05 Kasım 2024 Salı Türkçe Subscribe Login

Catalog

mış oluyor; "Şunu unutmaÇotuksöken gibi Türk felseSUREOIDEN FELSKFC mak gcrekir ki, yaşamda fesine önemli katkıları olçoğu zaman bir durumun, muş değerli felsefecilerimibir olayın, bir eylemin karzin felsefe tarihine bakışlarışısında değil, bir insanın nı, bu konudaki düşüncclekarşısında bulunuruz. Ve rini bulmaktayız. Felsefe önemli olan da bunu bilyolculuğumuzun, özellikJe mektir." de kendi felsefe dünyamız içindeki düşünceleri, anlaMustafa Günay, bu kez yışları izlemek açısından ay"Felsefe, insanın çabasının rı bir önemi olduğunu düşüanlamına ve buna ilişkin nüyorum. Bir başka ifade ile bilgisinin bilincine varma Türk insanının felsefe ik taetlanliği olarak görünmeknışması bu değerli felsefecitedir" diyerek felsefeye bir lerimizin çalışmalan ile olbaşka açıklama daha sunmuştur. Hiç kuşkum yok ki, muş oluyor. Sonrasında ise bu isimlerin en azından bitarih içindeki felsefe açısınrer kitapları hepimizin evlcrinde başucu dan önemli karşıt noktalarını, felsefenin kitapları olarak bulunuyordur. yeniden şekillendiği dönüm noktalarını örnekleriyle sıralamaya çahşıyor. FilozofÜçüncü bölümde ise biraz daha akadelarla, onlann düşünceleriyle bizim kendi mik anlamda felsefe tarihi eğitimi ve soanlamalarımıza yollar getiriyor. Zaten runları üzerinde durulmaktadır. Felsefe Mustafa Günay da şunu söylüyor; "Filoeğitiminin karşılaştığı sorunlar, felsefe bizoflan anlamaya çalışmak, onların sorunlinci nasıl oluşur, felsefe eğitiminin önemi larını anlamaktan geçer. Soruyu anlamak, gibi soru(n)lar sıralanmıştır. Ve son olarak yanıtın, yorumun etrafında döndüğü da, Türkiye'de felsefenin geleceği ve felsemerkezi anlamaktır. Filozofun sorusunu fe eğitiminin görevleri nedir sorusuna deanlamak, onun düşünmekten anladığı şeğiniliyor. Felsefeci yazarımız, "Türkiye'de, yi anlamaktan geçer." felsefenin geçmişi çok eski tarihlere kadar uzanmasa da, her zaman için bu tarihin Ve belki de "Neden felsefe tarihi" diyefarkında olmak ve tarihsel bir bilinçle görbileceğimiz noktada yanıtını da bize sunmek doğru olacaktır." şeklinde felsefe tarimuş oluyor; "Bir filozofla uğraşmak, ashi bir kez daha vurgulanmaktadır. lında bütün filozoflarla ve felsefelerle uğraşmak anlamına da gelir ve böyle bir KURGUDAN UZAK FELSEFE tarzda yaşanır" diyor. Kitabın son bölümünde, Mustafa GüYazımın başlarında da belirttiğim gibi, nay'ın felsefe üzerine kaleme aldığı çeşitli bu anlamda felsefe uçsuz bucaksız engin yazılarına yer verilmiştir. tlki, "Hayatın bir denizde dolaşmanın keyfini yaşatabilir Içindedir Felsefe" başlığı altında, aslında bizc. Belki daha önce keşfedilmiş adaları, etten kemikten var olan insan gerçeği kakoyları, kıyıları keşfediyor olacağız ama, dar, felsefenin de etiyle kemiğiyle içimizbu yolculuğun sırları bizim kendi düşünce de yer aldığının ipuçlarını vermektedir. labirentlerimizdc yeni bir soluk kazanacaktır. Felsefenin nice iniş çıkışlarında, he"Eyleme ve yaşama dönüşmeyen düyecan ya da dinginliklerinde bizde tortular ŞÜncelcrin ve öğretilerin kuru sözden/boş bırakacaktır. Söz gelişi Martin Heideglaftan başka bir anlamı olmayacaktır" diger'in "varlık" kavramını ele alıyorsak, M. yerck bir anlamda yaşamla felsefenin buHeidegger'in metinleri üzcrinde Herakleîuşmasını vurguluyor. Ve belki çoğıımuitos'a ya da Aristoteles'e veya Nietzsche'ye zun da aynı düşünceleri aklından geçirdirastlamak bize başka kapılar da açmış olaği gibi, günümüz insanının "düşüncak; çünkü bir anda kendimizi 196O'lı yılce"den, "düşünceler üretmekten" ya da lardan antik çağın nehir kıyılarında ya da "üretilmiş düşünceler üzerine düşünmekAssos'un Ege'nin lacivert suları ile çevrili ten" ne kadar uzak kaldığını da anımsatıkoyunda bulabileceğiz. yor. Şöyle sonıyor felsefeci yazarımız, "...Yolun yolda olmaktan başka bir anlaBu noktadan sonra felsefeci yazarımız mını aramak, bizi hem yola hem de yüriihaklı olarak akla gelebilecek bir soruya yer meye yabancılaştırmaz mı?" Ben bir adım veriyor; "Felsefe tarihinde ilerlemeden söz daha üerletip "Düşünceye (de) yabancıedilebilir mi?" ve peş peşe sorularını sıralaştırmaz mı" demek istiyorum. lıyor;"Felsefe tarihinin gidişinde bir ilerleme görebilir miyizPBu gidiş hep daha yetBir başka yazısının başlığı ise "Diyalog kin bir felsefe yapma biçiminde mi olmakOlarak Felsefe". Insanın tek başına olmatadır? Filozofların birbirini ilerletmesi mi dığını, ötekilerle ilişldsini ele alıyor. Ve en söz konusudur yoksa bir çıkmaz mı?" can alıcı soruyu sormaktan geri kalmıyor; "Kendisiyle konuşmayan, kendini, aklını; YENİ ÖLÇÜTLER VE OLANAKLAR ama aynı zamanda yüreğini dinlemeyen bir kişi, kendisiyle ve ötekilerle ne öİçüde Daha bunun gibi birçok soru sıralıyor 1 diyalog kurabilirr " yazar. Ancak yanıtını da veriyor hemen, "Süregiden Felsefe", akademik kimliği"Bilimde olduğu gibi, felsefe tarihinde de ne rağmen Dr. Mustafa Günay'ın son deilerlemeden söz edilemez gibi görünmekrece yalın bir dille kaleme aldığı bir çalıştcdir. Felsefenin ilerlediğini söylemek doğma; yolu felsefeye açılan tüm okumalar ru değildir. Ama elbette yerinde de saymıiçin çok güzel ve yararlı bir çalışma olduyor. Hep yeniden başlıyor. Yani aklın kenğunu düşünüyorum. Üstelik, insan oladini anlamasında yeni ölçütler ve olanaklar rak, "kişi" olarak da tanışma şansına sakeşfediyor denebilir" dıye açıklıyor. Ve hip olduğum felsefeci yazanmızın kitaplaçok daha çarpıcı bir açıklama ile de bunu nnı, dile getirdiği güzel düşüncelenn uzaşöyle dile getiriyor; ğında kalmadığmı da bılerek okumak, fel"Felsefe yolda olmaksa, yolun bilincine sefe okumalarının sahiciliğine gölge düvarmak demektir. Yolun bize kazandırdıkşürmüyor olması da ayrı bir sağlamlık kaları kadar, bilincin yollara verdikleri de zandırıyor. Prof. loanna Kuçuradi'nin de önem taşımaktadır. Eğer bugün yola desöylediği gibi, "Biz de yaşamla felsefeyi vam edebiliyorsak, bu biraz da yola verdibuluşturmaya çabşıyoruz" sözlerinin anğimiz formlar nedeniyledir." lamını ve önemini bir kez daha kavnyoTüm bunlara ek olarak belki şunu söylerum. Çünkü sayfalar dolusu metinler üzemek yerinde olur, "Felsefenin Küresi" rinden yaşamla buluşmadıklarını görmek isimli yazımda da belirttiğim gibi, Felsefeinsana büyük bir hayal kırıklığı yaşatabilideyeni olan her daim "insan"ın kendisidir. yor. Edebiyat dcdiğimiz şey, ne İcadar Çünkü felsefe içinde bulunduğu uzamın kurgular üzerine kurulursa felsefe de tam ve zamanın "insan" gerçeği ile yol alacaktersine, kurgudan uzak kalabildiği sürece tır daima. sahiciliğini koruyabiJir ancak; ve bu öyle Ancak, felsefeci yazanmızın da dediği bir sahicilik olmalı ki, sayfalardan yaşagibi "...Ama her şeydcn önce böylc bir etmın içine aynı şekilde yansıyabilmeli. • kide bulunabilecek bir düşünce ve değer ortaya koymak daha önemlidir." "Süregiden Felsefe" Üzerine Bir De"Süregiden Felsefe"nin ikinci bölümünneme, Dr Mustafa Cjünay, Karahan Yade ise Macit Gökberk, Takıycttin Mengüywları/$ubat, 2004. şoğlu, Nusret IIızır, Ncrmi Uygur ve Betül CUMHURİYET KİTAP SAYI 763 HASAN YALÇINm kaleminden HASAN YALÇIN Dönekler Hasan Ytt^in ın bu kıt»bın«.Lii kımlrr vm: Çelin Allan. Ccıtuız Çanıkır. Hadi Uluengın, F.rtujtnıl ÖAok. Oral Çultşbif. Güfcıy Gttk türk, TiUKr Akvam. R;ıyıp Dtınm. MurM Bdgc, Mdımet Ataın. Alanct Altan, Cüncyt 01vcvcr. ürtuğrul Kürkcıi. Şalıin Alpuy, Halil Berktity. Ömer Litçtncr, E.scı KitraJuış, Kürşat Bıııuin, Aydıa Bıı^ııı, Haydaı Kutlu, Alı Biiy ı;»mı^l», Mchıncl BuriuN... Dfi/ıetifcr'ı Dogu Pcriınck'in Önsözuylc HASAN YALÇIN Romanda Aydın Tipleri Yalçuı'ın nıanti(SıiKİ;ıkı jıh.uiısız sajilaınltk. iuılatıın jıucüihleki ın.ivılvjlık ve abycı» hk, şa^ırtıcı ve beklcıımedtk iııi^ ve yıkışlur. iıtsana CŞKİZ edcbtyül Lklı venynr. Aydın tıplenrı dc. bütun bunluıtLııı bu tııUun Lnıl.tcıkMiiL/ Ama en ımcmlısi, tnpluniLırııı ^v/Ubne ve yc nife^mc Joncmleriniıt aydınını ve iıkolojik MI reylenni buııya«:ak.s.ınu. Euiebayitt fakltllekn ve rnman eleşiinnenkri is'in bu kitap. ayru zıım.uki» bir deıs kitabulır. HASAN YALÇIN Aydın Rantı Bu kıNıp. bir luıkırni» Hasaıı Yıılçtn'ın aydın teıırİMiM ı^'etit. ' Ayıtin luııiı H;iN^tı Yatçto'ın bukluğa Nr kavnımdır Aydın ve nıııt kavnımlıt ıııiın yım >';ıru jıehıiesj. III^SL l^ııiıt o/urıii ortaya koyıır Aydının kcndısı. tarihsel olıındc rant kavtaınıvla Inılıkit ıMtaya yıkmışitr Hacyın Yalçın. nırrt kavmmının ıçiııi açar ve aydın LJlveletmt bului Aydirı ııuııımjhuı ılu diyth lipıinı/. Aydın. aslıııda nıııi kavTumıyLı ci]vele>fnekKdir. Ba^!ir»M/ aydm «Jmusu, işte a dlvefeş, menın krtnumlanndıuı Nmlır SELİM USLU Devlet ve Ben 4 ) Mi/'nhııı viilnı/ teüklüııncdiği iiynı m niiiiKİii ıliiijiindunliijtıi rKtıılılır Sriırn VslııVkııı nıi/Uihın ilı,rırn.il bir hoyııtıı vjırtitr; Dıt><ırıın,ık vc ^idcirk 1»Aik kuıtımk Selim. ııkııyiKiiMjru» dııyunın» itınu vrnr Dcvldiıı jti/Jı ıli)NVi»L,tnnıla .SetHn'm 'MiirksıstLaıinisl ve h.ıft;» MiK>ivt' oKlııjttı y.^ılnlu .Sclıırı, Hu >aycık df.kiııı yjılrn/ ^cvcfcim <ir^il, rnr/Jir 1»^!nı d;ı ııkumu%lıır ° "Bunu y;mn bir kenanı ıtıif«,cksiniz. Seiım. Se/iir'ı, Cumhıtnyet'ın irrnvıktsı BrüÜK (libi han^crfeyecektir. Roma İmpai'aloru'nun yaıımdan bıAtıJiınız zaınaıı. bu eylem larihin en Uıılu 'hatnlijti'dır. "Cıunhuhyd'in yanım.Lın haktıjiınız zjunan. Brulıis bılyuk k.ıluam;uKİıı. Sc ' liın. jihlınd^ı Brurus'ttlr. Sezaı'a ih:«>ctin pıiMbuıula o fırsat anını kollamakta ve h;*2irLıın;ıkladır D,ıruısı Selîm Uslu, ilunctinc ı>kuyın:uyu tLı o\vak eder. Okuyucuyu y a v ^ \,ıv«ı^ ı^ledıjiı su^un tailleıı arasına \cker" (Do£u Peritt{ei) 917 EKİM 2004 ie^lkta» KlUp Fnanndayu... KAYNAK lnâ s.< •) Kaı YAYINLARi SAYFA 21, ıı
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear