22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Fethi Naci Seçilmiş Hikâyeler Büyük Yas Bekir Yıldız (19331998) arşılıklı oturan candan iki arkadaş, hemcn hcmcn aynı anda tabancalarını bellerinden sıyırıp havaya yönelttiler. Boğma rakısı nın keyfine tetiklere dokundular. Paattt... Şehmuz giildü. 1 lem de pis pis. Ncvrcs'in havaya kaldırdığı tabancası ateş alnıamıştı. Sanki inadına Şchmuz art arda iki kurşıın daha saldr gökyiizünün karanlık suratuıa. Bıı sıra bitişik evin toprak damında, avludaki diiğünü izlcycn kadınlardan biri, ancak gerilerde sıra kapabilmiş, olan Gülsiin'eseslendi: "Kız, Güllo, hele beri gel, herifinin süahı berk ateşlenmede..." Gülsiin ayağa kalktı. Kara kefenin sanp sarmaladığı bedenini danun ucuna doğru kaydırmak istedi. Birkaç kadın dirliksizlik etti ama: "Ayağını kır da yerinde otur, bacım. Bizim canımız yok mu belledin?" "Viş anam, arstzın tuttuğu işe bak..." Gülsün aldınş ctmcdi onlara. Birbirine yapışık omuzları aralayıp seyretmeye uygun düşen, en gözde yere vanp çömeldi. Nevres tabancasını kurcalıyor, canciğer arkadaşı Şehmuz da masanın üzerine yatırdığı tabancasını, kuzusunu seven çocuk gibi okşuyordu. K Bu sıra lüks lambalarının aydınlattığı avluya yeni birkaç arkadaş girdi. Hemcn bir masa tertiplediler gclenlcre. Onlar da ceplerindeki rakıları çıkarıp mezelenmiş tnasaya diktiler. Yaşlıların oturduğu boş ma sadan biri, rakı dolu bardağını kaldırdı. "Yeni gelenlerin şerefine." "Şerefe" Rakının burduğu pek çok ağız, önce suyla, sonra mezelerîe alkoldcn temizlcndi. Ardından inişli yokuşlu bir gürültü avludan taşıp mahallenin ta ucuna kavuştu. Sazbaşlamıştı... Gülsün bu curcunadan yararlanıp ya nındaki kızın kulağına fısıldadı. "Nişanlın hangisi, bacımP" Kız başındaki yaşmağı azıcık geriye çekti. Sonra karanlıktan güçlenip, avludaki aydınlığın bir ııcunda arkadaşlarıyla oturan nişanlısını tanıtmaya çabaladı: "Aha şu herıf, abla. Üçüncü masada. Uzun oğlanın yamacındaki. Bana da cltim gösterdi geçenlerde." Gülsün bir yıla yakın zamandan beri öpülmeye başlanan kırmızı dudaklarıyla güldü. Fakat karanlık gizlediği bu tatlılığı. Sonra iç geçirdi bclli belirsiz. Kıskandı nedense yanındaki kızı: "Demek öyle, bacım," dedi. "Nişanlını Okumadan n vermeyın! r • Eğitim ve iletişim Dergisi » "Eğitimde Cinsiyetçilik" dosyasını açıyor. • İstanbul okullarının Comenius Projeleri. • Nevvport International University'den çâlışırken diplomanızı alabilirsiniz. •Okullarda barış eğitimi başlıyor. • Düşünme öğrenilebilir mi? Sorusu yanıtlanıyor. J • Prof. Dr. Betül Çotuksöken; "Ders Kitaplarında İnsan Hakları Projesi"üzerine yazdı. •"Özel" bir okul; "Acarlar Eğitim Kurumları" b Sl Gayrattepe Mah. Hoşsohbet Sk. No:5 0:18 BeşiktaşİSTANBUL Tal: 0.212 27315 5859 • Far 0.212.273 15 53 Web: www.veegitimiletisim.com • Mall:egitlmkulturu©dsl.ttnet.net.tr Y a y ı n c ı l ı k v a T a n . H i z . L I d . Ş t i . gösterdiler sana. Ben heç görmeden evlenmişem." "Ananı deyi ki, düğündcn berisi göz açıp kapamayla geçer, işin çeüni uzun yoldadır." "Doğru hancğe, ne denıeli." Gülsün, Şehnuz'a baktı. ü durmadan iciyor, ara sıra aşka gclip yanı başında hoyrat atan adama katılıyordu. Nedense bu ara Gülsün, düğün sonrası, kocasıyla paylas.acakları yatağı geçirdi aklından. Kemikleri çatırdadı sanki. Fakat o gene de yanındaki kıza, evliliği üzerine güzel sözler etmedi. Edemedi utancından. (îece ortanın çok berisindeydi henüz. Buna karşın düğün ihtiyarlamış, pek çok kimse sabırsızlaşıp hamamdan dönecek güveyinin yoluna kulak tutmaya başlamıştı bile. Az sonra yol gözleyenlerin dileği oldu. Güveyinin arkadaşlarından biri avludan girip bağırdi: "Geliy!.. Bamya suyunu aştdar demincek." Güveyinin dönmekte oldıığu işitilir işitilmez tabancalar patladı. Art arda, yan yana... Nevres de, tabancasının lekelenen na nıusunu kurtarmaya hevcs ctti. Kaldırdı havaya, çekti tetiğini. 'I'abanca gene ateşten yoksun kaldı ama. Şehmuz güldü. Fakat bu gülüşünde en yüce arkadaşlığı bile alaşağı eden katmerlı bir alay vardı: "Ver de us,aklar oynasın, cmmioğlu," dedi Novres başını salladı. Scsı lime limeydi: "Übtüme varma," dedi. Alkol Şehmuz'u dürtüklüyordu sanki: "Yalan mı lo? Tabancayın dışı kalaylı, içi vayvaylı değil mi yanir'" Nevres'in nutku kurııdu. Bu sözler çok küçülttü onu. Kurşunu ateşlemeyen tetiğin çıkardığı "çıt" sesi, sanki yirmi beş yılın yiğitlik dolu yüreglnde gülle gibi patlı yordu. Son bir çırpınışla elini tekrar havaya kaldırdı. Patlayacakmış gibi gözlcrini hafilçe kıstı ve tetiği çekmesiyle tabaııcadan çıkacak sesi bekledı. Fakat kulağına, ateşleııen kurşun sesi yerine, gene Sjehmuz'un sözleri kavuştu: "Bo^ıına dcbelenmc, cmmioğlu!" Nevres'in havaya kalkan kolu utançla ındr. Masada gülüşmeler oldu bu ara. Nevres bir şeyler yapmahydı. Çevresine bakındı. Dostuyla sevişirken kocası tarafından sııçüstü yakalanan bir kadının ^aijkınlıf ı ve ezikliğı vardı üzcrındc. Dudaklarını birleştirip öne verdi. Elinin birıyle de bıyıklarım düzeltti. Sonra hırsla masaya uzanıp bardagına yeni doldurulmu% bo^ma rakısını, bir solukta midesine boşalttı. Güveyi kapıdan içeri girdi. Bu ara tabancalar tekrar patladı. Nevres'in başi öndeydi. Mümkün olsa savuşup gidecekı Şehmuz üstüne üstüne gitmekten çekinmedi. Birkaç söz daha etti: " "Hele, bir daha sına ha," dedi. "Bakarsan şcytanın işi yoktur, şansın denk vı rur da, padayıverir meret." Nevres tabancasını birdenbire Şehmuz'a dogru yöneltti. Dudaklanı dan kayaıı sözcükler, yüzü nü basan ateşle bağlan mıştı sanki: "Alaha,"dedi. Ala... Senin bede nindesınayacağım. Ve tetiği çekti. Boş... Tekrar çekt Ikincisindc kıırşun atcş almışcı. Gidip Şeh muz'ım goğsür girdi. Sıuıiyeleı dakikaya kavuşmadan, Şehmuz yere boşaldi. Nevres mutluydu şimdi. Düğün hemen durdu: Damdaki kadınların çığlığı, az önce atılan gazelleri, gii veyinin şerefine gökyüzüne saİınan kurşunların patlamalarıyla şekil ve yer değiştirdi: "Kız, Güllo, herifîyi vurdular." "Şehmuz kurşunlandı." "Heyvağ, başımıza küller." Gülsün, çağlayan gibi, dama dayalı mer divenden aşağıya aktı. Şehmuz'u eve getirdiler. Yeni bir döşck serip üzerine uzattılar. Bedenine beyaz çarşaf gerip karnına bir makas koydular. Ağlamayan yoktu. Gülsün ölünün başucundaydı. Yaşnıağı gevşemiş, güzel ve taze yüzü kocasının ölü bedenine bıılaşmıştı. IZİİ ayağı titriyor, ara da bir yumruklannı, toprak zemini örten hasıra vurup bağırıyordu: "Olüm... Hain ölüm, beni de al götür..." Böylesi çırpınışlarda yanına biri sokulup onu dışarı çıkarmak istiyordu. F'akat o direniyor, oturduğu ycrden kopmuyordu. Düğünü damdan izlerken aklmdan geçirdiği, kocasıyla paylaşacakları yatak yoktu şimdi. Fakat Gülsün gene de kocasının yanına girmek, bu kez de aynı yatakta ölümü paylaşmak istiyordu onunla. Sabırsız birkaç horoz öttü dışarda. Böyle yeni birgünün ilk mujdesi alındı. Fakat odadakiler için bu yeni günde yaşanacak güzel hiçbır şcy yoktu. . Sadece toprağa gömecekleri ölüm vardı. Cıülsün çevresine bakındı. Şehmuz'un anasıyla bakışları bırleşti. thtıyar kadının konuşacak dermanı yoktu. Ancak gozlerini kırpıp başını hafifçe öne eğdi. Gülsün'e kaynanasmdan izin çıkmıştı boylece. Şımdi kocasını seven yiğit kadınlara, k<.)ca.sını has seven, ender kadınlara düşen son bir görev bekliyordu Gülsün'u. () da bunu yapmaya hazırdı. Arzulııydu Önce sesini ve acısını ağlamanın en tepesine ulaştırdı. Sonra yaşnıağım çözüp saçlarını yolmaya başladı. Hcnüz bir yıla bile erişmeyen evliliğini paylaştığı kocasının ardından saçlarını tutam tutam koparıp ölünün üzerine attı. Kınalı saçlar bcyaz çarşafın üzerine düştükçe, hemencecik yapışıp kalmıyor, henüz canlılığım yitırmeıııiş saçlar, kıvrılip hareketleııiyordu bir sure. Odada bıılunanlar şimdi Şehmıı/ için değil, saçları yenıden yeşenp belkı de güzel omuzuna yaslanıncaya kadar evdeıı dlşan çıkmamaya and içen Gülsün için ağlıyorlardı. • AÇIKLAMA: Ikl hafta önce bu sayfada yayımlanan zeyyat selimoğlu'nun öyküsünun üzerlnde Selimoğlu'nun sadece doğum tarihi yer almıştır. Oysa sevgill yazarımızı 2000 yılında yitirmiştik. Bu vesileyle kendlslnl bir kez daha sevgi ve saygıyla anıyoruz. K İ T A P SAYFA 8 C U M H U R İ Y E T SAYI 78
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear