28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

/ N N Roman Ç«vİr«nt Yaşar Avuıtf M FERDYDURKE/Witold Gombrowıcz Yırmıncı yuzyıl romanının doruklarından bırını oluşturan Ferdydurke sınıflandırılamaz bır yapıttır Sıyasal bır alegorı, modern uygarlığın gerçekustucu bır ıncelemesı, varoluşçu bır roman ve klasık Polonya edebıyatının tum ogelerını ıçeren karmaşık bır parodı olduğu şeklınde farklı değerlendırmelere tabı tutulsa da ortak kanı, tartışmasız bır başyapıt olduğudur Yayımlandıktan kısa bır sure sonra Polonya'da yasaklanan bu saygısız, satırık yapıt, toplumsallığın her alanına şıddetlı bır saldırı, bır ısyan, bır lanettır Ana teması, otuz yaşlarındakı genç bır adamın kendı hayatı uzerıne duşunurken "kuçultulup" lıseye gerı gönderılmesı olan Ferdydurke, başka temalarla kesışerek ya da onlara teğet geçerek gelışır Modern gundelık hayatın en "mahrem" mekânları olan yatak odalarına ve tuvaletlere dev buyuteçlerle dalan, derın psıkolojık ve felsefı göndermeler ıçeren bu yapıt, modern şehır ve kır hayatının pıslığını deşmekte, bu leş kokulu varoluşun temelındekı esaretı yuzumuze çarpmaktadır "Hepımız başkalanna gore yaşıyoruzi" Yetışkınler dunyasındakı yapay toplumsal roller, çocuğun karşısına çıkan ılk kurum olan okulun bıktırıcı, ezbere dayalı atmosferı ve "vatan, mıllet ıdealı", gençlığe, spora, teknığe ve teknolojıye tapan "ılerıcı" modern orta sınıf aılesının kırlı çamaşırları, gönullu köpeklığe can atan yoksullar, varlık nedenlerını bırbırlerınde bulan ve aynı verılı davranış kalıplarını benımsemış arıstokrat efendıler ve köleler Gombrovvıcz'ın lanetıne uğrarlar Ferdydurke, geçmış bır "altın çağ"a ağıt değıldır Ferdydurke'de doğrudan doğruya karşısındakıne gore bıçımlenen "ezelı oyuncu ınsan" ve modern ınsanın yaşamını sahteleştıren kulturel şema hedef alınır Ferdydurke, yıkıcıdır' Oğrencıler, öğretmenler, yonetıcıler, "buyuk vatan şaırlen", anneler, velıler, sanatçılar, eleştırmenler, gençler, yetışkınler, ılerıcıler, kentlıler, koyluler, burjuvalar, arıstokratlar ıle sanat ve aşk, bıçımın en derın ıfadesı olan yuzler, kıçlar, baldırlar kısacası her kurum ve kımlık, yaldızlı ve cılalı butun ılışkıler bu mustehcen romanda aşağılanır Sahte hayatlar yaşamak ıstemeyenler, yetışkınlerın dunyasına yetersızlıklerı ve olgunlaşmamışlıklarıyla karşı çıkmak ısteyenler ıçın İıtc*lem* Ç»v: M. KüfükA. Türker OLUMSALUK, IRONI ve DAYANIŞMA/R Rortv Olumsallık, Ironı ve Dayanışma, kımılerının "bugun dunyadakı en ılgınç felsefecı dıye ovduğu Rıchard Rorty nın dılımızdekı ılk kıtabı Yazar bu kıtabında etıkpolıtıka ılışkısı gıbı hayatı bır soruna çok onemlı katkılarda bulunuyor Dılden başlıyor Rorty Dılın dunyayı temsıl eden yekpâre bır butun, kendısı dışındakı bır Hakıkat le ırtıbatlanmamızı sağlayan bır araç olduğu yolundakı goruşlerı reddedıyor Dılın doğası dıye bır şey yoktur, sadece dunyayı, kendımızı, bırbınmızı vs betımlemekte kullandığımız bırçok olumsal sozcuk dağarı vardır Bu soz dağarlarının bırbırlerınden daha "doğru' olduğu soylenemez, ama bazıları daha "kullanışlı metaforlar yaratırlar Yanı duşuncenın tarıhı Hakıkat'e gıderek daha çok yaklaşmanın değıl, şeylerı sureklı yenıden betımleyen ve bırçok rastlantı sonucu daha kullanışlı olduğu anlaşılan metaforların yaratılmasının tarıhıdır Aynı şekılde doygun bır hayat da dışarıda duran ınsanustu bır Hakıkat'ı bulmaya çalışan kışının değıl, ıçınde olduğu kabılenın dılıyle yetınmeyıp kendı metatorlarını, kendı dılını, kendı zıhnını kendısı yaratan kışının hayatıdır Boylesı kışıler, yaratmayı hedefleyen bır kulturun kahramanı, metaforlar ıcat eden kışı anlamında "şaır" olacaktır Herkesın hem kendı yaşamını hem de yaşadığı toplumu anlamlandırmak ıçın kullandığı, ozel çağrışımları olan sozcuklerden oluşan bır nıhaı sözcuk dağarı vardır Rorty'nın "ıronıst" adını verdığı kışı kendı nıhaı sözcuk dağarının olumsallığının, kendısını ne olçude sınırladığının farkında olan, bu yuzden de mumkun olduğunca, başka sözcuk dağarlarıyla tanışıklık kurmaya çalışarak, kendını ınşa etmeye gırışen kışıdır Ama Rorty'ye gore ıronı kamusal bır tavır olamaz, kamusal duzeyde "yaptığımız en kotu şeyın zalımlık olduğu'na ınanmak anlamında bır lıberalızme ıhtıyacımız vardır Lıberal kurumların amacı zulmu azaltmak, yonetılenlerın rızasına dayalı bır yonetım bıçımı ve tahakkum ılışkısı ıçermeyen bır ıletışım yaratmaktır Bu amaca butun ınsanların paylaştığı bır Rasyonalıte'den soz eden Aydınlanma soylemı artık hızmet edemez Toplumsal dayanışma, metafızık bır ınsan ozu keşfetmekten çok, başka ınsanların çektığı ıstırabı tahayyul edebılme, onlarla duygudaşlık kurabılme, onları bu anlamda "bızden bırı" olarak gorebılme yeteneğının sonucudur Butun bunlar sozkonusu ıstırabın ayrıntılı olarak betımlenmesını gerektırır ve bu betımlemeyı, ahlâkı ılerlemenın ana vasıtaları halıne gelen romanlar, fılmler gazete haberlerı teorılerden çok daha lyı yaparlar Rorty bu bağlamda kultur alanında felsefe, dın ve bılım gerılerken, edebıyatın ve utopyacı polıtıkanın one çıktığından soz eder Ve gereklı olanın, kulturun rasyonelleştırılmesı değıl, şıırselleştırılmesı" olduğunu, genel ılkelere dayanan bır ahlâk değıl, anlatılar kuran bır ahlâk olduğunu soyler Duşunce kısırlığını aşmayı pek denemeyen kulturel ortamımız ıçın kışkırtıcı bır kıtap DEMOKRASİ VE KAPİTA Ü Z M / S BovvlesH. Gintis İnc«l*iM« Ç«vir*nt Oıımn Akınhay Mülkiyet, Cemaat ve Modern Toplumsal Düşüncenin Çelişkileri Fransızcadan Çınceye kadar bırçok dıle çevrılen Demokrası ve Kapıtalızm m, gorduğu ılgıyı haklı çıkaran çok ıddıah bır projesı var Batı nın ıkı temel toplumsal duşunce ve sıyaset geleneğı olan Lıberalızmı ve Marksızmı kıyasıya eleştırerek, bu geleneklenn kazanımlarını da özumleyen altematıf bır radıkal demokrası teorısı ınşa etmek Bu teorıyı yazarlar "postlıberal , kımı eleştırmenlerse "postmarksıst" dıye adlandırıyorlar Bovvles ve Gıntıs, son donemlerde one çıkan, "ıktısat ıdeolojısı' ya da "ıktısadı akıl" karşıtı teorılere çok onemlı katkılarda bulunuyorlar Temel polıtık projelerının ınsanların kendı bıreysel ve kolektıf tarıhlerını kendılerının yazabılmelerı olduğunu belırtıp lıberalızmın ıkı temel ılkesıne/normuna bu doğrultuda sahıp çıkıyorlar Bıreylerın adıl bır toplumda çığnenemeyecek hakları olması gerektığı anlamında Ozgurluk, ve halkın kendı yaşamını etkıleyen kararlarda söz sahıbı olması gerektığı anlamında Demokrası Ama lıberalızmın, bu ılkelerın toplumun hangı alanlarına uygulanması gerektığı konusunda getırdığı keyfı sınırlara da karşı çıkıyorlar Bovvles Gıntıs "ozel" alanın sadece ozgurluk normuyla değerlendınlmesı uygun olan alan olduğu önermesıne katılırlar Ama Ozgurluk ve Demokrasıtıın uygulanmasını gerektıren, ıktıdarın toplumsal sonuçlar doğuracak şekılde kullanıldığı her alan "kamusal"dır onlara gore Lıberalızmın temel saptırması, aıle ve ekonomı gıbı toplumsal alanları, ozel alanlar dıye göstererek, demokrası adına yapılacak her turlu eleştırıden muaf tutmaya çalışmasıdır Oysa kapıtalıst ekonomı, tam da sermayeye uretım ve yatırımları denetleyıp yonlendırme ve devletın ekonomık polıtıkasını etkıleme guçlerını verdığı ıçın, "kamusal' bır alandır Demokratık hesap verme mekanızmalarına hıçbır bıçımde tabı tutulmayan bır ıktıdarın bır avuç sermaye sahıbı ve şırketın elınde yoğunlaşmasına yol açan kapıtalızm demokrasının onundekı en buyuk tehdıttır Kapıtalızm ıçın demokrası bır sustur Aılede, okulda, ışyerınde demokratık olan hıçbır şey yoktur Kapıtalıst toplumların tarıhı, yurttaş haklarıyla mulkıyet hakları arasındakı çatışmanın tarıhı olmuştur Kapıtalızme karşı gırışılen butun muhalefet hareketlerı Marksızmın sınıf soylemını değıl, "haklar soylemı"nı benımsedıklerınde etkılı olabılmışlerdır Sozluğunde seçme, bıreysel ozgurluk, kışı hakları, despotızm, hatta demokrası gıbı kavramlara hıçbır zaman temel anlamlar yuklememış ve ekonomık olmayan tahakkum bıçımlerını ıkıncılleştırmış olan Marksızm, bu anlamda mutlaka aşılmalıdır Kapıtalızme karşı Sol'un gorevı, uretım ve yatırımların sermaye tarafından değıl toplum tarafından demokratık yollarla denetlenmesını sağlayacak bıçımde yurttaş haklarının kapsamını genışletmek, herkesın kabul edılebılır bır geçım standardına sahıp olma hakkı olduğunu kabul ettırmek ve esas olarak ekonomık faalıyetlerın bırer amaç değıl, ınsanı gelışmenın araçları olduğunu gostermektır Insanı faalıyetın arketıpı, lıberallere gore seçım, Marksıstlere gore emekse, Sol'a göre "oğrenme" olmalıdır Kışının, her turlu tahakkum ılışkısınden uzakta, yeteneklerını ve kavrayışını sureklı gelıştırdığı, kendını ve hayatı yaratmanın hazzını yaşadığı bır oğrenme surecı PıyerLotıCad 17/2 34400 Cemberlıtaş/istanbul Tel (0 212)518 76 19 Fax (0 212) 516 45 77 4ro AYUNTI A Y R I N T I Y A Y I N LARI
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear