22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Yaşamöykülerinden Hürriyel tarihinde yeri olan geyik "Hürriyet kahramanı Niyazi Bey, istibdat idaresine karşı koyanlarla beraber çetesi başında ve dağ sırtlarında pür silah, kalpağının üzerinde "Ya hürriyet, ya ölüm" yazılı, dönüp dolaşırken rivayet bu ya! bir geyik zuhur eder, yanlarına gelir, yaltaklanır ve aralarına katılır, artık birlikte gezip tozmakta, kasabalara girîldikçe, telgrafhaneler basıldık^a da yine peşleri sıra yürüyüp koşmaktadır." aman zaman "Yaşamöykülerinden" üstbaş la yayımladıeımız yazıların bu Sayımızda yer . alanı, bizden Bir yazara ait: Refik Halid Karay'a. I Bir süre önce İletişim Yayınları arasında "Bir )mür Boyunca" adıyla yayımlanan kitabından bir bölümü ilginç bulacağınızı umarak sunuyoruz: Henüz on dokuz yasında idim, ben onu gördürn. Gazccelerdeki ismi "Gazali Hürriyet" idi; bu ismi İttihat ve Terakki komitesinin ensesine arkasından bir kurşun yerleştirerek öldüfttüğü muharrir arlfedaşım Ahmet Samim koymuştu. Kendisi "Serveti Fünun" üslubunda yazdığından "Hürriyet Geyiği," diyemernişti. Şu var ki, "Gazâl" bizim ceylan veya ahu adlarıyla andığımız çöl hayvanıdır, geyik ise dağ ve ormanda yaşayan, soğuğa dayanan bambaşka hilkatte bir mahluktur. Ne yapayım ki muharrir onu Arapça karşılığını bilemediği, bulamadığı için "gazâl" deyıp işin içinden çıkmış. Halk bu "Gazâli Hürriyet" ısmini tutmadı, "Niyazi Bey Geyiği" demekte devam etti. Şimdi vakaya gelelim: Hürriyet kahramanı Niyazi Bey, istibdat idaresine karşı koyanlarla beraber çetesi başında ve dağ sırtlarında pür silâh, kalpağının üzerinde "Ya hürriyet ya ölüm" yazılı, dönüp dolaşırken, rivayet bu ya! bir geyik zuhur eder, yanlarına gelir, yaltaklanır ve aralarına katılır. Artık birlikte gezip tozmakta, kasabalara gırildikçe, telgrafhaneler basıldıkça da yine peşleri sıra yürüyüp koşmaktadır. Nihayet II. Abdülhamid rejimi yıkılır, geyik de öbür hürriyetseverler ve mücahitler gıbı îstanbul'a gelir. Gelir de arkadaşları gibi refah yüzü mü görür, bir saray ahırına mı sokulur, önüne yonca demetleri, sütle yo ğurulumuş kepek, arpa yahut yulaf mı konulur? Hayır, zavalhyı alıp "Direklerarası" köşesindeki "Letâfet" apartmanına götürdüler. Alt katta, ışık gırmcz, hava alma7 bir bodrum bölmesine kapattılar. İşte Niyazi Bey'i hürriyet arkadaşlığıyla destekleyen bu aziz hayvancağızı ben o bodrumda ziyaretc gittım. "Cemıyetı Mukaddese" menfaatıne ne ayıp jey, değil mi? bir kuruş mukabili ahaliye seyrettiriyorlaıdı. İçeriye girince yaş gübre ve mayhoşlaşmış kuru ot kokusundan genzim yandı, gözlerim sulandı. Önce karanlıkta ne tarafta durduğunu sezemedim; loşluğa alıştıktan sonradır ki kenarda bir kıpırdama fark ettım. Artık iyice görüyordum: Bıjareyi kalın kırli bir ıple dıpteki kazığa bağlamışlar. Onünde nemli ot kırpıntıları ve boyaları yer yer dökülmüş porsclen eskisi, çamurlu tortu ile sıvanmış bir leğen... Güya su kabı! Hürriyet Geyiği'nin yüreği öyle burkulmuş, kara ve ıri çok güzel gözleri öylesine mahzun, malihülyalı ki ıçim sızladı. Bu gözlerde Resne dağlarının ve eski hürriyetinın hasreti yanıyordu; belki nedamet de vardı, cinsdaşlarını bırakıp insanlara katıldığına, hürriyet dağyesine karıştırıldığına, fırsat elde iken kendilerinden ayrılıp drğ yolunu tutmadığına, yanındakilere güvendiğine pışmandı. Hayır, tabiidir ki geyik, hayvan aklıyla bu muhtikcmeleri yapamıyordu ama muhakkak kı sıla acibi çekiyor, pınar suyu ve ta/.e çımen gözünde tüıüyordu. Niyazi Bey'le Enver Bey hürriyet remzı, nıucizesi, propaganda vasıtası olan geyikleri bu durumda sızlanırken İstanbul caddelerinden geçtikçe alkışlanıyorlar; cıvar tiyatrolarda kantocu kızlar beyazlı kırmızılı kurdelâlarla süslenip: Yaşasm Niyazi'yle Enverler Yaşasın hamiyetli askerler. Diyecıyak cıyak bağırıyorlardı. "Gazâli Hürriyet" bu seslere kulaklarını dikmekten de vazgeçmiş, bir deri bir kemik kalmış, son saatlerini yaşıyordu. Asıl acaibi atlamak, sıçramak, numara ve marifet yapmak gibi tek hüneri olmayan hürriyel geyiği halkın alâkasını da çekmemiş, müşteri ve Mukaddes Cemiyet menfaatına para toplayamamıştı. Karnını dovurmak ve bekçi bulundurmaK fuzulî sayıldı, bir gün anırın kapısını örttüler. Rejim değişikliğinin ilk mahzuru bu "Gazâli Hürriyet" olmuştu. Ölmüş müydü? Yoksa kesilip eti bir Beyoğlu lokantasına satılmış mıydı? Bilmem. Fakat o devirde, mesalâ Tokatlıyan gibi maruf lokantalarda, geyik değilse de av etleri arasında karaca bulundurmak âdetti; belki derisinden umduğu faydayı tcmin edemiyen hürriyetperverlerin bir uşağı Meşrutiyet tarihinde bir elden şu bedbaht geyiğin ölüsünden bırkaç mecidiye kazanmıştı! İnkılâpların bilhassa insanlar arasında nice mazurlar türetmesine ve kendim de onlardan biri olmama rağmen ara sıra hatırladıkça, hele çöllerde ccylân sürülerine rastladıkça aklıma hep bizim Meşrutiyet tarihinin bodruma tıkılıp kazığa bağlanmış ip tasrrnh, bir nevi kalebend haline sokulmuş bahtı kara "Gazâli Hürriyet"i gelirdi. Zaten onu o halde gördükten sonradır ki, Meşrutiyet ve Hürriyet mefhumuna, hususiyle elebaşılarına karşı izanım da imanım da sarsılmıştı. Galiba Ahmed Samim'de de aynı tesiri yapmıştı ki, geyik hakkındaki makalesi rejimin ilk tenkidi oîarak tarihe geçtı ve iki yıl sonra bu değerli gencin hayatına mal oldu. Ben, iki fa.sılda dile kolay yirmi bir sene süren gurbetzedeliğe rağmcn yine de hafif atlatmış sayılırım! Doğrusunu isterscniz yeri belli olsaydı hürriyet geyiğinin kemiklerini Abideihürriyet'in içine değilse de civarına gömmek icap ederdi. O, ayrıca bir zamanlar beraber dolaştığı arkadaşlarının ne katillere, ne kitallere, ne harplere ve perişanlıklara karışmadan silinip ortadan kaybolması itibariyle en masumu idı. S A Y F A 13 Ingiliz Ulüstratör, Waldo'yla her ulustan çocuğun nabzını yakaladığını söylüyor. Ayrıca, "Waldo'yu arama" nın çok iyi bir göz ve beyin ahştırması olduğu kanısında Handford, Waldo'yu o kalabalık ve rengârenk sayfaların içinde bulup ortaya çıkarmak, çocuklâr arasında müthiş bir yarışmaya dönüşmiiş durumda. Waldo'yu önce kim bulacak? Waldo kitaplannın her sayfası, mahallenin çocukları arasında bir birinci çıkarıyor ortaya, Kuşkusuz, Handford'un yarattığı karakterin böylesine popülerleşmesi, Waldo kitaplarının büyük mağazalar ve kolej kitaplart gibi genellikle çocuk kitaplarına yer vermeyen yerlerde de bulunabilmesini sağlıyor. Öte yandan, bunca yaygınlaşmadan sonra Waldo, tecimsel pazara gtrçek anlamda girmek üzere. Herkes Waldo takvimleri, Waldo tişörtleri, Waldo bulmacaları, tebrik kartları, şapkalar, bebekler, yatak takımları çıkarmaya hazırlanıyor. Waldolu video oyunları bile gündemde. Televizyon yapımcıları, Waldo'nun çizgirilm dizisinin yapıiıp yapılmayacağını araştırıyorlar. Waldo sayfalanndan oluşan duvar kâğıtları üretmeyi tasarlayanlar da var. "Böylece" diyorlar, "anne ve babalar çocuklarını kolayca yatak odasına yollayabilecekle CUMHUHİYET KİTAP: SA Yl 27
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear