Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
U Yürüme","DeKiîşte"ve "Tümceler"den sonra Oruç Aruoba "Hani"yi yayımladı.Ilk üç kitabında olduğugibi birçoğul okumayı; tekrar, tekrar okumayı, okunmasını sağlıyor yazdıklarıyla Aruoba. Kalemin yazdığı tek kelime diğerleriyle cklemlenince birden yazının yelpazesi açılıyor im'lerin dünyasına... CENK KOYUNCU Oruç Aruoba ile "Hani" üzerine.. Cenk KOYUNCU: "Paradoksların Şairi" diyeceğim size izin verirseniz... Şimdı gene, dışıma çıksam/ Gıtsem, eskı yerlerime baksam/ Kendtmi bıdamaytnca korksam/ lnsanın kendisiyle yüzleşmesi, üstelik kelimelerfe yapması bunu. Ş/imdi soruyorum: Yol var mı? Oruç ARUOBA: Yol yok bunu zaten önceki yazdıklarımda dile getirmiştim: Ama; bir "pesimizm" değil bu; hiç de bir "optimizm" olmadığı söylendiğinde bileçünkü, yürümek var: Olmayan yollardayürümek, bir yol oldurur gene de.ama bu da bir avuntu değil. Evet, paradokslardan hoşlandığım bu söylediğimden de belli oldu herhalde ama, "şair" değilim ben; siire benzer şeyler yazdığım oldu, ama şair olmadım. Pek genç yaşımda, felsefeyi seçtiğimde, şair ofmaya çalışmaktan vazgeçtim. Felsefe ile şiirin bağdaşamayacaklarını düşünmüştüm o zamanlar; sonraları, (belki de) yanıldığımı düşündüm, ama iş işten geçmişti, çünkü şair olmak için çünkü şair, olunur; yani, bilinçli bir kararla, kendini işleyerek, kendini oldurarak, oluşturarak genç yaştan başlayarak çalışmak gerekir. Ben bunu yapmadım. C.K.: Tümceler, DeKıîşte, Yürümek'ten sonra geldi Hani KeliParadoksların şairinden bir başyapıt daha: Hani meler kırıyorsunuz, birden aklıma bir şairin dizesi geldi: Sözcükler kuraum, sözcükler kırdım kimı zaman diye. Kırarken kuruyorsunuz metinlerin yapısını. Yaşamdaki kırıklıklardan mı taşıyor bu yangın ? O.A.: Kelimelerin kırılmaları ortaya yeni anlamlar çıkarır tıpkı bitişmelerigibi. "Neden" sorusunun yanıtı olarak, "sevgiden", bir şey söyler; oysa "sev/giden" yazarsaSenin geçireceg'ingeçirmen gereken 'Gerçeklerin bilinmesinin acı pa nız, ikinci anlamı da elde edersiniz. Hayır, Hanfdc çok fazla kırıkhk 'iğin evrimın sanki doğal yım, hephayalleröder.' ve yangın yok, sanıyorum; ama ben Paradoksların Şairi diye anıyouzantısı olacak." tşte o noktada karyalnızca yazarıyım onun yanılıyor şılaştığın, birleştirdiğin bir yolun rum ve hep böyle anımsayacağım olabilirim. gerisinde kalanlar ve yürüme'nin ben Oruç AruoDa'yı: Şiiryeterince C.K.: Kitabın 2. bölümü Haeşiğindeki bir nokta:' O; sen; işte: oüçliiyse, gerçeklık dız çöker onun ni'de: Hani o hep yaşadığımız ikili Uçüncü bölüm: Hayal ile Gerçek karşısında. Her birimi, diğer bive Şiir ile Felsefe Üzerine Dağınık rimlerin üçgeni içine alarak incele ilişkilerin kaderini içimizde duyumsayıp da kelimelere ve kendiNotlar başlığını taşıyor. Gizlı bir miş ve yazmış. Hayal, gerçek, şiir mize ya da başkalarına ifade edeşair, iyi bir yazar, bir relsefeci engin ve fesefe tek tek ele alınıp diğerlemediğimiz, anlatamadığımız; Habirikimiyle kâğıdın üzerine Hayal riyle çarpıldığında çakan sonucun ni, boğazımızda düğümlenen ve ile Gerçek; Şiir ile Felsefe diye ya sağlamasını, ince bir dil ustalığıyla çıknıak bilmeyen o duygu ifadelezar, diye düşünürse ne çıkar yaz birleştirip, sade anlatımıyla ulaştırini bu kadar korkunç güzellikte ran 'Paradoksların Şair'inden bir maya başladığında? Soran, sorguyazarken: Bak, işte, nasıl bir zorunlayan, sorgulatan, yorumlayan, yo başyapıt daha. lulukla gelmis sana: Nasıl gelisip, rumlatan bir bölüm bu... LJnutmayalım... • tirüme" üçlüsü dizisi ıçinde Yiirüme, De Ki tşte ve Tümceler'den sonra Oruç Aruoba " Hani'yiyayımladı. Üç bölümden oluşan Hani'de birinci bölümün başlığı Ş/imdi Sözlerin süzüldüğü; sevginin, gitmcnin, ulaşmanın ,erimcnin, görmenin, olmayan bir yolda süzülmenin eleğindcn geçmiş bir kurgu olarak çıkıyor karsımıza. Anlamların kelimelerde yüklendiği görevi, kelimelcri kırarak ikinci, üçüncü anlamı cldc cderck; ifadenin yoğunlaşan kurgusunda, kendisinin de kırdığı Ş/imdi'dc w/lerin ağırlığı vurgulanıyor. îlk üç kitabında olduğu gibi (bunu nasıl başarıyor bilmiyorum) bir çoğul okumayı; tekrar tekrar okumayı, okunmasını sağlıyor yazdıklarıyla Aruoba. Kalemin yazdığı tek kelime diğerleriyle eklemlenince birden yazının yelpazesi açılıyor im'lerin dünyasına... îkinci bölüm Hani'de gözlem gücünün yazıyla birleştiği doruktan bir çığ düşüyor üzerimize. Yazarın ilişkiye ılışkı/n (benim bir projem) tanımsız güzellikteki şaheseri. Bir ilişkinin başlaması için kişinin kendisinde geliştirmesi gerekeni, öncesinden bugününe getirirken yaşam da sorgulanıyor. 'Dokunamadığın noktalardan geliryasamın anlamı diyc yazıyor ve ekliyor daha sonra: 'Neler geçirmiş, nelcr çekmis, nelerden, nerelerden geçmiş, sana gelene dek'. lki kişinin farklı noktalardan yola çıkarak ayrı ayrı yaşadıkları anlardan geçerkcn karşılaştıkları geçmişte kalacak. Bir çiçeğin açması ve ölmesi kadar ofağan; o an'a, o karşılaşma an'ına gefince bitecek sonbanar. Işte o an ilkbahar başlayacak. "Bu 'yeni' ama, 'yepyeni' olmayacak aslında: S AY F A 12 "Y Oruç Aruoba Hani'de sormuyor, gösteriyor I CUMH URİ YET KİTAP SAYI 208