Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Devrim'in Gerçek Kimliği ya da Tocguevillein Bakısı MEHMET ALİ KILIÇBAY T üm kısmî tarıhler gibi, FranM/. devrimi tarihçiliği de bu alanda daha öncc orraya çıkmıs olan hassasıyetlcri cjikkatf alınak ve bunla rın gerçek öyküyü percleleme noktalaıını açıga çıkartmak zotıındadır. Ama bıırada tenıel biı eııgel bıılunmaktadır. Fransız dcvrimi, sonuçları itibariyle günümüze kadaı etkide bulıınnıayı sürdürmckfedir ve bu dcvamlılıgı, Devrim'in aııa vatanından çok "ikinci vatan "larında görülmekte ve bu ne denden otürü, cari siyasetin terimleriııe bulanmıs, bu "Fransız Devrimi" soylemlerini aşmak heı zaman ıniım kün olmamaktadır. Tarıhı bugünıın sorunlarının çö/ül nıe alanı dcgil de, kendi bizatihiliği içinde kavramak isieyenlerin, bu kap samlı ve derin dönüşıim konusunda basvurmaları gercken tenıel eser, Toc queville'iıı Lsl'/ Rcjı»/ vc Dcvrım adlı kitabı olnıaktadır. Bu kitabın okunma sından sonra iıısunın /ıhninde beliren ilk tespit, 17X9'un o aııının reel tup lumsaf kotıutnıı siyasal bir sözlcsme lıaline getirme çabası olduğudur. 17S9'un hazırlayıcıları, soyluluğıın ül ke ckonomibi ve toplumsal hayat üzerindeki egemenlig'ini bir gasp olarak gürmüsjerdir. (îasp edilense, Fransız lıalkmın (bıından »ıırjuvaziyi anlayı nız) bir toplunı sö/leşmesinc sahip olmasına rağmcıı, toplıımun ve ülkenin tıimıı ti/erindeki lıaklarıdır. C) halde lıalka bu lıaklannı lade etmek içiıı biı sözleşmc gerekmektediı. Bunu o gü ııün leriıuleri içinde söylersek, soyluiuğun ayrıcalıklarını topluma (burjuvazi SAYI 302 ye) yaygınlaştırarak, bunlaıın "imti yaz" küresinden "haklar" küresine intikal ettirilmelcri gerekmektedir. Suy lıılar, burjuvaziııin bu taleplerıne karşı eıkarken, imtıyazlarının retihten getir dıkleri "kılıç hakkı'na dayalı nldug'unu ileri süıerken, tarıhsel bir hata i^lemii; lerdir. Sieyes'in buna cevabı, Devrim'in temel ydlalışını belirlemiştir: "Ticrs Rtat'nın (burjuva/.inin) devrimden bir gün önccsini düşünmesi yeter!" Burjuvazi, "bir gün öncesini", "Eşitlik, Ozgüıliik, Kardeslik" olarak düşünmüşnir. Yani imüyazlann bulun madığı biı dünya. Burada, I'ransız Devıimi ne ili^kin en temel kavıayı^ lıatalarından birinin izini bulmak munıkundür. Çoguııa giv re, Devıim leodıılitenin kaldırılmasına yönelik bir harekcttir. Oysa Tocquevil le'den of*renclığiniize g(>re, Iransızlar, feodal lıaklara taliarnmiil edemeyecek kadar Kodaliteden uzaklaştıkları için bu devıimi yapabilmışlcrdir. l'eoılalite nin devrım pallatlığıuda toktan yokol ınu^ Dİdugunu göstermek kolayclıı, ay nı zamanda mekân tüketicidir. 1'ak.ıt, eğer maniıkbal düzlemdc yer tutmakla yetinirsek; eğer leodalite, toplumsal ve ekonomik bir taız olarak çoktan tarih sahnebinden cckilmiij olıııabiydı, 1789un Fransı/. buriuvazısi .soyluluğun geıekbi/ligini teşnis edebilir miy di? Çünkii soylular reodalitcnin nıı henk tasıdıılaı ve onlarsız bir leodal sistem düşüniılemez. lijte Tocuııevıl le'in biiyiik erdemi, I7ransız Devrinıi'nin k'odaliteye değil, gereksiz hale gelmi^ soyluluğa kai'şı yapıldığını ortaya kuymasındadır. Fransız Deıvimi'ııın bir kopıış oldu^u eski olan her şeyin "burjuva dev rimı" ıle tarihe göıııüldügü de çok sevileıı, ama temellcri araştınlmadaıı ileri siirülcn bir temadır. Oysa, Fransız Devıimi taıihcilerinin en serinkanlısı olan Alexis de Toeuueville, Devrım ile bir kopuşun gerçckleşmcdigini, aksine, bir sıırekliliğin vaıiıuını vurgulamakta ve Devrim'in, bilınçlere bir kopuş olarak yansımakla birlikle, aslında sıırekliliğin bir sonucıı oldııöunu bildirmekte dir. Zaten başka türlü nasıl nlabılırdı ki? Devıimi aneak dcgişmcnin zaten an meselesi olduğıı, olgunlaşmı^ toplumlar yap.ıbiliı. Veya, başka terimlerle söylersek, devrim ancak zamanı geldi yd , rtava cık hld D g öinde ortava cıkaı, o halde Devrim, gnden n ^ keııdilıgınden nır süreklilik ieeııııi^tir. Bun.ı k l k zamanından önce yapıkarsılık d lanlaısa devrim olmanın uzağında ka laıak, ancak bir hükünıet darbesi, veya bir "kamcılı medeniyer" olabilmekte dirlcr. FıanM/. Devrimi konusunda, perdenin aıkasından çıkartılarak tüm (,ıpl.ıkli}*ı içinde sergifenmesi gereken bir kavram da "burjuva devrimi" nitelemesıdir. Bu konııda, Alexib de Tocqueville'in en ıyi öğrencilerinden ve çagınıı/ın en büyuk I'ransız Devrimi ta rıhçısi sayılaıı rıançois lurcttlen ıızııtı bir alıntı yapıyorum: "Olnıusj olanın gerekliliği postülası, tarihı bilincin geriye yönelik klasık bir yanılsamasıdır. Cieçmış oyle bir olasılıklar alanıdır ki, sonrasmJa 'olmıış olan' bu geçmişin yegâne gekreğiymi^ gibi çıkar oıtaya... Nitekim devrim tarihçiliğinde bugün 'baijat' kavram olan İ)urjuva devrimi' kavramı, özellikle kullanıldı^ı anlaıııda, bana bir kavramdan çok, olayın ge rekliliği ve zamanın kopması varsayımlaıını örten bir maske gibi gözüküyor; tarihi gerçeğin tüm düzeylerinin ve 1 tansız Devrimi'nin biitiin yanlarının uyunıunu s>ağlayan bir 'kavram', \a da tanrisal bir maske. Şovle ki, 17X9 94 olaylarının ikti.sadi Ji'zeyde kapitalizmin, toplumsal düzeyde ve siyasi dü zeyde de burjuvazinin üstiinlü^uyle, bun.ı bağlı oldukları varsayılan deger leri doğurması beklenir. Otc yancl.ın da, Devrim'in akışında, sınıf olarak burjuvazinin roliine tlikkat çekılır. Bıılaııık biı fikir olan 'burjuva devıimi', IX. yüzyıl sonlarınm kısa bııkaç yılıııa sığmiij gerekli patlamanın adı olur böylece." 18. yüzyıl I'ransız buriuvazisinin entelektüel kanadı, "olan devrim" ile "olması gereken devrim" arasında bir tark yaratılmastndan ve tüm dünyanın "olan devrim "i "olması gereken'in aynasinda gormesinden birinei derecetle sorumludur. Bu entelektüeller, Fransız buriuvazisinin geçmisjinc, rolüne ve çı karlarına uygun bir siyaset ve toplunı felsefesi geliştirmişlerdir. Ancak bu fel sefe hem Aydııılannıa lıareketinin, hem de kralın kendi mutlakıyetini olu^turmak uzere siyasal elit lıaline gelen I'ransız ımıhalif gelencğinin etkisiyle öylesıne bir gcnisjij>e ugıamı^tu kı, I;,s ki Rejim'in yalnızca "akli" olan bu elcştirisi, evrensel bir nitelik kazanarak hem Fransa'nın, hem tle Fransız Devrimi'nin boyutlarını a^miijtır. Fransız Devrimi'nin tüm modern dcvrimler içiıı prototip h.ıline gelmesiııitı ve lnsan ve Vatandaş I lakları Bildirgesi'nde ifade edilen iıleallerin dünyanın lıenıeıı tüm muhalilleri taralından şu veya bu ölçüde ulaşılacak program unsurları olarak kabul edilınesinin ktikimde, Büyük Devrim'in gerçekle^tirdiklerindeıı çok, onerdikleriyle tanınması yatmaktaılır. Tocqueville'in, Fransız Devrimi'nin dinsel devrimler tarzında ger çekleijti^ini söyleıkcn vıırguladıgı butlur. Bu saptamadan yola çikan /:\/v Rcfun vc Devrim yazarı, üzcrinde binlerce sayfa doktürülmü^ bu kapsamlı olu^umu, ü/.eıindeki elsane buluııından sıyırmakta ve gerçek kimligiyle oı taya koymaktadır. Ortaya çıkan bu gerçek kinılik, bir ılemokrasi dersidir. • SAYFA S CUMHURİYET KİTAP