Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
kendi cnlcm boylamlan içindebirdegır gırekvatoru var ki, bunıı o agıdm dokııyucuları bile ıskalamıyoı. KcnJtntzı hır "aktarıcı" olarak mtclı yorsunuz. Yazcirah ını, lıisarlayarak >rıı? Aktarıcı, arzuhald, dcst.ıncı, hıkâyeci, nc derseniz... Hem tasarlayarak, hem yazarak, söyleyip, söyleterek .. Ahrazın ağzı içindc dil gibi, kalptc yanan sevda ateşi, pamıak ucunun lıüneri, agıdın ma visi, hayatın hışmı, hayfmdaki sabrı, iştc öyle bir şeyler... Çıkmazda olan ınsan, savrulan acılan, scvincleri, aşklart, umulları, umutsuz luklartyla ayakta durtuaya çalışan ınsan, bykülcnnızın ncrdcysc orlak ki^hi. Hiraz öykiidc kiji, öykü kışılertntz üzennde duralım.. Çıkmazda olan, acıları, scvinçleri, aşkları, umutları ve umutsu/lukları sebebiyle savrulan, ayakta kalmaya çabalayan insan, öykülcTİn nldugu kadar, hayatın da ortak kişisi... Çoüunlukta olanı di yelim buna... Insan olmanın, Türkiyeli insan olmanın gerekleri bunlar... Ve in san, insanca yaşamak içın, yapıp çattıklarının insana yaraşır olabilmcsi için nasıl da çabahyor... Cîelimli gıdimli dünya, bir ucuölumludünyadiyor, sonunda varılması mukadder olan yokoluşa karşın, çabahyor, umudun izini surüyor. Ben bu destana vurgunum ashnda. üünyadan geçip giderken, ölumu bilc kabullenen, adı ne tür konulursa konulsun, bir iz bı rakmaya, dircnmcye, sevmeye, barışa teşne insanların yaşamak, dircnmek aşkına vurgunum... Oyküdc kişi... Öykü kişileri yazıldıklarında değil, hayır, akla ilk düştüklerinde gerçek oluyorlar. () andan sonra sizin hayatınızın ortağıdırlar. . Sahıci insandan daha gerçektir oykü kişileri. Öyküde kisiler, tıpkı öykünün kendi sı gibi, kahcıyla geçicinin, çatışmasından çıkıyor. Bir zıtlık, biı gerilimde, yolunda gitmcyen bir şcylcrın oldug'u hcr ycrdc, öykü dc oluyor. Haksızlıâırı oldugu, mutsuzhık veeşitsizliğınolduğu hcrycrde, emeğin, kavganın oldugu hcr ycrdc öykü var. Oykü, her an, her ycrdc.. Ayrıntıya, yercle, öğreticilige yaslanıyorolabilirlcr, benim kişilerim. I layatta da öyle değil mi? Kıısurun, ya da ycrclin dıdiklcyicisi olmaktansa, şu sorulmali: tnsan, yaşamak dcncn o sonsuz uğultunıın, karmaşanın içinde, bir sanat yapıtını okııyunra, durup, kendini dinlcyebiliyor mu? Yazılandaki umudun nabzını tutabiliyor, kcndısıylc tıpkıhğını farkedincc, ycnilcncbiliyor rım? Kalbindc açan güneşle, fikrınde romıırcııklanan sorularla "ncden" sorusuna yanıt arıyor mu? Ofkesini dizginliyor mu? Maviyi, sarıyı, kuşun kanadını, rüzgârı ycrli ycrinc koyuyor mu? Ufkun ötcsinı düslüyor mu, onıı okuyuncar* Ya da bıralun buııca büyük sözlcı i, maviyi görüyoı, içi nc bir tadycrlcşjyor mu, sorulara, şarkılara göğcriyor mu? Bunlar oluyorsa, tamamdır. "I lişt, hişt"e yanıt alınmıştır... Kadın vc çocuklar öykülcrinızdc ön planda liu hangı ıvmcnın hakışımıyla olumlu sızde? Toplumda çöküsün dc, kurtulusun da kadınlar vc çocııklarla ba^ladıgını ncpimiz bıliyoruz. Bu bcndc yazar ya da ana olmanın ivmesinden önce, bu dü!}ünnıcnin ivmesiyle olusjtu... Toplumca vardığımız çıkmaz sokaklara önce kadını vc cocu£u itcliyoruz. Hlbct labirenttcn <,ıkış da oraya ilk itilcnlcrlc olacaktır. Dünya kadınlann sırtında. Ürctim, çocıık, scvda, biıtiın dıyctlcr vc kurttıluş kadınların sııtında... Kutsal kitaplarda dizgi hatası var sanırım, Tanrı önce kadını yarattı. Ondaki güctcn korktu, kadının dircncini kırsın, bcrckctinin tadını kaçırsm, kökünc kıran girsin diyc, kadının tırnağından aldı, ondan da erkeöi yarattı... O gıindcn bugünc crkck, kadırıın kcbip attığı kör tınıak kadar olama dı... CUMHURİYET KİTAP SAYI 434 f //'///<•/ hıtıibınızdıi farklı hır coSrafyavci yoncldt&ıııiz gozlcnıyur. ilk öyl'.ülerı nızdekı ycnclöğelrr, hııkez, daha zengıtı hır içcriklc var oluyor. llcın dıldc, anlalımda, henı dc kaııuda Nc dcruniz? Yazılan üciıncü, basılan ikinci kitabım da, (,ukurova'nın hükmii başhyor. l : ark Iı coğrafya, yersel öğclcr, dil vc anlaiımda zcnginlik... Bu bcrekct benden değil, ovadan, oranın ınsanından bana yansıyan. Bcnim kcndimi dünya zenginı san dığım, dünyayı dinlcdığim bahçcm Çukurova. Orada yörüklcrin, iç göçle ge lenlerin, savrulan göçmenlerın, makinclcşmcnin toprağın türküsündc açtığı ufukların, tloğanın yazdığı destan çarptı bcni. Yazmışım, öylc mi? Yolunda gitmişimdir belki, destana geçirmek ne mümkün? Cıörkemli, görescli, gölgeli dilini zaptcdip, dizginlemek ne mümkün? Anlatımınızda masal/destan ögelcrinc ycr vcriyorsunuz. Öykünüzdc ötcdcn hcrı varetmeye çalijtığınız hır yan Bu seçımımz/yönıiıminiz iucrindc duralım Anlatıcılara, halk hikâyelcrine, masalcılara, destancılara, âîjiklara duyduğum meraktan, masal/dcstan öğelerine yer veriyorum. Biz o döncmlere yetiştik, sokaktan dcstancıların geçtiöi, masal ustalarının dizi dibinde muhabbct ilminin yapıldıgı, yazlık binema kartelyacıla rının rilm öyküsü anlatıp, merak kiijkırtıcılı^ı yaptıgı, mahallc aralarında anlatıtiların varoldug'u döncmlere... Masalın, dcstanın, tılsımın, büyünün insanın sorunları ve umarsızlığının karşısında hayat toprağına inadına ckilen umudun daldırma citilinin, gülmece tezgahında dokıınduğu yeni bir söyleyişin pcşindcyinı vc bu unsurlan çok önemsıyorum. Olayı, ycrclı, halk motiflcrini, ara rcnklcri, ayrıntıyı öncnibcdiğinı kadar... Nasıl yazıyorsunıtz, hiroyku stzdcnal ul u ş y r Nasıl yazamıyorum? Önce onıın öyküsü... Bütün yazıcıları gibi bu ülkenin önce ekmcgin dcrdındeyım. Ne çok zaman yitirdim... Bulduöum zamanları da hovardaca bırçok ışe bölüştürcrek harcadım. Ya konusuyla, ya (.arpıcı bir anla, yahut kahramanıyla çıkageliyor öykü. O andan s>onra öyküyü ve insanlarını varediyorum. Yazıldıgında kcndisi oluyor, bazcn, sonuna bilc kcndi hükmediyor. Bir olay, kışj ya da duygu tohumunun öyküyc iilizlcnmcsinin süresi biçilcmcz. üykünün ömrü kendindcn mcnkuldür. Zaten gcliijindcn, adırn atı^mdan, size âyân olu^undan öykü kendi kumasını ele vcrir. Kısacık surcdc yazılanı da olur, on onbc^ yıl sancısını çcktigıniz öykü de olur... Bir de dogurmakla eş tutmazlar mı yazmayı... Doğurmakncki.bclliyağmur, gelir geçcr. Öykü insana dokuz doğurç y ğ ni k da kısa k Z tur.... Bcni yıkıp d goccr k öykü. Zaten kendini yaratanı yıkabiliyorsa, iyi yoldadcmcktir... Zoıdur, yürckister. Öyküden kaçılma/, ben ka<,amıyorum... Öykü ne anlatır, nc anlatmalıdtr sizce?.; Öykü an'ı anlatır. () tck bir anda, tüm bir ömrü... Yoğunlaşmış hayatı... 1 layatın uğultusunu, görkemini... Tutumlıı sözün dcstanını... Bir dövüştür o, kördövüş, dünyayla tutulmus dücllo... Haksızlık, mursuzlıık, cşitsizliöin insanoğlunun alnı üstündc nişan alınan el maya saldığı oktıır... Korgcccye sıkılmı^ kunjunduı. Oldürmez, düzeltmez, onarmazbclki, ama, izbırakır,scsgctirir... Insanın bazcn mırıltısı, bazen çığlığıdıröykü... Olümckarsı başkaldırıdır... Körgcccyctutuları^avktn.,. Çöldebulunan va hadır... Bir anlığına bilc olsa, bağımsızlıktır... Ölümlü, carcsiz hayatlarımızda, bir kavalcının ncfesindeki ezgi, bir ekmckcinin koca hamur tcknesine saldıgı güzcl mayadır... Insanlığın ilk çektiği çizi, fırçadakı en parlak renk, ilk notadır... 'asjtaki ilk kcski, kalpteki ilk kıpırtı, fikrin çekirdeğidir... Suyun gözüüür öykü, umuttur, (lircnmcdir, ölümsüzlüktür... lıısanlık ailesindcki bcn/c^inin totoğra fıdır, gundeliğın tadıdır, kavganın, barışın ilk adımıdır... Ağı/. sütüdür, günısığıyla umutlanmak, ayışığıyla gönenmcktir... Ben nerdeıı bileyim, öykü nediı? 1 layatın ve kalbin kıpırtısıdır iştc, ölıımc ra^mcn... Söylenmcmıs öykü yoktur, bunıı bılı riz, ama, hcr oykü gcne de biriciktir, tcktir. Tavrı, cdâsi, sesi değişiktir, tıpkı her şarkının, her şiırin, hcr aşkın, her insanın bambaşka, bcnzersiz, yepyeni oluşıı gibi... Bir tılsınıcıdan duymuijtum, "bu bir bardak suda dünya yenıdcn kurıılur, ycniden yıkılır" dcmişti. tstc öykü yazmak biraz da budur. Bir kalem ucunda, bir bardak suda ya da sözde, açılıp kapanan bir kapı ardında dünyayı yenıden kurmak, ya da yıkmak... Öyküyü kısa, bu yüzden de zor bir tür oldugu ıcin scviyorum. Öyküde direniyorunı. Zaten öykü dc dircnmek demek... Son kıtahınız "Yenı Moda Aşklar Dcs lanı "na gelclım ddcrsenız "Aşk"ı kusatanın, yaşatamn, öldürenin gizlcrıne bakış... dtyehüır mıyiz bu öykülenn genel ızleğıne '•> Başta aşk olmak üzcre, aşk boyutun da, tutku hükmündc bizi kuşatan olguların, şcylcrin, düşjerin hikâyesi bunlar. Aşkın felsefesi, tanımı olur mıir' Aşk aşktır ve insanoölu aşkla insandır. Genel izlek saptamanıza katılıyorum. Ama, aşkın tüm teori.saptama vetanım lar ötcsinde çok ciddı bir iş olduğuna inanıyorum. Ben ucundanilminiyapmaya, yazmaya calıştım. Aşkın tarihi, toplumun da tarihi. Aşkı biçimleycn, tanımlayan, bezcyen toplıım,bozanın daoolduğu gibi tıpkı... Toplumdan bagımsız aşk olur mu? Akıldan âzâde aşk.' Aşka düşuvcrmeklc, aşkın içindc ayakta kalnıak aynışeymir'Toplumsal karmaşanın aşka vürduğu, mecbur vurduğu mühürdür, o genel izlek. Öykülerinizde yai<xmın çö'zülen, yazln şan yanına bakışın, insan ilişkilertndckt izlerı ön planda. Çözülmenin odag'ırıdakı ' ınsan'ın toplum ıçtndekikonumunu da ırdelıyorsunuz Adeta bir masala, destan anlatıası gibi... Bu ybnelınnmzlc anıachuhklnrınız iızcnnJc konu\alım... • Insanın umarsız, yalnız, hcr yöndcn kuşatılmış oldu^unu düşünüyorum. İn sanlık taıihinin darbogazl.ırıntlan gcçıyoruz. Dünya cski ılıınya tlcğil. Kcndi dogamız ve asıl doğa, zorla elimizden alınmış, bize karşın... Olması gcrckcnin yerine Daşka tür yasamaklar, insana ters işlerdayarmışlar. Ailc çözülmiış, ça^a uygun kuı umlaı henüz ortaya çıkmamış il kesizlik, kimliksizlik moda olmıış. Insanı tıpıslayan, ona "yalnız dcğilsin ' diycn unsıırlar yokolmuş. Tepesıne kurşun, bomba, kimyasal zehir, scvgisizlik, yalnızlık, umarsızlık yağan insan ne yapacak? Bunun yanıtını önümüzdcki çaglarda politikacısı, bilimcisi, kııramcısı, yasa koyucusu, clbet verecek. Ve dünya in;,ana yaraşır güzel bir dünya olacak. Şimdilik sanat aracılıgıyla biz insanı tıpışlıyoruz, ona yalnız dcğilsin, diyoruz, elele verirsen her zaman yeniden başlayabilirsin... Yenı çalısmalarıntz, yenı öyküler Neler var .sırada? 1989'da Yunus Nadi Röportaj dalın da insan hakları konusıında mansiyon alan bir çalışma:" Anadilinde Çocuk ()l mak" var. tki kitaptan oluşan bu çalışma yabancı dille eğitimi vc anadili cğitimini didikliyor, şu an dizgidc Bcnim Adım Çocuk'un ycnidcn yazılmış, yeniden rc simlenmiş baskısı var. Yeni öykü kitabım vc önceki öykülcrin seçkisindcn oluşan bir toplam var. 3 8 yaş arası çocuklar için yazdıgım çocuk öykü kitaplarım var. Bir de Tahliye Iklilen Çocuklar Tarihi, adlı çocuklara şiirlcr var. Binbir Gündüz Masalı var. • ^ AyşeKlllmclnln hayatında çocuklann veçocuklarınınönemll biryeri var. ÜsrtekızıCün altta Ise oğlu Cağiar'ın doğum gününde SAYFA 5