05 Kasım 2024 Salı Türkçe Subscribe Login

Catalog

Atölyesi' meşalesinin de sönmcdiğini söylememiz gerekiyor. ü ğ rencilerhı, scnin hcyecanını öylesine sahiplenmişlerdi ki, cunla başla yazmaya, araştırmaya, okıımaya devam ettiler. Biz de bir süre Bursa'yı kapı komşıı yaprık. Sadecc biz mi? Nursd Ouruel, Ayfcr Tunç, Ahmct Umir, Tuna Kiremitçi, Meh met Açar, Ergun Kocabıyık hcm atrilyc çalışmalarıyla, hcm sunutn larıyla haitalar boyu Kitabcvi'nin sıcak ortamını daha da ısıttılar. Bir dc scnin rchberliğinde Kapalıçarşi'yı adımladıktan sonra, Çınaraltı'nda şekersiz kahvelerimizi yudumla yıp saatlcr sürccck sohbctlcrc dalabilseydik daha iyi olacaktı. Gcçen yılın en kcyifli haberlerinden biri, "Bıı fiziksel olarak 'Sükut Ayyuka Çıkar'dan ayrı olsa da benim kafamda onu tamamlayan bir dosya, 'Sükut Ayyuka Çıkar' şimdi bitti," dediğin dosyanın 'Goncanın Üçüncü Günü'nün, Doğan Kitap taratıııdan yayımlanması oldu. "Kapak nasıl olacak acaba" diye meraklanıyordun, gönül rahatlığıyla söyleyebiliriz ki, kitabının kapağı da tasarımı da içeriğine yakışacak kadar güzel oldu. Doğan Kitap çalışanları, kitabını Bursa Kitap Fuarı'na yetiştirmck için ellerinden geleni yaptılar. Fuarda okurlanna yokluğunu aratmamak görcvi dc kızlarına düştü. Şeyda ve Eylül, 'Goncanın Üçiincii Günü'nü imzalatmaya gclcn okıırlarını, elleri boş göndermedi. Kızların, yazar bir babaya yakışacak kadar güzel yazılarıyla, biitiin kitaplannı imzaladı Yiicel. Bütün kitaplannı. Dcrgilcrdc de sık sık adın geçti, kitaplarından ve yazarlığından söz edildi. Pınar îjencl'le yaptığın söyleşi 'E' dcrgisinde yayımlandı. ('E' dergisi 'I layalet Gemi' için özel bir dosya yapmaya hazırlandığı sırada kapandı. O dosyada da sen olacaktın, hem dc birlikte olacaktık. Burada olsan oturur Türkiye'de edebiyat dergiciligi üstiinc konuşurduk. Hem Prometeus hem de Hayalet Genıi tecrübesi olan biri olarak ne çok şey söylcr, yaşananlara ne sağlıklı bir açıdan bakardın.) Türkiye'de edebiyat dergiciligi deyincc Varlık'ın yeri ayn tabii. Dile kolay; 70 yıl. Şubat sayısında özel bir Yücel Balku dosyası vardı. Bir başka dostıın, Nalân Barbarosoğlu, hepimizden yazılar toparlayıp senin için çok özel ve giizcl bir dosya hazırladi. En güzeli dosyanın harika öykün 'Cevşen'le noktalanmasıydı. (Korkma; Varlık'ın başına bir şey gelmedi, sapasağlam yoluna devam ediyor.) Dergilerden söz etmişkcn seni çok sevindirecek bir haber daha verelinı: Agora'nın son sayısında da seninle ilgili yazılar çıktı. Ama sıkı dur, bu yazıların yazarlarını duyunca sevinçten havalara zıplayacaksın: Oykii Atölycsi'ndeki öğrencilerin anlatrılar seni ve edebiyatını. Bize de hem onların öğC U M H U R İ Y E T K İ T A P renme azmıne ve sevgisine hem de senin edebiyat zevki aşılama yeteneğine şapka çıkarmak düştü. Hay aklınla bin yaşa, hay ellerine, fikrine sağlık Yücel. Seninle ilgili o kadar çok şey yaşamışız ki, say say bitmiyor. Dünya Oykii Günü'nde yaşananları unutsaydık, uyku tııtmazdı. Kutlama Istanbul Tepebaşı'ndaki Italyan Kiıltür Merkezi'nin sahnesinde yapıldı. Tam senin bayıldığın, yeni öykü konuları bulacağın türden tarihi bir bina. Konuşmalar, piyano rcsitali derken sııa seninle ilgili ctkinliğc geldi. (Sağ olsun, Nalân'ın bu etkinlikte de payı biiyiik.) Yüksek tavanlı tiyatro sahnesinin ortasında bir kiirsii, iistiinde de alevi titreyen bir mum. Müzik sisteminden salona nefis bir müzik yayılıyor. Sonrasında da... Evet dostıım, doğrıı bildin: Amma Hikâye'cilerin (Göksenin Göksel ve Sarp Keskiner'e selam olsun) radyo için seslendirdik leri 'Tıley ya da Hiç' öykünü dinleıneye başladı bütün katılımcılar. Nefesler tutuldu, mumun titrek ışığında yüzler, bedcnler kayboldu ve hcpimiz satırlarının büyülü dünyasında kaybol duk. Gerçi iki bölüm halinde kaydcdilen öykünün sadece birinci bölümünü dinleyebildik ama o kadarı bile bizi başka bir dünyaya, Yücel Balku edcbiyatının kalıcı dünyasına götürmeyi başardı. Ne denir ki? Kalemine sağlık. Işte böyle Yücel, senden haber almayalı bir yıl olmuş ama sensiz geçen günümüz yok. Hiç olmadı, çekiyoruz kütüphanemizden kitaplarından birini ve okumaya dalıyoruz. Kimi gün 'Kâfdili' kimi gün 'Abruşak'; kimi gün 'Cevşen' kimi gün 'Zulmet'. Hem sjmdilerdc yeni bir Yücel Balku kitabının heyecanı sardı bizi. Doğan Kitap yazdıklarını ve senin hakkında yazılanlan tek bir kitapta toplamaya hazırlanıyor. Zeynep Çağlıyor, Semra Balku'yla hummalı bir çalışma içinde. 'Sükut Ayyuka Çıkar', 'Goncanın Üçüncü Günü', hakkında yazılanlar, söyleşiler, denemelerin, yayımlanmamış yazıların... Anlayacağın dört başı mamur bir 'Yücel Balku Külliyatı'. Zaman akıp gidiyor Yücel. "Ne içindeyiz, ne de büsbütün dışında..." Mektubu yazmaya oturdugumuzda aklımızda neler neler vardı, ama bilirsin kimi zaman bir yazıya bütün duyguları sığdırmak mümkün değil. (Aslında bu mektubu yazan sen olsaydın, böyle kaçiij sözlerine gerek duymaz, gerekiyorsa duygulannı satırlardan taşırmayı başarırdın.) !ju geçen bir yıl bize gösterdi ki, scnin geleceğin yok. Bu dıırumda ne denir kı; biz geldiği mizde görüşürüz. TÜM KİTAPÇILARDA... Hıristiyan Sultan MARA Yorgos Leonardos ROMAN Sırbistan hükümdanmn kizi, I I . Murad'ın eşi, Fatih Sultan Mehmed'in anatıği olan Mara Brankoviç Komnenos'un soluk kesici hayat öyküsii... 15 Günde 2. Baski KADER ATLAYIŞI Kraliçe Nur ANI Kader Atlayışı, Amerikab bir kadımn, bir adamın yüreğine ve ulusuna yaptığı olağanüstü yolculuğun heyecan ve ilharn verici öyküsü. Etkili ve içten tarziyla Kraliçe Nur, okuyucusuna, genç bir kız olarak gîrdiğı kraliyet saraymda karşılaştiği güçlükleri anlatıyor. Sevgiler, Yekta Kopan, Murat Giilsoy SAYFA 11 S AY I 7 7 5
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear