26 Haziran 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Bağırsaklar ikinci bir beyin gibi çalışıyor Davranışlarımızı ve ruhsal dengemizi etkileyen tek organ kafatası içindeki beynimiz değil. “İkinci beyin” de denilen karın bölgesindeki enterik sinir sistemi, kafamızdaki beyin ile pek çok açıdan benzer özelliklere sahip; bağımsız olarak çalışabildiği gibi, vagus siniri üzerinden beyne sinyal göndererek davranışlarımızı etkileyebiliyor. İkinci beynimiz olarak bilinen enterik sinir sistemi (ESS), bağırsak duvarı içine gömülü yaklaşık 500 milyon nörondan oluşur; çevresel tehlikeleri hissetmemizi sağlar ve vereceğimiz tepkileri belirler. Y oğun bir iş gününün akşamı, sıkışık trafikte yorgun argın evinize geldiğinizi düşünün. Büyük bir olasılıkla yapacağınız ilk şey buzdolabını açıp, size cazip gelen bir şeyler atıştırmak olacak. Bu “bir şeylerin” salatalık, havuç veya brokoli gibi “tavşan yemleri” olmayacağı kesin. Tatlıtuzlu ve yağlı yiyecekler varken, bu tür “sağlıklı” gıdaların neredeyse hiç şansı yok. Biliyorsunuz ki stres altındayken beynimiz tercihini bugün sağlıksız olarak nitelendirilen yiyeceklerden yana kullanır. Bilmediğimiz ise, bu yiyecekleri daha çekici kılan, kafatası içindeki beyin değil, bağırsaklarımızdaki ikinci beynimizdir. İkinci bir beynimizin olduğunu çoğumuz bilmeyiz. Oysa vücudumuzda beynimizin dışında farklı bir sinir sistemi daha vardır. Bu o kadar gelişmiş bir sistemdir ki ikinci beyin olarak nitelendirilmesi yanlış olmaz. Sistem yaklaşık 500 milyon nörondan bir sıçan beynindeki nöronlardan 5 misli fazla oluşur ve 9 metre uzunluğundadır. Yemek borusundan başlar anusta biter. İşte bu beyin, stesli anlarınızda canınızın patates kızartması, çikolata ve baklava çekmesinden sorumludur. Bağırsak duvarına gömülü olan enterik (bağırsak yoluyla, bağırsakla ilgili) sinir sisteminin –ESS sindirimi düzenlediği uzun zamandır biliniyor. Son yıllarda artık insanın fiziksel ve zihinsel sağlığını da önemli ölçüde etkilediği düşünülüyor. Kafamızdaki beyinden bağımsız veya birlikte çalışan ESS, çevremizdeki tehditleri algılamamıza yardımcı olur ve verdiğimiz tepkileri belirler. ColumbiaPresbyterian Tıp Merkezi’nden Michael Gershon, “Bağırsakların beyne gönderdiği çok sayıda bilgi, sağlığımızı etkiler ve bunu bilinç düzeyine çaktırmadan yapar” diyor. İnsan vücudunun içine baktığınız zaman, beyni ve omurilik boyunca uzanan sinir hücrelerini görürsünüz. Oysa bağırsak dokusunun iki tabakası içinde dağılmış olarak bulunan nöron ağları, yani ESS, merkezi sinir sistemi kadar belirgin değildir (Bknz şekil 1). İşte bu nedenle 19.yüzyılın ortalarına kadar keşfedilmemiştir. ESS, otonom sinir sisteminin bir parçasıdır ve ayrıca orijinal sinir sistemimizdir. 500 milyon yıl önce ilk omurgalılarda ortaya çıkmış ve omurgalılar evrildikçe gelişmiştir. Bir olasılıkla beynin oluşumuna da zemin hazırlamıştır. Sindirim çok karmaşık bir süreçtir. Dolayısıyla bu sürecin doğru yönetilmesi için, yalnızca kendine ait bir sinir ağının bulunması doğaldır. ESS, midedeki yiyeceklerin mekanik olarak karıştırılmasını kontrol eder; kasların kasılmasını sağlayarak bağırsak hareketlerini düzenler; bağırsakların farklı bölümlerindeki biyokimyasal ortamı da uygun hale getirir. Başka bir deyişle, sindirime yardım eden enzimlerin işlerini yapabilmesi için doğru pH seviyesini ve kimyasal bileşimlerini ayarlar. ENTERİK SİNİR SİSTEMİ CBT 1345/ 14 28 Aralık 2012 ESS’nin bu kadar çok nörona ihtiyaç duymasının başka nedenleri de vardır. Yemek yemek her zaman tehlikelere gebedir. Cildimiz gibi bağırsaklar da bakteri ve virüs gibi tehlikeli olabilecek istilacıların vücuda girmesini durdurmak zorundadır. Hastalık yapan bir mikrop, bağırsakların iç kaplamasını geçtiği takdirde, aralarında histaminin de bulunduğu bağırsak duvarındaki bağışıklık hücreleri, enflamasyon maddeleri salgılar. Bu maddeleri ESS’nin nöronları tespit eder. Bu aşamada vücuttaki zararlı maddelerin dışarı atılması gerekir; bunun için bağırsaklardaki beynimiz dışkının daha hızlı ve kolay çıkması için diyare başlatır, ya da kafamızdaki beyni uyararak hastayı kusturur. Bağırsaklardaki bu tepkilerin farkında olabilmek için gastroentrolog olmamız gerekmez. Yüzlerce yıldır insanlar bağırsakların beyin ile etkileşime geçerek sağlığımızı etkilediğine inanıyor. Ne var ki bu ikisi arasındaki bağlantının araştırılmasına ancak son yüzyılda başlanmıştır. Bu alandaki iki öncü, Amerikalı doktor Byron Robinson (1907 yılında Abdominal and Pelvic Brain isimli kitabını yayımlamıştır) ve çağdaşı İngiliz doktor Johannis Langley’dir. O dönemde ESS’nin bağımsız çalıştığı biliniyordu. Öyle ki beyin ile aralarındaki ana bağlantı – ESS’NİN SİNDİRİM DIŞINDAKİ FAALİYETLERİ vagus siniri kesilmiş olsa dahi, ESS sindirimi kontrol etme işlevine devam edebilir. Bu öncü bulgulara karşın, karın bölgesindeki beyin konusu, 1990’larda nörogastroentroloji bilim dalının doğumuna kadar ertelendi. Bugün artık ESS’in bağımsız çalışabilme yeteneğinin yanı sıra, beyni etkilediği de biliniyor. Aslında vagus sinirinden geçen sinyallerin % 90’ı yukarıdan gelmez, tam tersi aşağıdan, yanı ESS’den gelir (American Journal of PhysiologyGastrointestinal and Liver Physiology, vol 283, p G1217). İkinci beynin bazı özellikleri birincisine benzer. Bir kere çeşitli nöron tiplerinden oluşur ve bunların aralarındaki desteği glial hücreleri sağlar. Fizyolojik ortamını dengede tutabilmek için kendine özgü bir kanbeyin bariyerine sahiptir. Ayrıca beyinde bulunanlarla aynı sınıfa dahil olan çeşitli hormonlar ve 40 çeşit nörotransmiter üretir. Aslında bağırsaktaki nöronların kafadakilerle aynı miktarda dopamin ürettiği sanılıyor. İlginç bir şekilde vücutta bulunan serotoninin % 95’i ESS tarafından üretiliyor. Bu nörotransmiterler bağırsakta ne arıyor? Beyinde bulanan dopamin keyif ve ödül ile ilgilidir. Bağırsakta da sinyalleme molekülü olarak görev yapar; örneğin kolondaki kasların kasılmasını düzenleyen nöronların arasında mesaj taşır. Depresyonu engellediği, uykuyu, iştahı ve vücut sıcaklığını düzenlediği bilinen serotonin, bağırsakta da sinyal taşır. Ayrıca bunların dışında başka görevleri vardır. Bağırsakta üretilen serotonin kana karışır İKİNCİ BEYNİN ÖZELLİKLERİ
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear