26 Haziran 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

4 SAYFA 7 EYLÜL 2011 ÇARŞAMBA EKONOMİ Çiçek yüz güldürüyor S üs Bitkileri ve Mamulleri hracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Osman Bağdatlıoğlu, sekiz aylık dönemde süs bitkileri ihracatının geçen yılın yıllık ihracatını yakaladığını açıkladı. hracatın geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 37 artarak, 54 milyon 327 bin 778 dolara ulaştığını belirten Bağdatlıoğlu, ''Sektörümüz, sekiz ayda geçen yıl 56 milyon dolar olan yıllık sektör ihracatını yakaladı'' dedi. Ö altında rtü hazırlık zamanı Örtü altı tarımın merkezlerinden Kumluca’da yeni sezon hazırlıkları başladı rtü altı yaş sebze ve meyve yetiştiriciliğinde önemli noktalardan biri olan Kumluca'da 20112012 yılı örtü altı sonbahar dönemi hazırlıkları başladı. İlçedeki fide firmaları yeni sezon için fide üretimine başladı. Kumluca'da sonbahar dönemi örtü altı yaş meyve sebze üretim sezonu hazırlıklarının başladığını açıklayan Kumluca Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürü Erdem Erman, yetiştirilecek ürünler için fide tesislerinde tohum ekimlerinin başladığını söyledi. Kumluca'da yaklaşık 45 bin dekar alanda örtü altı sera üretimi gerçekleştirildiğini anlatan Erman, çiftçilerin bu yıl GÖRECE GİRAY ERCENK [email protected] Antalya birinci Kesme çiçek ihracatının en çok yapıldığı illerin başında yüzde 80 ile Antalya'nın geldiğini vurgulayan Bağdatlıolu, Antalya'yı, zmir, Yalova ve Sakarya'nın izlediğini kaydetti. Bağdatlıoğlu, geçen ay sırasıyla en çok Türkmenistan, Hollanda, ngiltere, Almanya ve Azerbaycan'a ihracat yapıldığını, sekiz aylık dönemde ise, en önemli pazarların sırasıyla Hollanda, Almanya, Irak, ngiltere ve Türkmenistan olduğunu bildirdi. Ö bu alanların yüzde 60'ına yakınında sonbahar dönemi erken ekimi yapılmasını beklediklerini, bunun için ilçede bulunan 15 fide üretim tesisinde yoğun bir çalışma sürdüğünü dile getirdi. yoruz. Şu anda ekimleri yapılan ve devam eden tohumlar, yaklaşık 1015 gün sonra fide olarak yetişecek ve çiftçilerimiz tarafından seralarında toprağa dikilecek'' dedi. Domates ilk sırada Kumluca ve yöresinde sonbahar dönemi için ekilecek sera alanlarının yarısına yakınında domates üretimi yapılacağını kaydeden Erman, ağustos ve eylül ayı başında toprağa dikilecek sonbahar dönemi yeni sezon fidelerin, çeşit ve cinsine göre dikimden yaklaşık 6090 gün sonra ürün vermeye başlayacağını, üreticilerin de bu ürünleri hasat edebileceklerini bildirdi. Yılda 300 milyon fide İlçedeki 15 fide üretim tesisinde yılda 300 milyon fide üretimi gerçekleştirildiğini belirten Erman, "Kumluca ve yöresinde sera üretimi yapan çiftçiler, sonbahar erken ekimleri için fide tesislerinde fidelerini ürettirmeye başladılar. Biz de Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürlüğü olarak, fideliklerimizin denetim ve kontrollerini yapı 10 Demre'ye yeni mal müdürü D Alanya’nın muzu masaya yatırıldı emre Mal Müdürlüğü'ne Ünal Olcar atandı. Demre'nin güzel bir ilçe olduğunu ifade eden Olcar, ''Bu güzel ilçede yasa ve yönetmenlikler çerçevesinde görev yapacağım. Çalışma arkadaşlarımla birlikte vatandaşa en iyi hizmeti vermeye çalışacağım. Kapımız herkese eşit seviyede açık olacak'' dedi. Olcar, Ordu'nun Akkuş ilçesi mal müdürlüğünden Demre'ye atandı. A lanya'da Alanya Muz Üreticileri Birliği'nin yürütmekte olduğu ''AvrupaTürkiye Muz Bağlantısı'' projesinin yabancı ortakları olan Kanarya Adaları Zirai Araştırmalar Enstitüsü (ICIA) ve Kanarya Adaları Muz Üreticileri Birliği temsilcileri, gerçekleştirilen ''Muz Üretim, Olgunlaştırma ve Pazarlama Konularında Türkiye ve Kanarya Adaları'nın Karşılaştırılması'' konulu seminere katıldılar. Seminere dünya muz sektörünün otoritelerinden ICIA Di rektörü Victor Galan Sauco, Kanarya Muz Üreticileri Birliği'ni temsilen Esther Dominguez Palarea, Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Hamide Gübbük ve Alanya Muz Üreticileri Birliği Başkanı Hüseyin Güney katıldı. Bugün ilçede çalıştay gerçekleştirilecek. Çalıştay süresince, Türkiye'nin muz üretim tekniklerinde dünyadaki konumu, Kanarya Adaları Muz Üreticileri Birliği'nin tarihçesi ve organizasyon şeması, pazarlamada atılması gereken adımlar ele alınacak. ezirgân, Sidek(Sarıbelen), Hacıoğlan, Fırnaz(Yeşilköy), Bodamya(İslamlar), Margaz(Üzümlü) ve daha geride Akdağ’ın özellikle güney/güneybatı yamaçlarında yer alan köylerin iskelesi olan bugünkü Kalkan Beldesi’nin eski adı Kalamaki idi... Kaynaklar, sözcüğün aslının, Anadolu’nun yerli halkı olan Luwi dilinde “kıyı/iskele” anlamına geldiğini yazar... Kadim zamanda, gerisindeki geniş, bereketli üretim alanında yetişen hububatın ve de canlı hayvan varlığının sevk limanı olan Kalamaki tanımlanırken, “Bezirgân’ın sahili” vurgusu yapılırdı... ‘40’lı yılların ortalarına doğru, Türkiye’deki seçmen havuzunun rengi, iktidar yorgunu CHP’nin aleyhine değişiyordu... O yıllarda çıkarılan “Köylüyü/Çiftçiyi Topraklandırma Kanunu”, Hazine Arazileri’nin köylüye dağıtılması, böylece oy kaybının durdurulmasına yönelik bir önlem olarak düşünülmüştü... Kanun uyarınca Kaş ve Kalkan yöresindeki yabani zeytinlikler, yaylasahil göçüp duran köylüye dağıtıldı... Kalkan, Bayındır gibi kıyı yerleşmeleri; denize yukarıdan bakan Çukurbağ, Pınarbaşı, Bezirgân, Sidek, Gökçeören, Çavdır, Üzümlü, İslamlar gibi köyler; dağıtılan araziler sayesinde denize sıfır mülk sahibi oldular... Zeytin yetiştiriciliği, aşılama gibi önlemlerle iyi kötü gelişti, ancak bu alanda nihai hedef olması gereken endüstrileşme gerçekleşmedi... Ezimevleri, bin yıllık tekniklerle üretim yapan, küçük aile işletmeleri olarak kaldı... Bölge, ‘70’li yıllarda turizmle tanıştı... Böylece, sıcağınsıtmanın kasıp kavurduğu susuz yamaçlarda süregelen yoksulluk, kader olmaktan çıktı; hem de ne çıkış... Yola, tozlu topraklı yollardan gelengiden yabancıya gözleme, ayran satarak çıkan bölge halkı, bir süre sonra kalıcı mülk edinme histerisine tutulan İngilizlere toprak satmaya başladı... Çetin üretim koşulları yüzünden adı hayırsıza çıkmış zeytin kaplı yamaçlar, becerikli aracılar sayesinde yok pahasına elden çıkarıldı... Sonuç: yapsat sistemi, denizin içinde doğmuş, öylece gelişmiş binlerce yıllık Kalkan’ın çevresini, içine girilemez derecede sardı ve giderek boğdu... O kadar ki, villa yapıp satma işine girerek varlık sahibi olanlar bile “buralarda yaşanmaz” demeye ve de İslamlar’a, Sarıbelen’e, Bezirgân’a çekilip, oralarda yaptırdıkları konutlarda yatıp/kalkmaya başladılar... Yakın zamana kadar, başta Bezirgân olmak üzere, yukarıda sınırları verilen üretim bölgesinin sevk/tedarik iskelesi olan Kalkan tanımlanırken, “Bezirgân’ın sahili” denirdi... Turizmle birlikte sahil şenlenince, ekonomik merkez, dağlardan sahile kaydı... Dağlardaki toprak ve hayvan esaslı üretim yerini, sahilde yükselen hizmet esaslı turizm faaliyetine terk etti ve de merkezlerin birbirlerine göre tarifleri de değişti; “Bezirgân, Kalkan’ın yaylasıdır” denir oldu... Devranla birlikte, kültür de; tarifler de değişiyor... B KALKAN, BEZİRGÂN’IN NEYİDİR?” Yiyelim İçelim Eğlenelim (0 242) 248 00 57 LAN SERV S C MY B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear