Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Tarih Oğretimi vc Ders Kitapları/ / lazırlayaır Sıdıh ( hhıiraıı/ Dokıız l'A'liil Yaytnlan/ 4 1 5 v Tarih öğretimi vc tarih ders kitapl;irı evrensel düzcyi yakalamak zorundadır. Dünya boyutlarında göz lencn tarihçilig*i veonun uygulama alanı sayılan tarih oğretiminin geliştirdiği çağdaş yaklaşımların ne oldııklannı bıılmak, btınlara katkıda bulunmak, ycni yorumlar getirmek çok önemlidir; anılan katkı, eleştiri vc yorumların Türkiye'den dc yapılnıası arzulanmaktadır. Ne yazık ki Türkiye'de tarihçi zihniyeti, özclliklc öğretim aşamasında, aşırı milliyetçi ögelerin, dinsel belirleyiciligin, tartışılınaz ezberciliğin tutsa£ında kalarak, insanlı£m günümüzde ulaştığı dııruınıı yansıtabilecek bilimsel tarihçilik ve eğitim ilkclcrini yakalayamamiştır. Elimizdcki derlcme tarih öğretiminin ve ders kitaplarının Türkiye'deki dıırumunu yansıtmaya vc yegienebilecek yaklaşımları belirlemeye yardımcı olmak amacında. Son Grirüşlerle Sağhklı Çocuk Beslenmesi/ Prof Dr. Ncvbcihıir l'anelı Prof Dr. Baha Taııcli/ Dahıız Eyliil Yaytnlan/ 1 59 1. Bebek beslenmesinde anne siitü niçin vc ne kadar süre ile verilmelidir? Ne zaman, nasıl, hangi besinlcti eklemek gerckiıV I langi besinler, hangi karışımlar halindc hazırlanmalıdırr' Toplıım olarak çoeuk beslcnmesindeki eksiklerimiz nelcrdir; nasıl gidcrilcbiliri' Sağlıklı çocuk bcslcnmcsinin temel unsurlarının vcrildigi bu kitapta, cski dogrular ve geleneksel davranışlar ile son vıllarm araştırnıaları sonııcu ortaya çıkan gerçekler hagdaştırılıyor. Isidore (Lautreamont'un Romanı)/ Jeremy Reed/ Çcvircıı: Ülkcr lııcvl"l'clos YayıııııltkJ 170 s. Jeremy Reed, Isidore romanında iinlü "Maldoror'un Şarkılan"nın efsanevî yazarı Comte dc Lautreamont'un yani Isidore Ducasse'ın hayatıyla ilgili olarak bilinen çok az ayrıntıdan hatta bilinmezlerden bir yaşamöyküsü çıkanyor. Üzellikle bilinmezleri öncmli sorulara ve tartışmalara malzeme yapıyor Lautreamont'un (Isidore Ducasse'ın) hayarı konıısunda neden bu kadar az şey biliyorıızr' Neden bir takına ad kullandi:'Yazar Comte de l.autreamont mu yoksa insan Isidore Ducasse mı gereekr" Neden onıın hayatına tanıklık edecek çok az in san bulunabildi, neden o kadaı valnızdıi' Maldoror'un Şarkılan'ndaki o şaşırtıcı, tııhaf imgeler nasıl bir görme ve imgclcm gücünün ürünüydü? Nc görii yordıı? Jeremy Reed yapıtla yazarı iist üste koyarak bu sorulara yanıt ararkcn bu ikisini birbiıinden ayı ran çizgiyi de oriadan kaldmyor, her birinin oiekinc ılönüşebilirliğini gösteıiyor. Ben ilebaşkası, şimıli ile geleeck, öliim ile hayaı... bıınlar arasında da böyle bir donu^ıımlültık sö/ koıuısıı. Kaypak bırzemin iizerin ile ge/.inen |eremv Reed romanınıla okura yine de l.autreamont/lsidore Ducasse ile ilgili "doğru"yu kavramışlık duygusu veriyor. Çağının çok ilerisinde olan ve "gören" bir va/.arın valnızlığına, trajcdisine dııygusal bir te|iki duymamak olanaksız. Beatrice'den Sonra Birinci Yüzyıl/ Amiıı Maaloııf/ C.cvirvıı li\iıı YdlııÇclikkıin/ \clo\ YayıncıhkJ 171 .v "Beatrice'den sonra Birinci Yüzyıl"ın Amin Maaloul'un yapıtları arasında özel bir yeri var: Oteki yapıtCUMHURİYET KİTAP SAYI 421 ları gıbı geçmı^ın tarıhuıe oturmııvor, tam rersine, geleceği öngörmeye çalışıyor. Ama giiniimüzün get'çeklerini ve saplantılarını gelecef^e taşımasına karşın yapılan hiç de "lalcılık" degil. Yiizyıllardır Doğu'daki pek ünlii ve doğacak çocugun erkek olnıasını sağladığına inanılan "Skarabe (Pislik Boceği) Baklaları'ndan esinlenen Batı'nın açgözlü ilaç firmalarının ürettiği ilaçlar yüziindcn dünyadaki kız çocuklarınm doğumu gidcrek azalıyor. Kuzey'de bile tehlikeli boyutlara ulaşan bu ayrımcı doğum yöııtcmi, yoksul ve bağnaz (îüney ülkelerinde, XXX. yüzyılın başlarında, büyük bir felakete yol açıyor: Güney'den Kuzey'e göçler, isyanlar, içsavaşlar, kız kaçırmalar... öngörülmeyen bir kaos! Ters tepen bilimsel ve teknik ilerlcme insan eliyle insan türünün geleceğini tehdit etmeye başlıyor. Yirminci Yiizyıl'da palazlanan Yoksul GüneyZengin Kuzey, gerilik vc nıodernitc çelişkisi, (îüney nüfusunun crkeklcşmesiyle iyicc dayanılmaz boyutlara varıyor. Anıin Maalout, çok boyutlu okuma gerektiren bu son derece "zeki" romanda, yaşanan felaketlerin içinde, bir babanın kızına olan, derinliği taritsi/ "baba scvgisi"ni de anlatıyor. Beatrice'den Sonra Birinci Yüzyıl bir mahşer görüntüsü çizerkcn, evrcnscl kadını (kadınlığın dünyasını) sevgiylc ele alıyor ve sanki "erkcğin gelecegi kadındır" sözünü kanıtlamak istiyor. Sırabozan/ Mıiry Wesley/ Çcvırcn Nnznn Tanöver/ lclos Yayınalık/ 2İ6 \. Sırabozan, tngiliz romancı Mary Wcslcy'in ilk romanı ama bu "ilk'in başka pek çok ilklerden farklı bir yanı, bir ılginçliği var: Yazarı vetıni^ yasındaykcıı yayımlanmış olması. Wesley kendisi dc zatcn ününü haklı kılan biricik nedenin (!) bu olduğunu söylüyor. Sırabozan'ın çok iyi düşünülmüş, okuru hemen içine alıp süriiklcyen bir c>lay örgüsü var. Çocukları büyüyüp evden ayrılan, daha sonra ıla çok sevdi^i kocası ölen Matilda Polport artık hayatına son vermeyi kararlaştırır. lin küçük ayrıntısına kadar planlanmış o zarif ayrılıgı planladı^ı gibi gerçekleştiremei:, bunu gerçekleştiremetliği gibi polisten kaçan Hugh Warner'ın intihanna da cngcl olur. Daha sonra ikisi için hayat yeniden başlar. Ama kaldıgı yerden değil. Matilda hayatının hiç de kendisinin sandığı gibi geçmedi^ini, varlığından bile hiç kuşkulanmami!j olduğu gizleıie dolu olduğunu ögrenecektir. Birdenbire yanıtlanması gereken pek çok soruvla karjji kaışıya kalır. Sorıılarılan yeni sorıılar, yanılsamalarla gerçeklerin karşıllıgından tuhal bir kara mizah doğar. Kırmızı Papağan/ )osc Maıtro dc Va\a>ncvl<>\/ Çcvi rvıı: Şchsuvar Adil/ C(in Yıiyınlttrı/ 2 M> \. Arkadaşları arasında kısaca Zc Mauro olarak tanınan, Josc Mauro de Vascoıuelos 26 Şubat 1926'da Rio ile (aııeiro yakınla rınd;i Bangu'da doğdıı. Kızılılerili ve Poı teki/.li karışınıı bir ai lenin çocuğuydu. Okumayı çok genç yaşta tck başına öğrendi. Tıp, deseıı çi/iıni, lıukuk ve lel sefe öğrenimine başlayıp yarııl;) bıraktı. Oğrcninı lıayatında olduğıı gibi i^ hayatın da da balıkçılık, öğretmenlik, modellik, dansçılık, garsonluk, tiyatro, sincma ve televizyoıı oyunculuğu gibi çeşitli meslekleri denedi. Hayatı boyunca Kızıl derili haklarını korudıı. ("an Yavınları arasında çıkan S,eker Portakalı, Güneşi Uyandıralım, Delifişek, Kayı ğım Rosinha, Yaban Muzu, Çıplak Sokak adlı yapıtlarıyla ülkemizde çok sevilen bu Brezilyalı yazar 24 I laziran 1984te Sao Paulo'da öldii. Kırmızı Papağan'ı yazmak amacıyla uzun süre Kı/ıldcrililcrlc yaşadı. Kitabı 19*5i yılındu bitirdi. Yazar, bu romaıuyla günü müze dek süregclen Kızıldcrili sorunlarını, Kızılderililerin gizemli yaşamlarını, 'garimpeiro' adı verilen maılen arayıcılaıının çalışmalarını, yagmur ormanlarında avlanan ırmak avcılarını, Kızılderili gcrçeğini, o yöreden uzakta oturan Brezilyalılara ve bütün dünyaya duyurmayı amaçlamış. Türkiye'de Geri Kalmışlığın Tarihi/ Ismail Cem/ Can Yayınlan/ 509 v. 1970 yılında yayımlanan bu yapıt, o günden bu yana on iki baskı yapmış, güncclliğini korumuştur. İleri Osmanlı toplumundan yolaçıkarak nasıl ve neden geri kaldı ğımızı araştıran bu kitap, geri kalmışlığı alt edemeyen son iki yüzyıllık iktidarların hangi ortak stnıfsal tercihi paylaştıklarını ve tercihlerinin günümüzdeki sonuçlarını başarıyla incelemektedir. Ancak geri kalmışlığın incelenmesinde, toplumun tarihsel gelişme sürecinde aldığı yol vc başlangıç noktasıyla vardığı yer önemlidir. Bütün toplumsal olgular gibi harekct halinde olan geri kalmışlık sorunu, belirli ve sınırlı bir arıda ülkcnin sosyal ve iktisadi durumu üzerinde yapılmış gözlemlerle çözümlenemez. Cieri kalmışlığın incelcnmesi, ancak olgunun dinamik özelliğinc uygun, tarihtcn günümiizc, hatta yarına kadar uzanan bir yöntemle mümkün olabilir. "Türkiyc'nin geri kalmışlığı, bir Alrika ülkesinin geri kalmışlığı değildir. Koskoca bir geçmiş ve gelecegi olan, saglam temelleri hâlâ diıenen ve kcndini ilcriyc götürecek birikimi çeşitli alanlarda gcrçekleştirmiş bir toplumun geri bıraktırılmışlığıdır," diyor Isnıail Cem bu önenıli yapıtının sunuş yazısında. Değişim Rüzgârı/ Stefan Zıveig/ Çeviren: Prof. Kâsım Eğit/Can Yayınlan/271 v. Birinci Dünya Savaşı'nı izleyen yıllarda, Avusturya'nın bir köyündeki postanede nıeınur olarak iş bulan Christine Hoflehner'in önünde, renksiz ve yoksulluk dolu bir yaşam uzanmaktaciır. Ancak Amerika'daki akrabalarından aldıgı bir mektup tekdüze yaşamından çekip alır onu. Çalışmayı ve yoksullugıı tanımayan bir dünyada, lüks bir otelde tatil geçirmeye davet cdilmcktedir. Otelde önceleri soylu ve varlıklı biri sanılsa da sonradan asıl kimliği ortaya çıkar ve değişim rüzgârları (^hristine'yi alıp yeniden artık katlanamadıgı cski tekdüze, küçük, yoksul dünyasına sürükler. Ne var ki, bu eski dünya sında tanıştığı Ferdinand ona yepyeni ufuklar açacaktır. Stefan Zvveig'ın Değişim Rüzgârı adıyla I'ürkçe'de ilk kez yayımlanan bu romanı, ölümünden sonra terekesindc bulıınmuştur. Su Gibi Akan Yıllar/ Yabidtı Doblcs/ Çeviren: Dilek Şendıl/ Can Yavınları/ 110 \. Kosta Rika'nın en saygın ve cn tanınmış yazarlarından l;abi;în Dobles'in bu romanı Ingilizcc'ye çcvrilen ilk kitabıdır. Roman çatısı kıırnıada olağanm (itesinde başarılı bir vazar olarak tanınan Doblcs, Su Gibi Akan Yıllar'a çocukluğu nıı gcçirdigi kövc geri dönen ya.şlı bir adamın anılarında yaptığı yol culukla başlar. Köyündeki koku lar, sesler ve goruntülcrlc, çoıukluğunun ve ilk cinsel deneyimlerinin anılarınılan geç mişe ıloğru özlcm dolu bir yolcultığa başlar. lîvine döndüktcn sonra, sağken annesinc yazmadığı mektubu yazmaya koyulur. Babasının kendisini zorla papaz okuluna sokmasından sonra karşılaştıgı düşünscl ve SAYFA 17