24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Nihat Behram siirinde tarihsellik liliğinde şiirinin paylaşılıyor olmasının bu kolektif bilinci oluşturduğunun sezgisine sahip. üoğrudan etik önermeler ve ahlaki anıştırmalarla ivme kazanan şiir, salt bunlan ifade etsin diye kâğıda döKÜİmemiştir. Onun önemi şiinelses ile tarihselliğe yaptığı vurgu, düpedüz tarihsel kanıt olmasıdır. Nihat Behram şiirinin toplumsallığı ve aşkınhğı tarihin eylemiyle güç kazanmıştır hep. Tarihin eylemi kanramanlıktır. Tarih macera olduğu için bu böyledir. Kahraman sonsuz yaşama özlem duyduğundan zamanı anlamlı anlar yığını yapmak peşindedir; benzersiz ve tekran olmayan bir an yaratır, bunu bizzat tarihin eylemiyle yapar, bu an yaratıldığında ise tarih doğar. Burada şiirsel ses'in tarihselliğe ulaşmasının sırn, şiirin tarihin içinde yeniden can bulması ve insanlar arasında yinelenmeye gereksinim duyulan bir yaratım olmasıdır. Behram'ın tarihle güncellik ilişkisi bakımından tarihsel kayıt hakkını kullandığı önceki şiirleri (19701980 arası) muhaliftir. Ancak denememizde tarihsellik bağlamında özgürleşmis muhali)tin'e göndermeler yaptığımız açıktır. tşte bu noktada tarihselliği doruğa ulaştıracak bir kavramdan söz etmeliz. Bu kavram poesis'ut. Sezgisel, doğrudan ve bilgiye karşılık gelen bu düşünce formuyla runun kendi varlığının dilini yansıtma gücünü ifade edirz. Felsefi yöntemi olmayan cleştirimiz şairin etik ilgisine de tinselük dışında bakmıstır. Bu baki!) ahlaklılık ilkesidir; felsefi olmadığı için etik ile ilgisi yoktur. Şiirebir ahlakhlık manzumesinin şıklanyla bakılır, şunu şunu yerine getiriyorsa etik tutarlılık içinde kabul edilir. Sosyalistik ekştiride maneviyat, tin, ruh hep dinsel veya spritual çağnşımlar olarak algılandığı için sanatçıdaki muhalif vicdanın özgiirleşmesi gündeme gelemcmişür. Bedel ödemek, ödün vermemek vb. gibi ahlaklılık içinde değerlendirilecek fcGefi içeriği zayıf deyimler kullanılmıştır. Şair muhalif olmakla logos'u ortaya çıkanr, kafa tutar. Ama etik ilgisini doğru ortaya koyabilmesi için toplum adına onu aşması gerekir. Bu çaba iki yolla birlikte mümkündür. Birincisi; eleştiri, ikincisi; poesis. Birinci yolla muhalif eleştirisini ortaya koyar, ikinci yolla muhalif vicdan cilcdcki tingüç'le özgürleşir, böylece anlamını tarihin tÜKetmcaiği sozcüklerle kendini ifade eder. "Tükenişin Eşiğinde Ayaklanma Çağnsı" tükeniş çağında anlamını tarihin tüketemeyeceği özgürlcşmeyi başarmiii bir şiirdir. (Nihat Behram'ın bana bu şiiri okuduktan sonra "tükenişin eşiğinde' ibaresini çıkartmaya karar verdiğini belirtmeliyim. Bu harika sezgi logos a tutsak olmamanın ilginç bir örneğidir. Başlığı ilk haliyle belirtmem, tarihsclük ilkesine doğrudan, şiddetli bir vurgu yaptığı içindir.) Logos'u ortaya koymak, kafa tutmak: Tükenişin eşiğinde; ayaklanma çağnsı" logos'u aşmak: Işte şiir! Işte toplum ve şiir arasındakı uyuşmazuğı ortadan kaldırmaya ve gerçek şiir kamuoyunu oluşturmaya yönclık şiirsel ses. • C) Kayserililer'in gömü söylentilerine düşkün olaugu, halk kaynaklartnda sıkça geçer. ADNAN OZER CHİern eleştiri yolunda ilerleyen sürcç bizde ideolojilerden dana çok ideolojik kıstaslann son derece daraltıcı ctkisiylc kültürel kopuşlar doğurdu. Felsefi yöntemler kullanılmadan yapılan eleştiri denemeleri bağlanılan dünya görüşüne uygun edebiyat anlayışını eski yeniedebiyat yapıtlarında Kayserili'nin gömügibi önsel olarak arayıp edebiyat yasu ıtlannı ve giderek edebiyat varhğunızı, anlyışının olası varbğı veya yokluğuna göre kamplara ayırmıştır. Söz konusu şiir olduğunda, bu kamplaştırma gayrederi şiirimizi tarihsellik ilkesinin dışında bir yargılama ile karşı karşıya bırakmıştır. Şiirin tarihsellik ilkesi en yakiiı ifadeyle tarihsel koşullann etkinliğinin kabul edilmesindcn gclir. üctavio Paz, Yay ve Lir (El Arco y La Lira) adlı felsefi denemesinde bunuşöylcaçıklar: "lkiyönden şiirin tarihsel olduğu sonucuna vanlır: Birincisi, toplumsal ürün olması; ikincisi, tarihselliği aşan, fakat eîkisini halihazırda sürdürebflnıek için tarihin içindeyeniden can bulmaya ve insanlar arasında yinelcnmeye gereksinim duyan bir yaratım olması" (Puede concluirse que cl poema es histörico de dos maneras: la primera, como producto social; la segunda, como creaciön trasciende lo histörico pero que, paraser efectivamcntc, nccesita encarnar de nulvo en la historia y repetirse entre los hombres. sf. 187). M E Dehlizlerde dolaşan bir vazar "Refakatçi"nin de ikinci basımının yapılmasıyla, şimdi Perihan Mağden'in yayimlanmış tüm kitaplarını piyasada bulmak mümkün. Artık cesaretinizi toplayıp Mağden'in dchlizlerine inebilirsiniz. Kaybolmaktan korkuyorsanız, kılavuzunuz emrinize hazır. AHMETGUNGOREN Dört kitabıyla Perihan Magden Şehir MecHsi, dedektti VB diğerieri Şimdi bir de bu çocuklar bırbiri ardısıra ölü bulunuyor. Şehir meclisi üyeleri de, şehrin ünlü sanafı Mösyö Jacob, Kurtbilgini, Uşak Wang Yıı, haberci çocuk annesi Esme, olayları çözme zorunda kalan, zoraki dedektifanlatıcı da ve hatta ben de tüm bu ölümlere seyirci kalıyoruz. Onları önlemeye değil de, anlamını çözmeye çalışmaktan başka bir şey gelmiyor elimizden. Ya siz nc yaptığımzı sanıyorsunuz? "Rcfakatçi" adlı romanda da, 12 yaşında, uyurgezer, içki problemi olan, dahi ressam bir çocuğun goz göre göre ölümüne refakat ediyoruz. (Birinci çoğul şahıs konuşuyorsam, bir okuyucu olarak kendimi ve bizatihi refakatçi olan anla tıcıyı kastediyorumdur. Birlikte cürüm işliyoruzdur.) Nasıl bir ölüm istiyorsanız öyle olsıın! Gerçek ya da fiziksel bir ölüm, orta iki den ayrılan çocukların intiharları, sevgili okullarımızda devlet dcrsinde öldürülen çocuklar (bkz. ecebaba), anne babaların şefkatle işledikleri cinayetler ya da ölüp giden, yeniden ele geçirilmesi olanaksız kendi çocukluğumuz... Birer yetişkin olarak hepimiz en azından kendi çocukluğumuzun katili değil miyiz? Kılavuzunuz olarak size bu mütevazı ipuçlarını vermekle vetiniyorum. Bu iki anlatı dışında, Mağden'in şiirlerinde ve denemelerinde, Babasız Kızlar Balo'larında ve daha birçok yerde ya da kişide, Pcrvati Noran'da, Ajda'da, Aysecik'te, Hatta Neriman Köksal ya da Türk Elektra'sı Ahu Tuğba'da size gereken diğer ipuçlarını, kendinize ışık olarak bulabilirsiniz. Bunun için aşağıdaki kaynakçayı izlemeniz yeterli. Ha bir de şu var, Refakatçi" romanındaki anlatıcının, okumaya başlayıp başlayıp bir türlü devam eaemediği, ılk sözcuklerinde mıhlanıp kaldığı Wirginia Woolf'un Jacob un Odası adfi kitabını bari siz okuyup bitirin. Bir de benim, aslında bir kitap tanıtma yazısı yazmam gerekirken yaptığım tüm ukalalıkları bağışlayın lütfen. Lütfen kaptan! Ben aslında böylc biri değildin, Mağden'in tüm kitaplarını arka arkaya okuyunca böyle oldum. Anne merak etme, geçer, bu da geçer. • Haberci Çocuk Cinayetleri, 2. hastm, tletişim 7997, anlatı, Refakatçi, 2 basım, îletisjim 1998, roman, Pazartesi Yazıları, 2. basım, îletişim 1997, deneme, Mutfak Kazaları, Kabalcı 1995, }iir CUMHURİYET KİTAP SAYI 425 ÇocuMuğun trajlk sulannda... MhatBehranşlrafAği perlhan MaOden'ln yayımlanmış tüm kltapları piyasada Bu denemenın konusu Nihat Behram'ın şiirsel etkinliğidir. (Şairimizin otuz yılı bulan bir şiir serüveni olduğunu belirtmeliyiz.) Tüm denemeler gibi, şiir üzcrine denemeler de itici gücünü bize bir ütopyamızı anımsatan şeyden, ya da en azından bcnzersiz ve tekrarı olmayan bir ânı yakalamak özlemimizden alır. Bu şey, bu an Nihat Behram'ın son şiiri "Tükeniş'in Eşiğinde Ayaklanma Çağrısı"dır, hem o hem de onun okunduğu andır. Bu şiir son yıllarda tarihsel kanıt olan şiirlerin sürgün olduğu konusundaki izlenimimi güclendirdi. Toplum ve şiir arasında uyuşmazuğın egemen olduğu dönemlerde şiirsel ses başka amaçlar doğrultusunda ipotek altına girer. Sözgelimi tuketim amaçlı. Nihat Behram bu siirinde daha önceleri yaplığı şiirle tarih düşmek (tarihsel kayıt) nakkının ötesinde şiirin tarihsellik ilkcsini anımsatıyor. Sadece anımsatmakla kalmıyor, bunun bir göstergesi oluyor. Yani bu şiir, hem bir "toplumsal ürün hem de "tarihselliği aşan, fakat ctkisini halihazırda sürdürebilmck için tarihin içinde yeniden can bulmaya ve insanlar arasında yinelenmeye gereksinim duyan bir yaratım 'dır. Yine bu şiir Nihat Behram şiirselliğinin bir destanıdır. Dcstan için kolektif bir bilinç oluşumunun gerekli olduğu bilinir. Şairimiz uzun yillardır devtimci, ronıantik bir tinin ateşSAYFA 6 slında bu kdavuzu kaleme alırken yalnızca "Haberci Çocuk Cinayet leri"ni aydınlatmayı amaçlıyordıım. Kendi açımdan, balıklama dalmış olduğum bu dehlize bir fener tutmaktan başka bir niyetim yoktu. Ycni ipuçları bulmak için, sizin de dipnotta bulacağınız diğer kaynaklan araştırmaya, bunları birbirleriyle yüzleştirmeye koyuldum. Böylece, içinden görccc daha kolay çıkılabilecek bir dehliz, karmaşık bir labirente dönüştü. KMavuz A sa biri uzun üç öyküden oluştuğu söylcnebilir. Bu öyküler aynı anlatıcının aktardığı ve aralarında göndermeler bulunan tek bir anlatı biçiminde de düşünülebilir. I ler durumda vurgulanması gcreken, anlatıcının gerçeklik düzlemiyleokuyucu arasına koyduğu mesafenin iç tutarlılığıdır. Her şcy polisiye bir övkünün gerçekçiliğiyle akıp gidiyor gibi, ama olay örgüsü gerçeküstü ya da gerçekdışı demiyorum gerçekötesi bir yapının ekseninde oluşuyor. Bu yapı, Haberci Çocuklar müessesesidir ve dehlize inişin bütün tadını oluşturan da kendi damak zevkimce budur. Bu, şehir meclisinin gözetiminde yönetilen bir tür posta ya da kurye şirketi. Ama gündelik hayatımızda karşılaştığımız bu kuruluşlardan tek farkı, haberci çocukların, şenrin seçme spermleriyle kendine özgü bir tüpbebek yöntemiyle yaratılmaları. Aynca hepsi tıpatıp birbirine benziyor, sarı kıvırcık saçlı, berrak mavi gözlü ve gamzeli (...) dizlerinde düğümlenen eflatun sarı çizgili bir pantalon, pomponlu beyaz çoraplar, fiyonglu rugan ayakkabılar, üstüne ise yine aynı eflatun kadifeden manşetlerinde ve yakasında kolalı beyaz danteller olan kısa bir ceket... (11ÇC, s.31). Üstelik kaç yaşında olursa olsunlar 7/8 yaşında gürünüyorlar. Karga'mn notu HÇTeleKuryeAŞ Şimdi bcn bu labirentte, ancak fenerimin ışığıyla görebildiğim noktalar üstüne bir şeyler söyleyebilirim. ( ) da ancak hipcrmctrop gözlerimin ve yanlış reçeteye göre yapılmış gözlülderimin göstercbildiği kadar olur. Sizi en baştan uyarma lıyım, aslında bu yolculuğu kendiniz yapmalı ve kendi kendinize ışık olmalısınız. Ben yine de, işgüzârlıkla üstlendiğim kı^ lavuz görevini yerine getireceğim, bun dan kaçtığımı sanmayın. Ben, kendi hesabıma, Mağden'in giriş kapısını Haberci Çocuk Cinayetleri'nde buldum (bu kitabı bundan sonra kısaca HÇC diye anacağız). HCÇ'nin, ikisi kı KolektitMnç Kapı
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear