Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Kongrelerden ZümrüttenAkisler Akdeniz Çevresi Tsunami Alarmı A.M. uelal Şengör Demir eksikliğine karşı güneşlenme ve doğru beslenme 27. Pediatri Kongresinden Bir Arap atasözü büyük bir iş yapmak için önce gözyaşı dökülmesi gerekir der. Pek çok tıalde bu ne yazık ki doğrudur. Güneydoğu Asya'daki korkunç tsunami felaketinden sonra, deprem tehlikesi olan sahil bölgelerinin hemen hepsınde bu tür bir felaketin oralarda da olup olamayacağı tartışılmaya başlandı. Akdeniz, dünyanın en faal kıtasal sismik alanlarıyla çevrilidir. Özellikle Helen hendeğinde veya Messina (Kalabriya) hendeğınde olan büyük depremler (8 veya daha büyük) tarih boyunca Akdeniz çevresinde önemli tsunamiler yaratmış, sahil yerleşmelerine büyük zarar vermişlerdir. 365yılında olan büyük bir deprem iskenderiye'den Rodos'a oradan da tâ Adriyatik sahillerine kadar pek çok sahil yerleşmesini tahrip etmiştir. Güneydoğu Asya'da meydana gelen depremin televizyon ve gazeteler aracılığıyla gözler önüne serdiği büyük dehşet, Akdeniz çevresinde yaşayan uygar uluslan da harekete geçirmiş, burada benzer bir olayın meydana gelmesi halinde nelerin olabileceği ve buna karşı neler yapılabileceği tartışılmaya başlamıştır. Fransa'da CNRS'e (Cenlre National de Recherce Scientifique: Ulusal Bilimsel Araştırma Merkezi) bağlı kuruluşlar, Akdeniz'de de Pasifik çevresindekine benzer bir tsunami ikaz sisteminin kurulması imkânlan konusunda proje üretme kararı almışlardır. ENAYRINTILIÇALIŞMA ^v pmm FJediatri Günleri 47 Nisan 2005 taJ I rihleri arasında İstanbul'da yapıldı. ^M I Pediatrinin bugüne kadar nispeten az ele alınan konuları güncel bilgilerle tekrar gözden geçirildi. Çok geniş bir yelpazeyi kapsayan kongrede aşılar, yenidoğan sorunlarına güncel bakış, transfüzyon, kordon kanı uygulamaları ve bankacılığı, uyku apne sendromu, kronik hepatitler, demir eksikliği anemisi, çocukluk çağında ateoskleroz, obezite, boy kısalıkları gibi pediatri uzmanlarını sıkca meşgul eden ve zaman zaman uygulamalarda ikileme düşülen konular ele alındı. Prof. Dr. Sema Anak, Prof. Dr. Emin Ünüvar ve Prof. Dr. Ömer Devecioğlu'nun katıldığı basın toplantısında pediatrinin konu edilen sorunlarına kısaca değinip özellikle çocuklarda görülen demir eksikliği ve yarattığı problemler üzerinde durdular. Ülkemizde hâlâ çocuk ölümlerinin çok sık görüldüğünü, bu ölümlerin başında ise enfeksiyon ve beslenme bozukluklarının geldiğini belirten Prof Dr. Sema Anak, süt çocuğu dönemindeki demir eksikliği anemisinin, dünyada milyonlarca çocukta olduğunu, beyin hasarına yol açan bu eksikliğin basit bir anemi olmaktan çıkıp artık ciddi komplikasyonlar yarattığını söyledi. Son yıllarda çocuk sağlığında aşılar, antibiyotikler, doğum şartlarının iyileşmesi, sterilasyonun önemi, eğitim, sosyal şartların düzelmesi gibi nedenlerle önemli oranda iyileşmeler sağlanmasına rağmen demir eksikliği anemisi dünyada hâlâ en sık görülen anemi çeşididir ve dünya nüfusunun en az üçte birinde görülür. Süt çocukları, 1114 yaş arası erkek çocukları, 1544 yaş arası kız çocukları ve kadınlarda daha sık görülen bu hastalık daha çok sosyo ekonomik düzeyi düşük kesimde görülmektedir. Türkiye'de demir eksikliğin görülme oranı % 58 ile 70 arasındadır. cuğa yansıması ile ortaya çıkar. Günde 20 dakika güneşlenmeyle doğal yoldan alınan D vitaminin anne ve çocuk sağlığı açısından önemi çok büyüktür. Yapılan araştırmalarda gebeliği yaz aylarına denk gelen kadınların bebeklerinin hamileliğini kışın geçiren kadınların bebeklerine oranla 5 kat daha zeki oldukları kanıtlanmıştır. Gebelik sırasında bebeğin tek D vitamini kaynağı annedir. Annedeki eksiklik durumunda doğan bebek sonra güneşlendirilmezse kısa sürede D vitamini depoları tükenecektir. Düşük demir deposuyla doğan bebeklerde 5. yaş doğal gelişimi değerlendirilip yapılan bazı tetkik ve testlerde dil, dikkat ve öğrenme bozuklukları tespit ediliyor. Demir eksikliği anemisinde çocukların karaciğer ve dalaklarında büyüme onun şişkin karın görüntüsüne ve bol su içme isteğine sebep oluyor. Bütün bu eksiklikler ilaç tedavisiyle düzeliyor. Süt çocuklannda demir eksikliğini önlemek için ilk 6 ay sadece anne sütü ile beslenme, 6 aydan sonra demir desteği ve ilk bir yıl inek sütünün kesinlikle verilmemesi gerekiyor. Unutmamak gerekir ki inek sütü buzağılar içindir, bebekler için değil. İnek sütü yerine demirle zenginleştirilmiş mamalar ve tahıllar verilmeli, 912 aylar arasında demir eksikliği anemisi için tarama yapılmalı ve 13 yaş arasında ise inek sütü alımına sınırlama getirilerek demirden zengin sebze alımı önerilmektedir. Beslenmede sebzenin yanı sıra D vitamini bol olan balık ve balık yağları tercih edilmeli, çocuklar hareket ve spor yapmaya teşvik edilmeli. Akdeniz'de Pasifik'tekinden farklı bir sorun, havzanın küçuk olmasıdır. Havzanın küçüklüğü, sahillerin düzensizliği ve zaten küçük olan havzanın kendi içinde daha küçük teknelere bölünmüş olması iki önemli problemi öne çıkarmaktadır. Bunlardan birincisi tsunaminin harekete geçmesiyle sahilleri vurması arasında geçecek olan zamanın kısalığıdır. Pasifik'te pek çok saat alabilen Isunami hareketi, Akdeniz'de dakikalara düşmektedır. Üstelik Akdeniz'de havzanın derinliği ile uzunluk ve genişliği arasındaki münasebet, Pasifik'tekinden çok larklıdır. Pasilik'te sığsu teorisiyle yapılacak iki boyutlu modellerin kâfigelmesine rağmen, Akdeniz'de üç boyutlu derin su teorilerinin geliştirilmesi gerekmektedir. Bu konuda dünyada yapılmış en detaylı inceleme şimdilik Hava Harp Okulu Komutanlığı'nın isteği üzerine Marmara Denizi için Sinan Ûzeren ve Nazmi Postacıoğlu tarafından istanbul Teknik Üniversitesi'nde geliştirilen modeldir. Türkiye 'nin Akdeniz çevresinde yapılan çalışmalara katılması yalnız Türkiye 'nin değil, tüm Akdeniz'in yararına olabilir. (AKP hükumetinin TÜBİTAK'ı yasadışı bir duruma düşürmüş olması pek çokları açısından bu önemli kurumumuzu işbirliği yapılamaz bir hale getirmiştir! Bu hem ulusal güvenliğimiz hem uluslararası prestijimiz açısından pek feci bir durumdur. Yalnız bu açıdan bile hükumetin, Maldiv adalarının yerini bilmekten aciz bakanı marifetiyle kamuoyunu yanıltıcı açıklamalar yapmak yerine bir an önce mahkeme kararlarının gereğini yerine getirmesi gerekmektedir.) Tsunami ıkazının nasıl yapılacağı da bugünlerde Akdeniz çevresindeki uygar ülkelerde tartışılmaktadır. Önerilen tekliflerden biri, plajlara siren sistemlerinin koyulmasıdır. Ancak halkın bu sirenlerin anlamı hakkında çok iyi bir şekilde eğitilmesi gereği ciddi bir sorun olarak ortada durmaktadır. Doğainsan ilişkileri yıllardır özellikle sağ ve sol sosyal kuram ve politikaların etkisi altında ihmal edilmiş, insanlığın sorunlarının ağırlıklı olarak sosyal kökenli olduğu sanılmıştır. Sosyal sorunların varlığını inkâr etmeden, doğanın bizlere sunduğu sorunların çok daha büyük olduğunu, doğayı anlamadan onun içinde "onu değiştirerek" yaşamaya kalkmanın aptallığının bizlere nelere mal olabileceğini sanırım yavaş yavaş görmeye başladık. İnsanlık doğa bilimlerine sarıldığı, onları iyiyapıp doğayla iyi bir diyalog kurabildiği nispette rahat, emin ve sağlıklı bir şekilde yaşayabilir. Tüm sosyal tartışmalar ancak bu önkoşul yerine getirildikten sonra bir anlam ilade ederler. yakındığı, on dokuzuncu yüzyılın sonlarından başlayıp '68 hareketiyle doruğuna ulaşan körlemesine insan merkezli bir düşünce tarzının yerini, yavaş yavaş tekrar doğa/insan ilişkilerini öne çıkaran doğa bilimi temelli düşünce ve projelere bıraktığı görülmektedir. Biz de örneğin tamamen suni olup topluma yarar değil zarar veren ve AKP hükümeti taralından sorumsuzca ısıtılıp ısıtılıp halkımızın önüne sürülen türban tartışmalarını bir kenara bırakarak istanbul'u vuracağı hemen hemen kesin olan büyük deprem felaketini ciddiye almaya başlasak kuşkusuz çok yararımıza olacaktır. DOĞAYIANLAMAKÖNEMLİ 5 ADET UYGULAMALIKURS Bu yıl ilk kez uygulanan programda hekimlere uygulamada pratik yarar sağlayacağı önerilen 5 adet kurs düzenlendi. Bunlar İleri yaşam desteği kursu, Denver gelişimsel tarama testi uygulama kursu, hematolojik/onkolojik hastalıklarda tanı kursu, radyoloji uygulamalı kursu ve kardiyoloji uygulama kursu olarak tanımlandı. Tules Hasdemir Uygar ülkelerde, büyük zoolog Emst Haeckel'in daha 1890'larda acı acı İLLE DE ANNE SÜTÜ Anne sütu, bebeğin ilk 6 ayında demir eksikliği anemisini önlemede yeterlidir ama daha sonra mutlaka demir desteğini almak gerekir. Aslında bu sorun annenin demir eksikliğinin ço 943/5 16 Nisan 2005