29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

" zılarının çok sevileıek okunduğuna tanık oldum. / ')')H ydında, I iiyap ve Sanat (ialerıa leri Derncjij'ncc diizenlenen ARTİST ')H S îstanbtd Sanat Fı/arı'nda, sıze l'iirk l'lastik uınallarına katkdartnız dan dolayı.cle^tirmcn olarak oıuır odıdıı venUhgım bılıyorıız Saıidt yazarlıgınızın gelisiırı ii'iretındcn sdz cdcr misitıiz? 1955 yılmdan başlayarak zaman zaman yazdığım resim eleştirileri, sanat ya zıları gazete vc dergilerde yayımlanmıştı. Ama rcsim clcştırisı vc sanat yazılarının süreklilik kazannıasi, yoğunlaşmasi, 1978 yılmdan basjayarak, Sanat Çevresi dergiyfebaşlar. Bu arada (iösteri, Milliyet Sanat, Boyut, Gergedan, Argos, gibi dergiler ile Cıımhunyet, Milliyet gibı gazetelerde de yayimlanan yazılaı da var. Sanat çevresindcki yazılaryakın zamanlara kadar surdu. Beııiııı açımdan etı önemli yazdar, P dergisi ile başlayan ıızıın incelemeler oldıı. Daha öncelerı bu nıtelikte.Gösteri, Sanat Çevresi'nde yazılar yazmıştım. Ama P dergısinin baskı nırelığmın olağan üsrü olıı^ıı, yazıları, yazılann değindiği resimleri larklı bir biçimdç önc çıkardı. Sanat yazaı lığım süresince, en özerı gös terdiğim şey: Çözümlemeyc dayalı, şiirsel bır anlatım içinde, öykümsü tatlar taşıyan vazılarla,rcsim sanatına doğru yaklaşımlar sağlamak, rcsmı gerçek anlamıyla sevdirmek olmuştuı.Ama asil önemlisi, resmi cdebiyatçılara scvdirmc tutkumdur. Gencldc günümüz yazarı resmi, günümiiz ressamı da cdcbiyatı bilmiyur. Bu sürekli tanık oldıığum bir durıım. Günümüz sanatı, kendı alanına kapanan kişiyi artık dıslıyoı. Sürekli, yıllardır yazdığım gibi, çok yonlülük günumüz sanatçısının olmasa olmazıdır. Bcniın sözünü ettiğim çok yonlülük, ürün vcrmc açısından değil; bilgi vcsanarlara doğru bakmayı öngören bir çok yönlülüktür. Elestırmen aynı zamanda bır sanatçysa, hudurunı, cleştirmenin kcndisanat ürctimlcrinin bncçıkmasına cngeloluyormu? Geıçek anlamda bir eleştirmen, genel de "mükemmeliyetçi" birinsandır. Bu düşünce onun birikinıi ve sanatın sınırsız gii zclliklerinin toplamından kaynaklanır. Böylesi bir diışüncc ile yaşayan bir eleştirmen; şair, ressam, yazar ise doğal olarak "mükemmelliyetçiliğin" kısıtlayıcı yaıı ctkısiyle karşı karşıyadır. Bu ncdenle de, kolay üreteınez. Bir bakıma kusursuzluk düşüncesine saplanmak, sanatçı için en biiyük kusıırlardan biıini olu^turabilir. Tııval re&min dcn uzaklaşma gcrckçclerimi açıklarken, bir gerçeği eksik bıraktığımın ayrımina varuım bu sorunuzla. Türk resim sanatı clcştırısinde yol aldıkça, kcndi rcsmimdcn uzaklasiyorclum bir bakıma. Yüklendiğim sorumfuluk, yaptığım rcsmin önüııc gc çen etkenlcrdcn bıri olmuştu. Şiir için de aynı ^eyleri söyleycbilirim. Sıirlertmzac, vunlüklerinizde. denernc lerınızde tergıleaığtnız gerçefcın boz rengı yanında, hcf> bir var olu\ sevıncı ve çıçck açacak tobumlar var Kırk \ekiz ydlık sanat koşunuzyarına na\dhakıyor'? Yayırilanmamış, bir şjinmden iki dizeyi aktarmak istcrim: Uç kiijilik koşuda mutlak üçüncü olacak bir adam Ama yine de var gücünle koijiuı umur samadan "Tarihsiz Günlüklcr"dcn bir tümcc kullanmıştım: "Sevda hiç kesintiye ıığramadı bcndc, lıatta ona denk dü^en iıısanlann yoklıığtında bile." Baştaki iki dizc ile bu tümceyi biılestirirseniz, sözü nü cttığinız koşumu acıklami!j oluruz. Di lerseniz bir dörtlüğümle noktalayalrm söylesjimizi: Zaman sensin sınırsız korkusuz yaşanmış sevda Geçmi^ ansızın dönüşürken şimdiki zamana Gelecek sürekli an kaçınılmaz geçmişliı gülüm Ki yeri tarihren göğü inançtan bir dünya. Bu ç>k yonliı soylc^i için tcşckkur cdıynrum • SAYFA 8 Sanatın ozundeki buyu ve gîzemin ustası ÖNER YAĞCI T Çok yönlii sanatçı... urgav Gonenç, 10 Mart 1959 To kal doğumlu (l'okatlı değülermİ!), ama babasının gorevi nedeniyle o sıı alar oıada oturuyorlarmış.) ilkokulu ve ortaokıılu îzmir'de, liseyi tstanbtıl Haydaıpa^u Lisesi'ndeokumuş,. AııkaıaSiya sal Bılgıler Fakııltesı'nı (1959 ] 965) bırir diktcn sonıa 1%8'e kadar üevlct lstatis tık Knstıtustı Izmir Fkilge Müdürlıiğıi'nde çalışmiij; 1968den sonıa özel matematik dersleri vererek yaşamını sıırdürmiıs. Bu süreçte Izmir Crüzel Sanatlar ve Edebiyat Fakııltelerinde Çağdaş Edebiyat ve Eleş tiri Kuranıları, 20. Yüzyıl Sanatı ve liste tıği ve Sanat Tarihı dersleri veren l'ıırgay Gönenç, 1955 te ilk kişisel rcsim sergisi ni açmış. (")grencilık yıllarından berı Yelken, Pazar Postası, Değişjm, Turk Dili, Dönem, Papiıüs, Dost, Seçilmış Hıkayeler, Cjergedaıı, Sanat ülayı, Gösteri, Teııi" muz, Adam Sanat gibi dergılerde şiirlerı, denemeleri, edebiyat incclcmcleri ve rc sim üzerineyazıları yayımlanmış veGete Postası gazetesinde köse yazaıiıgı yapmı^. Yeni Yüzyıl gazetesinde yazmış. TRT te leviyonunda Hge'den içinde kültür sanat söyleşileri, TRTTürkiye radyoları 1. prog raınında Radyosu'nda 1998'de "Şiir I'a dında" adlı programlardahazırlayanTur gay Cîönenç, sanatta 50 vılın eijiginde biı sanatçı (Jza), Abdülvahap ELBeyati'den (Şiir ler), William B. Yeats'den (Baile Kıyılarında) çeviriler de yapmış, 1989 da yayımladığı Zamanın Sularında (Sanat Çevresi, 1989) adlı kitabında sanat uzerine yazdığı eleştiri ve günlüklerini bir araya getiren Turgay Gönenç'in denemelerinin toplandığı kitaplar ise, Beni Irmak Boylarına Götiir Anne (Can Ya yınlan, 1998) ye Taşın tçinde Gizlenen (Can Yavınlan, 2000) adlarını taşıvor. l'urgay Cjöııenç, "lkinci Yeni" akımının bır şaırı oldıığu ve bızım "68 Kuşa ğı" icin, lkinci Yeni'nin tümüyle değiLse bile bıivük ölçüde anlamsız, saçma, gi zemli, kaçak, işlevsiz, toplumsallıktan uzak bir şiir olması nedeniyle bana yakın olmayan, beni sarmayan, benim sevmediğim bır şiirin sahibi olduğunu düşü nürdum. Bu nedenle de doğrusunu söylemek gerekirse, birçok "lkinci Yeni' şa irinin şiirine olduğu gibi, onun şiirine de uzun süre uzak kaldım. Turgay C îönenç'i ve onun edebiyatçılığını asıl olarak tanımam, özellikle Iz mir'de ki toplantılarda birçok kez dinleme olanağı bıılmamdan sonra olmııştur. Ele aldığı konuya egemen obııa, kendine güvenme, zamanı doğru kullanma ve söyleyeceklerini en öz bir biçinıde, ama aynı zamanda en kesin veanlaşılırbırbiçimde sövlemesi dikkat çekiciydi. (Ki pek alışkanlığım olmamasına karşın bu düşüncelerimi ve konuşmalanna olan hayranlığımıkendisinedeifadeettim.)Onun bu özelliğinin, edebiyatçılığının çeşilli yönlerini, bir edebiyatçı söyleminin ol ması gereken noktayı (inc çıkardığını düşündüm. Bu nedenle, Turgay Gönenç'in edebiyatçılığında öne çıkan bir yön olarak onun denemelerini ele almak istedim. Çünkü l'urgay Gönenç'in çok yönlü, edebiyatçılığının öziinü; kendi şiirlerini de içeren denemelerinde bulabileceğimizi düşünüyorum. Beni Irmak Boylanna Götür Anne'ye hakıyorum ve ştınları görüyorum örneTurgay Gönenç, ayrıntıların gizcmini arayıp buluyor, bulup sorguluyor dene melerinde. Sanatın onurunu savunuyor hep, sanatuı ve yaşamın. Sanat yaratılan nın derinliklerine ulaşıp onlaraaki keşfedilmeveni keşfetme yolculuğuna çıkıyor. Çocukça, insanea bir yolculuk. Gıdasını şiirden, öyküden, romandan, resimden, rnüzikten alıyor. Kimi kez kendi şiirlerinden yola çıkıyor; bir açıklama, anlamaya na anlatma çabası da dıyebiliriz buna. Yaşama sevincinin ve doğa sevgisinin yo ğunluğuyla dolıı dörtlüklerı vardır Turgay Gönenç'in ve icindeki çocuğa dalıa fazla kulak vererek lııı nü başardığmı söy lüyor. (1970te Halikarnas Balıkçısı'nın her giin bir dörtlük yazmasını söylediğını aktarması da tarilıc bir ııol düşmcktcn başka bır şev değil) "Dörtlükler bır lıakı ma şiirimin simgeleri olnıuşlur" dediğı kendi dörtlüklerinın açıklaması cla buna dahil edilebilir, işte onun dörtlüklerinden bir ömek: "Kı^a yı/w/ş'\c beklenn/cdık \evdalar Yaz geceyc yaymıştır sararan tanhını Cıiiz kokmıt daha se\ı pıstnanlıhlar Işlektir yiirc&i hüznitn dolup kalmıssa gözlerı " "Uçurtrna ve bisiklet, bıınlar benim içimde hiç yitmeyen vc {»zenle koruduğıım çocukluğumun vazgeçılmez öğelerı olnıuştur. Bisiklet yeryüzüylekucaklaştırmıştırbeni, uçurtmagökyüzüyle. . Beninı düşünce alanıını genişlelen bir araçtır bisiklet; çağdaş, sevimli bır esın perısı. Uçurtma ve gökvüzu: Benim için gerçek anlamda yaşanan zaman, ıısulca gökyü zünde almıştır yerini." (s. 17) diyen Turgay Gönenç'e bu yüzden, yeryüzüyle kıı caklaşan bir edebiyat adamı diyebiliriz. (Bizi, hemen hemen tüm denemelerinde bisikletuçurtmayla buluşturması da onun düşündüğüyle söylediğı ve yaşadığı arasındaki uyumun kanıtı olsa gerek.) Su lar altında parlayan taşlarıyla ırmak boy ları, çocukfuğunun geçtiği bahçedeki nar ağacı; bahçede karşılaşrığı kayayı delen incir ağacı (I urgut Uyar'in şiirleri kavayı delen incir gibi yeşerir şiir dünyamızda ); Melilı Cevuet Anuay'ın Çürük şiiı i; lidip Cansever'in "Ciüz ölülenm hırakan kuşlar Ycr kalmadı aaya ülkcmizde" dizeleri; Behçet Necatigil'in "Neden sıkıntıyı hüznü pişntanlıfı jtetirıyor Cecc se/alarının açtığı saatler . "dizeleri; pazar günlerindeki bisiklet gezilerinde gittiği kent dışları kıyılar; Karacaoğlan'dan Apollinaire'e uzandığı dörtlükler ve yorumlarıyla edebiyarın müthiş hazzını sıınuyor okuruna. "Benim çocukluğum fesle^en kokar" dizelerinin de yer aldığı Eski Sokaklar yazısında şiirinin çıkış serüvenini anlatıyor. Sanatçı bir dostunun söylediği; "Saııata bir yerde yanlış yaklaştık. Yaşamın ıçine değil de dışına düstük sanki. Bu duruma gelmemizde hastalıklı bir seçiciliğın bü yük payı var kanımca. Küçük şeylerden yaşamın kuçuk guzelliklerinden tat ala maz olduk. Ayrıntılara verdiğimiz öneme karşın, yaşamın, doğanın ayrıntılarına ^özlerimizi kapadık bir bakıma. Oysa on arda, o kuçuk şeylerde öylesine bir yaşamasevincigizliki! 'Garip' şi ir anlayışı içinde yazılmış çok sayıda şiirin odağında o 'kü çıık şeylerin' gızi parıldar. () şairler ivi yakalamışlardı kü çıık şeylerde gızlı olan yaşa ma sevincıni." Derken ıçten likti bir sanat anlayışı sorgulayıcısı olur. "Yaşamdan uzaklaşıp onun suretlerine bağlandık, ovsa sanat; yaşamı anlamayı, yaşamm gerçek an lamda içinde olmayı ongoruypr kanımca," diyc ekliyor. Ozentılerin gerçek kimlığın yerine geçtiğini, küçük olan şeylere önem vermek gerek tiğini söylüyor. "Ağaçtan sı zan ışığı gösteren" Cinat Bıırak'ın resmini (s. 38) anlatı yor. "Küçük şeylerden mııtlıı olabiliyorıun artık; Büyük umutların yeşermediği ülkeKİTAP SAYI 698 lkinci Yeni' akımmm şalri Yoğun düşünce ve duyarMıklar Onun için Şııkr.ın Kıırdakııl, Şairlerve Yazarlar Sözlüğü'nde " yoğun düşünce vc duyarlıklar getiren, ya^ama baölı şiirleri, başarılı dörtlükJer yazdı." derkeıı; Behçet Necatigil de Edebiyatımızda Isimler Sözlüğü'nde "Ikinci Yeni deneyini bi linçle özümleyişi; resinm, renk ve biçim peki^tirmeleri ve anlam dengesini sağla yış gibi özellikleriyle ilgi topladı." saptamasıyla tanunlıyor onu. 1%2'dc Bozgunda (Kovan Yayınlan, 1962) adlı ilk şiir kitabından sonraki şiir lerinı 197Vte. Ben Scverek Büyürüm (Dost Yayınlan, 1973), 1983 'te Yüzün Se nin (Natıroğlu Yazın Ödtılü Birinciliği; Dayanışma Yayuıları, 1983), 1994'te Ge ce ve Genç Kız adlı şiir kitaplarını çıkaran l'urgay Gönenç'in toplu şıırlen 1994'te Kuşların Goçerken Çizdikleri (Fe Yayınlan, 1994) adlı kitaplarında sıınan Tıırgay Gonenç, Mehmet H. Doğan'la birlikte lkinci Yeni Antolojisi'ni (Papırus Yayınlan, 1969) ve Nedim Ciünbiir (Ada,Yayınlan, 1995) adlı çalışmasını yayımlamış: J: üsborn'dan (Ötke), Andrey Voznesenski'den (Mehmet H.Doğan'la Çriaşserüveni l CUMHURİYET
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear