Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Hasan Omal (uınhurivel "azctcsindc ' I yaşanan kavgaya ışık luluyor. Ve yanıi veriyor: "Kvei. IMMI döncgim. Deınokrasive dündüm. Ya siz?" aıunumrcr SMETISI'HÜEKI a İÇ SÂVtS'IH PIHOC ADKÂSI Ilhan Sclçuk, Batı demokrasisini sevmezdi. Başka çare olmadığı için katlandığını söylerdi. Devrimci demokrasi, devrimci demokrat deyimlerini tcrcih ederdi. Ama bunları da öyle sık kullanmazdı. Saklardı. Belki bir başka dcyişle takiye yapardı. Belki de Nadir Nadi'yi rahatsız etmemek, ona açık vermemek için böyle yapardı. Ben ne zaman demokrasiyi, çoğulculuğu savunan bir yazı yazsam, dalgasını geçerdi benimle: "Yine demokrasi havariliği yapmışsın !" Ben de yanıtlardım: "Doğan Avcıoğlu'nun kemikleri sızlamıştır." Eklerdi İlhan Selçuk da: "Dcvrim dc yapamadık, demokrasi de..." 1986yüı9kasımı. Nadir Bey benden Cumhuriyet imzalı bir 10 Kasım başyazısı istedi. "Daha öncekı yıllara bakıp yazarsın" demişti. "Acımız, Atatürk'ün ölümünden değil"' başliğını taşıyan bu başyazı nedcniyle İlhan Selçuk'la çok sert tartışmıştık. Soru şuydu: Atatürk'ün hedefı, çok partili Batı demokrasisi miydi, değil mıydi'.' İlhan Selçuk'la aramızdaki temel görüş ayrılığını, üstünü örtmeye çalıştığımız "ideolojik çatlağı" büyütcn tartışmalarınıızdan biriydi bu. 1991 sonunda vazo kırılıncaya kadar hiç bitmeyecck, gitgide parlayacak o lartışma... ^ı uıeğime bıçak gibi saplanıyor Berin Hanım'ın sözleri: "Hadı bakalım Hasan Cemal, şimdi ne yapacaksın ?" diye başlıyor en sivri dilli üslubuyla, "Başımıza sen sardın bu ofset işini. Ofset baskı, teknoloji diye tutturdun. Nadir'in başının etini yedin. Paraları yeni transfer ettik. Bugün de gazeteyi kapattılar. Batanz bu gidişle..." Emine'ye dönüp bakıyor: "Bir de sen tabiî" diyerek Müessese Müdürü Emınc Uşaklıgil'i azarlıyc Içimde gittikçe büyüyen bir sıkınt Evet, ofset yalınmı için iki yıldır N Bey'in başının etini yiyen bendirr de Emine tabiî. Ofsete geçişi 198 beri planlıyorduk. Berin Hanım vozurduyor, Na< konuşmuyor, sfenks gibi öyle < koltuğunda... Hilton Oteli'nin girişine ya> Elmadağ'daki Dostlar Apai Taksim Gezisi'ne bakan da' salon akşam vaktinın loş bana daha bir kasvetli g| Nadi'nin alaycı titreşim, insanın sinirıyle oynayan st, çınhyor: "Bu işi sen sardın başımıza ! Ben dışarıya bakıyorum. Viski servisi de yok, cezalıyız! ÇEMA h «5 HASAN ANI CUMHÜRİYET'İ ÇOKSEVMİŞTİM! Çarşamba, 21 haziran '89 Sabah İlhan Selçuk aradı telefonla: "Cumhuriyet'in mirası üzerinc büyük bir kavga kopacak. Vakıf makıf hayaldir. Yapamadık. Bunun vebali Eminc'dir. O da batıracak gazeteyi. Üçüncü kuşaktan tek kişi Emine. Ama öyle bir tabiatı var ki batıracak. Her birimin başında bir kadın otumyor. Bütçenin, personelin, arşivin, Çağdaş'ın, ilanm başında hep kadınlar... Berin Hanım da hisse vermek istemiyor. Emine de öyle. Emine tümünün peşinde..." Şöyle devam ediyor: "Darı tanelerı gibi dağılacağız !" DOĞAIM KİTAP