29 Eylül 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

BİLİM TARİHİ Bilimlerin Geçmişinden Tarih Üretmek Atina Üniversitesi Bilim Metodolojisi, Tarihi ve Teorisi profesörü Kostas Gavroğlu'nun İletişim Yayınları'ndan çıkan Bilimlerin Tarihinden Geçmiş Üretmek, bilim tarihi yazımı üzerine dünyada yayımlanan ilk kitap olma özelliğini taşıyor. "Bilim tarihi yazıcılığı nasıl bir uğraştır, ne tür soruları yanıtlamaya çalışır?" gibi soruları yanıtlamaya çalışan öncü bir kitapla karşı karşıyayız. Prof. Dr. Gürol Irzık, Kostas Gavroğlu ile söyleşi yaptı. İstanbul’da doğduğunu biliyorum. Bize biraz kendinden, İstanbul ve sonrasındaki hayatından ve eğitiminden bahseder misin? İstanbul’da doğdum ve liseyi bitirene kadar bu eşsiz şehirde yaşadım. Zoğrafyon Lisesi ve Robert Kolej’de okuduktan sonra İngiltere’ye gittim. Lancaster, Cambridge ve doktoramı aldığım Imperial College’da kuramsal fizik okudum. Bir süre fizik alanında çalıştım ve Harvard’da geçirdiğim iki yıldan sonra çalışmalarımı bilim tarihine kaydırdım. Bildiğim kadarıyla, kitabın kendi alanında bir ilk. Genel tarih yazımı üzerine birçok kitap var, ama bilim tarihi yazımı üzerine Bilim tarihi en çe yok. Böyle bir kitabı yazmaktaki amacın neydi? kici entelektüel Tarihin ve bilim tariuğraşlardan biri. hinin nasıl yazılacağına Bilimlerin geçmi dair türlü reçeteler sıralaşini araştırmak, ay yan kitap ve makaleler nı zamanda insan yazmaya karşıyım. Geçmiş (aynı şimdi ve geleları, bazen küçük cek gibi) çok karmaşıktır hesapların esiri ol ve ona bakmanın germalarını, doğanın çekten tek bir yolu olaaşırı karmaşık ya maz. Bense, yöntembilimsel çoğulculuğun bipılarını anlamakta lim tarihi yapabilmenin ki inanılmaz yete belki de minimum koşuneklerini, neredey lu olduğu görüşünü ortase imkansız deney ya koymaya çalışıyorum. Diğer yandan, bilim tarileri yapmaktaki us hinin ne demek olduğutalıklarını da araş na ilişkin çok az bilgi sahibi olunduğunu hissettırmaktır. tiğim için bu konuda kendi duyduğum heyecanı ifade etmeye çalıştım. Kitabında bir bilim tarihçisi olmanın ne demek olduğuna dair görüşlerini açıklarken salt soyut betimlemeler yerine somut örnekler ve vaka çalışmaları kullanmandan özellikle etkilendim. Teşekkür ederim. Bilim tarihi alanında profesyonel olarak çalışma kararı almamda Kuhn çok belirleyici bir rol oynadı. Ben Harvard’daydım, o MIT’teydi ve birbirimizi sıklıkla görüyor ve uzun tartışmalar yapıyorduk. Ben, önce ortaya kuramsal görüşler koymaya ve sonra onları vaka çalışmalarıyla doğrulamaya çalışmaya tümüyle karşıyım. Böylesine yaklaşımlar bilimlerin tarihsel geçmişinin müthiş zenginliğini törpülüyor. Bilim ve teknoloji tarihini hazır reçetelerle yazamazsınız. En önemli başlangıç noktası, yapacağınız yöntembilimsel seçimlerden ziyade, bilimlerin geçmişiyle ilgili soracağınız sorulardır. Bilimlerin tarihinden ne öğrenmek istediğinizi anlamak için zaman harcamazsanız, gerçekten heyecan verici bir bilim tarihi yazamazsınız. Ve dolayısıyla süreç daha ziyade diyalektiktir: Sorularınıza ön yanıtlar vermeye girişirsiniz, sonra yanıt üretmekte çok kullanışlı olduğunu düşündüğünüz birtakım kuramsal yol göstericiler formüle edersiniz ve daha sonra da arşiv materyalinize geri dönerek sorularınızı olabildiğince tam olarak yanıtlamaya çabalarsınız. Seninle, felsefe ve bilim tarihi yapmanın aynı zamanda dogmatik olmamak için mükemmel egzersizler olduğu konusunda hemfikir olduğumuzu biliyorum. masında merkezçevre ilişkisi bağlamında özellikle ilgilendiğini biliyorum. Bu konuda bazı orijinal görüşlerin var. Bize bunlardan bahsedebilir misin? Bilimler hakkında çevrede yazılmış şeylerin çoğu belirli bir bilimsel modelin hâkimiyeti altındadır: kayda değer her şeyin vuku bulduğu bir merkez vardır ve düşünceler ve teknikler buradan çevreye iletilir. Ve yerel ihtiyaçların etkisiyle, düşünceler ve teknikler değişik zamanlarda ve bütünlüklerinden kaybetmiş olarak çevreye ulaşırlar. Bu yaklaşıma göre, merkezden yayılan düşünce ve teknikleri alımlayan yerelliğin etkin bir rolü yoktur. Çevre, tek işi transfer edileni uygulamak ve kullanmak olan tümüyle edilgen bir alıcı rolündedir. Ancak ne var ki, bilim ve çevre ilişkisine çevrenin bakış açısından bakıldığında, alıcı tarafın süreçte son derece etkin olduğu anlaşılır. Süreç aslında bir transfer sürecinden ziyade, bir alıpkendine mal etme sürecidir: düşünce ve tekniklere karşı direnç vardır, alımlanan şeylerin ciddi dönüşümler geçirildiği durumlar vardır, merkezdekinden çok farklı uygulama biçimleri ortaya çıkar, siyasal ve ideolojik hususlar düşünce ve tekniklerin çevrede aldığı yeni halde neredeyse her zaman belirleyici rol oynar, çoğu zaman yeni bilimsel düşünceler bir siyasal söylemin parçası olurlar vs. 1999’dan itibaren STEP (Avrupa’nın Çevresinde Bilim ve Teknoloji) adlı bir grup oluşturduk, ilgili her türlü konu üzerinde araştırmalar yürütüyoruz ve bu gruba mensup akademisyenler literatüre çok önemli katkılarda bulunan yeni çalışmalar ürettiler. Grubun üyeleri arasında İstanbul Üniversitesi’nden Prof. Dr. Feza Günergün ve Boğaziçi Üniversitesi’nden Doç. Dr. Berna Kılınç da var. Öyle görünüyor ki, senin görüşlerinin Osmanlı ve erken dönem Cumhuriyet bilimiyle ilgilenenler için önemli sonuçları var. Osmanlı bilimiyle ilgili külliyatın kayda değer bir bölümü Türk akademisyenleri tarafından üretildi. Unutmayalım ki, bizim disiplinin kurucularından biri olan Harvard Üniversitesi’nden George Sarton’ın ilk doktora öğrencisi, daha sonra 1940’larda Ankara Üniversitesi’nde bilim tarihi profesörü olacak ve Osmanlı bilimi alanında gelmiş geçmiş en önemli uzmanlardan biri olacak olan Aydın Sayılı’ydı. Halen başka birçokları, 18. ve 19. yüzyıllarda Ortadoğu ve Balkan toplumlarında bilimi ve dolayısıyla Osmanlı bilimini araştırıyor. Örneğin, Atina Üniversitesi’nde biz de, bugün Yunanistan’a dahil olan ama zamanında Osmanlı İmparatorluğu’nun egemenliği altında bulunan topraklarda, o dönemde Yunanca yazılmış bilimsel kitapları ve dönemin Yunan okullarındaki bilim eğitimini araştırıyoruz. Özellikle 18. yüzyılda Yunanca konuşan bilim insanlarının, bir yandan yeni bilimsel düşünceleri alıp kendilerine mal ederken, diğer yandan Kilise’yle çatışmamak ve antik filozofları eleştiriyor gözükmemek için geliştirdikleri karmaşık stratejileri ortaya çıkarmayı başarabildik. Bilim tarihi yazımıyla genel tarih yazımı arasındaki ilişkiyi nasıl görüyorsun? Bilim tarihçilerinin ve genel tarihçilerin çok benzer amaçları olduğunu düşünüyorum. Her iki taraf da geçmişin karmaşıklığını ortaya sermek ve yorumlamak istiyor. Her iki alanda da, geçmişin baş kahramanları düşünceler ya da olaylar değil, kişiler. Bu özellikle çok önemli, çünkü araştırdıklarımızın insanlar olduğunu, yani onların entelektüel yaratımları, çeşitli kurumlardaki rolleri, siyasal inisiyatifleri, toplumlar pratikleri vs. olduğunu genellikle unutma eğilimindeyizdir. Ve insanların düşünce biçimleri, ideolojileri, kişisel zaafları, belirli koşullar altında da olağanüstü güçlü iradeleri vs. vardır. Ama aynı durum tarihin diğer branşlarında çalışan insanlar için de geçerli değil midir? Örneğin, askeri tarihçiler için..? Ekonomik düşünce tarihçileri için..? Bilim tarihi yazımına ilişkin bir dönemselleştirme yapılabilir mi? Bilim tarihinin tarihi, her biri diğerinden yeni tarihyazımsal yaklaşımlarla ayrılan birkaç döneme bölünebilir. Gelişmelerin ayrıntılı ve sistematik olarak kaydedilmeye başlanması ilk dönemi karakterize eder, ki alanın öncüleri bu dönemde bazı mükemmel eserler vermiştir. Daha sonra bazı bilim tarihçileri, bilimlerin tarihsel incelemesinin kuramsal düşüncenin, örneğin felsefe gibi, diğer alanlarındaki gelişmelerden bağımsız olarak yapılamayacağını düşünmeye başladılar. Son dönemde bilimlerin geçmişini bir toplumsal ve kültürel fenomen olarak çalışmaya yönelik başarılı girişimler oldu; bunlar da kendilerinden elli yıl kadar önceki benzer girişimlerle bağlantılıdır. Tüm farklı tarihyazımsal yaklaşımlardan nihai bir sonuç çıkarmak gerekirse, o da, bu yaklaşımlardan yalnızca birine dogmatik biçimde bağlı kalmak için hiçbir sebep olmadığıdır. Bilim fenomeni öylesine inanılmaz şekilde karmaşıktır ki, tüm yaklaşımlar birbirlerini tamamlayıcı biçimde kullanılmalıdır. Bilimsel düşüncelerin yayılmasında ve alımlan CBT 1020/16 6 Ekim 2006
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear