukça kalkık burunlu yüzünde hoş bir pembelik vardı.” Capote’nin gazeteciliğinde –dikkate değer bir şekilde, El Oyması Tabutlar’da onun kurgusunun ve kendi deyişiyle “hikâye yaratmanın kurnazca kuralları”nın izi görülür. Kabul Edilmiş Dualar Reader’a kolayca konabilirdi. Ama sadece “Mojave” başlıklı bölüm kondu, çünkü Capote onun romanın planına uymadığına karar verdi. Yaşasaydı belki “La Cote Basque”ı da Kabul Edilmiş Dualar’dan çıkarırdı. Bu bölüm, kitabın sonuna eklenmiş, bağımsız bir yaratıdır ve zaten ince olan yapıta yaklaşık 40 sayfalık bir takviye yapar. Geriye kalan “Bozulmamış Canavarlar” ve “Kate McCloud” bölümleri, kaşarlanmış bir anlatıcının sözleriyle şekillenir; adam P. B. Jones adında, biseksüel bir fahişedir ve kendini “bir çikolataya veren bir fahişe” olarak tanımlar (“üç kuruşluk çikolata için yapmayacağım şey pek yoktu”). St. Louis’deki bir yetimhanede yetişen Jones önce Miami’de bir masör, sonra da New York ve Avrupa’da zengin ve ünlü kişilerin egosuna masaj yapan bir sözde yazar olur. Bir çocuğun, Avrupalı bir sanayici olan babasından romantik olarak haklı bir şekilde kaçırılmasına dönüşecek, ölümcül bir konu vardır. Jones, isimleri vermekle kalmaz; müthiş bir ‘Kim Kimdir’ yazar sanki. O, hanımefendilerin Porfirio Rubirosa’nın nesini çok etkileyici bulduğundan tutun da, aktris Tallulah Bankhead’i neyin tahrik ettiğine varıncaya dek, bir dedikodular koleksiyonudur. Doğu Yakası’nın edebiyat salonlarında geçen sahneler Batı 42. Cadde’nin insan çöplüğüyle kontrast oluşturur, masumiyet kinizmle flört eder ve güzellik, çürümüşlüğe karşı kullanılır. İşin içine, uydurmanın ya da yazıyla hakaret yasalarının karıştığı yerlerde kurgusal karakterler vardır. Jones, belki de varolmuş, sapkın bir Capote projeksiyonu gibidir sanki. Ölümünden önce yazar, Kabul Edilmiş Dualar’ı yaratmada yaşadığı büyük teknik sorunlardan söz etmişti. Onu endişelendiren şeyi anlamak zordur. Öyküleme, en eski ve en etkili yöntemlerden birine, hikâye içinde hikâyeye dayanır. Proust büyüleri bir yana bırakılırsa, Capote harikulade bir ‘bestseller’, geleneksel dedektif gerilim romanlarından esinlenmiş, hain, hınzır, karşı konulmaz bir yazardı. ? *TIME, 7 Eylül 1987 sayısından Çeviren: Süha Sertabiboğlu. ? R. Z. SHEPPARD(*) O TURHAN GÜNAY eposta: cumkitap@cumhuriyet.com.tr turhangunay@cumhuriyet.com.tr n yıl önce Truman Capote, özel yaşamları hakkındaki dedikoduları ayak takımından kişilere aktardığı arkadaşlarını çok kızdırmıştı. Esquire dergisinin dört sayısını satın alan herkes kendisinden üstün kişilerin sapkınlıklarına homurdanıyordu. Her sayı, Capote’nin en önemli yapıtı olacağını vaat ettiği bir kitaptan birer ‘bölüm’ veriyordu. Capote buna Kabul Edilmiş Dualar adını vermiş, New York ve Avrupa sosyetesiyle ilgili yazılmaya devam eden bir roman olarak nitelemişti. İlk parça “Mojave”, bazı kaşların havaya kalkmasına yol açtı. İkincisi “La Cote Basque”, gözleri yuvalarından oynattı. Okurları Tiffany’de Kahvaltı ile büyülemiş olan yazar, şimdi Sodom’da öğle yemeğini yiyordu ve spesiyalitelerin arasında, hafifçe kurgulanmış şehvet, hırs, kıskançlık ve cinayet hikâyeleri vardı. Ama ne yazık ki, yazarın arkadaşlarından birçoğu, yani hikâyeye adını veren restoranın müdavimleri kendilerini teşhis etti. Capote kendini birden telefonda tek başına kalmış halde buldu; bir zamanlar herkesin imrendiği parti konuğuna ve sırdaşına, şarap kadehlerini kirleten biri gibi davranılıyordu şimdi. “Ne bekliyorlardı?” dedi birinde. “Ben bir yazarım ve her şeyi kullanırım. Bütün bu kişiler, benim sırf onları eğlendirmek için mi varolduğumu sanıyor?” Belki de asıl mesele, Capote ne bekliyordu? Amerikan düzyazısının bu virtüözü, bunları anlattığı halde öpüleceğine gerçekten inanmış mıydı, yoksa önceden hesaplı bir kariyer hamlesi mi yapmıştı? Capote her şeyden önce, kendi deyişiyle “kitabını yutturması gereken bir çocuk”, edebi bir haylazdı. Ve editör Joseph Fox, Kabul Edilmiş Dualar’ın önsözünde, yazarın kendini usta bir yayıncı sandığını söylüyor. Eğer öyleyse, Capote’nin hatası, vermediği bir şeyin fiyatını yükseltmekti. 1984’teki ölümüne dek, Kabul Edilmiş Dualar’ın hâlâ yazılmakta olduğunu ve hatta bittiğini iddia etti. Fakat edebi eşyalarının gözden ge çirilmesi bu sözlerini doğrulamıyor. Fox bu konuda gerçekten çarpıcı tezler ortaya atıyor ve bunların arasında, el yazmalarının eski bir âşığı tarafından çalındığı ya da Capote’nin bunları bilinmeyen bir kasaya ya da bir söylentiye göre, Los Angeles’taki Greyhound otobüs terminalinde bir dolaba saklamış olduğu var. Daha büyük bir olasılıkla, diye ekliyor editör, Capote eksik kısımları yok etti. Capote hakkındaki en önemli biyografinin yazarı Gerald Clarke, Capote’nin kendisine çok yüksek standartlar koymuş olduğunu söylüyor. “Proust’un Fransız sosyetesine yaptığını Amerikan sosyetesine yapmak istiyordu” diyor Clarke. Çok uzak olmayan bir geçmişteki bazı şeyleri hatırlayanlar, Capote’nin, bu tutkusunu tatmin edebilecek fiziksel ya da ruhsal durumda olmadığı kanısına varır. Bukalemunlar İçin Müzik’e (1980) yazdığı önsöz, güçten düşürecek derecede şiddetli ruhsal sorunları, alkol ve uyuşturucu problemlerini gösteriyor. Sosyal dışlanmanın da, mesleki gururun verdiği gerginliğin de birtakım izler bıraktığı kuşkusuz. Capote, çok eskiden, 1966’da yayımlanan, kendi deyişiyle kurgudışı romanı Soğukkanlılıkla’nınkine denk bir başarı kazanmak istiyordu. Kabul Edilmiş Dualar’ı bir araya getiren kitabın ana kurgusu, bunun bitmiş ya da bitmemiş bir roman olduğu iddiasıdır. Bu daha ziyade, Capote okuyucularının dikkatini çekmek için yapılan ticari bir edim, kuşağının en yetenekli yazarlarından birinin takdirini kazandıran, bereketli bir geleneksel kurgu ve yaratıcı gazetecilik koleksiyonudur. “Capote, kelimesi kelimesine, ritmi ritmine en güzel cümleleri yazar” demişti Norman Mailer yaklaşık 30 yıl önce. İlk Güney hikâyelerinde nefis bir buzlu çay çıngırtısı vardır; birazcık şeker katılmış Kabul Edilmiş Dualar/ Truman Capote/ Çeviren: Süha Sertabiboğlu /Sel Yayıncılık/ 168 s. İmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına İlhan Selçuk? Genel Yayın Yönetmeni: İbrahim Yıldız ? Yayın Yönetmeni: Turhan Günay ? Sorumlu Müdür: Güray Öz ? Görsel Yönetmen: Dilek Akıskalı ? Yayımlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş. ?İdare Merkezi: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sok. No: 2, 34381 Şişliİstanbul, Tel: 0 (212) 343 72 74 (20 hat) Faks: 0 (212) 343 72 64 ? Baskı: İhlas Gazetecilik A.Ş. 29 Ekim Cad. No: 23 Yenibosna İstanbul Tel:0 (212 454 30 00 ? Cumhuriyet Reklam: Genel Müdür: Özlem Ayden / Reklam Müdürü: Eylem Çevik? Tel: 0 (212) 251 98 74 75 0 (212) 343 72 74 ?Yerel süreli yayın ? Cumhuriyet Gazetesinin ücretsiz ekidir. CUMHURİYET KİTAP SAYI 941 SAYFA 3
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear